Dil bilgisi etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Dil bilgisi etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

B Harfi İle Başlayan Fazla Bilinmeyen Eş Anlamlı Sözcük Örnekleri

 B Harfi İle Başlayan Fazla Bilinmeyen Eş Anlamlı Sözcük Örnekleri


Çok fazla bilmediğimiz eş anlamlı sözcük örnekleri şunlardır:

bade: içki

bağnaz: mütaassıp

bağış: hibe, teberru

banal, bayağı: adi

barbar: yabani

banker: faizci

baki: sonsuz

babacan: güvenilir


bağnazlık: fanatizm

bağıt, sözleşme: akit

bakraç: kova

baron. soylu

bala: çocuk

batur: yiğit

bay: bey

beka: ölümsüzlük

beddua, ilenç: kargış:

bazuka: roketatar

bedbin: karamsar

başbuğ: komutan

bedir: ay

basiret: sağduyu


basın: matbuat

bedesten: çarşı

bergüzar: yadigar

berrak: duru

berger: koltuk

berdevam: sonsuz

beniz: yüz

bekri. içkiye düşkün

beygir: at

bızdık: çocuk

bıçkın. külhanbeyi

beynenminel: uluslararası

beyhude: boşuna

betim: tasvir

beyaz cam: televizyon

beyanat: demeç

bezirgan: Yahudi tüccar

bilirkişi: eksper

bilmece: muamma

bildik: aşina

bobin: makara

bön: budala, saf

bucak: nahiye

bozkır: step

bitki: nebat

bitap: yorgun

bone: başlık

boykot: ayaklanma

buğu. buhar


bukelamun: iki yüzlü

bunak: yaşlı

buse: öpücük

bürüokrasi: kırtasiyecilik

bulmaca: sır

buhran: bunalım, kriz

boyuıtlar: ebat

bonservis: belge

branş. dal

birader: erkek kardeş

bivefa: nankör, vefasız

bitaraf: tarafsız

bitmeyen: sonsuz

bilhassa: özellikle

bilakis: aksine, tersine

bilaücret: bedava

biçare: çaresiz

burç: kale

büyüteç. pertavsız

bitpazarı: çarşı

buyruk: emir

 

Fiiller İle İlgili Etkinlikler

 Fiiller İle İlgili Etkinlikler

Aşağıdaki Fiillerin Zamanlarını Örnekteki Gibi Karşılarına Yazınız.  

Yaparız: Geniş  Zaman

Yapıyoruz: Şimdiki Zaman

Tanımış: Öğrenilen Geçmiş Zaman

Öğrendin: Görülen Geçmiş Zaman

Okuyorum: Şimdiki Zaman

Gittiniz:  Görülen Geçmiş Zaman

Çıktınız: Görülen Geçmiş Zaman

Olacak:  Gelecek Zaman

Ederler: Geniş Zaman


Aşağıdaki Fillerin Kiplerini Örnekteki Gibi Karşılarındaki Kutucuklara Yazınız.

İnesin: İstek Kipi

Unutun: Emir Kipi

Gelmeliyim: Gereklilik Kipi

Buluşalım: İstek Kipi

Bitirsen: Şart Kipi

Koşsak: Şart Kipi

Yapasınız: İstek Gibi

Gelesiniz: İstek Kipi

Gitmeliyim: Gereklilik Kipi

Uyu: Emir Kipi


 

Aşağıdaki Cümledeki Fiillerin  Hangi Kiple Çekimlendiğini Karşılarına Yazınız.

 

Hayatınıza yük olmak istemiyorum: Şimdiki Zaman

Geçmek bilmek bu günlerde hep seni ararım: Geniş Zaman

Sabah erkenden yola çıktı:  Görülen Geçmiş Zaman

Yazdığınız eserleri arkadaşlarınızla okuyacaksınız: Gelecek Zaman

Artık ayakta duracak hali kalmamış: Öğrenilen Geçmiş Zaman

Hepinizi gelecek ayki tura çıkaracağım: Gelecek Zaman

Kediler sokakta üşümüşler: Öğrenilen Geçmiş Zaman

 

 

Aşağıda Mastar Olarak Verilen Fiilleri Verilen Kiplere Göre Çekimleyip Cümlede Kullanınız.

Yapmak:  (İstek Kipi) Bu yemeği birlikte yapalım

Oturmak ( Şart Kipi)  Bulduğu yere otursa daha iyi ederdi.

