yazım türleri etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
yazım türleri etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

Sohbet ( Söyleşi ) Türü ve Özellikleri

Sohbet Türü ve Özellikleri

Herhangi bir konuda yazarın kişisel düşüncelerini çok fazla derinlemesine incelemeden anlattığı türe  " sohbet " denir. Sohbet türünün diğer adı da " söyleşi " dir. Sohbet türünün anlatım olarak en dikkat çekici özelliği yazarın karşısındaki okuyucularla konuşuyormuş gibi bir hava içerisinde yazmasıdır. Bunu sağlarken de " sizce de öyle değil mi ? yalnızca ben mi böyle düşünüyorum vb. " sanki okuyucuya soru sorup cevap bekliyormuş gibi bir anlatım kullanır. Sohbet türünde açık , anlaşılır ve içten bir dil kullanılır. Bu yüzden sohbet türündeki metinler okuyucuyu sıkmaz.

Sohbet Türünün Özellikleri

- Toplumun büyük çoğunluğunu ilgilendiren konular tercih edilir.
- Konuşma uslubuna yakın olduğu için devrik cümleler çokça kullanılır.
- Doğal , içten ve samimi bir anlatım yolu takip edilir.
- Yazar soru - cevap cümleleriyle okuyucuyla konuşuyormuş gibi bir his verir.
- Bir fikir anlatıldığı için düşünsel yazı planı uygulanır.
- Yazar halk hikayelerinden , fıkralardan , özlü sözlerden ve kendi deneyimlerinden yararlanır .

Türk Edebiyatında Sohbet Türü

Samimi bir anlatımı olması sebebiyle edebiyatçılarımız bu türe yoğun ilgi göstermişlerdir. Önemli gazetecilerimizden olan Ahmet Rasim bu türe ilgi göstermiş ve bu türde yazdığı yazıları  "Ramazan Sohbetleri" adı altında bir kitap haline getirmiştir. Ahmet Rasim dışında Suut Kemal Yetkin ' in "Edebiyat Söyleşileri ", Melih Cevdet Anday ' ın " Dilimiz Üerine Söyleşiler " , Şevket Rado ' nun "Eşref Saati " adlı kitapları bu türün edebiyatımızdaki örnekleri arasındadır.


Makale ve Özellikleri

Makale ve Özellikleri

Makale bir düşünce yazısıdır. Makaleler herhangi bir konu ile ilgili düşünceleri ispatlamak amacıyla yazılır. Makalelerde ispatlamak amacı olduğu için daha çok bilimsel konularda yazılırlar.

Makalelerin Özellikleri

- Temeli fikir yazısı olduğu için ele alınan konu belgelerle ispat edilmeye çalışılır.
- Makalelerde kanıtlama amacı olduğu için nesnel ifadeler ağırlıktadır.
- Düşünce yazıları olması sebebiyle makalelerde açıklayıcı ve tartışmacı anlatım biçimleri ön plandadır.
- Düşünceleri ispatlamak için tanımlama, karşılaştırma, sayısal verilerden yararlanma ve tanık gösterme gibi düşünceyi geliştirme yolları ön plandadır.
- Makalelerde açık , anlaşılır , ciddi bir uslup kullanılmaktadır.
- Makaleler gazete, dergi vb. Yerlerde yayımlanır.
- Ele alınan konu yüzeysel değil, tüm yönleri ile derinlemesine incelenmeye çalışılır.
- Makaleler uzun ya da kısadır diye bir sınırlandırma yapılamaz. Uzun ya da kısa olmasının bir önemi yoktur. Önemli olan ele alınan konunun tüm yönleri ile açıklanmasıdır.
- Makale yazabilmek için çok kuvvetli bir ön hazırlık ve bilgi birikimi olması gerekir. Konu ile ilgili yayımlanmış kitap, makale vb. Kaynakların taranması gerekir.

Makale Türleri

Makalelerde konu sınırlaması yoktur. Sanat , spor , siyaset vb. Farklı alanlarda yazılabilir. Makaleler ele aldıkları konulara göre edebi makaleler ve mesleki makaleler olmak üzere iki gruba ayrılır.

Edebi Makaleler :

Sanat , edebiyat ve dil konularında yazılan makalelere edebi makaleler adı verilir.

Mesleki Makaleler :

Ekonomi , matematik , tıp vb. Bilimsel alanlarda yazılan makalelere mesleki makaleler adı verilmektedir.

