8. Sınıf Etkinlik etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
8. Sınıf Etkinlik etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

Ögelerine Ayrılmış 100 Cümle

Ögelerine Ayrılmış 100 Cümle Örneği

Ögelerine Ayrılmış Cümle Örnekleri (Yeni!!!!!!)



Örnek:
·         Çok farklı hayvanların bulunduğu bu hayvanat bahçesini geçen yılın başlarında ünlü sanatçılar ziyaret etmişler.
Çözüm:
Yüklem: ziyaret etmişler.
Kim ziyaret etmiş? : Ünlü sanatçılar = Özne
Nereyi ziyaret etmişler? : Çok farklı hayvanların bulunduğu bu hayvanat bahçesini =  Belirtili nesne
Ne zaman ziyaret etmişler? : geçen yılın başlarında = Zarf tümleci

Örnek:
·         Her romancı başlangıçta büyük romancıları taklit ederek yazmaya başlar.
Çözüm:
Yüklem: başlar.
Kim başlar? Her romancı = Özne
Neye başlar? : yazmaya = Dolaylı tümleç
Ne zaman başlar? : başlangıçta = Zarf tümleci
Nasıl başlar? : büyük romancıları taklit ederek = Zarf tümleci

Örnek:
·         Yurt dışına çıkmak bu adamları olumsuz şekilde etkileyecektir.
Çözüm:
Yüklem: etkileyecektir.
Etkileyecek olan ne? : Yurt dışına çıkmak = Özne
Kimi etkileyecektir: bu adamları  = Belirtili nesne
Nasıl etkileyecektir? : olumsuz şekilde  = Zarf tümleci

Örnek:
·         Allı yeşilli renklerle  işlendi kilimimize Anadolu dağlarının  eşsiz güzelliği.
Çözüm:
Yüklem: işlendi.
Ne işlendi? : Anadolu dağlarının  eşsiz güzelliği = Özne
Nereye işlendi: kilimimize = Dolaylı tümleç
Ne ile işlendi: Allı yeşilli renklerle  = Edat tümleci

Örnek:
·         Biraz  önce bir kadının ağlaya ağlaya gittiğini gördüm.
Çözüm:
Yüklem: gördüm.
Kim gördü? : Ben = Gizli özne
Neyi gördüm? : bir kadının ağlaya ağlaya gittiğini = Belirtili nesne
Ne zaman gördüm? : Biraz önce = Zarf tümleci

Örnek:
·         Seni unutma ihtimalinden  hiç bahsetmiyor .
Çözüm:
Yüklem: bahsetmiyor.
Kim bahsetmiyor: O = Gizli özne
Neyden bahsetmiyor? : seni unutma ihtimalinden = Dolaylı tümleç
Ne kadar bahsetmiyor? : hiç = Zarf tümleci


Örnek:
·         Zürafalar, karadaki en uzun canlılardır.
Çözüm:
Yüklem: karadaki en uzun canlılardır.
Ne karadaki en uzun canlılardır? : zürafalar = Özne

Örnek:
·         Tipi başlayınca herkes bir anda  içeri girdi .
Çözüm:
Yüklem: girdi .
Kim girdi? : herkes = Özne
Ne zaman girdi? : Tipi başlayınca = Zarf tümleci
Nasıl girdi? = hemen = Zarf tümleci
Nereye girdi? : içeri = Zarf tümleci

Örnek:
·         Evinin başına gelenleri sana ben söylemedim .
Çözüm:
Yüklem: söylemedim.
Kim söylemedi? : ben = Özne
Neyi söylemedim? : evinin başına gelenleri başına gelenleri = Belirtili nesne
Kime söylemedim? : sana = Dolaylı tümleç

 Örnek:
·         Dün mahallede yaşanan olay hepimizin  moralini bozdu .
Çözüm:
Yüklem: hepimizin moralini bozdu .
Ne herkesin moralini bozdu ? : Dün mahallede  yaşanan olay = Özne

Örnek:
·         Ömer Seyfettin , öykülerinde milliyetçi bir çizgi  benimsemiştir .
Çözüm:
Yüklem: benimsemiştir.
Kim benimsemiştir : Ömer Seyfettin = Özne
Ne benimsemiştir ? : milliyetçi bir çizgi = Belirtisiz nesne
Neyde benimsemiştir? : öykülerinde = Dolaylı tümleç

