Anne Konulu Konuşma

 

Anne  Konulu Konuşma


Bir anneyi bu hayatta en mutlu eden şey çocuğuna olan sevgisi, merhameti ve ilgisidir. Çocuğuna olan bağlılığı onu hayata karşı güçlü kılar, mutlu eder ve anne yaşamak için, çocuğuna daha iyi bir gelecek hazırlamak için var gücü ile çalışmaya başlar ve bunu çocuğunu canından çok sevdiği için yapar. Çünkü anneler çocuklarını karşılıksız seven koca yürekler, güzel, nadide çiçeklerdir.

 

Sevgili öğretmenim, değerli arkadaşlarım,

Annelerimiz bizim için gecesini gündüzüne katan, sabahtan başlayıp yatana kadar çalışan, bize emek eden, bizim için alın yeri döken en değerli varlıklarımızdır. Bizi koruyup, kollayan, biri bize kötülük yaptığında ona dersini veren büyük bir kurtarıcı büyük bir dağdır. Bunun için annelerimizin kıymetini sadece anneler gününde değil her zaman bilmeliyiz ve onların kalbini kıracak kötü ve saygısız davranışlarda bulunmamalıyız. Çünkü” annen yoksa kimsen yok." demiştir sevgili Doğan Cüceloğlu bir söyleşisinde. Gerçekten de öyledir. Annenin varlığının yerine başka hiç kimseyi koyamayız. Bir çocuğa verilecek en güzel hediye annesinin severek yaptığı yemek, onu sevdiğini hissettirmesi, onun başını okşaması ve onunla kaliteli zaman geçirmesidir. Bir çocuğun anneye vereceği en büyük hediye ise saygı, sevgi ve bir demet çiçek olabilir. Y ada bir gül yeter ki. Yeter ki annenizi yürekten sevin ve onun sizin için ne kadar değerli olduğunun farkında olun.

 

Bir toplum, çocuklarına duyduğu saygı kadar uygardır. İşte bu saygıyı çocuklarına karşı en çok duyan da sevgili annelerimizdir. Bunun için anne her zaman sevilmeli, sayılmalı ve başımızın üzerinde olunmalıdır. Anne ile ilgili anlatacaklarım bunlardır. Dinlediğiniz için teşekkür ediyorum.

Cumhuriyet’in İlk Sabahı Kitabı İle İlgili Klasik Sorular ve Cevapları

 

Cumhuriyet’in İlk Sabahı Kitabı İle İlgili  Klasik Sorular ve Cevapları


1) Kitabımızın kahramanı olan çocuk ne satıyormuş?

Cevap: Şerbet ve annesinin yaptığı çörekleri satıyormuş

2) Annesi çocuğa sürekli söylediği söz nedir?

Cevap:  Savaşın ortasında doğurdum seni ben.

3) Çocuğun babasının adı nedir?

Cevap: İsmail Çavuş

4)  Çocuğun babası cepheye kimin babası ile gitmiş?

Cevap: Hakkı’nın babası ile birlikte gitmiştir.

5) Hangi çocuğun babası gazi olarak evine geri dönmüştür?

Cevap: Hakkı

6) Kitabımızın kahramanı olan çocuk sabahları uyandığında annesini nasıl buluyormuş?

Cevap: Dua ederken ve  ağlarken görüyormuş annesi. Annesi savaştaki askerlerimize dua ediyormuş ve eşi için de ağlıyor, üzülüyormuş.

7) Çocuğun babasına ne olmuş?

Cevap: Kahramanımızın babası birinci dünya savaşında şehit olmuştur.

8) Hakkı neden babasının yanına yaklaşmamış?

Cevap: Babası ona kızar diye çünkü babası gazi olarak dönmüştü ve dizinden aşağısı yoktu. Bunun için de Hakkı üzülüyor ve babası da üzülür ve sinirlenir diye babasının yanına yaklaşmıyordu.

9)  Milli Mücadele’ye desteğinden dolayı milli mücadelenin merkezi olan şehrimiz aşağıdakilerden hangisi olmuştur?

Cevap: Ankara


10) Çocuk  ne ile ilgili dualar ediyordu?

Cevap:  Mustafa Kemal Paşa’yı görmek için dua ediyormuş, savaş bitsin diye dua ediyormuş, annesi okula göndermesin diye dua ediyormuş.

 11)Kitabın sonunda çocuğun hangi duaları kabul olmuştur?

Cevap: Savaş bitmiştir ve çocuk Mustafa Kemal ile konuşabilmiştir.

12)  Meclis  hangi gün açılmıştır?

Cevap:  Meclis cuma günü açılmıştır.

