Yeni Yıl İle İlgili Tebrik Mesajları


Yeni Yıl İle İlgili Tebrik Mesajları

2019’u geride bırakmaya sayılı gün kaldı. Artık yeni bir yıla giriyoruz. Yeni yıl ile ilgili herkesin beklentileri vardır. Para, aşk, mutluluk, sevgi vb.
Yeni yıl ile ilgili tebrik mesajları:
* Yeni yılınızı en içten dileklerimle kutlar, sevdiklerinizle birlikte nice yıllar dilerim.
* Her geçen yıldan daha güzel ve daha coşku dolu olsun yeni yılınız. Mutlu ve huzur dolu yıllar dilerim.
* İnsanların  daha iyi olduğu, kötülüklerin son bulduğu, acıların yaşanmayacağı  bir yıl dilerim. Yeni yılınız kutlu ve mutlu olsun. Nice yıllar…
* Yeni yılda dünyada barışın daim olmasını ve savaşların son   bulmasını isterim. Tüm insanların yeni yılı kutlu olsun, barış olsun, sevgi olsun, yeni yılınız güzel geçsin.

* Yeni yılda yüzünüzdeki gülümseme hiç eksilmesin her zaman bu güzel tebessüm var olsun. Mutlu yıllar.
* Para dolu, sevgi dolu, aşk dolu yıllar dilerim Mutlu Yıllar.
* Ailenizin her zaman yanınızda olduğu,  huzurunuzun kaçmadığı yıllar dilerim.    Yeni yılınız kutlu ve mutlu olsun.
* Yeni yılda paylaşma, yardımlaşma ve dayanışma daim olsun. Yeni yılınız kutlu olsun.
* Çocukların  yüzlerinin hep güldüğü, kadın cinayetlerinin bir daha yaşanmayacağı bir yıl olsun. Mutlu  yıllar,  yaşanılır yıllar dilerim.
* Kötülüklerin olmadığı,  hoşgörünün olduğu bir yıl dilerim. Mutlu ve  güzel yıllarınız olsun.
* Mutluluk yağmurlarının üzerinden hiç eksilmemesi  dileği ile nice yıllara.
 * İnsanların birbirini daha iyi anlayabileceği ve empati kura becerisinin daha çok olduğu bir yıl dilerim. Nice  yıllara.
* Herkese sağlık dolu, huzur dolu, para dolu bir yıl dilerim. Rabbim kimsenin ağzının tadını bozmasın. Mutlu yıllar.

Bir Gazeteci Olduğunuzu Düşününüz. Dede Korkut İle Röportaj Yapmak İçin Sorular Oluşturunuz. Dede Korkut’un Vermiş Olduğu Cevapları Araştırma Sonuçlarınızdan Yararlanarak Arkadaşlarınıza Sununuz.


Bir  Gazeteci Olduğunuzu Düşününüz. Dede Korkut İle  Röportaj  Yapmak İçin Sorular Oluşturunuz. Dede Korkut’un Vermiş Olduğu  Cevapları   Araştırma Sonuçlarınızdan  Yararlanarak Arkadaşlarınıza  Sununuz.

Dede Korkut büyük bir halk kahramanı ve halk ozanıdır.
Dede  Korkut’a şu soruları sorardım o da şu cevabı verirdi:
Ben:  Merhabalar  adınız nedir?
Dede Korkut: Benim adım Dede Korkut
Ben: Ben de Emre, memnun oldum.
Dede Korkut: Ben de memnun oldum.
Ben: Nasılsınız, iyi misiniz?
Dede Korkut: Sağ olun evladım,  iyiyim, siz nasılsınız?
Ben: Teşekkür ederim efendim, ben de iyiyim.
Ben:   Sayın  Dede Korkut kendinizi biraz tanıtır mısınız?
Dede Korkut: Elbette yavrum. Ben halkın içinden gelmiş, halkın evladı olan bir halk ozanıyım. İnsanlara hayır dualar eden ve onların başarılı olması için onlara dualar eden bir insanım.

