Yaşar Kemal’in İnce Memed 1İnce Memed 2İnce Memed 3 ve İnce Memed 4 Kitabında Geçen Geçen Özlü Sözler etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Yaşar Kemal’in İnce Memed 1İnce Memed 2İnce Memed 3 ve İnce Memed 4 Kitabında Geçen Geçen Özlü Sözler etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

Yaşar Kemal’in İnce Memed 1, İnce Memed 2, İnce Memed 3 ve İnce Memed 4 Kitabında Geçen Geçen Özlü Sözler

 

 Yaşar Kemal’in İnce Memed 1, İnce Memed 2, İnce Memed 3 ve İnce Memed 4 Kitabında Geçen Geçen Özlü Sözler

 

Kitap dört ciltten oluşmaktadır ve her bir cilt kendi içinde farklı bölümlere ayrılmış ama asıl konudan ve başrolden uzaklaşılmamıştır. Dört cildin dördünde İnce Memed vardır. Okunması gereken, ders alınması gereken muhteşem bir kitaptır. Yaşar Kemal yine farkını ortaya koymuştur. İnce Memed adlı eseri okurken içinde kendinizi bulacaksınız, haksızlıkları,  korkakları, hadsizlikleri görünce, kişilerin eline güç geçince nasıl da acımasız da ve cani olabildiklerine şahit olacaksınız. Dört ciltten oluşan kitabı okumak biraz zaman alacak  fakat kitabı bitirdiğiniz zaman ailenizden ayrılmış gibi hissedeceksiniz. Lakin sabır ve azimle kitabı okuyup bitirmek de büyük özveri gösterir.

 

İnce Memed1 Kitabında Geçen Özlü Sözler

“İnsanlarla oynamamalı. Bir yerleri var, bir ince yerleri, işte oraya değmemeli.”

“Hangi günü gördük akşam olmamış.”

“Düşünmek, tecrübenin yerini tutar. Sen, her şeyi inceden inceye düşün.”

“İnsanoğlu çiğ süt emmiştir. Her kötülüğü yapar, her iyiliği de yaptığı gibi.”

“İnsanoğlu bu, kimin içinde ne var bilinmez.”

“Eşkıyayı korkuyla sevgi yaşatır. Yalnız sevgi tek başına zayıftır. Yalnız korkuysa kindir.”

“Belki umuttur. Belki de bir özlemdir. Özlem sıcaktır. Özlem bir dost, bir sevgilidir. Sarıverir insanı sıcaklığı.”

“Zulme sessiz kalan bir gün zulme uğrar, haksızlığa karşı durmak insanın onurudur.”

“Konuşan insan, öyle kolay kolay dertten ölmez. Bir insan konuşmadı da içine gömüldü müydü, sonu felakettir.”

“Dünyanın bütün kötülüklerine baş kaldır. Bazen senin iyiliğin başkasının kötülüğüne de olabilir. Kendi iyiliğine de baş kaldır.”

“İnsanları sözleriyle değil, hareketleriyle ölç. Ondan sonra da arkadaş olabileceğin insanı seç. İpin ucunu bir verirsen ellerine yandığın günün resmidir.”

 

 

İnce Memed 2 Kitabında Geçen Özlü Sözler:

“Bir ağaç ne kadar güçlü, ne kadar ulu, ne kadar sağlam olursa olsun, onu toprağından çıkaracak olursanız kurur.”

“Bir odaya bir kedi yavrusu koy, hem de durmadan üstüne git, sonunda kedi yavrusu senin gözün oyar. Kedi yavrusu kedi yavrusu iken... İnsanoğlu kedi yavrusu değildir. Ne kadar korkarsa o kadar da yiğittir.”

“Demir olsam çürürdüm, toprak oldum dayandım… Toprak, toprak, toprak oldum da dayandım.”

"Bir insanın hakkını koruyamıyorsa hükümetlik yapmasınlar, yapmasınlar, onları zorlayanlar mı var efendim?"

“Kurt kocayınca köpeklerin maskarası olmuyor, kurt kocayınca köpekleşiyor.”

"İnsanoğlu bir karanlıktan geliyor, bir karanlığa doğru gidiyor. Ama nereden gelip nereye gideceğini hep unutuyor. "Bir defa geldim, bari tadını çıkarayım" demiyor.

“Yusuf'u kuyudan çıkaran Mevla, hiçbir zaman iyi kullarını darda koymaz.”

“Bir insan ne ka­dar yürekliyse, o kadar korkaktır. Ya da bir insan ne kadar kor­kaksa o kadar yüreklidir. Bunun böyle olduğunu bir insan an­cak seksenine gelince anlar.”