13) Çocuğun en sevdiği yemek nedir?

Cevap: Sütlü tarhana çorbası

14) Çocuk rüyasında ne görmüş?

Cevap: Babasının ve diğer askerlerin cepheden evlerine geldiklerini görmüş.

15) Çocuk hangi ulaşım aracını izlemeyi çok seviyormuş?

Cevap: Tren

16) Emin kimin çocuğuymuş?

cevap: İstiklal şairi  Mehmet Akif Ersoy’un çocuğudur.

17) Milli marşın yazarı Mehmet Akif Ersoy kendisine verilen ödülü nereye bağışlamış?

A) Çocukların ve kadınların olduğu bir kuruma bağışlamış kendisi tek kuruş bile almamıştır.

18) Meclisin açıldığı günü milli bayram ilan eden kişi kimdir?

Cevap: Mustafa Kemal

19) Mustafa Kemal ile ilgili aşağıdakilerden hangisi yanlıştır?

Cevap: Yapacakları için hiçbir zaman savaşın bitmesini beklememiştir,  Şair, yazar ve bilim insanlarına büyük kıymet verirdi, ileri görüşlü, zeki, vatansever biridir.

20) İhsan adlı çocuğu Himaye-i Eftal cemiyetine bırakan ve  çocuğun artık güvende kalmasını sağlayan kimdir?

cevap: Kitabın kahramanı olan çocuk.

 21)  Cumhuriyetin ilk yıllarında halkın yüzde kaçı okuma yazma bilmiyormuş?

Cevap: Yüzde seksen beşi okuma yazma bilmiyormuş

22) Kurtuluş Savaşı yıllarında çocuğun sattığı gazetenin adı nedir?

Cevap: Hakimiyeti Milliye gazetesidir.


23) Mustafa Kemal’in okuduğu kitap sayısı ne kadardır?

D) 4300 küsür kitap okumuştur.

24)  Kahramanımız Atatürk’ü görünce ona ne sormuştur?

Cevap: Babamı cephede gördünüz mü?

25)  Çocuğun sorduğu soruya Mustafa Kemal nasıl cevap vermiştir?

Cevap:  “Senin baban cumhuriyet artık çocuk.” demiştir  Mustafa Kemal.

26)  Cumhuriyet ne zaman ilan edildi?

Cevap: 29 Ekim 1923

27) Çocuğun en sevdiği şair kimdir?

Cevap:  Mehmet Akif Ersoy

28) Çocuğun annesi nerede çalışmaya başlıyor?

Cevap:  Çocuk Esirgeme Kurumunda çalışmaya başlamıştır.

29) Çocuğun annesi askerlerimiz için ne yapıyormuş?

Cevap: Çarık


30) Çocuk okuldayken aklı hep neyde kalıyormuş?

Cevap: Şerbet güğümünde

 31)  Millet adına bütün karar organları neden Ankara'da toplanmıştır?

Cevap: İstanbul Hükümeti üzerine düşen sorumlulukları yerine getiremediği içindir.

32) Cumhuriyet’in İlk Sabahı adlı kitap kimlerin eseridir?

C) Şermin Yaşar ve İlber Ortaylı

33) Mustafa Kemal ile birlikte savaşa gidecek olan kişi kimmiş?

Cevap: Halide Edip

34) Yapacakları için hiçbir zaman savaşın bitmesini beklemeyen, şair, yazar ve bilim insanlarına büyük önem veren, ülkesine yenilikler getiren kişi kimdir?

Cevap: Mustafa Kemal Atatürk

35) En kanlı ve en inatçı savaş hangisiymiş?

Cevap: Sakarya Meydan Muharebesi

36)  Çocuk şehre gelen her gazinin arkasından neden koşuyormuş?

Cevap: Belki gelen babamdır diye gazilerin peşinden koşuyormuş. Babasının şehit olduğunu bildiği halde yine de umudunu kaybetmemiş çocuk.


37) Cephede bile kitap okuyan kişi kimdir?

Cevap: Mustafa Kemal Atatürk

38) Bayrak bir milletin namusudur ayaklar altına alınamaz diyen kişi kimdir?

Cevap: Mustafa Kemal.

39) Çocuk senelerdir ne için gayret ediyormuş?

Cevap: Annesinin ağlamaması için.

40) Türkiye Cumhuriyeti’nin ilk cumhurbaşkanı kim olmuştur?

Cevap: Mustafa Kemal Atatürk

41) 30 Ağustos’ta ne olmuştur?

Cevap: 30 Ağustos 1922'de Başkomutanlık Meydan Muharebesi'nin başarıyla sonuçlanmasıyla, Gazi Mustafa Kemal Atatürk öncülüğünde başlatılan kurtuluş mücadelesi kesin ve kalıcı bir zafere ulaşmıştır.

