Kader İle İlgili Konuşma

 

Kader İle İlgili Konuşma


 Alın yazısı, alın yazgısı deriz aslında kadere. Varlıkların ve olayların  bütün halleri ve vasıfları ile, nedenleri ve koşulları ile, haiz olacakları kuvvet ve kabiliyetleriyle, varlık alemine gelecekleri zaman ve mekanlarıyla Cenab-ı Hak tarafından ezelde tayin buyurulması ve bir tertip ile kaydedilmesi demektir.  Kısaca kader; Yüce Allah’ın tüm olacak olayları önceden bilmesidir. Genelde buna pek kimsenin itirazı olmaz. Çünkü Rabbimiz sonsuz ilme sahip olduğu gibi, ayrıca zamandan üstündür ve bütün geçmiş ve gelecek O’nun bilgisindedir . Çünkü alemlerin Rabbi olan Allah’tır ve  Allah her şeyi bilir.

 

Sevgili öğretmenim, değerli arkadaşlarım

Kadere inanmak İslam dininde imanın esaslarından biridir. Çünkü kaderimizi Yüce Allah belirler, bizlerin ne yapacağını ya da ne yapmayacağını Yüce Allah önceden bilir. Çünkü o sonsuz ilim sahibi olandır. Allah’ın ilmi sonsuzdur ve her şeyin nasıl sonuçlanacağını en iyi şekilde bilir. Gaybı yani geleceği yalnızca Allah bilir ve bu bilgiye sahip olan tek varlıktır. Bu nedenle, bir Müslüman’ın kaza ve kadere iman etmesi, Allah’ın ilmi ve kudretine olan inancının bir gereğidir.  Kader kavramında bir Allah’ın iradesi vardır bir de kulun iradesi vardır. Örneğin;  Her gün sabah güneş doğup akşam batıyorsa bu Yüce Allah’ın ilmi sayesinde olur ve buna kimse engel olamaz.

 

Yıldızların belli bir düzen içinde olması, dünyanın belli bir düzen doğrultusunda yaratılması Yüce Allah’ın sonsuz ilmi ile olur ve bu kaderdir. Ya da anne ve babamızı kendimiz seçemeyiz bu da kaderdir ama sınava çalışmayıp  sınavdan düşük aldığımızda bu benim kaderimmiş demek ,kolaya kaçmak, tembelliğe sığınmaktır. Çünkü insanın kendi iradesi ile olan durumlar da vardır ve bunu da Yüce Allah önceden bilir. Kişinin kendi özgür iradesi  işlediği fiiller de vardır. Bunları Allah’ın zorlaması ile değil, irademizin tercihi ile yaparız. Kul kendi tercihini nasıl kullanırsa, Allah ona göre yaratır.   Yani çalışırsak kazanırız ve başarılı oluruz. Çalışmazsak aç kalırız ve başka insanlara muhtaç oluruz. Çalışmayıp bir de üstüne yoksul olmak kaderimmiş demek kader değil tembellik, kadere bahane bulmaktır. Anlatacaklarım ve bildiklerim bunlardır. Dinlediğiniz için teşekkür ediyorum.

Refika Gürkan’ın Gazze’de Çocuk Olmak Şiiri

 

Refika Gürkan’ın Gazze’de Çocuk Olmak Şiiri

 

İsrail Filistin’de binlerce çocuğun canını almıştır. Hayatta kalanlar ise ya annesiz, ya babasız ya da ailesinin tamamını kaybetmiştir. Katil İsrail’in yaptığı zalimlikler ve zulüm ne yazık ki bitmek bilmiyor. İslam ülkelerinin ve diğer dünya ülkelerinin bir an önce bu zulme hayır demesi gerekir ve İsrail’e gereken cezanın en ağır hali ile verilmesi gerekir.

 

Gazze'de Çocuk Olmak (Refika Gürkan)


Gazze’de çocuk olmak nedir, bilir misiniz?
Dağılan şarapnel parçaları arasında koşmak
ve ölümün kıyısında kan rengi bir hayatı kovalamak..

Gazze’de çocuk olmak nedir, bilir misiniz?
Oyuncak bir bebeğin hayali süsler düşlerimi
Hayatta hiç oyuncağım olmadı benim,
ama hep o hayalle savdım korku dolu gecelerimi.
Ansızın patlayan bir bomba sesiyle
Fırlarım yatağımı serdiğim kapı arkasından
Ayaz kesen bir korkudan buz tutmuş el ve ayaklarım..


Gökyüzünde karanlığın hükmünü bozan bir ışık kümesi
Aydınlatır camları kırık virane odamızı..

Çocuklar ışık oyunlarını çok sever, bilirsiniz
ama Gazze’li çocuklar değil..
Ölesiye korkar onlar, patlayan her ışıktan..

Ben de çocuğum..Gazzeliyim.. Korkuyorum..

Gerçek yıldızlar yüzünü gösteremez Gazze semalarında
İzin vermez ölüm yüklü bulutlar sevimli pırıltılara..

Çığlıklar yükselir Gazze’de,
Bu bulutlardan yağan ışıkların ardından..
Sanki bir ahtapotun kolları kuşatmış göklerimizi,
ve ölümün soğukluğu dolaşır peşin sıra evlerimizi..