Türk Edebiyatında Makale

Edebiyatımızın ilk makale örneği Tanzimat dönemine aittir. İlk özel gazete olan ve Şinasi tarafından çıkarılan Tercuman-ı Ahval gazetesinin Mukaddimesi edebiyatımızın ilk makale örneği olarak kabul edilmektedir. Ziya Paşa , Namık Kemal , Beşir Fuad , Muallim Naci gibi sanatçılarımız bu türün gelişiminde önemli fayda sağlamışlardır.

Dilekçe Nasıl Yazılır

Dilekçe Nedir ?

             Bir istek, beklenti ya da şikayeti ressmi kurumlara bildirmek amacıyla yazılan yazılara dilekçe denir. Dilekçeler yazı türü olarak “Bildirme Yazıları” adı verdiğimiz gruba girer. Özel konularda dileklerimizi mektup türünde yazılarla muhatabımıza bildiririz. Dilekçelerin farkı ise resmi bir yönü olmasından dolayı belli kurallara riayet edilerek yazılması gerektiğidir. Dilekçelerde en önemli hususlardan birisi siyah ya da mavi kalemle yazılması gerektiğidir. 


Kırmızı vb. renkte kalemlerle yazılan dilekçeler saygısızlık ve ciddiyetsizlik ifadesi olarak kabul edilir. Dilekçeler sayfanın en üstüne dilekçenin gönderileceği kurumun adı yazılır. Kurum adı ya tamamen büyük harflerle ya da her kelimenin ilk harfi büyük olacak şekilde yazılır. Daha sonra paragraf başı yapılarak istek ya da şikayetimiz açık ve anlaşılır bir biçimde ifade edilir ve tekrar paragraf başı yapılarak dilekçe gönderilen makam bizden üst bir kurumsa “arz ederim”, bizle aynı seviyede ya da statü olarak alt bir kurum ise “rica ederim” denilerek bitirilir. Dilekçelere eklenen belge vb. dökümanlar sol alt köşeye Ek(ler) kısmı yazılarak belirtilir. Adres yine sol alt köşeye yazılır. Sağ alt köşeye dilekçenin tarihi, imza ve isim soyisim yazılır.





          Özen gösterilerek ve kurallara uygun yazılmış bir dilekçe talebimiz kanunlara uygun olduğu sürece işimizin hallolması adına büyük bir avantaj sağlayacaktır. Hayatımız boyunca çeşitli sebeplerle dilekçe yazmak durumunda olduğumuz için her vatandaş mutlaka dilekçenin nasıl yazılması gerektiği konusunda bilgi sahibi olmalıdır. Eskiden okuma yazması olmayan vatandaşlara bu konuda yardımcı olanlara “arzuhalci” denilmekteydi.




Otobiyografi Türü ve Özellikleri

Otobiyografi türü ve özelliklerini şu şekilde sıralayabiliriz :

- Otobiyografi sanat, spor, edebiyat, siyaset vb. alanlarda tanınmış kişilerin kendi kalemlerinden yaşam öykülerini anlattıkları türdür.

- Otobiyografilere özyaşam öyküsü de denilmektedir.

- Yazarın kendi hayatını kendi bakış açısı ile anlatması sebebiyle objektif değildir.

- Otobiyografiler kişinin yaşadığı dönemden izler taşımaktadır.

- Otobiyografilerde yazar hayatının önemli anlarını, hayatındaki dönüm noktalarını, hayatında iz bırakan önemli insanları vb. anlatır.


- Otobiyografiler yazanın kişinin hem tarihe bıraktığı bir iz hem de kendisi ile hesaplaşmasıdır. 

Röportaj Türü ve Özellikleri

Röportaj türü ve özelliklerini şu şekilde sıralayabiliriz :

