Cengiz Aytmatov’un “
Beyaz Gemi” Kitabında Geçen Özlü Sözler
Beyaz Gemi kitabı anne ve babası tarafından
terk edilen küçük bir çocuğun hüzünlü hikayesini anlatan muhteşem bir eserdir.
Dedesi ile çocuğun hikayesi sizleri hem hüzünlendirecek hem de insanlık adına
düşündürecektir. Her kötülüğe rağmen insan olarak kalmayı başaran ama yine de
hak ettiği değeri göremeyen dedenin de nasıl bir insanlık örneği verdiğine
şahitlik edeceksiniz.
Kitapta geçen özlü sözler
şunlardır:
“İnsandaki çocuk vicdanı, tohumdaki
öz gibidir. Ve o öz olmadan tohum filizlenmez, gelişmez. Yeryüzünde bizi neler
beklerse beklesin, insanoğlu doğdukça ve öldükçe, insanoğlu yaşadıkça, hak ve
doğruluk denen şey de var olacaktır.”
"Kendisini saydırmayı bilmeyeni saymazlar."
“Farklı olmak için değil mutlu
olmak için yaşa.”
“İnsan yalnız olunca neler neler
düşünür... Gerçekleşmemiş hayallerini, uçup giden yıllarını, ilk aşk
maceralarını...”
“Kendi ayıbını örtmek isteyen,
başkalarının yüzüne kara çalar.”
“Aptallar daima memnundur hayattan.”
“Yüzünde gülümseme hiç eksik olmaz,
insanın yüzüne sevgiyle bakardı. “Nasıl, bir şey mi istiyorsun benden? Hadi
çekinme! Ne istersen iste, hepsini yapmaya hazırım,” der gibiydi.
“Eğer yıldızlar insan olsa; gökyüzü
onlara dar gelir, sığmazlardı.”
“Yalnızlık dinmeyen bir sızıdır.”
“Ee, hayat zordu işte! Tam bir
işini bitirip hale yola koyuyorsun, "Tamam, artık rahat edeceğim,"
diyorsun, hemen başka bir dert çıkıyor.”
“Oğlum insan aklıyla değil,
zenginliğiyle göz kamaştırmaya çalışırsa sonu kötüdür.”
“Oysa birçokları hastalıktan değil
de, kendini büyük gösterme ihtirasından ölülerdi.”
“Kimse kimseye acımaz, insan insanı öldürürmüş.”
"Anne kızar, anne azarlar ama
anne gülümser çocuğuna.."
“Yeryüzünde bizi ne beklerse
beklesin, insanlar doğup öldükçe doğruluk ölmeyecektir.
“Bir kurdun köpek olduğunu nerede
gördün sen?”
“Eğer herkese karşılıksız dağıtacak
olsalar altının da değeri olmazdı zaten.”
“Bulutlar hep aynıdır ama türlü hallere girer.
Yeter ki sen bil, senin için nasıl görünmek istediklerini.”
“Kocası onu öldürürcesine dövüyordu
da o yine affediyordu! Niçin affediyordu? Hiç affetmemek gerekirdi böylelerini.”
“İnsanın mutlu olması ve bu
mutluluğu başkalarına da vermesi bazen ne kadar kolay oluyor! hep böyle, evet
tam o anda olduğu gibi yaşamalıydı insan. ama gerçek hayat bu değildi.
mutluluğun yanı sıra, peşini hiç bırakmayan, insanın ruhunu, bütün hayatını
allak bullak eden felaketler, mutsuzluklar da vardı.”
“Paranın hüküm sürdüğü yerde, güzel
söze ve güzelliğe yer kalmaz.”
“Sırtüstü uzanıp yatar, göğü
seyrederdi onların arasında. Önce gözünü perdeleyen gözyaşlarından pek bir şey
göremezdi. Sonra gözyaşları diner ve bulutları seyre dalardı. Neyi görmek
istese gösterirdi bulutlar...”
“İnsanları tanımazsın, orman
hayvanları şöyle dursun, birbirlerini öldürmekten bile çekinmez onlar.”
“Çocuk kalbinin, çocuk ruhunun
bağdaşmadığı her şeyi reddettin. İşte beni teselli eden de budur. Bir şimşek
gibi yaşadın sen. Bir defa çaktın ve söndün. Şimşeği çaktıran göktür. Ve gök
ebedîdir.”
“Ozanlar böyle övgü, böyle
dalkavukluk yarışında bulunurlarsa, ozan, ozan olmaktan çıkar, şarkının, şiirin
düşmanı hâline gelir.”
“Keyifleri için başkasının canını
çıkarırlar da sonra yine onlar haklı olurlar. Ah, hiç tükenmiyor böyleleri,
hiç.”
“Bir eşeğe eşek olduğunu ispat
edemezsin ki .”
“Bir yabancıyı ne kadar yedirip
içirsen, ne kadar baksan, yine yabancı kalırdı.. bir yabancı!”
"Dedem diyor ki; atalarının
adlarını, kim olduklarını unutanlar, kötülük yapmaktan utanmazlarmış. Çünkü o
zaman insanın nasıl biri olduğunu ne çocukları bilirmiş, ne de çocuklarının
çocukları."
“Görevi büyük olana, gösterilen
saygı da büyük olur.”
“Torunlarınızın torunları buraya
getirdiğiniz ana dilinizi de unutmasın, çünkü ana dilini konuşmak, ana dilinde
türkü söylemek çok tatlı gelir insana.”
“Balık olacağım ben, duyuyor musun
dede, balık olacağım ve yüzüp gideceğim buralardan. Kulubeg gelirse ona benim
balık olduğumu söyle.”
“Çağrılan yere ar
eyleme, çağrılmayan yeri dar eyleme.” ( Çağrılan yere erinme, çağrılmayan yere
güvenme anlamında söylenmiştir.)
“İyi yürekli bir insandı ve böyle
olduğunu, ama değerinin bilinmediğini yüzüne bakar bakmaz anlardınız.”
“Zaferi kim kazanırsa kazansın,
yenilen kim olursa olsun, gerçek zafer, estetik ve fikirsel sonuçtadır.”
“Çocuk kalbinin, çocuk ruhunun bağdaşamayacağı her şeyi reddettim. İşte beni teselli eden de budur.”
0 Comments:
Yorum Gönder
Deneme