42) Atatürk çocuğa senin baban artık cumhuriyettir çocuk deyince çocuk ne yapmıştır?

Cevap: Sanki babası kapıdan girmiş gibi hissetmiş ve oracıkta bayılıvermiştir.


43) Çocuğun babası ile ilgili sorduğu soruya cepheden gelen bir gazi ne demiştir?

Cevap: Cephede göz gözü görmez demiştir.

44) Türkiye neyden destek alarak büyümüş ve büyümeye de devam edecektir?

Cevap: Cumhuriyet

45) Cumhuriyet'in getirdiği yeniliklerden üç tanesini yazınız.

Cevap: Eğitim, sağlık, ulaşım ve sanayi alanında çalışmalar başlatıldı.

Okullar, hastaneler, fabrikalar, yollar ve köprüler yapıldı.

Uzunluk, ağırlık ve zaman ölçüleri değiştirildi.

Metre, kilogram gibi ölçü birimleri kabul edildi.

Okunması zor olan Arap Alfabesi kaldırıldı. Bugünkü Latin Alfabesi kabul edildi.

Kadınlara seçme ve seçilme hakkı tanındı.

Soyadı kanunu kabul edildi. Herkesin bir soyadı oldu. Mustafa Kemal'e de Atatürk soyadı verildi.

İnsanlara çeşitli hak ve özgürlükler verildi vb...

Sizce Bir Okulun Fiziksel Özellikleri Nasıl Olmalıdır Konulu Konuşma

 

Sizce Bir Okulun Fiziksel Özellikleri Nasıl Olmalıdır Konulu Konuşma

 

Okullar çocukların eğitim ve öğretim yuvalarıdır. Onun için okul binalarımızın sağlam temellere dayanması gerekir. Okullar geniş, ferah ve güzel bir görünüme, güzel bir renge sahip olmalıdır.

 

Sevgili öğretmenlerim, değerli arkadaşlarım,

 

Okullar doğal afetlere karşı dayanıklı olmalıdır. Mesela en ufak bir depremde yerle bir olmamalıdır. Aileler çocuklarını güven içinde okula gönderebilmelidir. Okula gelen özel eğitim alan arkadaşlarımız vardır. Bunun için okullarımız özel eğitim alan arkadaşlarımıza uygun yapılmalıdır. Engelli bireyler için asansörler, rampalar yapılmalıdır. Sınıfların genişliği öğrenci sayısına göre olmalıdır. Okuldaki pencereler güvenlik kilidine sahip olmalı, rahat açılabilen, havalandırma sitemi olan pencereler yapılmalıdır. Okuldaki ses yalıtımı iyi olmalıdır. Okul modern eğitim araçlarına sahip olmalıdır. Yani teknolojik donanıma sahip olmalıdır okullarımız . Tuvaletler temiz olmalıdır, sınıflar öğrenciler tarafından temiz tutulmalıdır. Okulun kocaman bir kütüphanesi olmalı ve içinde çok sayıda yaşımıza uygun kitaplar olmalıdır. Spor salonları olmalıdır.

 

 Okul kantini de geniş olmalı ve içinde satılan gıdalar bizlerin sağlığı için faydalı olan gıdalar olmalıdır. Okulun güvenlik görevlisi olmalıdır, okulda park ve dinlenme alanları olmalıdır, okulun bahçesi çam ağaçları ve güllerle mis gibi ve çok güzel bir okul olmalıdır.  Ulaşım açısından uygun yerlerde olmalıdır okullar. Anlatacaklarım bunlardır. Dinlediğiniz için teşekkür ediyorum.

Küçük Ağa Kitabı İle İlgili Klasik Sorular Ve Cevapları

 

Küçük Ağa Kitabı İle İlgili Klasik Sorular Ve Cevapları

 

1) Küçük Ağa kitabının konusu nedir?

Cevap: Milli Mücadele dönemine merkezden değil, bir kasabadan bakan, o dönemin Türk toplumunun yaşadığı zorluklara, acıları, ihanetleri konu edinen ve bütün zor koşullar altında kurtuluş mücadelesini veren Kuvay-i Milliye’yi konu edinen bir romandır.

2) Mehmet Reşit Bey hangi medrese öğrenciyken coşkulu vaazları ile tanınmıştır?

Cevap: 1918 yılında İstanbul’da Fatih medresesinde öğrenciyken coşkulu vaazlar veriyordu.

3) Mehmet Reşit Bey halk arasında hangi lakapla tanınmıştır?

