Saatleri
Ayarlama Enstitüsü Kitabında Geçen Özlü Sözler
Kitapta Hayri’nin saatlere olan
merakı, tutkusu ve Halit ile tanışıp Saatleri Ayarlama Enstitüsünü kurmasından
bahsedilir. Ayrıca Hayri’nin çalışkan, azimli ve saf olması da ayrı bir
durumdur. Eşi ve en yakın arkadaşı tarafından aldatılan Hayri’nin temiz niyetli
olması da insanı duygulandırmaktadır.
Kitapta geçen özlü sözler şunlardır:
“Refahın yolu sağlam bir zaman
anlayışından geçer.”
İnsan insana, insanlara hangi
derdini anlatabilir? Yıldızlar birbiriyle konuşabilir, insan insanla konuşamaz.
“Bir ihtiras ne kadar masum olursa
olsun yine tehlikeli bir şeydir.”
“Kitaplara bakarsanız, kendilerini
dinlerseniz, insanoğlunun esas vasfı akıldır.”
“Kendimize daima yaşanacak iklim
yaratmaktan başka ne yaparız? Hâl denen keskin bıçak sırtında oturamayacağımıza
göre.”
“İnsanla uğraşmak çok güçtür ve
zaman ister.”
“İnsan yaradılışı tam bir eşitliğe
razı olamaz. Ufak tefek imtiyazların teşvikine de muhtaçtır.”
“Hepimiz ömrümüzün kısalığından
şikayet ederiz; fakat gün denen şeyi bir an evvel ve farkına varmadan harcamak
için neler yapmayız?”
“İyilik dahi, ancak ceza görmesi ve
ayıplanması icap eden bir kötülüğün bulunmasıyla kabildir.”
“Bütün hayatım boyunca dikkat
ettim. İnsanın daima en çok korktuğu şeyler başına geliyor.”
“Ben aşktan daima kaçtım. Hiç
sevmedim. Belki bir eksiğim oldu. Fakat rahatım. Aşkın kötü tarafı insanlara
verdiği zevki eninde sonunda ödetmesidir. Şu veya bu şekilde... Fakat daima
ödersiniz... Hiçbir şey olmasa, bir insanın hayatına lüzumundan fazla
girerseniz ki bundan daha korkunç bir şey olamaz...”
“Şu hakikati kendi hayatım bana öğretti:
İnsanoğlu insanoğlunun cehennemidir. Bizi öldürecek belki yüzlerce hastalık,
yüzlerce vaziyet vardır. Fakat başkasının yerini hiçbiri alamaz.”
“Hadiseler unutulmaz. Onları
unutturan tesirlerini hafifleten, varsa kabahatlerini affettiren daima öbür hadiselerdir.”
“Her insan ne kadar müspet yaratılışta
olursa olsun ölümden sonra tekrar dirilmeyi düşünür, özler. Bu hayat dediğimiz
mihmetler silsilesin çok ileri zamana, müpheme atılmış bir mükafatı gibidir. En
müsait ve daima kazanacak kağıtlarda oynanan bir oyun gibi, yeniden adeta
baştan aşağı beğenmek, inkar ermek, değiştiğinden dolaylı sevinmek için
kalmışa benzeyen küçük bir mazi şuurundan başka her şeyi, her tarafı değişmek,
güzelleşmek şartıyla tekrar yaşamaya başlamak insanlığın elbette
vazgeçemeyeceği bir hülyadır.”
“İnsanların saadet anlayışları da
gariptir. Kitaplara bakarsanız, kendilerini dinlerseniz , insanoğlunun esas
vasfı akıldır. Onun sayesinde diğer hayvanlardan ayrılırlar. Beylik sözüyle,
hayata hükmederler. Fakat kendi hayatlarına teker teker bakarsanız bu yapıcı
unsurun zerre kadar müdahalesini göremezsiniz.”
“İnsanoğlu daima insana muhtaçtır.”
“İnsan çocukluğunda aldığı terbiyeyi unutmuyor.”
0 Comments:
Yorum Gönder
Deneme