Osmanlı’da Vakıf Kültürü İle İlgili Neler Yapılmıştır?
Vakıflar yüz yıllar boyunca özellikle barınma, eğitim, sağlık hizmetleri başta olmak üzere sosyal dayanışmayı güçlendiren, toplumsal ihtiyaçları karşılayan ve diğer yandan taraflara doğrudan ya da dolaylı olarak ekonomik etkileri olan faaliyetleri devam ettirmişlerdir. Osmanlı’da vakıf, bir malın Allah’ın malı olmak üzere bireysel mülkiyetten çıkartarak insanların faydasına sunmaktır. Buradaki iki önemli durumdan biri öncelikle vakfedilen şeyin mal olmasıdır. Diğer bir etken ise vakfedilen mal insanların faydasına olmasıdır. Kişisel mülkiyetten çıkarılıp Allah’ın mülkü olarak kabul edilmesiyle vakfedilmiş olunur. Vakıflar insanların faydasına yaraması için kurulmuştur.
Burada amaç faydalı olmak, paylaşma, yardımlaşma ve
dayanışma içinde toplumu daha da güçlü hale getirmektir. Osmanlı Devleti’nde eğitim, sağlık, sosyal yardım, diyanet,
bayındırlık gibi bütün yardımı vakıflar yapmıştır. Vakıfların bir kısmı
vezir, sultan, şehzadeler, saltanat ailesine aitti. Çoğunluğu askeri zümreye ait
olmakla birlikte diğer küçük bir kısmı ise halka aitti. Amacına hizmet eden
vakıflar çalışlımaya devam ederken amacına hizmet etmeyen vakıflar ise
kapatılmaktaydı. Tam olarak sayısı bilinmemekle beraber Osmanlı Devleti’nde
otuz beş bini aşkın vakıf bulunmaktaydı. Vakfın Osmanlı’da ticari, iktisadi,
içtimai, siyasi, eğitim ve kültür açısından toplumsal hayatta görevleri
vardı. Birer ekonomik kuruluş gibi
faaliyet gösteren vakıflar gelir elde edip mülk sahibi olmakta,
üretim yapıp istihdam sağlamaktaydı. Bunlardan kazanç elde edip kendi faaliyet
alanlarında kullanmaktaydılar. Dolayısıyla vakıfların toplum açısından
önemli iktisadi işlevleri bulunmaktaydı. Toplum tabakalarının bir araya
gelip kaynaşmasını, dayanışmasını da sağlıyordu. Böylece Osmanlı toplumu daha
güçlü, daha birbirine bağlı bir toplum olarak yaşamını devam ettirmekteydi.
*Vakıflar insanlara hizmetin yanı
sıra hayvanların da huzur ve güvenliğini sağlamıştır.
*Hastane, huzurevi gibi yerlerde
din, dil, ırk, mezhep ve sınıf ayrımı yapılmaksızın, çocuk ve yaşlı bütün âciz
insanlara tedavi ve barınma hizmetleri verilerek sosyal adalet sağlanmıştır.
*Toplumun can, mal, ırz ve nâmus
güvenliğinin yanı sıra , ahlâk ve
haysiyeti koruma altına almıştır.
*Ekonomik sıkıntı içinde olan
kimselerin hırsızlık, rüşvet ve iffetsizlik
gibi haram yollara yönelmesini
önlemiştir. Böylece kargaşa ve kaos ortamı da ortadan kalkmıştır.
Vakıf örnekleri ise şunlardır:
*Yoksul mahkûmlara harçlık veren
vakıf…
Yaralı göçmen kuşların tedavisini
üstlenen vakıf,
Çiftçilere ziraat âletleri sağlayan
vakıf,
Hizmetçilerin kırdığı tabakları
tazmin eden vakıf,
İflâs eden tüccarlara yardım eden
vakıf,
Âfet sonrası tamir yapan vakıf vb.
0 Comments:
Yorum Gönder
Deneme