Cevap: İstanbullu Hoca lakabı ile  tanınmıştır.

4) Mehmet Reşit’in evlendiği kişinin adı nedir?

Cevap: Emine


5) Mehmet Reşit Bey Çakırsaraylı çetesinde hangi lakapla bilinmeye başlamıştır?

Cevap: Küçük Ağa

6) Başlarda Mehmet Reşit kime karşıydı?

Cevap: Kuvayi Milliyecilere

7) 1. Dünya Savaşı’nda Arabistan cephesinde savaşmış ve tek kolunu kaybetmiş olan kişi kimdir?

Cevap: Çolak Salih

8)  İsatanbullu Hoca’yı yakalama görevi kime verilir?

Cevap: Çolak Salih’e verilir.

9)  Mehmet Reşit kimin etkisi ile değişmeye başlar ve artık Kuvayi Milliyecilerin tarafına geçer ve milli Mücadele’ye destek olur?

Cevap: Çolak Salih. Çünkü Çolak Salih onunla konuşur ve onu ikna eder. Böylece Mehmet Reşit  yani Küçük Ağa adındaki kişi Kurtuluş Savaşında önemli roller üstlenir ve bir çarpışma sırasında da sağ kolundan yaralanır.

10)  Kitabı anlatmak isteseniz birkaç cümle ile ne derdiniz?

Cevap: Birinci Dünya Savaşından sonra Anadolu toprakları, yabancı devletler tarafından işgal edilmiştir. Osmanlı yönetimi, gücünü ve otoritesini kaybederek kontrolü elden kaçırmıştır. Böyle bir ortamda Türk halkı; yurdunu, dinini, onurunu, namusunu korumak için Kuvayi Milliye hareketini başlatmıştır.


 11) Küçük Ağa kitabında sizi etkileyen alıntılardan iki üç tanesini yazınız.

Cevap:  “Kabul etmek, her zaman doğru bulmak değildir.”

"Gülmek ve gülmek için sebepler icat etmek lazımdı.. Takılmak, şakalaşmak için hiçbir fırsatı kaçırmamalıydı. Fırsat mı yok? Bunu da icat etmek lazımdı."

“Her şeyi kaybettikten sonra ümidi de kaybedenin karşısına ne ile çıkılabilir?"

“Düşman belli, dost belli değil. Kimin kime vuracağı bilinmez.”

Arkadaşını Söyle Sana Kim Olduğunu Söyleyeyim Konulu Konuşma

 

Arkadaşını Söyle Sana Kim Olduğunu Söyleyeyim Konulu Konuşma


İnsan huyunu suyunu bildiği sevdiği, anlaştığı, yanından bulunmaktan hoşlandığı kişilerle arkadaşlık kurar. Bundan dolayı bir kimsenin iyi veya kötü olduğu arkadaşlık kurduğu kimsenin kişiliğine bakılarak anlaşılır. Arkadaşını seçen geleceğini seçer, geleceğinin iyi olup olmaması da arkadaşının kötü ya da güzel huylara sahip olup olmaması ile ilgilidir. Bunun için atalarımız arkadaşını söyle sana kim olduğunu söyleyeyim demiştir.

 

Sevgili öğretmenim, değerli dinleyiciler,

Arkadaşlık  bir güven ve dürüstlük üzerine kurulmalıdır. Güzel alışkanlıklara sahip, örnek insanlar ile arkadaşlık kurulduğu zaman kişi de güzel huylara sahip olur, güzel ahlaklı olur, çalışkan ve nitelikli bir birey olur. Kişinin seçtiği arkadaş çevresi kötü alışkanlıklara sahipse kişi de zaman içinde kötü alışkanlıklara başlar ve bu da ömür boyu sürer gider. Bunun için arkadaş seçerken çok dikkatli olunmalıdır. İyi, dost canlısı, güzel erdemlere sahip kişiler arkadaş olarak seçilmelidir. Kötü arkadaş kötü yola iyi arkadaş iyi yola götürür. Her ne kadar ben etkilenmem, ben değişmem deseniz de bu bir anda olma zaten. Zaman içinde o kötü arkadaşa benzemeye başlarsınız. Konuşmanız, davranışlarınız ve hatta düşünceleriniz bile onunla aynı olur. “Kiminle gezdiğinize, kiminle arkadaşlık ettiğinize dikkat edin. Çünkü bülbül güle, karga ise çöplüğe götürür.” diye bir söz vardır. Bu söz arkadaş seçiminin hayatımızı doğrudan etkilediğini anlatmak ister.