Yormak ( Emir Kipi):  Kendini bu kadar yorma

Olmak ( Gereklilik Kipi):   Dostlar zor zamanlarında birbirinin yanında olmalıdır.

Girmek ( Şart Kipi):  Eve girsem bile öfkem geçmez artık.

Geçmek ( İstek Kipi): Buradan karşı tarafa geçelim

Görmek (Gereklilik Kipi):  Bu arabayı sabah olunca görmelisin.

Aşağıda Cümlelerin Karşısına Uygun Anlam Özelliklerini Yazınız.

 Aşağıda Cümlelerin Karşısına Uygun Anlam Özelliklerini Yazınız.


 

Öğretmenimiz nerede kaldı acaba? : Endişe (kaygı)

Kim dinler senin gibi birini: Küçümseme

Bu sınıfı Suna Hanım idare etmektedir: Kesinlik

Ayşe,  bu sınavda ikinci olacak: Ön yargı

Herkesin dediğine göre kararlarını değiştirmeye devam edersen bir yere varamazsın: Eleştiri

Sanırım yarın kar yağacak: İhtimal (olasılık)

O çocuğu o halde görünce içim karardı, moralim alt üst oldu: Üzüntü

Bir anca çalışmaya başla derim: Öneri

Bu evi her gün ben mi temizleyeceğim:  Yakınma

Bu adam değişmez:  Ön yargı

Bu kocaman evde sadece karı ve koca mı yaşıyor?:  Azımsama

Yaşasın, babamı görmeye gideceğiz!: Sevinç

Tut ki bu işi alanında uzman olan birine  yaptırdınız:  Varsayım

Ya o kızla gidersin ya da evine dönersin: Uyarı



Diyelim ki sınavı kazandın  eve gidince ilk olarak ne yaparsın?  Varsayım

Güya çok çalışıp borcunu zamanında verecekmiş:  Küçümseme

Sana on bin lira para verdiğimi farz et:  Varsayım

Annem benimle yeterince ilgilenmiyor:  Yakınma

Gelecek hafta başlayacak olan sınavlar beni korkutuyor:  Endişe

Gideli iki gün oldu ama şimdiden gözümde tütmeye başladı:  Özlem

Sadece deneme sınavında birinci olana kitap hediye edilecek:  Kesinlik

Çok Zeki ama o zekasını gereksiz işlerde kullanıyor: Yakınma



Eminim yeni girdiği işten de kaçmanın yolunu bulacak:  Ön yargı

Ah, nerede o ski insan ilişkileri?: Özlem

Sana söylediğim bu konuşmanın  aramızda kalacağını düşünüyorum: Beklenti.

Keşke ona o kadar laf saymasaydım: Pişmanlık

Demek benden gizli yemekler yediniz: Sitem

Zavallı kadın kızının gitmesine çok ağlıyordu: Acıma

Yazar kitabında sadece bir dil kullanmış: Değerlendirme

Yedi yaşınasın değil mi? Onaylatma

 

 

 

 

İkileme Örnekleri

  İkileme Örnekleri


 Kızlarının yaptığı bu işi artık enine boyuna konuşmanın zamanı gelmişti.

Eve gelir gelmez ders çalışmaya başlayan çocuğa annesi gülerek baktı.

Annesini gören küçük kız koşa koşa kendisine kucak açan annesine gitti.

* Kadın koşa koşa giden eşinin arkasından bağırmaya devam ediyordu.

* Peş peşe sorular sorması adamı köşeye sıkıştırmıştı.

* Hiç ummadığı anda kalbi kırılmış olan genç odayı usul usul terk etti.

* Merve ile Buğra eften püften sebepler ile tartışmış, Merve evden uzaklaşarak annesine gitmişti.


*Kemal defterine yazıları eğri büğrü yazmıyor  çok güzel yazıyordu.

*Döne dolaşa geleceği yer yine kendi yuvasıdır.

Gördüğüm kadın kara kuru biriydi.

Çok yorgun olduğum için yatağa uzanır uzanmaz uykuya dalmışım.

* Kötü haberin gelmesi ile evden apar topar dışarı çıktı.

* Bir şeyler konuştu yarım yamalak ama ne demek istediğini henüz anlamış değilim.

* Aydın Talip Bey ve eşi çocukları ile birlikte mutlu mesut yaşayıp gidiyorlardı.

