Veronika Ölmek İstiyor Kitabında Geçen Özlü Sözler

 

Veronika Ölmek İstiyor Kitabında Geçen Özlü Sözler


Genç ve güzel bir kız olan Veronika, hayatın rutinliğinden sıkılır ve intihara teşebbüs eder. Bu teşebbüsü başarısızlıkla sonuçlanınca da bir akıl hastanesine kaldırılır ve ondan sonra  Veronika'nın hikayesi başlar.

Veronika Ölmek İstiyor Kitabında Geçen Özlü Sözler şunlardır:

 

“İnsanların hoşlarına gitmiyorsa şikayette bulunabilirler. Şikayet edecek cesaretleri yoksa bu onların sorunları.”

"İnsanlar da yaşamak için savaşır, ölmek için değil"

"Ne de olsa "deli"ydi ve kimseyi hoşnut etmek zorunda değildi."

“Niyetle hare­ket arasında her zaman bir kopukluk vardır.”

"Nedense hepimiz yalnızca sevmek, kabullenmek, işlerin kolayını bulmak, çatışmadan kaçınmak üzere yetiştiriliriz."

“Deliler çocuk gibidir, istedikleri yapılmadıkça yerlerinden kıpırdamazlar.

“Siz farklı bir insansınız ama herkes gibi olmak istiyorsunuz. Bu da bana kalırsa ciddi bir hastalıktır.”


“Normallik fikir birliğinden başka bir şey değildir. Yani, çoğunluk bir şeyin doğru olduğunu düşünür, dolayısıyla o şey doğru -normal- olur.”

“Ya zihninizi denetleyeceksiniz ya da zihninizin sizi denetlemesine izin vereceksiniz. İkincisine alışkınsınız zaten korkular, nevrozlar, güvensizlikler içinde savrulup gidiyorsunuz, çünkü hepimizin kendini yok etme eğilimi var.”

“Çok ciddi patolojik vakalar dışında, insanlar yalnızca günlük yaşamın tekdüzeliğinden kurtulmak amacıyla delirirler.”

“Ne olursa olsun yaşama savaşı vermektir doğal olan.”

“İnsanlar hiçbir zaman kendilerine anlatılanlardan bir şey öğrenmezler, kendi çabalarıyla öğrenirler yalnızca.”

“Kendi dünyasında yaşayan herkes delidir. Şizofrenler, psikopatlar, manyaklar. Yani başkalarından farklı olanlar.”

“Normalde insanlar en beklenmedikleri gün ölürler.”

“Bütün ailelerde suçu başkalarına yükleme eğilimi vardır.”

“Kimsenin kimseyi yargılayacak durumu yok. Her insan kendi bilir çektiği acının boyutlarını ya da yaşamın anlamının hepten yok olduğunu.”

“Bu dünyada hiçbir şey rastlantı sonucu oluşmaz.”

“Şaşılacak bir şey yok, hayat böyle. İnsanlar mutlulukla başa çıkamıyorlar bir türlü.”


"Nedense hepimiz yalnızca sevmek, kabullenmek, işlerin kolayını bulmak, çatışmadan kaçınmak üzere yetiştiriliriz."

"Her normal insan gibi ağlayabilir, telaşlanabilirdin, ruhunun yukarılarda bir yerde bu kötü durumlara gülerek baktığını unutmaman yeterliydi."

"İnsan bir kez akıl hastanesine girdi mi, delilik dünyasında var olan özgürlüğe alışıyor, hatta ona bağımlı hale geliyordu."

"Ama korkunç bir şey bu, insanlık dışı. Hastalar komaya girmek için değil, komadan kurtulmak için savaşır."

Özdemir Asaf’ın Şiirlerinde Geçen Özlü Sözler

 

Özdemir Asaf’ın Şiirlerinde Geçen Özlü Sözler

 

Özdemir Asaf şiirlerini okuyunca insan kendisini daha iyi hissediyor ve hayata daha farklı yönlerden bakmaya başlıyor. Özdemir Asaf şiirleri şunlardır:

 

“Ya farkıma vardığında farkın kalmamış olursa?”

