Adsız Çeşme
Adlı Şiirde Ele Alınan Duygu, Düşünce, Hayal Ya Da Olayları Geliştirip
Yaratıcılığınızı Kullanarak Defterinize Bir Hikâye Yazınız.
Eymen, Kemal, Erdem, Harun ve Hamza
adlı çocuklar sabah erkeden kalkmış ve evlerinden uzakta olan ormana doğru yol
almışlardı. Çocuklar ormanda eğlenecek, koşacak, zıplayacak, yeşile doyacak ve
temiz havayı doya doya içlerine çekeceklerdi. Evlerinden getirdiği
kahvaltılıkları da alıp ormana vardılar. Önce çadırlarını kurdular. Daha sonra
termosta getirdikleri çayı bardaklara doldurdular. Annelerinin koyduğu simit,
poğaça, peynir, zeytin, salam, sosis de bir güzel çıkartılmıştı. Hemen
kahvaltılarını yapmaya koyuldular ve karınlarını bir güzel doyurdular. Daha
sonra ormanda doğa yürüyüşüne çıktılar. Sonra top oynadılar, ağaçlara
tırmandılar. Çocuklar rçok yorulmuşlardı ve
hava da da çok sıcaktı. Güneş gökte fırın yakmış gibi belirmişti
tepelerinde. Çocuklar evden gelirken su getirmeyi unutmuşlardı ve acayip su
çekmişti çocukların canı.
Ormanda yürümeye devam ettiler ve
belki temiz su buluruz diye yol boyu
yürüdüler. Susuzluk canlarına tak etmişti çocukların. Bu gezme onlara zehir
olmuştu. Çünkü susuzluk çok kötü bir şeydi. Dudakları kurumuştu zavallıların
susuzluktan. Ormanda yürümeye devam ederken ormanın aşağı yoluna indiler ve
orada akan bir çeşme gördüler. Eymen sevinçle bağırdı arkadaşlar koşun buraya
doğru. Burada çeşme var ve suyu da buz gibi dediler. Hepsi birden suya koştu ve
sırası ile suyu kana kana içtiler. Su içtikten sonra canları geri gelmişti
sanki. Eski güçlerine kavuştu çocuklar. Buz gibi su onları yeniden diriltmişti
sanki. Bu çeşmeyi kim buraya yaptırdı acaba dedi Kemal. O kişiden Allah razı
olsun. Başka insanları düşünmüş ve
insanlar için büyük bir iyilik etmiş. Çeşmede herhangi bir isim yazmıyordu ama.
Yapan kimse çocuklar ona dua etti. Çeşmede kişinin adı yazmıyordu ama kişinin
çok iyi bir insan olduğu belliydi. Çünkü ormanın bir yerine çeşme yaptırmış ve
gelen geçen o sudan içsin demişti ve herkesin de hayır duasını almıştı.
Harun ve Hamza da şunu dedi. Arkadaşlar biz de bu çeşmeyi
yaptıran hayırsever sahibi insan gibi olmalıyız. İnsanlara iyilik etmeliyiz ve
bunu dile getirmeden, gösteriş yapmadan yapmalıyız dedi. Erdem de onlara
gülümsedi ve ne güzel konuştunuz arkadaşlar öyle koca adamlar gibi dedi ve onların
düşüncelerini onayladığını söyledi. Hiç karşılık beklemeden insanlığın
faydasına bir şey yapmak ne kadar güzel bir şeydi. İnsan olmak karşılık
beklemeden iyilik yapmak, merhametli olmak, ben değil de biz anlayışı ile hareket etmekti
sanırım. Daha sonra çocuklar ormanda oynamaya devam etti, tekrar su içtiler.
Buz gibi suyun tadını güneşin yakıcılığını bir nebze de olsa engellemişti ve
çocukların içi ferahlamıştı ve bir ohhh.. çekmişlerdi. Daha sonra çocukla evlerine
doğru mutlu ama yorgun bir şekilde yol aldılar. Çok güzel bir gün geçirmişlerdi
ve aralarındaki güzel konuşmalar da akıllarında kalmıştı.
0 Comments:
Yorum Gönder
Deneme