Ben: Sayın Dede Korkut hangi boydansınız?
Dede Korkut: Evladım ben Oğuzların Bayat boyundanım.
Ben: Gerçek adınız nedir?
Dede Korkut: Gerçek adım Korkut Ata
Ben: Sizin için insanlar ne demektedir?
Dede Korkut: Boy boylayan, soy soylayan, hikmetli sözler söyleyen  kişi derler benim için .
Ben: Demek ki  insanlar  sizi çok sevmiş
Dede Korkut: Ben de  onları çok seviyorum.
Ben: Yani siz yol gösterici, geleneksel eğitici  bir insansınız o zaman.?

Dede Korkut: Bunu ben  diyemem, insanlar benim hakkımda böyle düşünüyorlarsa o kararlarına da saygı duyarım.
Ben: Siz kimlere ad verdiniz.?
Dede Korkut: Sevgili evladım  ben  Bey çocuklarına adlar verdim ve onlar için hayırlı dileklerde bulundum.
Ben: Başka neler yaptınız?
Dede Korkut: Oğuz hükümdarına vezirlik yaptığım dönemler de oldu.
Ben: Sizin için insanlar başka neler söylemektedir.
Dede Korkut: Keramet sahibi, geleceği görebilen bir insan olduğumu söylerler.
 Ben: Kaç padişaha vezirlik yaptınız?
Dede Korkut: Üç padişaha vezirlik yaptım yavrum.
Ben: Kopuzu nasıl yaptınız?
Dede Korkut: Ormanda  gördüğüm olağanüstü varlıklardan öğrendim.
 Ben: Toplam Kaç Hikayede adınız geçmektedir?
Dede Korkut: Var biraz

Ben: Bazılarını söyler misiniz?
Dede Korkut: Evet söylerim. Dirse Han Oğlu Boğaç Han, Duha Koca Oğlu Deli Dumrul, Salur Kazan’ın Evinin Yağmalanması, Kazan Bey’in Oğlu Uruz Bey’in Tutsak Olması  vb.
Ben: En çok neye önem verirsiniz?
Dede Korkut: Aile birliğine, çocuklara, kadınlara, misafirperver olmaya , iyi niyetli olmaya doğru ve dürüst olmaya,  cömert olmaya önem veririm.
Ben: Benimle röportaj yaptığınız teşekkür ederim efendim, sağ olun, var olun.
Dede Korkut: Ben teşekkür ederim yavrum, sen de sağ ol  var ol, bahtın açık ola….

"Dünyayı verseler İki gözünü vermezsin. Sana iki göz verene neden iman etmezsin" Sözü İle İlgili Kompozisyon


"Dünyayı verseler İki gözünü vermezsin.  Sana iki göz verene neden iman etmezsin" Sözü İle İlgili Kompozisyon

Bizim  dünyaya  gelmemiz için, bizi anne karnında yaşatan ve orada dokuz ay boyunca nefes almamızı sağlayan Yüce Allah o kadar büyüktür ki ona ne kadar şükretsek azdır. Rabbimiz bize bu dünyada her türlü nimeti vermiş, önümüze koymuştur.  Bizim ona gerçek anlamda bir mümin olarak secde etmemiz ve şükür etmemiz gerekir. 

İnsanoğluna dünyayı  verseler iki gözünü vermez. Çünkü sağlığım olmayınca ne edeyim dünya malını der. Sağlık insan için olmazsa olmazlardandır. Gözüm görmediği için dünyadaki güzellikleri göremediğimden  paranın, malın, mülkün hiçbir anlamı olmaz.  Bize bu iki gözü veren de Yüce Mevlamdır. Ama ben ona ne kadar iyi kulluk ediyorum diye kendini sorgulamalıdır insanoğlu.  Dünya malına, gündelik işlere takılıp gidiyoruz ve  ibadetlerimizi tam anlamı ile  yapmıyoruz.  Bunu da bilerek yapmıyoruz. Çünkü dünya işleri gözümüzü boyuyor ve bizi Allah’ı anmaktan uzaklaştırıyor. Oysa bize her şeyi veren Yüce Allah’a dua etmeliyiz ve ona karşı sorumluluklarımız  tam anlamıyla yerine getirmeliyiz.

