Kısa Münazara örnekleri etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Kısa Münazara örnekleri etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

Meslek Seçiminde Maddi Doyum Mu Manevi Doyum Mu Daha Önemlidir Konulu Münazara

 

Meslek Seçiminde Maddi Doyum Mu Manevi Doyum Mu Daha Önemlidir Konulu Münazara


Meslek seçiminin asıl sebebi temel ihtiyaç ve isteklerimizi karşılamak olmaktadır. Fakat bir insanın bu hayatta en çok değer verdiği kavram mutluluktur. O zaman insanın temel ihtiyaç ve isteklerini karşılarken mutlu olması gerekir. Yani sadece yüksek gelirli bir meslek sahibi olmak kişiyi tek başına mutlu yapmaz. Meslek seçiminde manevi doyum daha önemlidir. İnsan yaptığı işten zevk alıyorsa, yaptığı işi iş olarak görmüyorsa zaten manevi olarak doyum alıyordur ve manevi doyum maddi doyumun da artmasını sağlar.  


Mutlu olmadığımız bir işte sadece parası için çalışmak bir yere kadar bizi mutlu eder ve bir zaman sonra sevmediğimiz işten sıkılmaya ve başka arayışlar içine girmeye başlarız. Bunun için meslek seçiminde manevi seçim daha önemlidir. Büyük icatlar gerçekleştiren bilim insanları, muhteşem kitaplar yazan büyük yazarlar çok param olsun, çok zengin olayım diye  hareket etmemişlerdir. 


Merak duygusu, işine olan tutkusu ve işinden aldığı manevi haz o kişileri başarıya ulaştırmıştır. Manevi olarak işine dört elle sarılan kişi büyük başarıla elde eder ve başarıların sonucunda da maddi gelir elde edilir. Bunun için meslek seçiminde manevi doyum daha önemlidir. Manevi doyum zaten kişinin maddi açıdan da iyi olmasını sağlar.

Eski İnsanlar Daha Mutludur Konulu İkinci Münazara

 Eski İnsanlar Daha Mutludur Konulu 2.Münazara 


Günümüz insanları her ne kadar bilim ve teknolojinin hızla gelişmesi ile istediği çoğu şeye kavuşmuş, tüketim çılgını insanlar olmuş, gözü doymayan kimseler olmuştur. Her şeye daha kolay kavuşmasına rağmen yine de eski çağlarda yaşayan insanlar kadar mutlu olamamıştır. Çünkü ilkel çağlarda yaşayan insanlar daha mutludur. O zamanki insanlar ihtiyaçlarını karşılamak için çok çalışıyorlar, yürüyorlar ve doğal besleniyorlardı. Kimseye oturduğu yerden  pizza, hamburger gibi yiyecekler gelmiyordu. İnsanlar avcılık ve toplayıcılıkla geçindiği için o gün bir hayvan buluyorsa yiyorlar bulamıyorsa yemiyorlardı. Yani vücutlarında günümüz insanları gibi fazla yağ biriktirmiyorlar, çok hareket halinde oluyorlar, yoruluyorlar, alın teri döküyorlar ve yorgunluktan da rahat bir uyku çekiyorlar ve daha mutlu oluyorlardı.

Sabah kalktıkları zaman tekrar hareket halinde yemek aramaya çıkıyorlar, bir ateşin başında akşam olduğu zaman toplanıyorlar, konuşmalar yapılıyor, destanlar anlatılıyor, yüz yüze iletişim kuruluyor ve insanlar doğal bir şekilde yaşayıp gidiyorlardı. İnsanlar arasında güven bağları daha kuvvetliydi ve günümüz insanları gibi bencil kimseler değillerdi. Herkes kendine yetecek kadar olanı alıyor fazlasını almak istemiyordu. Çünkü insanlarda mal biriktirme hırsı, daha iyi olma, daha başarılı olma hırsı yoktu. 

Birimiz hepimiz için hepimiz birimiz için anlayışı vardı. Biri hastalandığı zaman o hastalığın tedavisinde doğal yollara başvuruluyor hastalanan kişi günümüzdeki gibi hemen antibiyotiklerle iyileşmeye çalışmıyor, doğal yollardan, bitkisel karşımlar ile iyi oluyordu. İnsanlar arası iletişim yüzü yüz yüzeydi ve daha çok samimiyet, yardımlaşma ve dayanışma vardı. İnsanlar daha sosyaldi. Çocuklar çocukluğunu yaşayabiliyor ellerine bir teknoloji aleti alıp odalarına kapanıp kendi beyinlerini çürütmüyorlardı. Çünkü o zamanlar mağaralarda yaşıyorlar bir odaları da yoktu, o zamanlar bilim ve teknoloji de gelişmemişti.