* Yalan yanlış konuşarak insanların canını sıkıyordu.

* Zavallı çocuğun giydiği kıyafet yırtık pırtıktı.

* Bu kadar çok abur cubur yiyip sonra da kilo aldım deme lütfen!

* Benim düğüne eş dost kim varsa çağırmam gerekiyordu.


*Annesi aşağı yukarı otuzlu yaşlarındaydı.

*İleri geri konuşup benim canımı sıkmak, çık git buradan!

* O olaydan sonra aramız bozulduğu için artık onunla sıkı fıkı değiliz.

* Sabah olur olmaz ilk işim arabanın taksitini ödemek olacak.

* O adam her zaman dobra dobra doğruları yüzümüze vuru ve bizi utandırırdı.

* O büyük patlamada insanlar can havli ile sağa sola kaçışmaya başlamışlardı.

* Bebek çok bakımsız kalmış, üstü başı kir içinde kalmıştı zavallı yavrucağın.

* Gece boyunca paldır küldür yürüyen ablam bizi de uyutmadı.

* Çok hanım çıtı pıtı bir genç kızdı Asya.

* Ninem o gün hasta olduğu için şimdi yatağında mışıl mışıl uyuyordu sakince.

 

Neden(Sebep) Sonuç Cümleleri İle İlgili Örnekler Hazırlayınız.

 Neden(Sebep) Sonuç Cümleleri İle İlgili Örnekler Hazırlayınız.



Kardeşim bisikletten düştüğü için dizi kanadı.

Sınava iyi hazırlanmadığı için sınavdan düşük not aldı.

Yağmurun altında saatlerce oynadığı için hastanelik oldu.

Seni görmeye gelemedim çünkü hasta olmuştum.

Hava soğuk olduğu için kalın giysiler giymişti.

Yemek yemediğim için şekerim düşmüştü.

Eve gelmediği için annesi kızmıştı.

Yetenekleri sayesinde bu işi de başarmıştı.


Telefonum kapanmıştı çünkü telefonumun şarjı bitmişti.

Yemekten sonra uyuduğu için kolestrolü yükselmişti.

İyi bir konuşmacı olduğu için herkes tarafından sevilirdi.

Sınavı kazanmadığı için haya neşesi kaybolmuştu.

Ev kirası attığı için babam çok zorlanıyordu.

Yeterince azimli olmadığı için  istediğine ulaşamadı.

Son maçta sakatlandığı için çapraz bağları kopmuştu.

Her işini zamanında yaptığı için aranana kişi oldu.

Arabaları yolda bozulduğu için nişan törenine katılamadılar.


Ev kiraları arttığı için gıda ihtiyaçlarını almakta zorlanıyorduk.

Babam fazla çalıştığı için hasta olmuştu.

Onu sevmiyorum çünkü o dedikoducu biridir.

Dersten sonra tekrar etmediği için yazılıdan sıfır aldı.

Küresel sınma yüzünden mevsimlerin zamanı değişmeye başladı.

 

Hava soğuk olduğu için yürüyüş yapmadı.

Su kaynakları özenli kullanılmadığı için kuraklık baş gösterdi.

Maskesini takmadığı için virüse yakalandı.

Sert yemişlerden yediği için dişini kırdı.

Ailesine kavuştuğu için çok mutluydu.

Okullar tatile gireceği için çok mutluyum.

İnsanları kırmadığım için çok rahat uyurum.

Amcasını gördüğü için çok mutlu olmuştu.

Çayı çok içtiği için uykusu dağılmıştı.

Hastalığı geçsin diye annem babama nane limon çayı yaptı.

Sessizlik ürküttüğü için televizyonu açtım.

Parasının hepsini bir günde harcadığı için ertesi günü aç kaldı.

Ona söz geçiremediği için her yaptığına boyun eğiyordu.

Doktor çocuğu için değer veriliyordu.

Merdiven çıkarken dizleri ağrıdığı için sabaha kadar uyuyamamıştı.

Kemal çok mutluydu çünkü sınavı geçmişti.

Mustafa çok şanslıydı çünkü iyi bir anneye sahipti.

Asansör korkusu olduğu için asansörü kullanmıyordu.

 

 

Aşağıda Verilen Cümlelerin Karşısına Uygun Anlam Özelliklerini Yazınız.

 Aşağıda Verilen Cümlelerin Karşısına Uygun Anlam Özelliklerini Yazınız.