 

Geçenlerde instagramda bir video görmüştüm. Suçlu mahkemeye gider ve çok sayıda suçtan dolayı hakimin karşısına çıkıyor ve hakim olan kadın suçlu adamı görünce aynı okulda okuduklarını anlıyor ve adama da bunu diyor. Hakim seninle arkadaştık ve çok zeki bir çocuktun o zamanlar diyor. Oysa adamın yanlış arkadaş seçimleri onu kötü biri haline getirmiş ve suçlu yapmıştır. Adam ağlıyor, üzülüyor,  hakim de üzülüyor ama iş işten geçmiş oluyor. Çünkü arkadaşını seçen geleceğini seçer diyor hakim. Bu konu hakkında anlatacaklarım bunlardır. Dinlediğiniz için çok teşekkür ediyorum.

Y Harfi İle İlgili Kısa Atasözü Örnekleri ve Anlamları

 

Y Harfi İle İlgili  Kısa Atasözü Örnekleri ve Anlamları


Yaş ağaç tez eğilir: İnsanlar küçük yaşta kolay eğitilir.

Yangın yerinin ekini gür biter: Bir işin cefasını çeken kişi sonunda başarıyı elde eder ve kazancı bol olur.

Yalnız elin avazı çıkmaz: Başarıya ulaşmak için birlik olmak gerek.

Yanık yerin otu tez biter: Acı veren bir olayın etkileri kısa sürede ortadan kalkar.


Yanan kendi derdine yanar: Herkes acısını kendi yaşar ve kendi dindirmeye çalışır.

 Yardımcısının yardımcısı olur: Bir işi yapmakla gönülsüz olan kimse o işi savsaklar veya başkasına yaptırmaya çalışır.

Yarının gelişi bugünden bellidir: Bir işin sonu en başından belli olur. İş iyi başlarsa iyi, kötü başlarsa kötü biter.


Yatan öküze yem yok: .alışmadan yan gelip yatana ekmek yoktur.

Yavuz sirke küpüne zarar: Sert, öfkeli kişi en çok kendisine zarar verir.

Yavaş köpek sürüye kurt getirir: Beceriksiz kimse yalnızca kendisine değil çevresine de zarar verir.

Yaz ayransız, kış yorgansız olmaz: İnsan mevsime göre hazırlanmalı, mevsimin gerektirdiği malzemeyi önceden hazırlamalıdır.

Yavuz hırsız ev sahibini bastırır. Suçlu kişi zarar verdiği kişiyi edepsizce susturur, hatta suçu ona atar.

İnce Memed Kitabı İle Klasik Sorular ve Cevapları

 

İnce Memed Kitabı İle Klasik Sorular ve Cevapları


1)  Kitapta ne anlatılır, kısaca açıklayınız.

Cevap: Yaşar Kemal'in dört ciltlik eseri olan İnce Memed romanı düzene baş kaldıran Memed’in insan ilişkileri, doğası ve renkleriyle Çukurova anlatılır. İnce Memed ağaların köylüleri insan yerine koymayışına isyan eder, adaletsizliğe isyan eder ve bunun için dağlara giderek eşkıyalık yapar ve  kendini kanun koyucu yerine koyarak hayatını dağlarda eşkıya olarak geçirir. Anadolu halkının geri kalmışlığı, köy hayatının sefaleti ve ağaların tüm yöreye tamamen hakim olması üzerine bu duruma karşı bir isyan öyküsüdür İnce Memed adlı roman.

2)  Değirmenoluk Köyünün kanun ve törelerini koyan ve uygulayan ağa kimdir?

Cevap: Abdi Ağa

3)  İnce Memed'i ve annesini çalıştıran, onların emeğini sömüren ve tüm bunlara rağmen onları döven kişi kimdir?

Cevap: Abdi Ağa

4) İnce Memed’in ağadan kaçıp himayesine girip sığındığı kişi kimdir?

Cevap: Süleyman


5)  Kış günü İnce Memed ve anası neden geçim sıkıntısı yaşamıştır?

Cevap: İnce Memed başka köye Süleyman adında birine sığındığı için Ağa o yıl onlara çalıştıklarının karşılığını vermez ve ceza olarak sadece hasadın dörtte birini verir. Bunun için de İnce Memed ve anası geçim sıkıntısı yaşarlar ve çok zor bir duruma düşerler. Ağa onlara katiyen acımaz.

6) İince Memed ilk defa kasabaya gitmiştir. Kasabaya birlikte gittiği arkadaşının adı nedir?

Cevap: Mustafa

7) İnce Memed’in sevdiğinin adı nedir?

Cevap: Hatice

8)  İnce Memed’in sevdiği kızı kime vereceklermiş?