Bunun için her şey doğal oluyordu ve haliyle insanalar da daha mutlu oluyordu. En ufak bir zorlukta herkes bir yerlere dağılmıyor, birlik ve beraberlik oluyor, huzur oluyordu. Onun için eski insanlar daha mutluydu. O zamanlarda yaşam koşulları daha zorlayıcıydı ama insanlar daha iyiydi, daha güvenilirdi ve daha mutluydu. Çünkü doğal beslenme vardı, günümüzdeki gibi yemekten kaynaklanana hastalıklar fazla olmuyordu o çağlarda. Oysa günümüzde her türlü hastalık çoğu zaman yanlış beslenme şeklimizden dolayı olmakta ve insanlar da bunun için mutsuz olmaktadır.

Günümüz İnsanları Daha Mutludur Konulu Münazara

 Günümüz İnsanları Daha Mutludur Konulu Münazara


İlkel çağlarda insanlar yemek bulmak için günlerce, haftalarca  arayış içine girer ve bunun için de avcılık ve toplayıcılıkla  geçinirlerdi. En basit gereksinimlerini karşılamak için çok zaman geçmesi gerekirdi ve o zamandaki insanların zamanı da boş yere akıp giderdi. Oysa günümüzde bilim ve teknolojinin hızla gelişmesi, insanoğlunun kendini geliştirip iyi yerlere gelmesi ilkel çağlardaki gibi insanların zor hayat koşullarında yaşamasını sona erdirmiştir. Günümüz insanları daha mutludur çünkü istediği şeylere ulaşabilmesi daha kolaydır. Günümüz insanları daha mutludur çünkü gündemde ve dünyada olan gelişmelerden internet sayesinde  anında haberdar olmakta ve gelişmelere kayıtsız kalmamaktadırlar.

Teknoloji geliştiği için bir taşla birden fazla kuş vurulmaya başlanmış ve insanlar kısa zamanda kendi faydalarına, kendi eğlencelerine daha iyi zaman ayırmaya başlamışlardır. Günümüz koşullarında eğitim sistemleri daha iyi geliştiği için insanlar cahil kalmaktan kurtulmuş  ve kendilerine, içinde yaşadığı topluma faydalı olmak için icatlar yapmış, keşifler yapmış ve insanlığa katkı sağlamışlardır. Günümüz insanları daha mutludur çünkü isteğimiz bir şeye ulaşma imkanı daha kolaydır. Aklını kullanana ve çalışkan olan insan istediği şeylere alabilir ve  temel gereksinimleri için çok fazla kendini yormaz. Fiziksel gücü fazla kullanmadan çalışarak iyi yerlere gelebilir ve kendini maddi açıdan güvence altına alabilir. Günümüz insanları tiyatroya gitmekte, sinemaya gitmekte, konserlere gitmekte ve orada duygularını coşkulu bir şekilde yaşayabilmekte, öğrendiği şeyler ile kendini başka insanların yerine koyabilmekte yani empati kurabilmektedir. Günümüz insanının hayat kalitesi daha yüksektir.

 İnsanlar eskiye nazaran eğitim ve öğretime çok önem vermekte, çok okumakta ve zihnini yeni bilgileri öğrenmek için meşgul etmekte ve böylece çalışarak mutlu olmaktadır. Günümüz insanları daha mutludur çünkü sadece fiziksel çalışma ile kazanç sağlanmamakta insanlar sabahtan akşama kadar fiziksel çava gerektiren işlerde çalışmayarak da gelir elde edebilmektedir. Çok iyi çalışmayan kimseler ise fiziksel güç gerektiren işlerde çalışmaya devam ederek kendini mutlu edebilmektedir. Günümüzde her şey daha iyi geliştirdiği için insan sağlığı da daha ön plana çıkmıştır.