‘' Her insanın bir öyküsü vardır, ama her insanın bir şiiri yoktur.'’

“Yalnızlık Müziğin bile seni dinlemesidir.”

“Seni yaşayacağım, anlatılmaz; Yaşayacağım gözlerimde; Gözlerimde saklayacağım. Bir gün, tam anlatmaya.. Bakacaksın, Gözlerimi kapayacağım.. Anlayacaksın.”

“Benim söylemek için çırpındığım gecelerde, Siz yoktunuz.”

“İnsan, kaldıkça küflenir, gidemedikçe çürür.”

 

“Geleceğim, bekle dedi, gitti.. Ben beklemedim, o da gelmedi. Ölüm gibi bir şey oldu.. Ama kimse ölmedi.”

“Geleceğim, bekle dedi, gitti.. Ben beklemedim, o da gelmedi. Ölüm gibi bir şey oldu.. Ama kimse ölmedi.”

“Sen beni yenmedin Çünkü ben seninle oynamadım.”

“Seni düşlerime aldım, Uykusuz kaldım. Seni uykularıma aldım, Düşsüz kaldım.”

“Ama ne olur, sakın bir insanı gönülce, gözce, dilce, ruhça kırmayın.”

“Siz gittiniz, gittiniz, gittiniz, Ben kaldım, kaldım, kaldım, Sesiniz kaldı, onda kaldım, Yöneldim yüzünüze baktım, Yöneldim gözlerinize baktım, Orada yansıyan bana baktım. Yalnızlığımı nasıl anlayacaktım.”

“Eskiden kızardım. Daha çok konuşurdum. Gülerdim. Gülümserdim. Beklerdim. Umardım. Yaşama sevincimi yitirmedim ama kızamıyorum artık. Daha az konuşuyorum.”

 

“Bütün renkler aynı hızla kirleniyordu, Birinciliği beyaza verdiler.”

“İnsanlar, insanların içinde "İnsan'lara" hasret yaşarlar.”

“Ben çiçeklileri Renklileri Delileri severim, Bir de delilikleri.”

"Dünyanın en büyük ordusu iki kişidir, En kalabalık kenti de bir kişi.."

Nankörlük İle İlgili Bilgilendirici Bir Metin Yazınız.

 

Nankörlük İle İlgili Bilgilendirici Bir Metin Yazınız.

 

İyilikbilmeze yaraşır davranışa nankör denilir. Nankör insanlar kendilerine yapılan iyilikleri bildikleri halde vefasız olurlar ve nankörlüklerine devam ederler.  Nankörlük; bize iyilik yapan insanların iyiliklerine karşı duyarsız kalma, minnettarlık göstermemedir. Bundan dolayı nankör insanlar  sevilip sayılmazlar ve bir dahaki sefere böyle kimselere gereksiz fedakarlıklar yapılmaz ve böyle kimselerin değeri de insanların gözünde kalmaz.

 

“Nankörlük, kötülüğün şeytanca zincirinin bir halkasıdır, kıskançlık ve yalancılık gibi tehlikelidir. İnsanlar nankörlüğü tümüyle yok etselerdi kötü olan çok şeyin önüne geçilebilirdi.” der  Galina Serebryakova. Bu kadar tehlikeli olan kötü davranıştan uzak durmalıyız ve bize iyilik eden, bize vefa gösteren insanların kıymetini bilmeliyiz ve biz de onlara elimizden gelen fedakarlıkları göstermeliyiz. Bizim iyiliğimizden anlamayan insanlara ise fazla anlam yüklememeliyiz. Böyle kimselere büyük iyiliklerde bulunmamalıyız. Nankör insanlar toplum tarafından sevilmezler ve böyle kimseler ile arkadaşlık, dostluk, komşuluk ilişkileri kurulmaz.

 

Nankörlük insanlar arasındaki güveni ortadan kaldırır ve insan ilişkileri zayıflar. Empati azalır. Nankörlük gören kişi mutsuz olur ve kendini kötü hisseder. Bir daha başka insanalar kolay kolay güvenmez ve kimse ile yakın olmak istemez. Nankörlükle başa  çıkmak için kendimizi başka insanların yerine koyarak empati yapmalıyız. Bize iyilik edenlere minnet duymalıyız ve onların büyük iyiliklerini görmemezlikten gelmemeliyiz. İnsanlarla aramızdaki iletişimi güçlendirmeliyiz.