Cevap: Abdi Ağa

9) İnce Memed sevdiği kızın başkasına verileceğini duyunca ne yapmıştır?

Cevap: Hatice’yi kaçırıp onunla birlikte olmuşlardır. Bunun üzerine Ağa ve adamları onların izini bulmuştur. İzlerini bulan izci kişi olarak bilinen Topal Ali’dir.

10)  Hatice’yi hapishaneye düşürten kişi kimdir?

Cevap: Abdi Ağa

11) İnce Memed’in artık sığınacak yeri kalmadığı için İnce Memed hangi çeteye sığınır?

Cevap: Deli Durdu çetesine katılır fakat daha sonra onun yaptığı haksızlıklar görünce de  Deli Durdu’dan nefret etmeye başlar.

12) Hatice’nin hapishaneden çıkmasına yardımcı olan kişi kimdir?

Cevap: İnce Memed


13)  Hatice( Hatçe)  vurulduğu zaman İnce Memed'i  bu durumda tutuklamanın doğru olmadığını bilen ve onun için İnce Memed’i yakalayan kişi kimdir?

Cevap: Asım Çavuş'tur. Normalde Asım Çavuş sürekli İnce Memed'i arıyordu ve jandarmalar dağları delik deşik ediyordu ama bu defa Asım Çavuş Memed'in durumuna üzüldü ve onu gördüğü halde yakalatmadı ve yön değiştirip başka yerlere yöneldi.

14) Hatice öldükten sonra çocuğuna kim bakmaya başlar?

Cevap: Iraz Ana. Iraz Ana çocuğu alır ve Gaziantep'e götürür ve orada büyüteceğine ve ona sahip çıkacağına söz verir.

15) Abdi Ağa’yı öldüren kişi kimdir?

Cevap: İnce Memed

 

16) Eşkıya olan İnce Memed hakkında bilgi veriniz?

cevap: Zalimliğe ve zulme dur demek istemiş, dağlara çıkıp eşkıya olmuş ama eşkıyalığın da bir sonu vardır. İnce Memed köylüleri haksızlığa karşı uyarmış kimi köylüler İnce Memed’in arkasında dururken kimileri se ağaların yani gücün yanında durmuştur. İnce Memed hayatını yaşayamamış, dağdan dağa gezmiş ve gezmeye de devam etmiştir. Kimiz aman yaralanmış, kimi zaman aç kalmış ama her türlü zorluğa da direnmiştir.

19) İnce Memed’in hayat hikayesi nerede geçmektedir?

Cevap: Çukurova

20)  İnce Memed adlı roman kimin eseridir?

Cevap: Yaşar Kemal

 

21) İnce Memed kitabında sizi etkieleyen alıntılardan dört tanesini yazınız.

Cevap: ” İnsanlarla oynamamalı. Bir yerleri var, bir ince yerleri, işte oraya değmemeli.”

“Bir insan konuşmadı da içine gömüldü müydü, sonu felakettir.”

"Konuşan insan, öyle kolay kolay dertten ölmez. Bir insan konuşmadı da içine gömüldü müydü, sonu felakettir."

“İnsan olanın başına her şey gelir…”

“İnsanoğlu bu, kimin içinde ne var bilinmez.”

“Hangi günü gördük akşam olmamış?”

Hastalık İle İlgili Atasözü Örnekleri ve Anlamları

 

Hastalık İle İlgili Atasözü Örnekleri ve Anlamları


Hastaya çorba mı sorarsın:  Bir kimse ona gerekli olan şeye gereksinimi olup olmadığı sorulmaz. Gereken yapılır, yani çorba yapılıp götürülür. Yalandan lafla sorulmaz, ihtiyaç ne ise giderilir.

Hasta tabip ararken tabip ayağına geldi: İnsan kimi zaman  çok zor durumlara girebilir ve hiç ummadığı anda bir yardımla karşılaşır ve o zor durumdan kolaylıkla kurtulur.

Hastalık da sağlık da bizim için: İnsan sağlıklı olabildiği gibi hasta da olabilir. Sağlık da hastalık da insanoğlu içindir.


Hasta yatan ölmez, eceli yeten ölür: Hasta olan kişi ölecek diye bir durum yoktur. Ancak eceli geldiyse ölür.

Hasta olmayan sağlığın kadrini bilmez: İnsan sağlığın ne denli büyük bir hazine olduğunu ancak onu kaybettiği zaman anlayabilir.

 Hastalık han kapısından girer, dirhemle çıkar: Hastalık çok çabuk gelir ama insanı harap ederek gider. İyileşme ise yavaş yavaş olur.

Hastayı döşek bilir, ölüyü teneşir: İnsanın kıymeti hasta olunca veya ölünce bilinir.