Geçmiş yıllarda insanlar herhangi basit bir hastalıktan tedavisi bulunmadığı için ölebiliyordu. Oysa günümüzde tıp alanında gelişmeler kat kat fazla olduğu için artık her türlü hastalığın olma da çoğu hastalıkların tedavisi bulunabilmekte ve insanlar hemen hayattan ayrılmamaktadır. Çünkü sağlık sektörü eskiye nazaran müthiş bir şekilde ilerleme göstermiştir. Bunun için günümüz insanları daha şanslı ve daha mutludur. Ulaşımda, sağlıkta, tarımda, ticarette, ekonomide vb her alanda gelişe günümüzde daha çok olmuş bundan dolayı günümüz insanları da daha mutludur.

"Eğitimde Robotlar Öğretmenlerin Yerini Tutabilir." Konulu Münazara Yazınız.

 Eğitimde Robotlar Öğretmenlerin Yerini Tutabilir Konulu Münazara Yazınız.


 

Bilim ve teknoloji her alanda yaşamımıza girmeye devam etmektedir. Teknolojik aletler, hayatımızı kolaylaştırmakla kalmayıp aynı zamanda bize çok şey de öğretmektedir. Teknoloji her alanda olduğu gibi  eğitim alanında da hayatımıza girmiştir. Eğitimde robotlar öğretmenlerin yerini alabilirler çünkü yeni geliştirilen teknolojik ürünler, empati kurma yeteneğine sahip olan robotlar çocukların daha çok ilgisini çekmektedirler. Yapılan bir ankette ise çocukların robotları daha etkili dinlediği de ortaya çıkmıştır. 


Yine yapılan başka  araştırmaya göre önümüzdeki yirmi yılda  öğretmenler kendilerini öğrencilerine kanıtlamak için, kendilerini daha çok geliştirebilmek için bir baskı altına girecek. Video temelli eğitimin  ve online eğitimin ilerlemeye  başlaması ile eğitimdeki değişim  iyice hissedilmeye başlanmıştır. Kaldı ki  eğitim-öğretim alanında her gün inovasyon adında yeni bir gelişme yaşanmakta ve buna her gün  bir yenisi eklenmektedir. Özellikle yapay zeka alanındaki ilerlemelerle birlikte eğitim süreçlerine robotların dahil edilmesi konusunda çalışmalara da başlanmıştır. Sizlerin eğitimde öğretmenlerin yerini asla robotlar tutamaz dediğini de duyar gibiyim. 


Duruma şöyle göz attığımızda evet kimi nitelikli öğretmenlerin yerini robotlar tutamayabilir ama şunu da kabul etmek gerekir ki dünyada görev yapan her öğretmen nitelikli ve kendini geliştirmiş bir yapıya sahip olan kimseler değildir. Çocuklar arasında ayrım yapan, çocuklara başarılı olması konusunda çeşitli yönlerden baskı yapan öğretmenlerin yerine;  baskı yapmayan, çocukları her ne kadar duygusal olarak anlamasa da onlara baskı yapmayan, onlara çok sayıda şeyler öğreten  robot öğretmenlerin olması da daha iyi olmaz mı sizce.  Bence öyle öğretmenlerin yerine öğrencilere daha iyi davranan ve onlara her şeyi öğreten robot öğretmenlerin eğitime girmesi de son derece çocuklar için büyük kazanım sağlayacaktır.



 Robotların nasıl  bilgili olduğunu, öğretmenlerin yerini nasıl daha kolay tutabileceğini şu örnekle de açıklayabilirim:  Finlandiya’nın Tampere şehrindeki bir ilköğretim okulunda pilot uygulamaya başlanmıştır. Bu pilot uygulamada şunlar yaşanmıştır:   “Elias” isimli robotlar öğrencilerin yabancı dil eğitimine destek vermiştir ve vermeye de devam etmektedir. . Elias adındaki bu robot yirmi üç çeşit dil bilmektedir.23 dil konuşabilen robotlar öğrencilerin sorularına yanıt verebilecek gerekli yazılıma sahip olarak eğitime kazandırılmıştır.


  Elbette burada öğretmenleri kötülemek ya da onları bilgisiz olarak nitelemek değildir maksadım ama dünyada o kadar hızlı gelişmeler oluyor ki hiçbir şey, hiçbir şeyin yerini asla tutamayacak diye kesin bir yargıya varmak da hiçbir zaman mümkün olmayacaktır sevgili arkadaşlarım. Bazen mümkün olmaz dediğimiz şeyler bizi mümkün olup bizi şaşırtabiliyorsa robotlarda belki öğretmenlerin yerini tutabilir şaşırmamak gerek.