Aklımızda  sürekli Allah olmalıdır. Sürekli onu düşünmeliyiz ve onun için de iyi ve salih kullardan olmak için var gücümüzle ibadetlerimizi yapmalıyız.

Kent Yaşamı Ve Modernleşmenin Komşuluk İlişkilerini Etkilemesiyle İlgili Düşüncelerinizi Anlatan Bir Konuşma Yapınız.


Kent Yaşamı Ve Modernleşmenin Komşuluk  İlişkilerini Etkilemesiyle İlgili  Düşüncelerinizi Anlatan Bir Konuşma Yapınız.

Sevgili Öğretmenim ve Sevgili Arkadaşlar! Bugün sizlere şehir yaşamının komşuluk ilişkilerini nasıl etkilediği hakkında bir konuşma yapacağım.
Yaşam başlı başına zorlu bir yolculuğa çıkmak gibidir. Herkes geçimini nerede sağlıyorsa oraya yerleşir ve orda yaşamına devam eder. Bu bir köy olabilir, ilçe olabilir, şehir olabilir ..vb. 
Nüfusun hızla artması ve köylerde iş imkanlarının  azalması sonucunda, şehir yaşamının insanlara daha cazip ve daha avantajlı gelmesi neticesinde insanlar şehirlere göç etmeye başlamışlardır. İnsanlar geçimlerini sağlamak için,  daha iyi hizmet almak için, mesleklerini yapmak için vb. nedenlerle zamanla şehirlere yerleşmiştir.  Şehirlere gelen her insanın müstakil evi olmayacağı için apartmanlarda yerleşimler  olmaya başlamıştır.  Nüfus kalabalık olunca haliyle de her insana müstakil ev  diye bir şans da kalmamaktadır.

Şehirlere her  yerden insan geldiği için insanlar köylerdeki kadar birbirine güvenmemiş ve bunun sonucunda da komşuluk ilişkileri azalmaya başlamıştır. Şehirdeki komşuluk ilişkileri  “biz” anlayışı ile değil “ben” anlayışı ile  çalışmaktadır. Herkes kendini düşünmekte ve herkes kendi işleri ile ilgilenmektedir. Köy yaşamındaki dayanışma, birlik ve beraberlik yoktur, güven yoktur.  Aynı apartmanda kaldığınız bir insanın hırlı mı hırsız mı olduğunu hemen bilemiyorsunuz. Dolayısı ile  kimse ile hemen iletişim kurulmamaktadır. Bu da komşuluk ilişkilerinin zaman içinde daha da azalmasına  neden olmaktadır. Aslında şehir yaşamında insanların  birbirlerinden soğumalarında haklı nedenler de vardır. Çünkü güvendiğiniz kişiler sizi yanıltabiliyor ve bu durumda içinize kapanıyorsunuz ve bir daha  kimseye güvenmiyorsunuz. Herkes geçim derdinde olduğu için aileler, akşama kadar çalışmakta ve  çocuklarının yüzünü bile zor görmektedir. Babalar  ve anneler  daha rahat yaşayalım diye çok çalışmakta ve çocuklarına bile çok fazla zaman ayıramamaktadır. İnsan ailesine bile ayırmadığı zamanı komşusuna zaten  zaman   ayıramaz.         

Böyle olduğu zaman da insan başkalarından soğur ve bulunduğu ortamda da kendini yabancı gibi hisseder. Oysa eskiden komşuluk ilişkileri daha içten ve daha candandı.  İnsanlar birbirine zaman ayırır ve birbirlerinin dertlerini dinlerdi. Güven vardı, samimiyet vardı, içtenlik vardı. Günümüz komşuluk ilişkilerinde ise böyle güzellikler azalmıştır ve azalmaya da devam etmektedir. 