Örnek:
·         Sipariş ettiğiniz  ürünler istediğiniz şekilde paketlendi.
Çözüm:
Yüklem: paketlendi . (paketleme  işini yapan belli değil)
Ne paketlendi? : sipariş ettiğiniz  ürünler = Sözde özne
Nasıl paketlendi? : istediğiniz şekilde = Zarf tümleci

Örnek:
·         Yine dalıyoruz uzaktan uzağa, okul  günlerindeki gibi.
Çözüm:
Yüklem: dalıyoruz.
Kim dalıyor: Biz = Gizli özne
Nasıl dalıyoruz? : okul günlerindeki gibi = Zarf tümleci


Örnek:
·         Dedelerinden  kalan ev ve paraları  medeni bir biçimde  paylaştılar.
Çözüm:
Yüklem: paylaştılar.
Kim paylaştı? : Onlar = Gizli özne
Neyi paylaştılar? : Dedelerinden  kalan ev ve paraları  = Belirtili nesne
Nasıl paylaştılar? : medeni bir biçimde  = Zarf tümleci


Örnek:
·         Çocukların  dilinden anlamak, çocuklarla çok ilgilenmeye bağlıdır.
Çözüm:
Yüklem: bağlıdır.
Bağlı olan ne? : Çocukların  dilinden anlamak = Özne
Neye bağlıdır? : Çocuklarla çok ilgilenmeye = Dolaylı tümleç

Örnek:
·         Orada  ormandan denize kadar uzanan büyük taşlar üstünde oturup, öğleden sonralarını değerlendirmeyi  severdi.
Çözüm:
Yüklem = severdi.
Kim severdi: O = Gizli özne
Neyi severdi:  Orada  ormandan denize kadar uzanan büyük taşlar üstünde oturup, öğleden sonralarını değerlendirmeyi  = Belirtili nesne

Örnek:
·         Bu ürünlerr sadece bugünkü bilimin ve teknolojinin  zaferi değildir.
Çözüm:
Yüklem = bugünkü bilimin ve teknolojinin zaferi değildir.
Bugünkü bilimin ve teknolojinin  zaferi olmayan ne? : Bu ilaçlar = Özne

Örnek:
·         Bütün memurlar senin  gibi davranıyor bu zamanda .
Çözüm:
Yüklem = davranıyor.
Kim davranıyor: Bütün memurlar = Özne
Nasıl davranıyor: senin gibi = Zarf tümleci
Ne zaman davranıyor: bu zamanlarda = Zarf tümleci

Örnek:
·         Eyvah! Arabanın kapısını  açık unuttum.
Çözüm:
Yüklem: unuttum.
Unutan kim: Ben = Gizli özne
Neyi unuttum: arabanın kapısını = Belirtili nesne
Nasıl  unuttum: açık = Zarf  tümleç
Eyvah = Cümle dışı unsur

Örnek:
·         İyi  insanlar iyi bakarlar.
Çözüm:
Yüklem: bakarlar .
Kim bakar? : iyi insanlar = Özne
Nasıl bakarlar? iyi = Zarf tümleci

Örnek:
·         Fakirlerin  içinde bulunduğu zorlukları  bir nebze olsun hafifletmek  için elinden geldiği kadar onlara yardımcı olurdu .
Çözüm:
Yüklem: yardımcı olurdu . .
Kim yardımcı olurdu ? : O = Gizli özne
Kime yardımcı olurdu? : onlara = Dolaylı tümleç
Ne için yardımcı olurdu ? : Fakirlerin  içinde bulunduğu zorlukları  bir nebze olsun hafifletmek  için = Edat tümleci
Ne kadar yardım ederdi? : elinden geldiği kadar  = Zarf tümleci

Örnek:
·         Suyun dünya için önemi son dönemlerde  daha fazla  anlaşılır oldu.
Çözüm:
Yüklem: anlaşılır oldu.
Anlaşılır olan ne?:  Suyun dünya  için önemi = Özne
Ne kadar anlaşılır oldu? : daha fazla = Zarf tümleci
Ne zaman anlaşılır oldu?: son dönemlerde = Zarf tümleci

Örnek:
·         Şair en güzel şiirlerini ormanın içerisindeki  küçük evde sessiz gecelerde yazdığını söylüyor.
Çözüm:
Yüklem: söylüyor.
Kim söylüyor?: şair = Özne
Neyi söylüyor? en güzel şiirlerini ormanın içerisindeki  küçük evde sessiz gecelerde yazdığını = Belirtili nesne