Hastaya bakmaktan hasta olmak yeğdir: Bir hastaya bakmak o kadar zor bir durumdur ki onun için hasta olmak daha iyi olur belki anlamında söylenmiş atasözüdür.

Hastaya naz etmek hekime yakışmaz: İnsan sağlığı söz konusu olduğu zaman duygusal olarak hareket etmek, hasta kişiyi mağdur etmek yanlış bir tutumdur. Orada size muhtaç olana yardım edilmeli, şımarık hareketlere girilmemelidir.

Leyla’nın Evi Kitabı İle İlgili Klasik Sorular ve Cevapları

 

Leyla’nın Evi  Kitabı İle İlgili Klasik Sorular ve Cevapları


1)  Leyla Hanım kimdir?

Cevap: Boğaziçi'nde Bosnalılar Yalısı'nda doğup büyümüş paşa torunudur.

2) Leyla’nın babası nerelidir?

Cevap: İngiltere

3) Leyla’nın anne ve babasına ne olmuştur?

Cevap: Leyla’nın annesi Handan İngiliz subayı ile aşk yaşamış  bunu duyan yakınları ise o subayı öldürmüştür. Çünkü Handan hamile kalmıştır. Leyla2yı dünyaya getirdikten sonra da annesi de ölmüştür. Bunun bedelini de yalnız kalarak Leyla ödemiştir. Tüm aile üzülmüş ve yıllar böyle geçip gitmiştir.

4) Leyla  yalıdaki küçük evin sahibi olduğu halde, elinde tapusu da bulunduğu halde  neden evinde oturamaz ve Ömer ve Necla tarafından  yalı dışarı atılır?

Cevap: Evin yeni sahibi olan Ömer ve Necla Leyla hakkında görevini hakkı ile yapmayan bir doktora akıl rahatsızlığı var adı altında uyduruk bir rapor hazırlattığı için. Leyla deli gibi görünmüş bunun içinde yalıdaki o küçük evine girememiştir.


5) Leyla Hanıma yardım eden ve onu alıp evine götüren kimdir?

Cevap: Küçüklüğünden beri Leyla Hanımı çok seven, ona hayran olan  Yusuf Leyla Hanımı alıp Cihangir’deki evine götürmüştür.

6) Yusuf’un mesleği nedir?

Cevap: Gazetecilik

7) Roxy ya da ana adı ile Rukiye Leyla Hanımı evlerinde görünce  ne yapmıştır?

Cevap: Suratını asmış, onu istemediğini belli eden hareketler yapmış ve hatta Almanca Leyla hakkında kötü sözler söylemiştir.

8) Rukiye nasıl bir ailede büyümüştür?

Annesi vefat etmiş babası ise tutucu ve zorba bir adamdır. Leyla’ya sürekli hakaret eden, bağnaz, bencil biriydi. Bundan dolayı da Leyla herkesten nefret eder hale gelmiş, onun için de kimiz aman yanlış yollara sapmış ama Yusuf ile tanışınca daha doğru bir hayata geçmiş ve bir ailesi olmuştur.

  9)  Rukiye’nin işi nedir?

Cevap: Rukiye müzik ile ilgilenmiş ve  Hip hop müzik yapan biridir.

10) Rukiye nerede doğup büyümüştür?

Cevap: Almanya

11) Rukiye’ye Roxy adını veren kimdir?

Cevap: Almanca Öğretmeni

12)  Yalının yeni sahibi olan Ömer ve eşi Necla ile nasıl insanlardır?

Cevap: Ömer eşine aşırı bağlı olan aba bunu abartan biridir. Çünkü babasını yalıdaki eve almamıştır ve Necla ne derse hep onu yapmıştır. Necla ise sonradan görme, bencil, şımarık, kayınbabasını hizmetçilik yaptığı için aşağılayan bir karakterdir. Ömer zengin bir bankacı olmuş ve çok iyi yerlere gelmiş ama ne yazık ki insan olamamıştır.

 

12) Ömer’in babası Ali Yekta Bey kimi tabanca ile vurarak öldürür?

Cevap: Gelini Necla’yı.

13)  Leyla ile ilgili bilgi veriniz?

Leyla bir paşa torunudur. İyi eğitimli, görgülü yetiştirilmiş, ana dili gibi Almanca ve farklı dilleri de bilen, müzik alanında notları anlayan, piyanoyu biler çalabilen, kültürlü, aydın bir Osmanlı torunudur. Sessiz, sakin, dertlerini kimseye anlatmayan, hayatta hiç evlilik yapmamış olan, anne v e babasının istenmeyen birlikteliği yüzünden yalnız kalmış  hayata küsmüş, hüzünlü bir insan tipinin örneğidir.