Sevgili  öğretmenim ve değerli arkadaşlarım  benim bu konudaki görüşlerim böyledir. Beni dinlediğiniz hepinize çok teşekkür ederim ve hepiniz sevgi ve saygı ile selamlarım. Bir dahaki konuşma metnimde görüşmek üzere.

Su İsrafını Önlemenin Yolları İle İlgili Bir Paragraf Yazınız


Su İsrafını Önlemenin Yolları İle İlgili Bir Paragraf Yazınız.

Doğanın bize sunduğu onca nimete rağmen  biz insanlar doğanın kıymetini bilmiyoruz. Bilmemekte de ne yazık ki ısrar ediyoruz. Havayı, suyu, toprağı kirleterek hem kendi yaşamımızı tehlike altına atıyoruz hem de  diğer canlıların yaşamını tehlikeye atıyoruz.  Özellikle de sularımız her geçen gün kirlenmekte ve  azalmaya da devam etmektedir.  Evde, iş yerinde  vb. her yerde su israfı yapıyoruz. Su israfını  önlemek için  şunları  yapmalıyız:
* İlk olarak bilinçli insan, bilinçli tüketici olmalıyız.
* Evde muslukları boş yere akıtmamalıyız ve  musluklardan su aldıktan sonra ağızlarını iyice sıkarak kapatmalıyız.

* Elimizde bulaşık  yıkayıp  litrelerce suyu israf etmek yerine bulaşık makinesi kullanmayı tercih etmeliyiz.
* Tarlalarımızı, bahçelerimizi  suya ihtiyaç olduğu zaman sulamalıyız, onun dışında  suya doymuş bir  toprağı sulamaya çalışmamalıyız.
* Saatlerce banyoda kalınmamalıdır  ve boş yere su israfı yapılmamalıdır.
* İş yerlerinde muslukları boş yere açıp bırakmamalıyız ve muslukları su sızdırıp sızdırmadığından emin olmalıyız.
* Kimi köylerde sular bedava olduğu  için  ‘’ Ne de olsa bedava su boş yere aksın.’’ para vermiyoruz gibi yanlış bir   düşünce ile   hareket edilmemelidir.
* Evde baktığımız çiçeklerin suya ihtiyacı olmadığı halde onlara su vermemeliyiz.

* Ellerimizi sabunlarken suyu dakikalarca açmamalıyız ve suyu çok değil az miktarda açmalıyız. Su  tutumlusu insanlar olmalıyız.
* Lavabolara  atık yağları dökerek suları kirletmemeliyiz.
* Musluğu açtığımızda sıcak su gelene kadar soğuk suyu bir kaba doldurmalıyız.

Çevrenizde Türkçe Olmayan Tabelalar Var Mı? Varsa Bunlar Hakkındaki Düşüncelerinizi Söyleyiniz.


Çevrenizde Türkçe  Olmayan Tabelalar Var Mı?  Varsa Bunlar  Hakkındaki Düşüncelerinizi Söyleyiniz.

Çevremizde  ne yazık ki Türkçe olmayan tabelalar vardır.  Arapça, İngilizce  gibi -ne yazık ki- yabancı iş yerleri adları kendi ülkemizde vardır. Kendi dilimizin kelimelerini  kullanmak varken nedense yabancı adlarını kullanmaya özen gösteriyoruz. Bu son derece  yanlış bir tutumdur. Örneğin yemek evlerine “Cafe, Restaurant” deniliyor. Ayrıca “Pizza Hut, Cafe Show, SHOW ROOM” gibi yabancı sözcükleri kullanmak son derece doğal karşılanır oldu. Daha birçok yabancı isimler kullanılıyor. Böylece kendi  çocuklarımız kendi kelimelerine yabancı kalıyor ve milli benliğini kaybediyor. Kendi özümüzü korumak için ana dilimize sahip çıkmalıyız ve her zaman Türkçe kelimeler kullanmalıyız, iş yerlerimize de Türkçe isimler vermeliyiz.