Ramazan Bayramı İle İlgili Bir Gününüzü Yazınız.

 

Ramazan Bayramı İle İlgili Bir Gününüzü Yazınız.


Sabah erkenden kalktım. Önce babamla sabahın erken saatlerinde bayram namazı kılmaya gittik. Camiler dolup taşmıştı. Bugün bizim için farklı ve güzel bir gündü. Kardeşim ve ben otuz orucun hepsini de tutmuştuk. Bu bayramı hak etmiştik yani. Hem mutlu hem heyecanlıydım. Camiden çıkınca uzun bir sıra oluştu ve herkes birbiri ile tokalaştı. Daha sonra babamla eve geldik. Kardeşim ve annem ise kahvaltıyı hazırlamıştı. Annem günler öncesinden evleri temizlediği için evimiz mis gibi kokuyordu. 


Çaydanlıktan kaynayan suyun fokurdaması, kahvaltılıkların masaya konulması çok güzeldi. Anne ve babamın elini öptüm, kardeşimle sarıldım ve şekeri de aldıktan sonra ailece kahvaltımızı yaptık. Babam bize bayram harçlığı verdi ve çok mutlu olduk. Kahvaltıyı bitirdikten sonra dedemlere geçtik ve onların da bayramını kutladık. Dedem, amcam, yengemde bana para verdi. Bir sürü param olmuştu. Daha sonra oradan çıkıp bayram gezmelerine gittik. Gittiğimiz yerde, sarmalar, dolmalar, tatlılar ve içecekler vardı. Hepsinden az miktarda yedim. Oradaki çocuklarla oynadık, gülüştük, eğlendik. 


Daha sonra evimize geldik ve bize misafirler geldi. Annem de onlara yaptığı güzel yemeklerden ve tatlılardan ikram etti. Teyzelerim ve dayılarım şehir dışında olduğu için bize para göndermişler . Bunda da ayrı bir mutlu olduk. Bayram çok güzel ve dolu dolu geçti. Bayramlık kıyafetlerimizi ve ayakkabılarımızı herkes beğendi ve buna çok mutlu olduk. Daha sonra akşam oldu ve yorgunluktan uyuyakaldık.

Bilim İnsanının Taşıması Gereken Özellikler Hakkında Bir Yazı Yazınız.

Bilim İnsanının Taşıması Gereken Özellikler Hakkında Bir Yazı Yazınız.

 

Bilim insanı, bilimci veya bilimadamı-bilimkadını, evrene ilişkin olgulara ve değişkenlere yönelik bilimsel veri elde etme yöntemlerini kullanarak sistematik bir şekilde bilgi elde etmeye çalışan kişidir. Bilim insanı kısaca bilimsel yöntem kullanan bir bireydir.


Bilim insanının taşıması gereken özellikle şunlardır:


Bilim insanı yapacağı işler için sabırlı ve kararlı olmasını bilmelidir. Sabır ve kararlılık olmadan istenilen başarı yakalanmaz. Onun için sabır ve kararlılık daim olmalıdır. Bilim insanı iyi bir gözlemci olmalıdır. Bilim insanı araştırılan olayı ya da nesneyi tek tek parçalara ayırmak ve böylece bütün ayrıntıları görebilmek, daha sonra bu parçaları yeniden bir araya getirip bütün olarak algılamak için  gözlem yapabilmelidir. Araştırdıkları gerçekleri deney yolu ile ispatlayabilmelidir. 


Bilim insanları meraklı ve sorgulayıcı olmalıdır. Merak yoksa bilim insanı da olunmaz.  Bilim insanı her şeye körü körüne inanmamalıdır. Şüpheci olmalıdır. Aklına geldiği konuları pot etmelidir. Çünkü notları ileriki günlerde kendisine gerekli olabilir. Dünyada olan gelişmelere kayıtsız kalmamalıdır. Gündemi takip etmeli, devamlı öğrenmeli ve bilgi sahibi olmaya çalışmalıdır. 