 14) Yusuf ve Rukiye’nin borçlarına yardım eden ve onlara para veren kişi kimdir?

Cevap: Leyla

15)  Leyla yalıdaki küçük evine kimin izni ile tekrar döner?

Cevap: Ömer


16) Kitabı kısaca tanıtınız.

Cevap:  Osmanlı İmparatorluğu’nun  son dönemlerinden ve Cumhuriyet’in ilk yıllarından günümüze kadar Türkiye'nin yaşadığı toplumsal dönüşümü anlatan, göç ve barınma sorununa odaklanan bir İstanbul romanıdır. Leyla'nın Evi, bir yanıyla da "ev" üstüne bir roman: "Çünkü imparatorluk yıkılırken bütün Osmanlı tebaası acı çekti ve herkes birbirinin evine yerleşti.

18) Leyla yazdığı  mektubunda yalıyı kime miras bırakmıştır?

Cevap: Yusuf ve Rukiye’nin yeni doğmuş olan adını da Leyla koydukları kıza bırakmıştır.

19) Leyla’nın Evi adlı kitabın yazarı kimdir?

Cevap: Leyla’nın Evi adlı kitabın yazarı Ömer Zülfü Livaneli’’dir.

20) Rukiye ve Leyla’nın arası ilerleyen zamanlarda nasıl olmuştur?

Cevap: Rukiye Leyla’nın gerçek bir hanımefendi ve kültürlü bir insan olduğunu, merhametli ve insan gibi insan olduğunu anlamış ve onu sevmeye başlamıştır. İki ana kız gibi olmuşlardır ama Leyla en sonunda yalıdaki küçük evine gitmiş ve orada yalnız yaşamaya devam etmiş ve en sonunda da dışarıdaki çarşafların içinde ölü olarak bulunmuş, hayatını kaybetmiştir. Hüzünlü bir hayata veda olmuştur.

En Sevdiğim Spor Dalı ve Sevme Nedenlerim Konulu Konuşma

 

En Sevdiğim Spor Dalı ve Sevme Nedenlerim Konulu Konuşma


Futbol, basketbol, badminton, atletizm ve daha çok sayıda spor dalları bulunur. Benim bunlar içerisinde en sevdiğim spor dalı ilse basketboldur.


Sevgili öğretmenim, değerli arkadaşlarım, Basketbolu çok seviyorum çünkü küçüklüğümden beri evimizin bir kenarına bir yere babam pota yapmıştı ve ortada kardeşlerimle sürekli oynardım ve büyük zevk alırdım. Bu arada basketbol sayesinde boyum da uzamıştı. Basketbolu çok severim çünkü; bu oyunu oynamak kemiklerimi daha güçlü yapıyor ve vücudum daha atletik yapıya sahip oluyor. Basketbol sayesinde arkadaşlar arasındaki sorumluluk da gelişiyor ve ben de  sorumluluklarımı yerine getiriyorum ve bu sayede kendime olan güvenim de artıyor.


 Devamlı hareket halinde olduğum için egzersiz de yapmış oluyorum ve bundan ötürü de kilo almıyorum, daha sağlıklı bir bedene ve daha sağlıklı bir ruha sahip oluyorum. Gün içindeki stresimi basket sayesinde atabiliyorum ve çok ama çok mutlu oynuyorum. Bağışıklık sistemimim de bu sayede daha güçlü oluyor.

 

Sevgili öğretmenim,

 Basketbol sosyalleşmek için gerekli olan etkili ve anlamlı bir takım oyunudur. Hem arkadaşlarımızla iletişim halinde oluyoruz, hem herkes sorumluluk alıyor ve böylece yardımlaşma ve dayanışma ruhu da gelişmiş oluyor. Bunun sonucunda hem mutlu oluyoruz, hem eğlenceli anlar oluyor hem de günün sonunda faydalı bir spor dalı ile ilgilenmiş oluyoruz. 


Zor durumlar ile karşı karşıya kaldığımız zaman olayları daha iyi anlıyor ve sabırlı oluyoruz. Bu sayede problem çözme becerimiz de gelişmiş oluyor. Daha dikkatli oluyoruz, zararlı alışkanlıklar yerine faydalı bir alışkanlığa sahip olmuş oluyorum. Spora gittiğim için daha güçlü olmak için daha faydalı gıdaları tüketiyorum. Sporcu olduğum için hem çevik, hem zeki hem de güzel ahlaklı olmaya çalışıyorum. Anlatacaklarım bunlardır. Dinlediğiniz için çok teşekkür ediyorum.