Bu koca apartmanda sadece kendisi mi yaşıyor?: Azımsama

Senin gibi birisini kim dinler acaba?: Küçümseme

Başkalarının aklı ile hareket edersen kendi yolunu bulamazsın: Eleştiri

Bu saatte otobüs bulabildiler mi acaba?: Kaygı (endişe)

Bu kadın  sınavda en yüksek puanı alacak: Ön yargı

Sanırım bugün daha iyi davranacak: İhtimal


Zamanı geçmeden çabuk çalışalım ki sonradan pişman olmayalım:  Öneri

Tut ki bu işi yarına bıraktın o zaman istediğin olacak mı?: Varsayım.

Bu aileyi Fatma Hanım yönetmektedir: Kesinlik

Bu evi her gün ben mi temizleyeceğim!: Yakınma

Bu adamın bu huyu asla değişmez: Ön yargı

Diyelim ki eline iki milyon para geçti, bu para ile ne yapmak isterdin?: Varsayım

Yaşasın, bugün köyden dedem gelecek!: Sevinç

 Bu işi yapmak istemiyorum, beni zorlamayın ve bir daha üzerime gelmeyi: Uyarı

O kadar cevizden vere vere bir avuç verdi: Azımsama

Kim onun gibileri önemser ki?: Küçümseme

Yaşasın, bugün bayram!: Sevinç


Bu sınavdan asla iyi almayacak: Ön yargı

Sana yedi tane ayakkabı alacağımı farz et, en çok hangi renk ayakkabıyı giyerdin?: Varsayım

Sen kim, bu sınavda birinci olmak kim?:  Küçümseme

Ders her sabah sekizde başlıyor: Kesinlik

Buradan ayrıldığından beri gözümde tutuyor: Özlem

Yazarın bu romanını çok sıkıcı buldum: Eleştiri

Gelecek hafta gireceğim sınav beni korkutuyor: Endişe

Kim bilir belki yarın, belki yarından da yakın: İhtimal

Kardeşiniz sınavlara yeter ki kadar çalışmıyor: Yakınma

Sadece bu yemeği yiyenlere çikolata verilecek: Kesinlik

Eminim bu sınavdan da geçecek: Ön yargı

Tut ki karnım acıktı, tüm şehir bana küstü: Varsayım

Çok becerikli ama bu becerisini iyi yerlerde kullanmıyor: Yakınma

Ah, nerede o eski gelenekler?: Özlem


Onun bu aramızdaki konuşmayı kimseye söylemeyeceğini düşünüyorum: Beklenti

Keşke dilime sahip olsaydım da ona o lafları etmeseydim: Pişmanlık

Denizleri aş da gel kurban olduğum: Abartma

Akşam belki onu görmeye gidebiliriz: Varsayım

Demek orada konuşulanları benden sakladınız?: Sitem

Hayvanlara eziyet edenlere karşı gelelim: Arzu

Zavallı kedi açlıktan yere yığılmıştı: Acıma


Bugünkü dersine çalışsan iyi olur: Öneri

Yazar bu eserinde sade bir dil kullanmayı tercih etmiş: Değerlendirme

Gece sabaha kadar gözümü kırpmadan ders  çalıştım: Abartılı anlatım

Keşke o çocuğa bu kadar kaba davranmasaydın: Pişmanlık

Siz benim yandığımı nerden bileceksiniz?: Küçümseme

Sekiz yaşındasın değil mi?: Onaylatma

O kaba şey sevgiden ne anlar ki?: Küçümseme

Aşağıda Verilmiş Olan Eş Sesli Sözcükleri Farklı Anlamlarıyla Cümlelerde Kullanınız.

 Aşağıda Verilmiş Olan Eş Sesli Sözcükleri Farklı Anlamlarıyla  Cümlelerde Kullanınız.




 Bel:  Çocukların okul çantasını taşıdığı için beli çok ağrımaya başlamıştı.

Bel: Bel yardımı ile toprağın altını üstünü bir güzel karıştırarak ekinlerimizi toprağa ektik.

Yüz: Kimi insanların masum ve güzel ruhlu olduğu bu durum yüzlerine o kadar yansımış ki böyle birini gördüğüm zaman işte bu iyi bir insan diyesim geliyor içimden.

Yüz: Babam derslerimde başarılı olursam beni yüzmeye yazdıracak.

