Aile İçi Şiddet Konulu Kompozisyon Yazınız.
Yaşamın hemen her alanında
karşımıza çıkan şiddet bitmek bir yana her gün daha da artmaya devam
etmektedir. Çocuğa şiddet, kadınlara şiddet, yaşlılara şiddet şeklinde ve
şiddetin her türlüsü.. İnsan ruh sağlığını, mutluluğunu altüst eden şiddet
hoşgörüsüzlüğün, sevgisizliğin, insan olma yetisinin de henüz kazanılmadığının
göstergesidir. Şiddet yüzünden yüzlerce, binlerce, hatta milyonlarca insan yaşamını kaybetmiş,
engelli olmuş, travmalar yaşayarak aklını kaybetmiştir. Kapalı kapılar ardında
olan aile içi şiddet aile içindeki bireyleri olumsuz etkiler. Babanın anneye
şiddeti, annenin babaya, anne ve ve babanın
çocuklara şiddeti toplum yapısında büyük kırılmalara yol açar ve ruh sağlığı yerinde olmayan bireyler ortaya
çıkar.
Aile içi şiddet günümüzde çoğunlukla erkek
tarafından kadına uygulanan şiddet olarak görülmektedir. Erkek tarafından
kadına yönelik şiddet; kadının istemediği halde ev işlerine zorlanması, aile ve
arkadaşlarıyla görüşmesine izin verilmemesi, okuma ve çalışma hakkının elinden
alınması, alaya ve hakarete maruz kalması, aşağılanması , dışlanması, kadınlığı
üzerinden küfürler edilmesi vb. çerçevesinde düşünülebilir. Erkekler fiziksel
olarak daha güçlü olduğu için kadına her türlü şeyi yapabilirim mantığı içine
girip kadını korkutmakta, cezalandırmakta, güç gösterisi yapmaktadır. Kadına
olan sevgisizlik, ilgisizlik ve şiddet kadının sosyal hayattan kopmasına neden
olmakta ve kadında çeşitli sağlık problemlerinin ortaya çıkmasına neden olmaktadır. Kadına
uygulanan şiddetin nedenleri şunlardır:
Cinsiyet ayrımcılığı, eğitim eksikliği, eşlerin erken yaşta evlenmeye
zorlanması, kötü alışkanlıklar, töreler, gelenekler, maddi sorunlar, karşılıklı
sevgi, saygının olmayışı, göçler, toplumda yanlış bilinen fakat uygulanmaya
devam eden inançlar vb.
Şiddete uğrayan kadın ne yazık ki
çocuklarına karşı sorumluluklarını da yerine getirememekte ve o çocuklarda
büyüdüğü zaman ailesine benzeyecek tıpkı babası gibi davranmaya
başlayacaklardır. Yani şiddet, şiddeti doğuracak ve kısır döngü devam edecektir.
Şiddetin uzun süreli olduğu durumlarda ise güven duygusunda sarsılmalar,
çaresizlik ve umutsuzluk hisleri, kontrolün kaybedildiği duygusu, kendini
suçlama ve özsaygıda düşüş görülecektir. Şiddete uğrayan kadınların kimi
eşlerinden ayrılabilirken kimisi ise ekonomik bağımsızlığını eline almadığı
için o şiddete göz yummaya devam etmekte ve ne
yazık ki insanlık dışı işkencelere maruz kalmaktadır. Bazen aileler de
kızlarına evlendin artık gelinliğinle gittin kefeninle o gittiğin evden
çıkacaksın diyerek kendi kızlarına psikolojik baskı yaparak kızın itiraz etme
hakkını, mutlu olmak hakkını daha en başta elinden almış olmaktadır. Böyle
olduğu zaman da mutsuz aileler, mutsuz çocuklar, mutsuz anneler ortaya çıkacak
ve toplumda büyük sarsılmalar başlayacaktır.
Aile içi şiddetin önlenmesi için şu
gibi önlemler alınmalıdır: Aile içi şiddetin önlenmesi için erkeklere yönelik
programlar yapılmalı ve neden şiddete başvurdukları, neden şiddete meyilli
oldukları araştırılmalıdır ve gerekli önlemler alınmaya başlanmalıdır.
Annelerin erkek çocuklarını nasıl yetiştireceğine yönelik seminerler verilmeli
ve bilinçli anne ve baba adayları yetiştirilmelidir.
Kadınların normal ve sağlıklı yaşam hakkına
sahip olabilmesi için birey, toplum ve devlet bu eylemi bir suç olarak görmeli, bu suça
teşebbüs edenlerin cezalandırılması ve kadınların güvenlik içinde yaşamaları
için kadınlara her türlü destek verilmelidir. Gerekli olduğu takdirde ailedeki
her bir bireye psikolojik anlamda destek sağlanmalıdır.
0 Comments:
Yorum Gönder
Deneme