Hayalperest ve  yaratıcı olmalıdır. Bilim insanları kişisel çıkarlarının peşinde değil bilgi peşinde koşmalıdır. Bunun için de tarafsız olmalıdır.  Çalışkan ve disiplinli olmalıdır. Disiplini kendine ilke edinmelidir.

Vatansever Bir İnsan Ülkesine Zarar Verecek Neleri Yapmaz Konulu Konuşma

 

Vatansever Bir İnsan Ülkesine Zarar Verecek Neleri Yapmaz Konulu Konuşma

 

Vatansever insan demek  vatanı için çalışan, vatanı için bilim yolunda, ilim yolunda ilerleyen kişiler demektir. Vatanseverlik vatani görevlerini zamanı gelince yapmak demektir. Örneğin askere gitmek, oy kullanmak gibi.

 

Sevgili öğretmenim, değerli arkadaşlarım,

Vatansever bir insan aylak olmaz. Yani tembellik yapmaz. Vatan millet, Sakarya deyip yan gelip yatmaz. Gerçek anlamda vatanını seven kimseler ülkemizin Nobel ödülünü alan Aziz Sancar gibi, uzaya giden ilk Türk astronot Alper Gezeravcı gibi ve daha sayamadığım nice vatansever insanlar gibi olur. Vatansever insan bayrağına saygılı olur. İstiklal Marşı okunurken hareket halinde olmaz ya da ciddiyetsiz davranışlarda bulunmaz. Vatanına içten bağlı olur ve çok çalışır, vatanını en iyi yerlere getirmek için çalışmayı hayatının bir alışkanlığı yapar.

 

Sevgili Öğretmenim,

Vatanını seven insan oyunu kullanır. Mutlaka yaşı geldiği zaman oyunu kullanır, seçme seçilme hakkını yerine getirmiş olur. Vatanını seven bir insan iki yüzlü olmaz. Riyakar olmaz. Yalancı olmaz. Doğru, dürüst ve güvenilir bir insan olur. Akılcı olur ve bilimi kendine rehber edinir. İnsanların gözünün içine baka baka yalan söylemez. Devlet malına zarar vermez ve devlet malını çalmaz. Vatanını seven insan adaletsizlik yapmaz ve her türlü adaletsizliğe hayır der. Kaba kuvvet kullanmaz. Sorunları şiddetle değil insani davranışlar ile çözmeye çalışır.

 

Sevgili dinleyiciler,

  Vatanını seven insan Batı’nın yaşamını örnek almaz, Batı’nın bilimi örnek alır. Ana dilini unutmaz ve ana diline sahip çıkar. Günlük konuşmalarında ana dilinin içine yabancı kelimeler serpiştirmez. Milli benliğini, kültürünü ve ana dilini korur ve benimser. Yani özünü unutmaz: Geçmişine sahip çıkar ve geçmişinden ders çıkarır.  Vatanının havasını, suyunu, toprağını kirletmez. Ormanlarına sahip çıkar, vatanını ağaçlandırır ve ormanlık alanlarda ateş yakmamaya gayret gösterir. Vatanının tarihi ve doğal güzelliklerinin farkında olur ve onlara asla zarar vermez. Anlatacaklarım bunlardır. Dinlediğiniz için teşekkür ediyorum.

İyi Bir Misafir Olmak İçin Ne Yapmalıyız Konulu Konuşma

 

İyi Bir Misafir Olmak İçin Ne Yapmalıyız Konulu Konuşma


Misafir olarak gittiğimiz yerde davranışlarımıza dikkat etmeliyiz. Ev sahibi gibi davranmamalıyız ve gevşek hareketlerde bulunmamalıyız.