Yüz: Kardeşim matematikten yüz aldığı için çok mutlu oldum.

Yüz: Yüz liraya artık günümüzde bir şey etmiyor.


Satır: Bayramdan kalan kemikleri satırla doğrayarak anneme yardım ettim.

Satır: İki satırlık ödevi kalmıştı ama onu yapmaya bile üşeniyordu.

Kır: Otuz üç yaşıma geldiğimde düşmüştü saçlarıma ilk kırlar.

Kır: Ablamla kırlarda akşamlara kadar koştuk ve çiçek topladık.

Boy: Kısa boylu olduğu için kendi kötü hissetmişti.

Boy: Türk boyları arasında siyasi anlaşmazlıklar oluyordu.


Ben: Hem benim yaptığım işlere karışıyordu hem de oturduğu yerden emir veriyordu.

Ben: Yüzünde çok sayıda benlerin çıkması annemi endişelendirmeye başlamıştı.

Kara:  Bugün karada yürüyüşe çıkmıştık.

Kara: Kara kediyi her gördüğümde içim bir tuhaf olurdu.

Kurt: Çocuğun bağırsağındaki kurtlar onun kilo almasını engellemiş ve onu hasta etmişti.

Kurt: Dağdaki kurtlar bir kış günü köye indikleri zaman köylüler arkasına bile bakmadan kaçmaya başlamışlardır.

Yaz: Bu yaz tatilinde memlekette kalacaktık.

Yaz: Kardeşim yazısını güzel yazmadığı için çok üzülmüştü.

Baş: Babamın başı çok ağrıdığı için annemden ağrı kesici istedi.

Baş: Kardeşim okul çıkışı beni yolun başında bekleyeceğini söyledi

Diz: Annem yumurtaları rafa dizdi.

Diz: Kardeşim yolda giderken hızla yere düşmüş ve dizi kanlar içinde kalmıştı.


Çay: Akşamları ailem ile birlikte çay saatlerimiz olurdu.

Çay: Dedemle birlikte çay kenarında bir sohbet gerçekleştirdik.

Bin: Kardeşim bine kadar saymayı öğrendiği için öğretmeni ona ödül olarak çikolata verdi.

Bin: Babam bindiği dalın kırılması ile kendini yerde buldu.

An: Her On Kasım’da Atatürk’ü anarız.

An: Haberi duyduğum an ne yapacağımı şaşırdım.

Yan: Evin her yanı pislik içinde kalmıştı.


Yan: Annem ocağı açık bıraktığı için evimiz cayır cayır yanmaya başlamıştı.

Al: Her gün allı pullu kıyafetler giyerdir.

Al: Çarşıdan gelirken turşu almıştı.

Dik:  Yürüdüğümüz yollar çok dik olduğu için dedem çok yoruldu.

Dik: Bugün bahçeye on tane çam fidanı diktiğimiz için mutlu olmuştum.

Yaş: En sevdiğim şey yaş pastadır.

Yaş: Abim bu yıl dokuz yaşına girecek.

Kap: Evinde bir kap yemeği bile yoktu.

Kap: Köpek elimdeki kemiği kaptığı için hızla uzaklaşmaya başladı.

Ocak: Maden ocağında çıkan patlamada yine canlarımız yok olmuştu.

Ocak: Ocağın altını bu kadar fazla açarsan çaydanlık kulpu tabi yanar.

At: Topu bana doğru attı.

At: Bugün ailemle birlikte at çiftçiliğine gittik.


El: O gün elim çok kötü ağrımıştı.

El: El sözüne inanıp evini terk ettiği.

Toka: Ayşe’ye annesi toka almıştı.

Toka: Ailemle tokalaşıp buralardan ayrılmaya karar verdim.

Şiş: Bu kazağı örmem için şiş olması gerekir.

Şiş: Çok yürüdüğü için ayakları şişmişti.

Saf: Çok saf biriydi.

Camide safları sıklaştırmaya başladık.

Pas: Bana pas atmadığı için gol yedik.

Pas:  Bisikletinin bir parçası paslanmıştı.

Hayır: Hayır seni istemiyorum artık.

Hayır: Her işte bir hayır vardır.

Dolu: Ağaçlara yağan dolu meyveleri zedelemişti.

Dolu: Otobüs tıklım tıklım doluydu.

Ek: Sabah kahvaltısına ek olarak bir dilim de tatlı yedim.

Ek: Pancar tohumu ektik.

