“Yaşama Uğraşı etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
“Yaşama Uğraşı etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

“Yaşama Uğraşı, Dans Etmekten Çok Güreşmeye Benzer.” ( Marcus Aurelius) Sözü İle İlgili Kompozisyon Örneği Hazırlayınız.

 “Yaşama Uğraşı, Dans Etmekten Çok Güreşmeye Benzer.” ( Marcus Aurelius) Sözü İle İlgili Kompozisyon Örneği Hazırlayınız. 

 

Yaşamak, belirli bir işi yapmak ve o işten zevk alarak kazandığın para ile kendine faydalı olmak, sorumluluk sahibi olduğun ailene bakabilmek, mutlu olmak, sağlıklı olmak, hoşlandığın kimselerle vakit geçirmek, kendini geliştirmek vb. her  insanın isteklerindendir aslında. Hepimiz dünyanın düzenine ayak uydurmak için hayatı öyle ya da böyle sürdürmeye devam ediyoruz. 



Kimileri bu hayatın dışında kalıp boş durarak, kendini geliştirmeyerek hayata devam ederken, kimileri hırsla, kibirle, bencillikle hayatını sürdürürken kimileri de hayatın tadını çıkarmak için, hayattan haz almak için hem çalışıp hem de mutlu olmanın peşinde olurlar. Amaçları kibir, hırs, ya da bencillik değildir böyle insanların. Onlar hem hayattan zevk almayı bilir hem de hayatı paylaşmayı, dayanışmayı, sevgiyi, merhameti öğrenir ve karşısında kişi kişiye bu hareketi ile model olur. 


İnsan yeri geldiği zaman hata yapar, yeri geldiği zaman mükemmel işler başarır, yeri geldiği zaman da pasif kalabilir. Yaşama uğraşı, dan etmekten çok güreşmeye benzer sözü ile anlatılmak istenen, İnsanın yaşamın tadını bilmemesi, sürekli hayattan bir şeyler istemesi ve bir türlü gözünün doymaması ile ilgili bir sözdür. İnsanoğlu doymaz. Ne kadar kazanırsa kazansın hep daha fazlasını ister ve bunu isterken de hayatla, başkaları ile yarışma halindedir. Yeri geldiği zaman çatışmaya girer, yeri geldiği zaman öfkeli, içini mal hırsı kaplamış kişiye dönüşebilir. Oysa bu kadar hayatı ciddiye almaya gerek yoktur bence. İnsan hayatla dans etmeyi öğrenmelidir. Hayatla dans etmek demek hayatla bütünleşmek demektir bence. Başarılı da olabiliriz, yeri geldiği zaman başarısız da olabiliriz. Bizden çok akıllı ve zeki insanlar da vardır ve bunu da kabul etmek gerekir. Her şeyi her zaman çok iyi yapamayız. 


Önemli olan kendimizi kabul etmemiz, eksik ve olumlu yanlarımızı bilip ona hayata devam edebilmemizdir. Düştüğümüz anlar olacaktır, kazandığımız anlar olacaktır. Kayıplarımız olacak, acılarımız ve ayrılıklarımız olacaktır. Onun için hayatı koşulsuz yaşamayı kabul etmeliyiz. Başımıza ne gelirse gelsin yine de hayattan umudumuz kesmemeliyiz, hayatın içine kendimizi katmalıyız ve insan olduğumuz için, duygu ve akıl sahibi olduğumuz için hayatın kıymetini bilerek, hayatla iç içe olarak ömrümüzü devam ettirmeye çalışmalıyız. 


Hayat ile dans ettiğimiz zaman aslında her şeyin o kadar da kafaya takılmayacak kadar önemsiz olduğunu görürüz. Çok fazla yormamak gerek kendini, sevmek gerekir yaşamı ve bağlanmak gerekir hayata tutku ile.