Not: Türkçesi varken  yabancı sözcüklerin kullanılmasını doğru buluyor musunuz? Niçin?
Cevap: Tabi ki yanlış buluyorum. Çünkü kendi dilimiz o kadar zengin bir dildir ki   başka dillerin kelimelerini kullanmaya ve özenti bir toplum olmaya hiç gerek yoktur. Kendi ana  dilimiz varken , kendi özümüz varken yabancı toplumların dilini kullanmak kendi benliğini kaybetmekten başka bir şey değildir. Her zaman ana dilimizin güzel sözcüklerini kullanmalıyız ve yeni kelimeler türetmeliyiz.  Kültürümüzü korumak için, gelenek ve göreneklerimizi yaşatmak için kendi dilimizin kıymetini bilmeliyiz ve Türkçe kelimeler  kullanmalıyız. Mustafa Kemal Atatürk’ün dilimiz ile ilgili şu sözünü de unutmamalıyız:

Milliyetin çok bariz vasıflarından biri dildir. Türk milletindenim diyen insan, her şeyden evvel ve mutlaka Türkçe konuşmalıdır. Türkçe konuşmayan bir insan Türk kültürüne, topluluğuna bağlılığını iddia ederse buna inanmak doğru olmaz.


Ezberlediğiniz Gurbet Konulu Şiiri Arkadaşlarınıza Okuyunuz


Ezberlediğiniz Gurbet Konulu  Şiiri  Arkadaşlarınıza Okuyunuz.

İnsanların  kendi vatanlarından ayrılması, başka yerlerde yaşaması zordur. İnsanın sıla hasreti  çekmesi kadar zor bir şey yoktur. Çünkü insan  kendi vatanının  toprağını, havasını, suyunu özler. Orada insanın anıları vardır, özlemleri vardır, hasretleri vardır.

Gurbet Konulu ezberlediğim şiir şudur: 
Bu o acılardan ki
Tadını tadan bilir
İçimde bir acı var
Doğunca sorsam aya;
Gözümün ağlamaya
Ne çok ihtiyacı var…

Bu öyle bir sızı ki
Vatandan bıkılmadan,
Gurbete çıkılmadan
Anlaşılmaz, bilinmez…

O gurbetin kızı ki:
Saçlarını ay örer;
Ona ait sevgiler
Kavuşmadan silinmez…

Kavuşunca o kıza
Duyduğum ayrılığı,
Ne hıyanet, ne ölüm,
Ne saçı büklüm büklüm
Bir bakışın ışığı

Yakamaz, duyuramaz.
Ne kadar anlatsam az
Gurbet denen acıyı
O gönüller anlar ki

Gurbeti vatan bilir;
Bu onulmaz sancıyı
Gurbette tek başına
Kalarak kana kana
Candan ağlayan bilir.  Orhan Şaik Gökyay

Gurbet ile ilgili ezberlediğim  diğer şiir ise şudur:
Gurbet o kadar acı
Ki, ne varsa içimde
Hepsi bana yabancı
Hepsi başka biçimde

Eriyorum gitgide
Elveda her ümide!
Gurbet benliğimi de
Bitirdi bir biçimde

Ne arzum ne emelim
Yaralanmış bir El’im
Ben gurbette değilim
Gurbet benim içimde.   Kemalettin Kamu

Gelecekte Hangi Mesleği Seçmeyi Düşünüyorsunuz? Meslek Tercihinizde Etkili Faktörler Nelerdir? Düşüncelerinizi Arkadaşlarınızla Paylaşınız.