 

 

 

 

 

 

Gerçek ve Mecaz Anlamlı Cümle Örnekleri

    Gerçek ve Mecaz Anlamlı Cümle Örnekleri





Dünya tatlısı ablasını tanıyınca sen de onun ablasına hayran kalacaksın: Mecaz anlam

Tartıştığı kardeşleriyle tüm bağını kesti: Mecaz anlam

İçimize attığımız sevgi tohumları sayesinde bugünlere böyle gelebildik.: Mecaz anlam

Onun gibi bir kişiyle bir daha işim olmaz, onu sildim artık: Mecaz anlam

Soğuk su ile yıkandığı için hasta olmuştu: Gerçek anlam

Kalp gözü açık bir insandı Ayşe Teyze: Mecaz anlam


Hava çok sıcak olduğu için kıyafetlerimiz terden sırılsıklam olmuştu. Gerçek anlam

Başarıya giden yolda çalışmadan bir yere ulaşılamaz:  Mecaz anlam

Yeni taşındıkları apartmana bir türlü ısınamadı: Mecaz anlam

Üstündeki kıyafetin rengi seni çok açmış: Mecaz anlam

Hava çok soğuk olduğu için su boruları patlamış: Gerçek anlam

Babam anneme o kadar ağır sözler sarf etti ki  annem sessizce odadan boynu bükük bir şekilde çıkıp gitti: Mecaz anlam

Trafik kazasını ucuz atlattığı için kendi şanslı saymıyordu.


Eve girdiğimde evde keskin bir koku vardı ve bu koku çok kötüydü: Mecaz anlam

Merve’yi karşısında bir anda gören Nurgül’ün yüzü sapsarı kesildi: Gerçek anlam

O gün merdiven düşerek elini kırdığı için bu elle nasıl iş göreceğini o da bilmiyordu: Gerçek anlam

Her insanın başarılı olduğu bir alan mutlaka vardır: Gerçek anlam

Çok geçmeden bu işin kokusu da  çıktı: Mecaz anlam

Hayat bizle oyun oynamasana, hadi git işine zorlamasana: Mecaz anlam

Kalbini kırdın ve kalbi yaralandı bir daha seni kolay kolay affetmez bence: Mecaz anlam

Çocuklarımızın gözündeki ışık inşallah hiçbir zaman sönmez: Mecaz anlam

O adamla sakın arkadaşlık etme, karanlık işler yapıyor o.: Mecaz anlam

Bugün hasretliğin acısı çöktü yine üzerime: Mecaz anlam

Taşa kafasını çarpan çocuğun başı yara içinde kalmış, kanlar durmadan akıyordu: Gerçek anlam


Adamın basit tavırları hiç hoşuma gitmedi: Mecaz anlam

Gözü iltihaplanmış, onun için bugün okula gelmeyecekmiş: Gerçek anlam

Ağacın dalına bir ip bağladı: Gerçek anlam

Senin hayatımı dağıtmana asla izin vermeyeceğim: Mecaz anlam

Çocuk akşama kadar susuz kaldığı için baygınlık geçirmişti: Gerçek anlam

 

 

Zıt Anlam İle İlgili Cümle Örnekleri

 Zıt Anlam İle İlgili Cümle Örnekleri




Hayat bu kazanmak da var kaybetmek de.

Eve geldi  ve geldiği gibi geri gitti.

Kardeşim boyu kısa olduğu için çok üzülmüş, sınıfımdakiler ben den uzun demişti.

O kadınla çok fazla dışlı olursan olacağı buydu.

Yerli yabancı binlerce turist Antalya’ya akın etmişti.

Annem sürekli kilosundan şikayet ediyordu ama zayıflamak için en ufak bir çaba da sarf etmiyordu.

İyi bir evlat olmuştu anasına, kötü evlatlar da vardı elbette hayatta.


ayı oynamaz derler ama tokluğun fazlası da adamı hasta ederdi.

Kış mevsimi bitmişti ilkbahar yaklaşıyordu ama biz hemen yaz gelsin istiyorduk.

Sınavda yanlışlar doğruları götürmese daha mutlu olacaktım.

Bu davayı kazanmak için varını yoğunu harcamış, elinde bir şeyi kalmamıştı.

Aza kanat etmeyen çoğu nerden bulacaktı ki?

Yattığım yumuşak yastık o haberden sonra taş gibi  sert olmuştu.

