Memleket Kelimesi Sizde Hangi Duyguları Uyandıryor?

 Memleket Kelimesi Sizde Hangi Duyguları Uyandıryor?


İnsanın doğup büyüdüğü, acılarını, anılarını, mutlu günlerini biriktirdiği, havasının, suyunun , toprağının kişi için çok ama çok özel olduğu en önemli yerdir. Memleket demek vatan demek, sıla demek, özlem demek, birlikte büyüyüp oynadığın arkadaşların, çayını içtiğin, sofrasına oturduğun yakınların, komşuların demektir. Memleket bende çok farklı duygular hissettirir. Memleketim aklıma gelince  annem ve babam gelir önce hatırıma , sonra ailenin geri kalan üyeleri.

 

Evimiz müstakil ve bahçeli olduğu için, evimizin bahçesinde ailemle birlikte çay yudumlamak, güzel ve anlamlı sohbetler yapmak gelir aklıma. Babamın başımı okşayışı, anamın kucağına sarılışım ve onun o  mis gibi kokusunu içime çekmek , onun yaptığı yöresel yemeklerin, tatlıların tadına bakmak gelir aklıma. O soğuk, karlı , kış günlerinde annemin sabah erkenden aile bütçesine atkı sağlamak için dokuduğu  halılar, eğirdiği yünler gelir hep aklıma...  


Bunların hepsini sanki bir bir yaşıyormuşum gibi canlanır gözümde. Kardeşlerimle yaptığım o hırçın bir o kadar da tatlı kavgalar  vardır. Bu senindi, şu benimdi diye tartışmalarımız ve daha sonra babamın araya girmesi ile hepimizin  babamdan çekinip bir köşeye sessizce çekilip öylece kalması gelir aklıma.


Havası, suyu, rengarenk çiçekleri bir başkadır memleketimin.  Yaylaları, üzüm bağları, ormanları bir başkadır benim güzel memleketimin. Bana beni anlatır orası. Çocukluk arkadaşlarımı, öğretmenlerimi, yolda giderken bana harçlık veren iyi kalpli komşumuz rahmetli Fatma Nineyi anımsatır memleketim bana.  Huzur bulduğum, kendimi kuş gibi özgür hissettiğim, beni anlayan , beni tanıyan kimselerin olduğu ve bana değer veren insanların olduğu yer gelir aklıma. Babam çiftçi olduğu için sonbahara doğru alır emeklerinin karşılığını. İşte yine bir sonbahar günü babamın yeni aldığı renault  arabamız gelir aklıma. İlk arabamızdı.

Akşama kadar kardeşlerimle birlikte oturup babamın yoldan gelişini sabırla bekleyişimiz gelir aklıma. Sonra babamın eve girip belki yıl da bir kez bu kadar çok parayı hepimize paylaştırması gelir. O para ile bakkaldan ilk cipsimi almıştım, ilk sarellemi. Yoksul olduğumuz için her zaman her istediğimizi yiyemiyorduk ama o zamanlar da tadı vardı. İşte bu tatları hatırlatır bana memleketim, bunlara olan özlemimi ve daha neler neler…






Memleketim

Dört nala gelip Uzak Asya’dan

Akdeniz’e bir kısrak başı gibi uzanan
bu memleket, bizim.
Bilekler kan içinde, dişler kenetli, ayaklar çıplak
ve ipek bir halıya benzeyen toprak,
bu cehennem, bu cennet bizim.

Kapansın el kapıları, bir daha açılmasın,
yok edin insanın insana kulluğunu,
bu dâvet bizim….

Yaşamak bir ağaç gibi tek ve hür
ve bir orman gibi kardeşçesine,
bu hasret bizim…

Nazım Hikmet

Memleketi ile ilgili bu şiirde beni çok mutlu eder ve memleketime olan hasretimi daha da alevlendirir.

0 Comments:

Yorum Gönder

Deneme