Örnek:
·         Hırs , insana doğarken verilmiş doğal bir his değildir.
Çözüm:
Yüklem: insana doğarken verilmiş doğal bir his değildir .
İnsana doğarken verilmiş doğal olmayan his nedir? : Hırs = Özne

Örnek:
·         Bu sabah ayrıldılar  geçen hafta  gelen misafirlerimiz .
Çözüm:
Yüklem: ayrıldılar.
Kim ayrıldı? : geçen hafta gelen misafirlerimiz . = Özne
Ne zaman ayrıldılar? Bu sabah = Zarf tümleci

Örnek:
·         Bizim gibi düşünen  çok fazlaydı bize  katılanlar arasında.
Çözüm:
Yüklem: çok fazlaydı.
Çok fazla olan ne? : bizim gibi düşünen = Özne
Nerede çok fazlaydı?  : bize katılanlar arasında = Dolaylı tümleç

Örnek:
·         Halk şiirlerinin tınılarıyla dolmuştu  kulakları .
Çözüm:
Yüklem: dolmuştu .
Dolan  ne? : kulakları = Özne
Ne ile dolmuştu ? : Halk şiirinin tınılarıyla = Edat tümleci

Örnek:
·         İnceleyemediğim yüzlerce hayvan  türü var Amazonlarda.
Çözüm:
Yüklem: var.
Var olan ne? : inceleyemediğim binlerce hayvan türü = Özne
Nerede var? : Amazonlarda = Dolaylı tümleç

Örnek:
·         Dünyaca tanınan futbolcu  birçok maçta  olağan üstü goller attı .
Çözüm:
Yüklem: attı.
Kim attı? : Dünyaca ünlü futbolcu  = Özne
Ne attı ? : olağan üstü goller = Belirtisiz  nesne
Nerede attı ? : birçok maçta = Dolaylı tümleç

 Örnek:
·         Ünlü ressam , kızını  kaybedince bütün yaşamını çocuklara yardım etmek için harcadı.
Çözüm:
Yüklem: harcadı.
Kim harcadı? : ünlü ressam = Özne
Neyi harcadı? : bütün yaşamını  = Belirtili nesne
Ne için harcadı? : çocuklara yardım etmek için = Edat tümleci
Ne zaman harcadı? : kızını  kaybedince = Zarf tümleci

Ögelerine Ayrılmış Cümle Örnekleri (Yeni!!!!!!)

İçinde Fiilimsi Bulunan 40 Atasözü

Değerli www.dersturkce.net  okurları sizler için bu yazımızda içerisinde fiilimsiler bulunan atasözlerini derledik . Atasözlerinin içinde fiilimsi geçen kelimelerin altları çizilerek yanlarına hangi fiilimsi türü olduğu parantez içerisinde yazılmıştır .