Akılsız dostun olacağına akıllı düşmanın olsun daha iyi.

Kardeşimin bu haline gülecek gibi oldum ama onun ağladığını görünce sustum.

Bu gidişle kurunun yanında yaş da yanacak.

O gün yaşananlar hayal mi yoksa gerçek miydi  bir türlü anımsamıyorum.

Üvey evlat olduğum için öz evlat gibi davranmıyorlardı bana.


Hafta sonu arabanın içini ve dışını bir güzel temizledim, babam buna çok sevindi.

Sınav o kadar zordu ki kolay soru ancak birkaç tane vardı.

Yaşamdan ölüme bu garip yolda gidyordu kendince bir yerlere varmaya.

Arabadayken sağına bakmış ama soluna bakmadığı için kaza gerçeklemişti.

Aşağı yukarı üç beş kuruş fazla verecekti sanki.

Derdime derman bulmadım diye ağlıyordu.

Ülkemiz esaretten kurtulup özgürlüğüne kavuşmuştu.

Cesurların olduğu yerde korkaklar kaçacak delik arıyordu.


Gelir ve gider hesaplarına baktığımda bu ay eksiye düşmüştüm.

Yine kavga ediyordu ikisi alacak verecek hesabı yüzünden.

Üretim yeterli değildi ama tüketimin maşallahı vardı hani.

Çocuklara yaramaz  demek ne kadar yanlışsa sürekli bir çocuğa uslu demek de onun özgürlüğüne set çekmektir bence.

Dün neşeli olan Aslı bugün hüzünlüydü, derdi neydi acaba?

Ödevini tam yapanlar beş almış ödevini eksik yapanlar ise üç puan almıştı.

 

 

Kişileştirme Örnekleri

 Kişileştirme Örnekleri

 

·         * Irmak nasıl da nazlı nazlı akıyordur şimdi memleketimin o muhteşem şelalesinde.

 

·         *Sabahtan beri esip dünyayı yıkacak gibi olan rüzgarın öfkesi bir türlü dinmiyordu.

 

*Yağmurun yağması ile toprağın suya doyması  nasıl da sevindirmişti toprağı.

 

*Dağlar yol verin de geçiyim  o engebeli yerleri , varayım sevdiğimin yanına.

 

*Soğuk bir kış gününde tanışmışlardı çam ağacı ile küçük serçe.

 

*Baharı bekliyordu toprak ana , hele bir bahar gelsin  işte o zaman mutluluklar yeşermeye başlayacaktı.

 

*Gülün bülbüle olan aşkı bitip tükenmiyordu.

 

*Sabaha karşı yeniden uyanan yel , bugün daha sakinim der gibi hafif hafif esiyordu.

 

·         *Papatyanın içli içli ağlayışına üzüldü minik serçe.

 

* Baharın gelmesi ile coşmuştu tüm çiçekler  ve hepsi gülerek karşılıyordu bahar mevsimini.

 

 * Yolun karşı kıyısındaki ağaç çok dalgındı bugün.

 

* Denizin hırçınlığı  şaşırtıyordu bugün tüm balıkları.

 

* Yalnızlığımdı beni her geçen gün ayakta tutmaya çalışan.

 

* Savaş sırasında hayatını kaybeden  çocuklara  gökyüzündeki tüm yıldızlar ağlamıştı sanki o gece, hepsi gökyüzünde savaşa lanet eder gibi çıkmamıştı bu gece ortaya.

 

·         *Beni yıkmayın der gibi bakıyordu koca çınar  karşısında gördü  o büyük  kepçeye.




 

 

 

Gerçek Anlam İle İlgili 20 Tane Örnek Cümle

 Gerçek Anlam İle İlgili 20  Tane Örnek Cümle

 

1) Akşam yediğim biber dolması çok acı olmuştu.

2) Annem baba eve geç gelince ağlamaya başladı.

3) Misafirliğe gittiğimde ev sahibinin yaptığı tatlı çok lezzetli olmuştu.


 

4) Babam akşam çayına tüm komşuları  davet etti.

5)  Kardeşim okuldan gelirken duvardan atlayarak yere düşmüştü.

6)Aileme büyük bir ev gerekliydi.

7) Öğretmen sınıftaki kötü koku gitsin diye pencereleri sonuna kadar açtı.


 

8) Öğle yemeğine gelince  dolabın boş olduğunu fark ettim.

