Coronavirüs’ün Çocuklara Psikolojik
Etkisi Hakkında Kompozisyon Yazınız.
Dünyayı etkisi altına alan, dünyayı
kasıp kavuran korona virüs ne yazık ki her geçen gün can almaya devam
etmektedir. Çok sayıda kişinin de virüs testi pozitif çıkmaya devam etmektedir. Yüksek ateş, öksürük,
solunum sıkıntıları, ishal, eklemlerde ağrı, halsizlik gibi belirtiler ile kendini gösteren bu virüs son zamanlarda dünya gündemini meşgul eden en önemli sorun haline gelmiştir.
İlk olarak Çin’in Wuhann kentinde ortaya çıkıp daha sonra İtalya, İran, Fransa,
Almanya, Amerika Birleşik Devletleri Türkiye vb. tüm dünya ülkelerini içine almaya başlayan bu virüs şu anda hepimizi tehdit eden
bir duruma gelmiştir. Bu virüsün
etkilerinden her ne kadar biz
yetişkinler olumsuz etkilensek de bundan en çok etkilenen ve korkan
çocuklarımız olmaktadır. Çünkü onlar en savunmasız ve en masum canlarımızdır. Virüs nedeni ile okullara gidemeyen ve eve kapanmak zorunda kalan çocuklar hem eğitimden soğumaya başlamışlar , hem de psikolojik olarak sıkılmaya ve asosyal olmaya başlamışlardır.
Bu virüsün can aldığı yaş aralığı
ise genelde elli, altmış yaş üzeredir. Yaşlıların bağışıklığı
daha düşük olduğu için onlar virüs
karşısında ne yazık ki daha savunmasız kalmaktadır. Bunun için
bu virüsün etkisi bitene
kadar en değer verdiklerimiz,
sevdiklerimiz büyüklerimizin evde kalmasını sağlamalıyız ve onları korumak
için elimizden geleni yapmalıyız. Peki çocuklarımıza bunu nasıl anlatmalıyız
soruna gelince bunun cevabını şu şekilde açıklayabilirim: Çocuklarımıza el ve yüz temizliği yapmalarının çok önemli
olduğunu ve bunun korkulacak bir şey olmadığını anlatmalıyız. Vücudumuzu temiz tutarsak, sağlıklı gıdalar
tüketirsek, düzenli ve yeterli bir uyku
düzenimiz olursa bununla baş edebilecek kadar güçlü olabileceğimizi onlara güzel ve yumuşak bir dille
anlatmalıyız. Haberleri dinlerken kaygı
ve korkuya kapılmadan sakinliğimizi korumalıyız. Çocuklara da bu sakinliği geçirebilmeliyiz.
Bizler kaygı ve endişe içinde olursak
onların da psikolojisi bozulur ve
ilerde çocuklarda çeşitli psikolojik
problemlere yol açabilir. Bunun için
sakin ve rahat olmalıyız.
Çocuklara olumlu model olmalıyız. Sık sık el ve yüz temizliğimizi
yapmalıyız. Onlara insanlar ile iletişim
kurarken arada mesafelerini korumaları
gerektiğini öğretmeliyiz ve mesafenin sağlığı için ne kadar önemli olduğunu
kavratmalıyız. Haberlerde bu virüs ile ilgili ölüm haberlerini onların yanında
izlememeliyiz ve onlara da izlettirmemeliyiz. Çocuklar özellikle de bu dönemde polislerden korkmaya başlamıştır. Onlara polislerden korkulmaması gerektiğini, maskelerini takarlarsa ve kurallara uyarsa polis amcalarının onlara bir şey yapmayacağını güzel bir dille anlatmalıyız. Böylece çocuklarımızdaki polis korkusu da geçmiş olur ve sıkıntı yaşamamış olurlar.
Mümkün olduğu kadar bu süreci evde
yaşarsak sağlığımız için daha uygun
olacağını, bu zamanın kısa
süreceğini onlara anlatmalıyız. Okuluna
tekrar başlayacağını, arkadaşlarına, öğretmenlerine kavuşacağını onlara
söylemeliyiz ve bu durumun hep böyle devam etmeyeceğini onlara söylemeliyiz.
Yani bu problemi hep birlikte aşmalıyız
ve mümkün olduğu kadar da mecbur
olmadığı sürece kesinlikle evden dışarı çıkmamalıyız, ya da kendi evimizin
önünde gezmeliyiz, hava almalıyız. Unutmayalım ki sabır ile koruk helva olur. Biraz sabrettiğimiz zaman daha güneşli günler bizi bekliyor olacaktır. Yeter ki umutla yolumuza devam edelim ve çocuklarımıza da umut etmeyi aşılayalım.