1.       Akacak kan damarda durmaz . (- acak , sıfat-fiil)
2.       Giden kağnının gölgesinde oturulmaz . ( -en , sıfat-fiil)
3.       El için kuyu kazan evvela kendi düşer . ( -an , sıfat-fiil)
4.       Taşıma su ile değirmen dönmez . ( -ma , isim-fiil)
5.       Atlar nallanırken kurbağalar ayak uzatmaz . ( - ken , zarf-fiil )
6.       Kışta açan çiçeklerin ömrü az olur . ( -an , sıfat-fiil )
7.       Erken öten horozun başı kesilir . ( - en , sıfat-fiil )
8.       Ummadık taş baş yarar . ( -dık , sıfat-fiil )
9.       Alışmış kudurmuştan beterdir . ( -mış , sıfat-fiil )
10.   Gelen gideni aratır . ( -en , sıfat-fiil )
11.   Danışan dağı aşmış , danışmayan düz yolda şaşmış . ( - an , sıfat-fiil )
12.   Az veren candan çok veren maldan . ( -en , sıfat-fiil )
13.   Can çıkmayınca huy çıkmazmış . ( -ınca , zarf-fiil )
14.   Damlaya damlaya göl olur . ( -a...-a , zarf-fiil )
15.   Esirgenen göze çöp batar . ( -en , sıfat-fiil )
16.   Fare çıktığı deliği bilir . ( -dık , sıfat-fiil )
17.   Gelen gideni aratır . ( - en , sıfat-fiil )
18.   İyilik eden iyilik bulur . ( -en , sıfat-fiil )
19.   Ne oldum dememeli ne olacağım demeli . ( -me , isim-fiil )
20.   Öfkeyle kalkan zararla oturur . ( -an , sıfat-fiil )
21.   Perşembenin gelişi çarşambadan bellidir . ( -iş , isim-fiil )
22.   Rüzgar eken fırtına biçer . ( -en , sıfat-fiil )
23.   Üzüm üzüme baka baka kararır . ( -a...-a , zarf-fiil)
24.   Yağ yiyen köpek tüyünden belli olur. ( - en , sıfat-fiil )
25.   Bal demekle ağız tatlanmaz . ( -mek, isim-fiil )
26.   Cami ne kadar büyük olsa imam bildiğini okur . ( -dik , sıfat-fiil )
27.   Canı yanan eşek atı geçer . ( - an , sıfat-fiil )
28.   El elin eşeğini türkü çağırarak arar . ( -arak , zarf-fiil )
29.   Görünen köy kılavuz istemez . ( -en , sıfat-fiil )
30.   Gülü seven dikenine katlanır . ( -en , sıfat –fiil )
31.   Gün doğmadan neler doğar . ( -madan , zarf-fiil )
32.   Hamama giren terler . ( -en , sıfat-fiil )
33.   İşleyen demir pas tutmaz . ( -en , sıfat-fiil )
34.   Kaçan balık büyük olur . ( - an , sıfat-fiil )
35.   Kaz gelecek yerden tavuk esirgenmez . ( - ecek , sıfat – fiil )
36.   Meyve veren ağacı taşlarlar . ( - en , sıfat – fiil )
37.   Minareyi çalan kılıfını hazırlar . ( -an , sıfat-fiil )
38.   Can çıkmadıkça huy çıkmaz . ( - dıkça , zarf – fiil )
39.   Arayan mevlasını da bulur belasını da . ( -an , sıfat – fiil )
40.   Yuvarlanan taş yosun tutmaz . ( - an , sıfat-fiil )

   İsim Fiiller İle İlgili Bol Örnek

"Şeftali Bahçeleri " Metnindeki İsim , Fiil ve Fiilimsiler

Özet : Şeftali bahçeleri adlı metinde geçen fiilimsiler ve türleri


Irmağa giden ( sıfat-fiil ) yol kasabadan(isim )  kurtulunca (zarf - fiil )  göz alabildiğine (sıfat - fiil )  uzanan  ( sıfat - fiil ) sayısız şeftali bahçeleri (isim ) arasından geçerdi . (fiil ) Haziran içinde bile taşkın dere ayaklarının çamurlu , ıslak tuttuğu ( sıfat - fiil )  bu gölgeli yerlerde otlar bütün bir yaz mevsimi  (isim ) yeniden yeniye sürer(fiil )  ,


kızgın güneş ağaçların tepelerinde (isim ) meyveleri pişirirken (zarf-fiil ) rutubetli toprakta (isim)  birbiri ardına yoncalar (isim)  fışkırır , çayırlar kabarırdı (fiil) . Suların serinliği , taze kokusu , gölgelik (isim) ve bereket içinde bahar  , bu bahçeler içinde ta kışa kadar uzanıp (zarf - fiil ) giderdi .



Her tarafa taşkın bir şeftali kokusunun dolup ( zarf - fiil ) sindiği ( sıfat - fiil ) durgun sıcak günlerde işsizler ( isim )  takım takım kasabaya inerler ( fiil ) , ırmakta yıkandıktan ( zarf - fiil ) sonra gelip ( zarf-fiil)  gölgeli çimenlerde yatarlardı . Yüksek dallardaki fazla olgun , ballı şeftaliler saplarından kurtularak (zarf - fiil ) dolgun , yumuşak bir sesle yerlere , çimenler içine , yatanların üzerine durmacasına yavaş yavaş dökülürdü ( fiil ) . Toplamakla biter tükenir şey değildi ; ürünün yarısı dallarda kalır , böylece pişip ( zarf - fiil ) oldukça ( zarf - fiil )  teker teker , ağır ağır toprağa düşer ( fiil ) , karışır , kaybolurdu ( fiil ) .