Ölüm, Mutluluk, Kıskançlık Kelimeleri İle İlgili Hikaye

 

Ölüm, Mutluluk, Kıskançlık Kelimeleri İle İlgili Hikaye

 

 Necla ve Meral Hanım İstanbul'un bir semtinde oturan iki komşuydu. Necla Hanım komşusu Meral Hanımı her zaman kıskanırdı. Çünkü Meral Hanım ev işlerinde çok becerikli, kocasının da maddi durumu iyi olan biriyi. Meral Hanım varlıklı bir insandı ama komşularına da yardım etmeyi sever ve onların başı ne zaman sıkışsa ilk yardıma koşan kişi Meral Hanım olurdu. Tüm bunlara rağmen Necla Hanım onu  yine  de kıskanmaya devam eder, dili ayrı söyler, kalbi ayrı söylerdi.

 

Meral Hanıma karşı iyi bir komşu gibi kendini tanıtır , kadıncağız da ona inanırdı, belki de inanır gibi yapardı da kalbini kötülüğe çalıştırmaz, affederdi onu içinden. Necla Hanım mutlu insanların mutluluğunu istemediği için, hayata hep kötümser yönden baktığı için kendisi de mutlu olamazdı. Bir gün aniden rahatsızlanan Meral Hanım gece yarısı geçirdiği kalp krizi ile yaşamını kaybetti ve sabah olduğunda komşuları onun öldüğünü öğrendi. Bunu duyan Necla Hanım çok şaşırdı ve çok da üzüldü. Oysa ölmeden önce kıskanmayı bıraksa, ona karşı daha dürüst biri insan olsa vicdanı da hat rahat olacaktı  ama iş işten geçmişti.

 

Necla Hanım keşke böyle kötü niyetli biri olmasaydım dedi ve bir daha komşularına karşı art niyet beslemedi, Meral Hanımın hayrı için de çeşme yaptırdı ve o da iyi bir insan oldu. Çünkü ölüm her şeyi yok ediyordu. Üç günlük dünya için kıskançlığa gerek yoktu. Sevgi varken, takdir etmek varken tüm kötü duygular ve kötü davranışlar insan olana yakışmazdı.

0 Comments:

Yorum Gönder

Deneme