M Harfi İle İlgili Deyim ve Anlamları
Mahal kalmamak: Gerek kalmamak.
Mana çıkarmak: Bir söze, söyleyenin aklından geçmeyecek anlam yüklemek.
Mahalleyi ayağa kaldırmak: Gürültü yaparak komşuları rahatsız etmek.
Makbule geçmek: İşe yaramak.
Madalyonun ters (öteki) yüzü: Olumlu bir durumun, düşünülmesi gereken olumsuz yönü.
Makas almak: Birinin yanağını iki parmak arasında sıkmak.
Madik atmak: Birini aldatıp zarara uğratmak.
Makaraları koyuvermek: Uzun süre kahkahalar ile gülmek.
Mahkemelik olmak: Bir konudaki anlaşmazlığı mahkemeye götürmek.
Mal etmek: Kendisine ait olmayan bir şeyi kendisininmiş gibi göstermek.
Maksadı üzüm yemek, bağcıyı dövmek: Yapması gerekenle uğraşacağına, gereksiz işler ile uğraşılması.
Mahkemede dayısı olmak: Bir işte koruyucusu olan kişi, kayırıcısı olan kişi.
Maşallahı var: Çok güzel, nazar değmesin.
Medine fukarası gibi dizilmek: Yapacak işleri olduğu halde sıra sıra dizilip beklemek.
Mat etmek: Karşıkini cevap veremeyecek hale sokmak.
Masal (maval) okumak: Oyalayıcı, inandırıcılığı olmayan sözler söylemek.
Masraftan çıkmak: Fazla para harcamak zorunda kalmak.
Mart içeri, pire dışarı: Rahatsız edici bir geldi, diğerini kaçırdı.
Mantar (martaval) atmak: Yalan söylemek.
Matrak geçmek: Dalga geçmek.
Maskeyi atmak: Gerçek kimliğini ortaya çıkarmak.
Maneviyatı bozulmak: İçine korku düşmek.
Maraza çıkarmak: Kavga çıkarmak.
Mangalda kül bırakmamak: Bağıra çağıra yapmayacağı şeyler söylemek.
Maşası olmak. Biri tarafından araç olarak kullanılmak.
Maskaraya ( maytaba, sarakaya)almak: Biriyle alay etmek.
Mana vermek: Yorumlamak.
Merhabası olmak: Tanışıklığı olmak.
Mekik dokumak: İki yer arasında sıkça gidip gelmek.
Mercimeği yan yuvarlamak: Gerçekleşmeyecek ters bir iş yapmak.
Metelik vermemek: Değer vermemek.
Merhabayı kesmek: Dostluğu bitirmek.
Mesele çıkarmak: Hiç yoktan anlaşamazlık çıkarmak.
Merek etmek: Üstüne düşerek yapmak istemek.
Menzilci beygiri gibi koşmak: Durup dinlenmeden çalışmak.
Meteliğe kurşun atmak: Hiç parası kalmamak.
Meydana atmak: Bir düşünceyi herkesin tartışmasına sunmak.
Meydan okumak: Kendisinin daha üstün olduğunu düşünerek kendisini karşısındaki ile kıyaslama yapmak.
Metelik, gözüne divan sinisi gibi görünmek: Büyük para sıkıntısı içinde olmak.
Merdiven dayamak: Bir yaşa basmak ya da bu aşamaya ulaşmak üzere olmak.
Merak sarmak: Bir şeyi yapma isteğine kapılmak.