Piri Reisle Dünya Yolculuğu Kitabı İle İlgili Test Soruları Ve Cevapları

 

Piri Reisle Dünya Yolculuğu Kitabı İle İlgili Test Soruları Ve Cevapları


1) Arda çocukluğundan beri hep neyi hayal etmişti?

A) Bisiklet sürmeyi

B) Uçmayı

C) İyi bir koşucu olmayı

D) Öğretmen olmayı

 

2) Piri Reis en çok nasıl çocukları sever?

A) Okuyan

B) Uyuyan

C) Yemek yiyen

D) Oyun oynayan

 

3) Aşağıdaki eserlerden hangisi Piri Reis’in eseridir?

A) Divan-ı Hikmet

B) Kitab-ı Bahriye

C) Para Ağacı

D) Dedem Bir Kiraz Ağacı

 

4)  Piri Reis haritalarının kalıcı olması için hangi hayvanın derisinden faydalanmıştır?

A) Keçi

B) Ceylan

C) Aslan

D) Kaplan

 

5)  Piri Reis ilk haritasını kaç yılında yapmıştır?

A) 1071

B) 1453

C) 1513

D) 1234

 

6) Afrika’nın yerlilerinin konuştuğu dil aşağıdakilerden hangisidir?

A) Bantuca

B) Fransızca

C) Portekizce

D) Rusça

 

7) Afrikalı yerli çocuk Ayça’ya ne hediye etti?

A) Takı

B) Şapka

C) Flüt

D) Kitap

 

8)  Afrikalı çocuk Arda’ya gömlek hediye edince Arda da ona ne hediye etmiştir?

A) Çikolata

B) Şeker

C) Cips

D) Dürbün

 

9) Afrika’da Arda hangi hayvanın üstüne binmiştir?

A) Eşek

B) Devekuşu

C) At

D) Lama


10)  Portekiz Kralı, Fırtınalar Burnu adının gemicilerin moralini bozacağını düşünerek buranın adını ne olarak değiştirmiştir?

A) Ümit Burnu

B) Yasonburnu

C) Boztepe Burnu

D) İnceburun

 

11) Piri Reis’in en sevdiği yer neresidir?

A) Asya

B) Avrupa

C) Afrika

D) Avustralya


12) Aborjinler ile ilgili aşağıdakilerden hangisi yanlıştır?

A) Doğadan uzak yaşarlar.

B) Doğa ile iç içe yaşamayı severler.

C) Giysileri Kanguru derisinden yapılmıştır.

D) Yıllardır özgürlük mücadelesi vermişlerdir.

 

13) Aborjinler çocuklara ne hediye etmiştir?

A) Çikolata

B) Flüt

C) Bumerang

D) Taş fırın ekmeği

 

14) Kayıp Ülke Mu hakkında ilk  konuşan kimdir?

 

A) Platon

B) Sokrates

C) Herodots

D) Propides

 

15) Eskimoların kardan, buzdan yaptıkları eve ne denilir?

A) İglo

B) Tiglo

C) Mingo

D) Bingo

 

16) Kızılderililerin iletişim aracı nedir?

A) Telefon

B) Mektup

C) Duman

D) Telgraf

 

17) Piri Reis yazdığı eserine hangi padişaha sunmuştur?

A) Fatih Sultan Mehmet

B) Kanuni Sultan Süleyman

C) 2. Abdulhamit

D) Osman Bey

 

18) Piri Reisle Dünya Yolculuğu kitabının yazarı kimdir?

A) Sin Eren

B) Haluk Işık

C) Mehmet Güler

D) Atay Sözer

 

 

Cevaplar:

1.b  2.a  3.b  4.b  5.c 6.a  7.a  8.a  9.b  10.a  11.d  12.a  13.c  14.b  15.a  16.c  17.b  18.c

Arkadaşlarınızla Aranızda Oluşan Fikir Ayrılıklarını Nasıl Çözüyorsunuz?

 

Arkadaşlarınızla Aranızda Oluşan Fikir Ayrılıklarını Nasıl Çözüyorsunuz?