Sevgili Öğretmenim,

Kadim kültürümüzde misafirliğe çok önem verilir ve eve gelen kişiler Tanrı misafiri olarak görülür ve onlar için ev sahibi elinden gelen hizmeti yapar. Ev sahibi elinden geleni yaparken de misafir ona yardım etmelidir. Ev sahibi misafire, misafir de ev sahibine  karşı kibar olmalıdır. Tatlı dil ve güler yüz daim olmalıdır. Misafir ev sahibi gibi davranmamalı, ev sahibine yaptığı işlerde bilgiçlik taslamamalıdır. Yani misafir kendini bilmeli, nasıl davranacağını bilmeli ve ona göre hareket etmelidir. Ev sahibinin önüne getirdiği ikramlıkların tadına bakmalı ve ev sahibine emekleri için teşekkür etmelidir.  Yani Önüne gelen yiyeceklere burun kıvırmamalıdır. Önüne ne konulduysa onu yemeli ve ev sahibine de teşekkür etmeyi bilmelidir.

 

Sevgili öğretmenim,

Misafir gittiği yeri kendi evi gibi kullanmamalı, gittiği yerde de günlerce yatılı kalmamalıdır. Yoksa ev sahibine bıkkınlık verir ve böyle kimseler bir daha eve kabul edilmez. Bunun için misafir nezaket sahibi insan olmalı, yerini bilmelidir. Anlatacaklarım bunlardır. Dinlediğiniz için teşekkür ediyorum.

Allah Korkusu İle İlgili Özlü Sözler

 

Allah Korkusu İle İlgili Özlü Sözler

 

Allah korkusu olan insanlar kötülük yapmaktan çekinirler ve Allah'a olan inançları yüzünden, sevgileri yüzünden kendilerini iyiliğe doğru götürürler.

 Allah korkusu ile ilgili özlü sözler şunlardır:


“Ey iman edenler, Allah’tan korkun. Herkes yarın için neyi takdim ettiğine baksın. Allah’tan korkun. Hiç şüphesiz Allah yaptıklarınızdan haberdardır.” Haşr Suresi

“Allah’tan kork! Başkasından emin olursun.” Hz. Ali.

“Herkes korktuğundan kaçar; yalnız Allah’tan korkan yine ona kaçar.” Ebu’l Kasım

“Kuran, iman, Allah korkusu, tevekkül ve güzel ahlak müminin aklını güçlendirir. “Hadis-i Şerif.


Hikmet ve hayrın başı Allah korkusudur. - Hadis-i Şerif

“İnsanlar için Allah’tan korkarak muamele et.” Hz. Ömer

“Onlar, iman edenler ve kalpleri Allah’ın zikri ile mutmain olan kimselerdir. Bilesiniz ki, kalpler ancak Allah’ın zikri ile mutmain olur.” Ra’d Sûresi, 28.

“İki göz vardır ki, cehennem ateşi onlara dokunmaz: Allah korkusundan ağlayan göz, bir de gecesini Allah yolunda, nöbet tutarak geçiren göz.” Hz. Muhammed.

"Bir kimse Rabbini ne kadar bilir ve tanırsa ona karşı korku ve heybeti o oranda artar. İmam- ı Gazali


“İlim olarak Allah korkusu kafidir, cehalet de Allah namına aldanmak için yeterlidir.”  İbnu Mes'ud (r.a)

“Alim, ancak Allah'tan korkandır.” İmam Şafii

“Allah'a isyan hususunda kullara itaat yoktur; itaat ancak meşru olan bir şey hususundadır.”  Hadis-i Şerif

Bir Arkadaşın Kalbini Kırsa Tepkin Ne Olurdu Konulu Konuşma

 

Bir Arkadaşın Kalbini Kırsa Tepkin Ne Olurdu Konulu Konuşma

 

 Kalp kırmak hele hele başka insanların yanında arkadaşlarımızı rencide etmek insana yakışmayan kötü bir davranıştır. İnsanları kırmamak gerekir. Nezaket sahibi olmak ve kibar olmak gerekir.