Bir gazetecinin bir kurum ya da bir yeri ziyaret ettikten sonra edindiği izlenim ve gözlemleri fotoğraf ve diğer belgelerle destekleyerek anlattığı yazı türüne “röportaj” denir. Bu kelimenin kökeni Latince "toplamak, getirmek vb." anlamlara gelen "reportare" sözcüğüne dayanır.
Gazetecilikle birlikte gelişen röportaj türünde gazeteci olay yerinde bulunan taraflarla görüşür izlenimlerini fotoğraflar, istatistikler vb. dokümanlarla birleştirerek okuyucuya sunar. Araştırma, gözlem, yorum ve değerlendirmeler röportaj türü için önemlidir. Röportajda amaç konuyu çarpıtmadan kamuoyunu aydınlatmaktır. Röportajda bir konu ile alakalı tek yazı olabileceği gibi aynı konu ile alakalı yazı dizisi de olabilir. Röportajda çevre  ve duyguları “betimlemek”; olayları “anlatmak”; olayın konusu ile ilgili tarafların sözlerinden  “alıntılamak”; kendi düşüncelerini  “yansıtmak” anlatılanların neticesinde “sonuç çıkarmak” röportajlarda bulunması gereken temel özelliklerdir.
Röportajın özellikleri şunlardır:
  • Makalelerde olduğu gibi düşünsel bir planla yazılır.
  • Toplumsal ya da sanatsal konular röportajlarda yer alır.
  • Anlatılan konular görsellerle, bilgi ve belgelerle desteklenir.
  • Bilgi, belge ve görseller gerçeği yansıtır ve anlatılanlar kendi içerisinde tutarlıdır.
  • Röportajlar yazarın kendi kişisel görüşlerini de yansıtır.
  • Diyaloglara röportajlarda yer verilir.
  • Kısa ve anlaşılır cümlelerle yaşanmış olaylar akıcı bir biçimde anlatılır.
  • 1. Kişinin ağzından anlatım kullanılır.
  • Dilin işlevlerinden göndergesel işlevi ( bilgi verme ) kullanılır.
  • Gazete, dergi vb. medya organlarında yayınlanmaktadırlar.
  • Öykülemeye ağırlık verilmesine rağmen açıklayıcı, betimleyici vb. bütün anlatım türlerinden yararlanılır.
  • Anlatımda özelden genele bir yol izlenir.
  • Şimdiki zaman kullanılarak heyecanın ölçüsü artırılır.
  • Genellikle soru-cevap şeklinde olmasına rağmen yazarların bazıları hikaye kurgusu içerisinde de oluşturabilir.


Konularına Göre Röportajlar
1.      Herhangi Bir Yeri Konu Alan Röportajlar :  Bir yerin süregelen yaşamı türlü yönleriyle anlatılır. Buranın farklılıkları fotoğraf, film ya da sesle insanlara ulaştırılır.  
2.      Konusu eşya olan röportajlar: Herhangi bir eşyanın dikkat çekici özellikleri üzerinde durulur.
3.      Konusu İnsan Olan Röportajlar: Tanınmış insanların ilginç ve dikkat çekici yönleri üzerine yazılır.

Röportaj Türünün Tarihsel Gelişimi

Gazetelerin ortaya çıktığı 20. Yy ile birlikte başlamıştır. Hamingway, sartre, Jack London gibi birçok edebiyatçı röportaj türüyle yazı yazmıştır.  Türk basınında 1960 yılından sonra gelişmeye başlayan bu türde Ruşen Eşref Ünaydın,Yaşar Kemal, Falih Rıfkı Atay  röportaj türünde yapıt veren sanatçılar arasında sayılabilir.


 
 

Masal ve Özellikleri

Masal ve özelliklerini şu şekilde sıralayabiliriz:

- Olağanüstü olayların cin, peri, cadı vb. olağanüstü kahramanların başından geçtiği yer ve zamanın belli olmadığı edebi türe "masal" denir.

- Masallar ilk formları sözlü edebiyat ürünü olan eserlerdir. Halk arasında anlatılagelen bu hikayeler daha sonradan bir yazar tarafından yazıya geçirilmiştir.

- Masallar genellikle şiir şeklinde bir tekerleme ile başlar.

- Masalların çocukların eğitiminde ve eğlendirilmesinde önemli bir yeri olduğu için genellikle dilleri sade ve akıcıdır.

- Masalların nasıl sonuçlanacağı, kahramanların başına neler geleceği gibi şeyler masalın sonuna kadar belli olmadığı için çok merak uyandırıcı ve sürükleyicidirler.

- Masallarda çocuklara evrensel değerleri kazandırmak için özellikle iyilik, doğruluk, sevgi, yardımseverlik, erdem, ahlak gibi konular işlenir.

- Masallarda olağanüstü olaylar işlenir ve masallarda akla uymayan olaylar anlatılır.

- Masallardaki yerler dünyada bulunmayan hayali yerlerdir. Masallar Kafdağı, periler ülkesi, cüceler ülkesi gibi yerlerde geçer.