Gelecekte Hangi Mesleği  Seçmeyi Düşünüyorsunuz? Meslek Tercihinizde Etkili Faktörler Nelerdir? Düşüncelerinizi Arkadaşlarınızla Paylaşınız.

Gelecekte  yapmak istediğim meslek öğretmenliktir. Boş  zamanlarımda ise  blog yazarlığı yapmak istiyorum. Öğretmenlik mesleğini çok seviyorum. Çünkü çocukların seviyesine inmek, hayata onların penceresinden bakmak hoşuma gidiyor. Çocuklar masum olduğu için onları iyi yönde, olumlu yönde etkilemek istiyorum. Ülkemin çocuklarını geleceğe, bilinçli nesiller olarak yetiştirmek istiyorum. Ülkemin çocuklarının eğitimli ve bilinçli  olmasını istiyorum.

Öğretmen olmak bana göre ayrıcalıklı mesleklerdendir. Çünkü insan yetiştirmek ve ona şekil vermek çok güzel bir duygudur. İyi bir öğretmen, ülkeme faydalı bir öğretmen olmak istiyorum.

Öğretmenlik dışında kalan  boş zamanlarımı ise blog yazarlığı yaparak geçirmek istiyorum.  El işlerinde çok yetenekli olduğum için yaptığım el işlerini internette insanların beğenisine sunmak istiyorum. Buradan aldığım gelirle de maddi durumu olmayan öğrencilere burs sağlamak istiyorum. Bu meslekler benim en büyük hayallerimdir.
Meslek seçiminde etkili faktörler ise şunlardır:
*Yetenek: işinin bir mesleği yapması için o mesleğe karşı yetenekli olması gerekir. Ben de sosyal ve girişken olduğum için  öğretmenlik  mesleğini  yapabileceğime inanıyorum.
* İlgi: Küçüklükten beri öğretmenliği çok sevmişimdir ve bu mesleğe olan ilgim gün geçtikçe daha da çok artmaktadır.
* Meslek Değeri: Bu meslek toplum tarafından da çok önemsenen ve değerli olan bir meslektir. Aynı zamanda bu meslekten doyum alacağıma inanıyorum.
* Yetkinlik Beklentisi:  Bireyin yetenekleri  yönünde kendisini aşıp belirli bir yetkinlik seviyesine ulaşması durumudur.

Sigaranın Zararları İle İlgili Kompozisyon Yazınız.


Sigaranın Zararları  İle İlgili Kompozisyon Yazınız.

Hayatı mahveden ve geri  dönülmez acılar bırakan kötü alışkanlılardan biri de sigaradır. Çevremize baktığımızda tanıdığımız insanların çoğunun bu zararlı maddeyi  tüketmekte olduğunu görmekteyiz.  İnsan sağlığını son derece tehdit eden ve kansere kadar varan hastalıklara neden olan sigaranın bırakılması için insanların bir an önce kendilerine gelmeleri ve bilinçli olmaları gerekir.  Günümüzde küçücük çocukların bile sigara içtiğini görmekteyiz.  Sanki sigara içmek büyüklükmüş,  olumlu bir farklılık  gibi sigara içen  çocuk yaştaki bireyler hem kendilerini, hem de  geleceklerini mahvetmektedirler.  