Arkadaşlarımla aramda oluşan fikir ayrılıklarını ilk olarak biraz gergin oluyorum ama bu gerginliğin kimseye faydası olmayacağını düşünerek hemen kendime çekidüzen veriyorum  sakinliğimi koruyarak aramızdaki fikir ayrılıklarını  çözmeye çalışıyorum. Her birimizin fikri birbirinden farklı olduğu için buna saygı duyarım ve karşılıklı iletişime geçiyorum. Bağırmadan, kötü söz söylemeden, nezaketle yaklaşıyorum olaylara. Kendi düşüncemi savunmadan önce arkadaşımın ne demek istediğini anlamaya çalışırım. Yani önce onu anlamaya çalışırım. 


Arkadaşım kendini ifade ederken sürekli araya girmem, sözü bitene kadar saygı ile dinlemeye devam ederim. Kendimi onun yerine koyarak empati kurmayı denerim. Çünkü empati kurulduğu zaman iletişim daha sağlıklı hale gelecektir. Duygularımı açık bşir şekilde ifade ederim, ben dilini kullanırım, ona karşı ön yargılı konuşmayı bırakırım ve sevgi ile yaklaşırım. Tamamen haklı çıkmaya çalışmak yerine, ortak bir noktada buluşmaya odaklanırım.
Gerekirse karşı tarafın bazı fikirlerini kabul ederim. Çünkü her anlaşmazlığın kazananı olmak, arkadaşlığı zedeler. Düşüncelerimiz aynı olmayabilir ama buna saygı duymak gerektiğinin bilinci ile hareket ederim. Tamamen haklı çıkmaya çalışmak yerine, ortak bir noktada buluşmaya odaklanırım.
Gerekirse karşı tarafın bazı fikirlerini kendi menfaatlerimi de zarara uğratmadan kabul ederim. Çünkü her anlaşmazlığın kazananı olmak, arkadaşlığı zedeler. 


Fikirler farklı olsa bile kişiliğe saygı duyarım. Çünkü arkadaşımın karakterine kötü söz söylemem ve onunla dalga geçmem, onu küçümsemem. Sorun çözüldükten sonra eski meseleleri tekrar gündeme getirmem.
Geçmişi sürekli hatırlatmak, ilişkileri yıpratır. Hakaret, alay veya küçümseyici sözlerden özellikle kaçınırım. Böylece daha sağlıklı bir iletişim süreci olur, birbirimizi daha çok severiz ve farklılıkların bir bütün olduğunu, bizi daha sağlam arkadaşlıklara götüreceğini biliriz.

Yalnızca Sizin Gibi Düşünen, Sizin Gibi Yaşayan Yani Size Benzeyen Kişiler İle Arkadaş Olmanızın Olumlu Ve Olumsuz Tarafları Neler Olabilir?

 

Yalnızca Sizin Gibi Düşünen, Sizin Gibi Yaşayan Yani Size Benzeyen Kişiler İle Arkadaş  Olmanızın Olumlu Ve Olumsuz Tarafları Neler Olabilir?


Kendimiz gibi  insanlarla arkadaşlık  kurmak güven ve rahatlık sağlar, ancak yalnızca bu çevreyle sınırlı kalmak kişisel gelişimi ve düşünsel zenginliği azaltabilir. 

En sağlıklı yaklaşım;


Ortak değerler paylaştığınız kişilerle bağ kurarken, farklı düşüncelere sahip insanlara da açık olmaktır. Farklı kişilerle arkadaşlık kurmak bizi daha çok geliştirir ve daha çok öğreniriz. Oysa sadece kendimiz gibi düşünen kişilerle arkadaşlık kurmaya devam edersek ön yargılı olabiliriz, hoşgörülü olmayabiliriz. Bunun için farklılık iyidir.

Sadece bizim gibi düşünen arkadaşlarımızla olmamızın olumlu yanları şunlardır:


Olumlu Tarafları


1. Anlaşılma ve Güven Duygusu

*Ortak değerler ve benzer yaşam tarzı sayesinde kendinizi daha rahat ifade edersiniz.

*Yanlış anlaşılmalar daha az olur çünkü yakın arkadaşlarımız oldukları için he rşeye hemen alınıp küsme olmaz. Arada sevgi ve samimiyet vardır. Bu da olumsuz bir iletişime yol açmaz.

2. İletişimin Kolay Olması

*Düşünce yapıları benzer olduğu için konuşmalar daha akıcıdır.

*Çatışma ve tartışmalar daha az yaşanır.

* Kişiler birbirini daha iyi ifade eder ve daha iyi anlar.