- Masallarda belirli bir zaman yoktur. Öğrenilen geçmiş zaman kipi (-miş) kullanılarak anlatılır. "Evvel zaman içinde kalbur saman içinde, bir varmış bir yokmuş" gibi ifadeler zamanın olmadığını anlatmak içindir.

- Masallardaki kahramanların büyük çoğunluğu olağanüstü varlıklardır. "cinler, periler, zümrüdüanka kuşu, devler, cüceler" gibi kahramanlar kullanılır. Masal kahramanları idealize edilmiştir. Yani iyiler çok iyi, kötüler ise çok kötüdür. Masalın sonunda iyiler mükafatlandırılır kötüler cezalandırılır.

- Masalların amacı insanlara ders vermektir. Hayali kahramanlar kullanılmasının sebebi de insanları rencide etmemektir.

Masalların Türleri

Masal kavramı aslında sözlü gelenekten gelen bir türü anlatmak için kullanılır. Ancak daha sonradan oluşturulmuş masallar da vardır. Masallar ikiye eyrılır.

1. Anonim Masallar : Söyleyeni belli olmayan toplumun ortak malı haline gelmiş masallardır. Halkın düşünce yapısını yansıtan masallardır. Nesillerden nesillere anlatıla anlatıla gelmişlerdir.

2. Sanatsal Masallar : Toplumun aksayan yönlerini anlatmak amacıyla sanatçılar tarafından yazılan masallardır. Şeyhi'nin Harname adlı eseri bu türe örnek olarak verilebilir.

Not : Dünya Edebiyatında Beydeba'nın Kelile Ve Dimne ilk örnektir. Binbir Gece Masalları, La Fonteine, Grimm Kardeşler ve Andersen meşhur örneklerdir.
Türk edebiyatında ise en meşhur masal Keloğlan'dır.

   

Hikaye ( Öykü ) ve Özellikleri

Hikaye ve özelliklerini şu şekilde sıralayabiliriz :

Yaşanmış ya da yaşanma ihtimali olan olayları anlatır.

Genellikle tek bir olay anlatılmaktadır.

Giriş, gelişme ve sonuç bölümleri bulunmaktadır.

Hikayelerde anlatılan olaylar derin ayrıntıları ile anlatılmaz.

Uzun betimlemelere ( tasvir) yer verilmez.

Kahraman sayısı çok fazla değildir.

- Olaylar bir ya da birkaç yerde geçer yani mekanlar sınırlıdır.

- Hikayelerde bir düşüncenin anlatılmasından ziyade bir duygunun kazandırılması esastır.

-  Hikayelerin ögeleri şunlardır :

- Olay : Kahramanın yaşadığı olay ya da durumlardır.

- Yer : Olayların geçtiği mekandır. Hikayede çok fazla mekan olmaz.

- Zaman : Olayların geçtiği vakittir. Genellikle görülen geçmiş zamanla (-di) anlatılır.

- Kişiler : Olayların başından geçtiği insanlardır. Genellikle tembellik, kurnazlık, yardımseverlik gibi tek bir yönleri üzeinde durulur.




-  Hikaye türleri şunlardır :

- Olay Hikayeleri : 

"Klasik Öykü" de denilen bu türde olaylar kahrama, yer ve zaman zinciri içerisinde ilerle. Giriş, gelişme ve sonuç bölümünde oluşan merak sonuç bölümünde çözülür. Fransız yazar Guy De Maupassant öncücü olduğu için "Maupassant tarzı öykü" de denir. Türk edebiyatında bu türün en önemli temsilcileri Ömer Seyfettin, Refik Halid Karay, Yakup Kadri Karaosmanoğlu ve Reşat Nuri Güntekin'dir.

- Durum Hikayeleri : 

"Modern Hikaye" de denilen bu türde hikaye bir olaya dayanmaz. Merak ögesi ikinci plandadır günlük hayattan bir kesit anlatılır. Olay hikayelerinin aksine bu türde düşünce ön plandadır. Rus yazar Anton Çehov öncülüğünde geliştiği için "Çehov Tarzı Öykü" denir. Türk Edebiyatında ise Memduh Şevket Esendal ve Sait Faik Abasıyanık bu türün başarılı temsilcileridir.

Diğer yazım türleri için aşağıdaki tabloyu tıklayabilirsiniz. 


Gezi Yazısı
Deneme
Fıkra
Biyografi
Masal
Fıkra
Mektup
Tiyatro
Efsane
Destan