Kötü çevrede yetişme, aile yaşantısında sigaraya özendirme gibi davranışlar  insanları bu zararlı alışkanlığa yönlendirmeye daha çok  yardım etmektedir. İçinde çok sayıda zehir bulunan sigaranın  zararlarına bakacak olursak şunları söyleyebiliriz: Sigara ne yazık ki yılda altı milyon kişinin yaşamını kaybetmesine neden olmaktadır. Sigara dumanı, çocuklarda işitme kaybına  neden olmaktadır. Sigara içen anne adayı karnındaki bebeğini zehirler. Solunum  yolları hastalıklarına sebep olur. Kalp ve damarlar tıkanır ve bu da kalp krizini tetikler. Akciğer kanserine neden olur. Sindirim sitemi hastalıklarına neden olur. Cildin cansız ve soluk görünmesine neden olur. Diş eti hastalıklarına ve dişte sararmalara neden olur. İştahı azaltır. Tırnaklarda güçsüzlük ve sararmalara neden olur. Kötü koku oluşumuna neden olur ve çevredeki sigara içmeyen bireyleri aşırı derecede rahatsız eder. Beyin hücrelerinin ölümüne neden olur ve bundan dolayı sigara içen kişide unutkanlık ve  alzheimer gibi hastalıklara neden olur. Kadınların menopoza  daha erken girmesine neden olur. Göz de problemlere neden olur ve hatta körlüğe bile yol açabilir. Kısırlığa neden olur. Koku alma duyusunu azaltır ve daha birçok olumsuz sonuçlara yol açar.  Ayrıca hem kendimizi zehirlemiş oluruz hem de cebimizdeki para ile aile bütçesine zarar veririz.

İşte tüm bunlardan  dolayı sigara dahil hiçbir kötü   maddeyi kullanmamalıyız ve erken yaştan sevdiklerimizden ayrılmak zorunda kalmamalıyız. Sigarasız hayat içini dumansız yaşam için hep birlikte mücadele etmeliyiz ve kendi elimizle sağlığımızdan olmamalıyız.

Vatan Kelimesinin Sizde Çağrıştırdıklarından Yola Çıkarak Vatan Sevgisi Konulu Bir Konuşma Yapınız.


Vatan  Kelimesinin Sizde Çağrıştırdıklarından Yola Çıkarak  Vatan Sevgisi Konulu Bir Konuşma  Yapınız.

Vatan kelimesinin bende çağrıştırdıkları şunlardır:  Özgürlük, bağımsızlık,   bana ait olan topraklarda özgürce nefes alma, başka ülkelerin kölesi olmama, dilimi özgürce konuşabilme, dinimi istediğim gibi yaşayabilme, kimsenin özgürlüğüme karışmaması  gibi çağrışımlar yapar.

Vatan Sevgisi İle  İlgili Konuşma Yapınız.
Her insanın vatanı  kendisi için çok önemli ve değerlidir. Benim için de içinde yaşadığım vatanım, ülkem Türkiye Cumhuriyeti çok ama çok önemlidir. Ben bu vatan topraklarında gözlerimi açtım ve Allah’ın izni  ile de bu vatan topraklarında  hayata gözlerimi yummak istiyorum. Çünkü burası benim hayatım, burası benim  topraklarımdır. Bu ana vatanın bu günlere gelmesi için  çok sayıda vatan evladı şehit olmuştur.  Başka ülkelerin manda ve himayesi altında yaşamamak için, özgürlüğümüzü doyasıya yaşamak için bu vatanın, bu kıymetli toprakların değerini bilmeliyiz. Vatan uğrunda gözümü kırpmadan öleceğim tek yerdir. Çünkü vatan benim  onurum, vatan benim namusum,  vatan benim  atalarımın bana ve diğer gençlere emanetidir. Vatan sevgisi sevgilerin en kutsalı ve en yücesidir. Vatan sevgisinin önemi ile ilgili  Ulu Önder  Mustafa Kemal Atatürk de şu sözü söylemiştir:
‘’ Türk milleti kendisi için, kendi geleceği ve kurtuluşu için çalışan kimseleri ve kurulan zorluk karşısında bırakmayacak kadar yüksek vatanseverlik ve yüksek onur duygusuyla doludur.’’

 İşte tüm bunlardan dolayı vatanımıza karşı sorumluluklarımızı yerine getirmeliyiz. Bu vatanın fertleri ilim ve irfan ordusu olmalıdır. Ülkemizi ancak ve ancak çok çalışarak, ilim ve fende ilerleyerek yüceltebilir ve geliştirebiliriz. İşte tüm bunları yaptığımız zaman da vatanımızı sevmiş oluruz.