Sevgili öğretmenim,


Bir arkadaşım kalbimi kırsa bu durumda çok üzülürdüm. Kalbim acırdı. Zaten duygusal biri olduğum için, biraz fazla da alınganlık olduğu için daha çok üzülürdüm ve arkadaşımın yaptığı bu hadsizliğin etkisinden uzun süre kurtulamazdım. Kendimi değersiz hissederdim ve çok üzülürdüm. O arkadaşımı belki bir gün affederdim ama onunla eskisi gibi olmazdım. Araya mesafe koyardım. Çünkü insanları kırmak, dökmek kolay olmamalı. Hiç kimse aklından geçirmediği şeyi bir anda dile dökmez. Arkadaşım da bana söyleyeceklerini içinden  ve aklından geçirdiği için bir anda kalbimi kırmış olabilir ve bu da beni derinden yaralar.

 

 Gelip benden samimi olarak özür dilerse onu affedebilirim ve bir daha yapmazsa onunla eskisi gibi arkadaş olabilirim ama eskisi  gibi aşırı samimi davranışlarda bulunmayabilirim. Çünkü ben onu kırmayı hiçbir zaman aklımdan dahi geçirmemişimdir. Bırakın kırmayı hep alttan aldığım zamanlarda olmuştur diye düşünürüm. Arkadaşım kalbimi kırdığı zaman ona bu davranışının yanlış olduğunu,  benimle bu şekilde konuşmaması gerektiğini güzel bir dille ifade ederim ve asla nezaketsizlik yapmam. Tepkim de gayet de anlaşılır olurdu ve kırıldığım bir şeyde de onu uyarırdım. Anlatacaklarım bunlardır. Dinlediğiniz için teşekkür ediyorum öğretmenim.

Okulda ve Evde Disiplinli Olmanın Önemi İle İlgili Konuşma

 

Okulda ve  Evde Disiplinli Olmanın Önemi İle İlgili Konuşma


Disiplin hayatımızı düzene sokar ve insanı daha özgür hale getirir. Çünkü hayatı belirli bir plan ve program doğrultusunda yaşayan insanlar çalışkan olur ve yaptığı işten de büyük verim alır.

Sevgili öğretmenim, değerli arkadaşlarım,

Okulda, evde kısacası hayatımızın her alanında disiplinli olmak gerekir. Çünkü disiplin demek düzen demektir, boş yere vaktini boş işlere harcamamak demektir. Disiplinli olduğumuz zaman kalan zamanlarımızda istediğimiz, sevdiğimiz etkinlikleri de yapabiliriz. Okulda disiplinli olmalıyız. Bunun için biz everilen ödevleri zamanında yapmalıyız ve derslerimize çok iyi çalışmalıyız. Okul eşyalarına kısacası okul malına zarar vermemeliyiz. Öğretmenlerimizi derste iyi dinlemeliyiz ve not tutmalıyız. Belir bir düzenimiz olmalıdır. Aşırı rahat hareketlerde bulunarak dersin dikkatini dağıtacak hal ve hareketlerde bulunmamalıyız. Okul kurallarına uymalı, okulumuzu ve öğretmenlerimizi sevmeliyiz.

 

Sevgili öğretmenim,

Eve geldiğimiz zaman da ev kurallarına uymalıyız. Mesela odamızı dağınık bırakmamalıyız. Annemiz ev işlerinde yardımcı olmalıyız ve evimizi devamlı düzenli bırakmalıyız. Böylece her gün düzenli olmak kişinin başka alanlarda da disiplinli ve çalışkan olmasını sağlar. Bu da hayatımızın başka alanlarına olumlu yönde etki eder. Mesela disiplinli çalışmak, düzenli olmak bizi hem çalışkan, hem gayretli insan yapar ve toplum içinde değerli bir insan oluruz. İşini düzenli yapan, sevilen sayılan kimseler oluruz.  


Disiplinli olmak, başarılarımızı artırır, çevremize örnek olur ve toplumda daha iyi bir birey olmamızı sağlar. Bu nedenle, disiplinli bir yaşam tarzı benimsemek, bizim ve çevremizdeki insanların mutluluğu ve başarısı için çok önemlidir. Disiplin insan yaşamını daha zevkli hale getiriri. İşlerimizi zamanında yapmanın verdiği özgüven sayesinde daha mutlu oluruz ve bu da insanlar ile aramızdaki iletişimi ve etkileşimi daha iyi hale getiriri. Anlatacaklarım bunlardır. Dinlediğiniz için çok teşekkür ediyorum.