Aşağıdaki Unsurları Kullanarak
Bir Hikaye Yazınız. Hikayenizde Öyküleyici Ve Betimleyici Anlatım
Tekniklerinden Yararlanınız.
Mekan: Bir sahil kasabası
Zaman: Sonbahar
Kişiler: Zeliha, İsmail, Ömer
ve Nermin
Olay: Balık tutarken fırtınaya yakalanma
Karadeniz’in hırçın ve güneşsiz bir gününde , bir sonbahar
mevsiminde arkadaşlarım Zeliha, İsmail, Ömer ve Nermin ile birlikte bu hafta sonu
balık tutmak için anlaşmıştık. Kasabımıza yakın bir yerde balık
tutmak için, denizin o koyu mavi renkleri ile iç içe olmak için bir araya
gelecektik bu defa. Aslında hiç balık
tutmamış değildik fakat bugün canımız daha da bir istemişti balık tutmayı.
Dışarısı serin ve rüzgarlıydı. Hava
durumuna da bakmadığımız için çıkmıştık
artık bir kere yola.
Arkadaşlarımla anlaştığımız yere
geldik ve balık tutmak için ağlarımızı, oltalarımızı hazırladık ve
bekledik balıkların gelmesini. Nermin:
Ne güzel bir hava öyle değil mi arkadaşlar. Bu fırtınalı havaları ben
çok severim dedi. İsmail ise ben de bu havaları severim fakat hava sanki bugün
biraz daha sert geçecek dedi. Balıkları
beklerken o arada martıların çığlıkları da eşlik ediyordu sanki bize.
Martıların o muhteşem çığlıkları bize dalgaların hırçınlığını unutturuyordu.
Yol kenarındaki arabalar ise gecenin yorgunluğunu atıyordu sanki sabahın bu
saatlerinde. Günün ilk ışıkları ile
insanlar sahilin kenarında temiz
havanın kokusunu içlerine çekerek yürümeye koyulmuşlardı. Ah bir de deniz kokusunun o muhteşem
hissiyatı beni benden alıyordu. Bu kadar güzel duygulardan sonra Ömer
tuttum diye bağırmaya başladı. Ömer’in oltasına balık gelmişti. Hemen elindeki
kova dolu suyun içine balığını koydu. Daha sonra balıklar hepimizin oltasına
gelmeye başlamıştı. Çok seviniyorduk.
Artık eve gitmeye karar vermiştik ki
Zeliha biraz daha kalmamızı
istedi. Biz ise hava kötü oluyor, rüzgar sert yüzünü göstermeye başladı,
fırtınaya kapılmayalım dedik. Zeliha
kapılmayız hadi arkadaşlar lütfen deyince biz de onu kıramadık. Oradan
geçen balıkçıların teknesine binip
denizde balık aramaya koyulduk. Biraz sonra şiddetli bir rüzgar öyle
sert esti ki içinde olduğumuz tekne yerle bir olacak gibiydi. Hemen balıkçı
amcalara bizi kıyıya kadar götürmeleri
için rica ettik. Onlar da biz de bu havada balık tutamayız çocuklar, bu kadarı yeter bugünlük dedi. O kadar çok korkmuştuk ki bir daha hava
durumuna bakmadan balık tutma planı
yapmayacaktık. Neyse ki o gün kimseye bir şey olmamıştı. Daha sonra
hepimiz balıklar ile dolu olan kovalarımızı alıp eve doğru yürümeye başladık. Herkes evine gitti. Ben de hemen eve gittim.
Annem elimdeki kova dolu balığı görünce çok heyecanlandı ve o masum , alnında
birkaç çizgisi olan yüzü gülümseye başladı.
Balıkları hemen temizledik ve
akşama bir güzel ziyafet çektik. Balıkların tadında deniz yosunlarının o berrak
kokusu vardı. Çok güzel bir gün geçirmiştik. Ne güzel bir şeydi Karadeniz’in
kıyısında balıkların gelişini beklemek ve onları bir güzel afiyetle yemek.
ÇOK GÜZEL OLMUŞ ELINIZE SAGLIK BU ARADA ÇOK TEŞEKKÜR EDERİM ❤
YanıtlaSilSace bi kaç yeri aldım alıntı olmasın fiye ama baya güzel olmuş kısa olsaymış ginede olurmuş aynısı
YanıtlaSil