Bir kelimenin gerçek anlamından tamamen kopmadan yeni bir anlam kazanmasına yan anlam denir . Yan anlamı en güzel ve anlaşılır şekilde şöyle özetleyebiliriz : Yan anlam gerçek anlam ile mecaz anlam arasındadır . Sözcüğün gerçek anlamıyla benzetme , yakıştırma yoluyla oluşan anlamdır . Bu yüzden yan anlama " yakıştırmalı anlam " adı da verilmektedir .
- Sınıf kapısının kolu kırılmıştı . ( Kapıyı açıp kapamaya yarayan kısım insandakine benzetilerek kol olarak adlandırılmıştır . )
- Dağın başı dumanlanmıştı . ( İnsanlarda en yüksek nokta baş olduğu için dağın yüksek noktasına da baş denilerek yan anlam oluşturulmuştur . )
- Masanın ayağı iyice eskimeye başlamıştı . ( İnsanların ya da diğer canlıların dik durmasını sağlayan uzvu ayaktır . Masanın da dik durmasını sağlayan bu kısmına yakıştırma yoluyla ayak denilmiştir .)
- Testerenin dişleri keskinliğini kaybetmeye başladı . ( İnsanlardaki dişlere benzediği için testerenin kesen kısımlarına da diş denilmiştir . )
- Ayakkabının burnunu yere sürte sürte iyice eskitmişti . ( Ayakkabının ucundaki sivri kısma insandakine benzetme yoluyla burun denilmiştir . )
- Şişenin ağzı kırılmıştı . ( Şişenin giriş kısmı insandakine benzetilerek ağız denilmiştir . )
- Dağın eteği iyice yeşillenmişti . ( Dağın çan şeklindeki alt kısmına benzetme yoluyla etek denilmiştir . )
- Lavabo için dirsek almaya gitti . ( benzetme yoluyla kavisli boru parçasına dirsek denilmiştir . )
- Sınıf kapısının kolu kırılmıştı . ( Kapıyı açıp kapamaya yarayan kısım insandakine benzetilerek kol olarak adlandırılmıştır . )
- Dağın başı dumanlanmıştı . ( İnsanlarda en yüksek nokta baş olduğu için dağın yüksek noktasına da baş denilerek yan anlam oluşturulmuştur . )
- Masanın ayağı iyice eskimeye başlamıştı . ( İnsanların ya da diğer canlıların dik durmasını sağlayan uzvu ayaktır . Masanın da dik durmasını sağlayan bu kısmına yakıştırma yoluyla ayak denilmiştir .)
- Testerenin dişleri keskinliğini kaybetmeye başladı . ( İnsanlardaki dişlere benzediği için testerenin kesen kısımlarına da diş denilmiştir . )
- Ayakkabının burnunu yere sürte sürte iyice eskitmişti . ( Ayakkabının ucundaki sivri kısma insandakine benzetme yoluyla burun denilmiştir . )
- Şişenin ağzı kırılmıştı . ( Şişenin giriş kısmı insandakine benzetilerek ağız denilmiştir . )
- Dağın eteği iyice yeşillenmişti . ( Dağın çan şeklindeki alt kısmına benzetme yoluyla etek denilmiştir . )
- Lavabo için dirsek almaya gitti . ( benzetme yoluyla kavisli boru parçasına dirsek denilmiştir . )
Not : Yeni Türkçe dersi öğretim programı ile birlikte yan anlam müfredattan çıkarılmıştır . Ortaokullarda yan anlamlı kelimeler gerçek anlam içerisine dahil edilmiştir .