 

İnce Memed 3 Kitabında Geçen Özlü Sözler

İnce Memed öldürülecek, onun yerine Ali Memed gelecek, o da öldürülecek onun yerine Hasan Memed gelecek.  O da öldürülünce Veli Memed gelecek... O da,o da, o da... Sen... ne sanıyorsun oğlum Memed, İnce Memedler bitecek mi sanıyorsun? Her insanın içinde bir mecbur kurdu, bir İnce Memedlik, bir Köroğluluk kurdu var. Köroğlu gitti, İnce Memed geldi. İnsanoğlunun içinde bu kurt oldukça insanoğlu ne olursa olsun yenilmeyecek. Sen insanoğlunun içindeki kurtsun, ne olursan ol, nereye gidersen git. İşte insanoğlunun içindeki bu kurt yiterse, insanlık da işte o zaman insanlıktan çıkar. İnsanoğlu içindeki bu kurdu yitirmeyecek, ona kıyamete kadar gözü gibi, yüreği gibi bakacak. O kurt insanoğlunun şah damarı, atan yüreğidir. Senin içindeki kurt da, işte insanlığın bu kurdudur...”

 

“İnsanın içindeki adalet duygusunu köreltirsek, insanın insana saygısı kalmaz. İnsanın insana itimadı, hürmeti kalmayınca da bir yerde insanlık çok şey kaybeder, hayat çirkinleşir.”

“Keramet sende bende değil, keramet toprakta, insanlıkta.”

“Eğer bu ülkede adalet yozlaşırsa, o memleketin dibi oyulmuş demektir. Adaleti çökmüş bir milleti yok olmaktan hiçbir güç kurtaramaz. Kanun karşısında eşkıya İnce Memed de birdir, Başvekil İsmet Paşa da.”

“Uğruna bu kadar alçaldığımız, zulmettiğimiz, haram yediğimiz, insan öldürdüğümüz yaşamak ne işe yarıyor?”

"Böylesi, her şeyden, en küçük gölgeden, kıpırdayan yapraktan korkan kişilerden korkulur. Bunların insanlara yapamayacakları kötülük yoktur."

“Şu tarihler, şu eski toprak, şu koca Osmanlı ülkesi şimdiye kadar bir Mustafa Kemal Paşa daha yetiştirebildi mi?”

“Dostunu düşmanını bilseydin zaten başına bu iş gelir miydi?”

 

İnce Memed 4 Kitabında Geçen Özlü Sözler

“Ben insan öldürmem. İnsan öldürmek çok kötüdür. İnsan hiç Allah'ın yaptığı en güzel binayı yıkar mı?”

“Yoksulluk bir ateşten gömlektir, onu giyen bilir.”

“Umudun ölmesi, insanın ölmesinden daha beterdir.”

“Bu dağlarda bin kere ölmeden, bir kere dirilemezsin.”

"Şu dünya üstüne, şu insanlar üstüne hiç kimse bir şey bilmiyor. Şu dünyada insanlar, “ahmak geliyor, kör gidiyorlar.”

“Yoksulluk bir ateşten gömlektir, onu giyen bilir.”

“Gündüz olsun, gece olsun insan denizi ilk olaraktan görünce yüreğine bir korku, bir yalnızlık, çaresizlik, yabancılık, kimsesizlik çöker.”

"Allah, baş kaldır ya kulum demiş ve insan onun cennetine baş kaldırmış. Allah, başkaldır ya kulum demiş, insanların bir kısmı baş kaldırmış. Onlar Allah indinde mutlu kişiler olmuşlar, bir kısmı, yani çoğunluğu Allah'ın emrine uymamış, Allah onlara cehennemini vermiş. İnsan kendine, kendi yüreğine, kendi korkusuna toptan baş kaldırmadıkça, insan soyu bundan da beter olacak, aşağılanacak, zulüm, korku iliklerine işleyecek, insanlıktan çıkacak, bir solucandan da mutsuz olacak. Solucanın gözü yok, kulağı, ağzı, dili yok, insanın var. İnsan soyu baş kaldırmayı, yemek, içmek, yaşamak, uyumak, çocuk yapmak gibi bir yaşama biçimi yapmazsa bugünden de bin beter olacak, içi boşalacak, duymayı, düşünmeyi, sevmeyi, sevişmeyi, dostluğu, arkadaşlığı, göğün, yerin, kurdun, kuşun, akar suyun, tan yerindeki ışığın, yürekteki sıcaklığını unutacak. Allah buyurdu ki ben sizi yarattım ki baş kaldırasınız, siz beni dinlemediniz, önce kendinize, sonra başka insanlara, sonra her şeye, her şeye boyun eğdiniz, ne buldunuz, ne öğrendinizse, ne yarattınızsa hepsi boyun eğme üzerine oldu. Ve boyun eğdiniz, ve boyun eğdiniz, ve boyun eğdiniz, boyun eğmeyi, yemek yemek, su içmek, sevişmek gibi bir yaşam biçimi yaptınız. Ve de öldünüz. Ve de solucandan beter oldunuz. Daha da olacaksınız..."