“Eğitimde Robotlar, Öğretmenlerin Yerini Tutamaz.” Konulu Münazara Yazınız.

 “Eğitimde Robotlar, Öğretmenlerin Yerini Tutamaz.”  Konulu Münazara Yazınız.


 Eğitim ve öğretimin mimarı öğretmenler , çocuklara sadece akademik bilgi ve beceri öğretmenin yanında aynı zamanda insan olabilme, nasıl daha iyi insan olabilirim düşüncesi ile hareket etme , insan olduğu için ona duyguyu hissettirebilme gibi çok sayıda değerler öğretir. Gelecekte eğitimde robotlar, öğretmenlerin yerini tutacak diye söylemler şimdiden dilden dile dolaşmaya başlamıştır. 


Bir kere robot insan değil ki nasıl insanın yerini tutabilsin. Robot da insanlar tarafından yapılmış, içine geniş bilgiler yerleştirilmiş bir teknoloji ürünüdür. Elbette robotlardan farklı alanlarda yararlanılır ve bu insan için faydalı bir şeydir de ama eğitim ve öğretimde bir öğretmenin sevgisini, sıcaklığını çocuklara yerleştirecek olan asla bir robot değildir. Bunu yapacak olan, her hali ile karşımızda duran, insan olan, insani duygulara sahip olan ve bunun için de elinden gelen her türlü fedakarlığı yapacak olan öğretmenlerimizdir. 


Robotlar ile ilgili şöyle deniliyor: Robotlara empati kurmayı öğretmeyi hedefleyen bir proje kapsamında bir robot Avrupa'daki okullarda çeşitli dersler veriyor.   Oldu ki robotlar  birkaç çeşit empati örneğini öğrencilere hissettirdi diyelim fakat insan öyle büyük ve akıllı bir canlıdır ki, çeşitli duygu ve düşüncelere sahip bir varlıktır ki her insanın aynı olacağını, aynı şeyleri düşüneceğini ve olaylara aynı yaklaşacağını düşünmek imkansızdır. Siz robotlara tutup da her insanın beynini , beyninden geçen duygu ve düşünceleri yerleştiremezsiniz. Çünkü insan durağan bir canlı değil, kendini geliştiren, ilerleten bir canlıdır ve kişi günden güne bile değişebilir. Her insanın empati kurma biçimi bile farklı olabilir. 



Yapılan araştırmalarda öğrencilerin robotları öğretmenlerden daha iyi dinlediği gibi bilgiler yer alıyor bu araştırmalarda. Çocuklar ilk başta dikkatlerini çeken bu teknoloji harikasını ilgi ile izleyebilir, dinleyebilir ama çocukları bilirsiniz bir süre sonra oyuncaklardan sıkılmaya başlar ve insana ihtiyaç duyarlar. Karşılarında kendileri gibi duran, konuşan, gülen, yeri geldiği zaman duygulanan öğretmenlerini isterler. Bir dertleri, bir sıkıntıları olduğu zaman bunu öğretmenleri ile  paylaştıkları zaman  insan olduğunu daha iyi anlar çocuklarımız. 


Düşünsenize sevgi isteyen bir çocuğa robot sevgi sözcüklerini sadece söyleyebilir ve belki sesini de biraz da yumuşatabilir ama hiç insan gibi sevgi sözcüklerini çocuğa hissettirebilir mi? Tabi ki de hissettiremez. Çocuklar derinliği olan konularda robota değil öğretmene gereksinim duyarlar.  Çünkü bu ve bunun gibi daha nice güzel değerleri (yardımseverlik, empati kurma becerisi, eleştirel düşünme becerisi, dayanışma, merhamet vb. ) çocuğa hissettiren kişi insandır, çocuğun kendi ailesinden biri gibi gördüğü güzel öğretmenidir. Öğretmen, öğrencisi ile sosyal bağlantı kuran kişidir.  Öğretmen öğrencisine yeri geldiği zaman spontane davranır yani doğaçlama yapma yeteneğine sahip kişilerdir öğretmenler. Bunu bir robottan bekleyemeyiz herhalde. Onun için de öğretmenlerimizin yerini değil robotlar daha hangi teknolojik icatlar yapılırsa yapılsın hiçbiri onların yerini alamaz. Ha şunu da es geçmemek gerekir: Doğrudur robotlar eğitimde işe yarayabilir fakat öğretmenin yerini asla tutmaz ancak öğretmene asistanlık yapabilir:)