9) Annem renkli çamaşırlar için farklı bir deterjan kullanmaya başladı.

10) Amcamın oğlunun başına ağaçta oynayan bir  maymun düşmüştü.

11) Akşamdan bulaşıklar yıkanmadığı için ev temiz değildi.

12) Ablam kavunu kesip sofraya getirdi.


 

13) Sonbaharın gelmesi ile havalar soğumaya başlamıştı.

14) Annem kardeşimin ona yalan söylemesine çok üzülmüştü.

15)  Babamın taşıdığı sandık çok ağırdı.

16) Komşumuzun oğlu kardeşimin yüzüne sivri  uçlu bir sopa ile vurmuş ve kardeşimin yüzü kanamıştı.


 

17) Dişlerim çürüdüğü için siyah renge dönmüştü.

18) Günümüz çocukları elinde telefonla oynayan asosyal bir kimliğe bürünmeye başladı.

19) Yolda kazada ölen köpeğin sol yanında yavrusu vardı.

20) Yolun kıyısındaki çiçekleri ezen çocukları uyardım.




Eş Sesli Sözcük (Kelime ) Örnekleri

 

 Eş Sesli Kelime Örnekleri

Söylenişleri ve yazılışları aynı, anlamları farklı olan sözcüklere eş sesli sözcükler denir.

Eş Sesli Kelime Örnekleri


1) Abdal:  abdal kelimesi cümlede kullanıldığı anlama göre değişir:

- derviş anlamına gelir.

- yoksul demektir.

 

2) acı:

-  tatlının zıttı

- Yas, ölüm


3) alay: 

askeri birlik

- bir kimseyi ya da bir  şeyi küçümseme


4)  aralık:

- ay anlamındadır. Aralık ayı

- mesafe, seyrek, açıklık

 

5) arı:

- bal yapan hayvan

- parlak, temiz

 

6) aydın:

- il olan Aydın

- aydınlık, kültürlü, parıltılı vb. gibi


7) bağ:

- üzümün olduğu yer

- sevgi, ilgi,alaka


8) ben:

- tendeki koyu leke

-birinci şahıs adılı, ego


9) boğaz:

- Ağızdan sonra gelen organlar

- Çanakkale Boğazı

 

10) büyük:

-  iri, normalden fazla olan

-  Devlet yöneticileri, devleti idare edenler

 

11) cebir:

Zor, zor ile iş yaptırma

- matematiğin bir bölümü


12) cırcır:

- fermuar

- çok konuşan, geveze kimseler için kullanılır.

 

13) curcuna:

Her kafadan bir ses çıkıyor anlamında kullanılır

Bir de Türk müziğindeki bir usüldür.


14)  cüretkar:

- yiğit, cesur anlamında kullanılır

- bir de bu ne cüretkarlık yani bu ne saygısızlık, düşüncesizlik anlamında kullanılır.

 

15) çay:

- küçük akarsu

- içilen çay

 

16)  dağ:

-  etrafına yüksek kalan kısım

- kızgın , harlı demir  damgası

 

17) dandini:

- bebek uyutma ninnisi

- düzensiz, dağınık kimseler için kullanılır.

 

18) delalet:

-  rehberlik, kılavuzluk

-işaret, delil

 

19) derya:

- deniz anlamına gelir.

- bir de çok bilgili kimseler için kullanılır.

 

20)  def: 

- savuşturma

- çalgı aleti

 

21)  demdeme: 

- sinirli, hiddetli söz söyleme

- aldatma, hile

 

22)  doğa:

- tabiat

-  alışkanlık, adet

 

23) doruk:

-  zirve, en yüksek tepe

-  üstün başarı seviyesinde olan kimseler için kullanılır.

 

24) Eğrilik:

-  çarpıklık

- hainlik yapmak, birine yanlış yapmak anlamında kullanılır.

 

25) fenalık:

- kötü olma, kötülük yapmak

- bayılacak gibi olma, yere yığılacak gibi olma

 

26) Fırın:

- ekmek pişirilen yer

- evlerdeki ısıtma cihazı

 

27) fiş:

- elektrik akımı alan alet

- alışveriş  sonucunda verilen makbuz

 

28) fizik:

- bilim dalı olan terim

-  insanın yapısı, görünüşü vb .

 

29) gergin:

-  sıkı olmayan

- kayıtsız, ilgisiz

 

30) icat:

- buluş

- yalan