Karacaoğlan Şiirleri

 

Karacaoğlan Şiirleri


Karacaoğlan, şiirlerine 17. yüzyılda yazılmış mecmualardan beri rastlanan ünlü saz şairidir. Aşık edebiyatının en önemli şairlerindendir. Hayatı hakkında kesin bilgi bulunmaz ancak 17. yüzyılda Çukurova-Toroslar'da doğup, yörenin Türkmen aşiretleri arasında yaşadığı anlaşılmaktadır. 


Bir Ayrılık, Bir Yoksulluk

Vara vara vardım ol kara taşa
Hasret ettin beni kavim kardaşa
Sebep ne gözden akan kanlı yaşa
Bir ayrılık bir yoksulluk bir ölüm

Nice sultanları tahttan indirdi
Nicesinin gül benzini soldurdu
Nicelerin gelmez yola gönderdi
Bir ayrılık bir yoksulluk bir ölüm

Karacoğlan der ki kondum göçülmez
Acıdır ecel şerbeti içilmez
Üç derdim var birbirinden seçilmez
Bir ayrılık bir yoksulluk bir ölüm.

 

Elif

İncecikten bir kar yağar,
Tozar Elif, Elif deyi...
Deli gönül abdal olmuş,
Gezer Elif, Elif deyi...

Elif’in uğru nakışlı,
Yavrı balaban bakışlı,
Yayla çiçeği kokuşlu,
Kokar Elif, Elif deyi...

Elif kaşlarını çatar,
Gamzesi sineme batar.
Ak elleri kalem tutar,
Yazar Elif, Elif deyi...

Evlerinin önü çardak,
Elif'in elinde bardak,
Sanki yeşil başlı ördek
Yüzer Elif, Elif deyi...

Karac'oğlan eğmelerin,
Gönül sevmez değmelerin,
İliklemiş düğmelerin,
Çözer Elif, Elif deyi...

 

Evel Allah, Ahir Allah

Evvel Allah, ahir Allah
Andan ulu gelmemiştir
Hak Muhammed'den sevgili
Hakk'ın kulu gelmemiştir

Sah-ı merdan idi adı
Cömert sofrasın kim kodu
Ali'ye aslanım dedi
Uyruk Ali gelmemiştir

Pir olmayan aşka gelmez
Koç olmayan kurban olmaz
Ecel gelse derman olmaz
Hakk'tan rıza gelmemiştir

Od düştüğü yeri yakar
Değme dalda gül mü biter
Ko dört dilin, çok kuş öter
Bülbül ünü gelmemiştir

Karac'oglan Hakk'a yalvar
Verdiğine günah ol dar
Sol alemde eksiksiz yar
Kimse bulup gelmemiştir

 

Bana Kara Diyen Dilber

Bana kara diyen dilber
Kaşların kara değil mi
Yüzümü güldüren gelin
Gözlerin kara değil mi

Güzel ben seni isterim
Seni koynumda beslerim
Yüzünü güzel göreyim
Zülüfün kara değil mi

Boyun uzun belin ince
Yanakların olmuş gonca
Salıversin kulunca
Beliğin kara değil mi

Utanırsın akar terin
Güzellikde yok benzerin
En sevgili makbul yerin
Saçların kara değil mi

Beni kara diye yerme
Mevlam yaratmış hor görme
Ela göze siyah sürme
Çekilir kara değil mi

Hint'den Yemen'den çekilir
İner Bağdat'a dökülür
Türlü taama ekilir
Biber de kara değil mi

Göllerde kuğular olur
Göğsü ak kara benlidir
Mısır'da çok zengin vardır
Kölesi kara değil mi

Pınara konan kuğunun
Kanadı beyaz çoğunun
Çöldeki Arap Beyinin
Çadırı kara değil mi

Her yoldan gelir geçerler
Aktan karayı seçerler
Ağalar beyler içerler
Kahve de kara değil mi

Evlerinde sular akar
Güzelleri göze bakar
Hublar yanağına sokar
Sümbül de kara değil mi

Karac'oğlan der maşallah
Birgün görünür inşallah
Kara donludur Beytullah
Örtüsü kara değil mi

 

Nasihat

Dinle sana bir nasihat edeyim
Hatırdan gönülden geçici olma
Yiğidin başına bir iş gelince
Onu yad ellere açıcı olma

Mecliste arif ol kelamı dinle
El iki söylerse sen birin söyle
Elinden geldikçe sen eylik eyle
Hatıra dokunup yıkıcı olma

Dokunur hatıra kendisin bilmez
Asilzadelerden hiç kemlik olmaz
Sen iylik etde ozayi olmaz
Darılıpta başa kakıcı olma

El arifdir yoklar senin bendini
Dağıtırlar tuzağını fendini
Alçaklarda otur gözet kendini
Katı yükseklerden uçucuolma

Muradım nasihat bunda söylemek
Size layık olan onu dinlemek
Sev seni seveni zay etme emek
Sevenin sözünden geçici olma

Karacaoğlan söyler sözün başarır
Aşkın deryasını boydan aşırır
Seni bir mecliste hacil düşürür
Kötülere konup göçücü olma

 

Benden Selam Eylen

Benden selâm eylen şol nazlı yara
Her beni gördükçe gülüp durmasın
Aldırdım aklımı oldum divâne
Aklımı başımdan alıp durmasın

Kız seninle böyle miydi pazarım
Kara kaşlarında kaldı nazarım
Yol üstünde kazmasınlar mezarım
Yar gelip geçtikçe yanıp durmasın

Kız seninle bir bahçecik dikelim
Ayvasından turuncundan satalım
Gel sarılıp bir gececik yatalım
Ahu zarım sende kalıp durmasın

Karacaoğlan der ki Hakk'a bakadur
Yollar çamur belki çöker bükedur
Çekemem kahrını bağrım yufkadur
Arada haberin gelip durmasın.

0 Comments:

Yorum Gönder

Deneme