3. Aidiyet ve Kabul Görme

*Kendinizi bir gruba ait hissedersiniz. Ait olmak, güvende hissetmek harika bir duygu olur.

*Yargılanma korkusu azalır. Yargılanma korkusu olmadığı için düşüncelerinizi özgürce dile getirebilirsiniz.

4. Psikolojik Konfor

*Sürekli kendinizi açıklamak zorunda kalmazsınız. Böylece çok yorulmazsınız ve kafanız daha rahat olur ve daha mutlu olursunuz.

*Sosyal ilişkiler daha az yorucu olur.

 

Olumsuz Tarafları şunlardır:

1. Bakış Açısının Daralması: Farklı düşüncelerle karşılaşmadığınız için gelişiminiz sınırlanabilir. Eleştirel düşünme becerisi zayıflayabilir.

2. Yeniliklere Kapalı Olma

*Değişim ve yeniliklere direnç oluşabilir. Bu da ön yargılara yol açabilir. Kişileri tanımadan onlar hakkında kesin hüküm vermek iyi değildir.

*Alışılmış düşünce kalıpları pekişir. Hep aynı düşünceler, aynı konula rbir zaman sonra can sıkıcı duruma gelebilir.

3. Yanlışların Pekişmesi

*Grup içinde hatalı düşünceler sorgulanmadan kabul edilebilir.

* Kişide ne de olsa “Herkes böyle düşünüyor” algısı oluşur.

4. Toplumsal Kutuplaşma

*Farklı görüşteki insanlara karşı hoşgörü olmaz. Kaba saba kimseler olunur.

*Empati kurulamaz.

5. Bağımlı İlişkiler

*Sürekli aynı çevrede bulunmak bireysel özgürlüğü kısıtlayabilir.

*Kişisel farklılıklar bastırılabilir. Bu da kişiyi geriye götürür ve kişi kendini geliştiremez.

İletişim Engelleri Nasıl Aşılır?

 

İletişim Engelleri Nasıl Aşılır?


İletişim engelleri insanların birbirinden soğumasına neden olur ve güzel bir ortam ortaya çıkmaz.


İletişim engellerinin aşılması için şunlar yapılmalıdır:


* Öncelikle kişiler birbirini iyi dinlemelidir. Pasif bir dinleyici değil etkin bir dinleyici olmak gerekir. Dinleyici ile konuşan arasında göz teması kurulmalı, geri dönütle verilmeli, kişi konuşurken sözü kesilmemelidir.

* Yalın konuşma olmalıdır. Tek konuyu tek seferde konuşmak gerekir. Karmaşık, belirsiz ve suçlayıcı bir dil kullanmamak gerekir. Yani dil ve anlatım engellerini aşmak gerekir.


*Duygusal engelleri aşmak gerekir. Öfke, korku, stres iletişimi engeller. Sen dili yerine ben dili tercih kullanılmalıdır. Aşırı duygu yoğunluğu içinde konuşmayı ertelemek sakinken konuşmak daha sağlıklı olur.

*Ön yargıları ortadan kaldırmak gerekir. Kişiyi dinlemeden, tanımadan onun hakkında kesin hükme varmamak gerekir. Kişiyi değil davranışı değerlendirmek daha mantıklıdır. Örneğin; Çok sorumsuz bir insansın, baştan anlamıştım bu işi yapamayacağını demek yerine Bu işi zamanında yapmadığın için çok zorlandım ve çok üzüldüm demek gerekir.

* Fiziksel ve çevresel engelleri aşmak gerekir. Gürültülü ortamda, kalabalık yerlerde etkin iletişim kurulmaz. Yorgun olduğumuz zamanlarda, aşırı hareketli olduğumuz zamanlarda  etkili iletişim kurmakta zorlanabiliriz. Onun için uygun zamanda uygun anda iletişimi kurmak daha sağlıklı olur.


* Empati kurmayı ihmal etmemek gerekir. Duyguyu kabul edip yargılamadan dinlemek güzel olur.

*Kültürel ve değer farklılıklarını aşmak gerekir. Mesela aynı sözcükler farklı anlamlara gelebilir ve kişiler arasında sorun oluşabilir. Saygılı ve açık olmak gerekir. Anlaşılmayan noktalar sıcağı sıcağına sorulmalıdır. Kendi doğrularımızı mutlaka doğru olarak kabul etmemek gerekir. Çünkü herkesin doğrusu kültürel farklılıklara göre değişebilir.