Gazze’de çocuk olmak nedir, bilir misiniz?
Dağılan şarapnel parçaları arasında koşmak
ve ölümün kıyısında kan rengi bir hayata tutunmak..

Çocuğum deyip geçmeyin sakın! Ablayım ben de..
Kol kanat olurum, korkuyla çırpınan kardeşime..
Abla olmak zor.. çocuk olmak daha zor..
Hem abla hem çocuk olmaksa, inanın, çok daha zor..

Cansız bedenimin zaman zaman yorulduğunu
Anneme bile belli etmeyeceğim ya,
Bir de titremese ayaklarım soğuk ve açlıktan..

Gazze’de de çocukların acıktığını bilir misiniz?
Bilemediğinizse, günlerdir acıkınca uyuduğumuz..
Akşam bir parça ekmek verdi annem elimize,
dedim kendimce 'Ablayım ben, yemesem de olur'
Uzattım elimdekini, önce gözlerimin taa içine
sonra da ekmeğime bakan kardeşime..


Gazze’de çocuk olmak nedir, bilir misiniz?
Açlıkla uykuya dalmak, uyanınca hala aç olduğunu hatırlamak..
ve açlığın sınırında, yalnızlığın kucağında yaşamla savaşmak..

Babamız gelecek diyor annem, kardeşim her sorduğunda
ve kaçırıyor endişeli gözlerini, devam ederken;
Babamız yiyecek dolu bir sepetle dönecek evimize..

Üç gün oldu babam evden gideli
Geri gelmeyecek bir babanın, beklemek yolunu..
nasıl bir duygudur, bilir misiniz?
Gazze’li çocuklara sorun, öğrenmek isterseniz..
Gelsin evimize babam yeter ki,
Hevesim yok yiyecek dolu sepetinde..
Görsün onu yanımızda, sadece gözlerimiz..

Gazze’de çocuk olmak nedir, bilir misiniz?
Sokaktan gelen siren sesleriyle uyanmak,
Uykusuz geçen gecenin sabahında..
ve mavisi griye çalmış bir gökyüzüne uyanmak her sabah..

Uyanmama korkusuyla
uyumama gayreti arasına sıkıştırılmış bir yaşamı
Mavi ve yeşilden mahrum bırakılmış bir dünyada,
Bir parça umutla besleyerek yaşamak.. ama inadına yaşamak..

Gazze’de çocuk olmak nedir, bilir misiniz?
Dağılan şarapnel parçaları arasında koşmak,
Avucumuzdan çalınan yarınlarımızı kovalamak..
ve bu kovalamaca içinde, ölümün kıyısında
Kan rengi bir hayata tutunmaya çalışmak..


Gazze’de çocuk olmak nedir, bilir misiniz?
Bilmedi ayaklarım benim, okul yolunu hiç..
Okul yolunda anılarım olmadı benim
Arkadaşlarla top sektirecek bahçemiz yoktu..
ve durmaksızın koşacak yemyeşil kırlarımız..

Ölümün soğuk yüzüyle, doğarken tanıştık biz..
Dost ve düşmanlığın ne demek olduğunu
İlk adımlarımızı atarken öğrendik hayata..

Korku nedir bilmedik biz, kan kokusuyla yaşamaktan..

Ağaçtaki son yaprağın hikayesini bilirsiniz..
Rüzgarın inadına nasıl da gayretle tutunur ağaca..
O son yaprak düşmeden gösteremez yüzünü
Kışın soğuk çıplaklığı kapıdan..


Gazze’de her çocuk bir son yaprağıdır mevsimin,
Savrulmaya inat tutunur vatanın toprağına..

Dağılan şarapnellerin arasında koşmak..
Ardı sıra yükselen siren sesleriyle yarışıp
Yıkık dökük binaların arasında kaybolmak..
Kan rengi de olsa hayata ölesiye tutunmak..

Bir sonraki sokakta ölümle yüzleşene dek,
Koşmak.. daha da hızla koşmak...

Gazze’de çocuk olmak nedir, gayrı siz bilirsiniz..

10 Atasözü ve Anlamı

 

10 Atasözü ve Anlamı

 

 

Dil yüreğin kepçesidir: Kişi içinde ne varsa, ne duyuyor, ne düşünüyorsa onu söyler,  ona göre davranır.

Döven öküzünün ağzı bağlanmaz: İmkanları geniş bir işin başında bulunan kimse bunlardan az da olsa faydalanır.

Çömçe tutan elim olsun, ocaklıkta yerim olsun: Her insan küçük de olsa bir yerde baş olmak ister.

Emme isteyen çocuk ağlar: Hakkını aramasını bilmeyen kişinin işi görülmez.


Emanetin canı gözünde olur: Kullanılmak üzere geçici olarak verilen emanet şeyler genellikle kalitesiz, eski olur. Hiç umulmadık yerde ve zamanda emanet mala zarar gelir, zor durumda kalınır.

Çarık çarıkla, sarık sarıkla: Hayatta herkes kendi seviyesindeki kimselerle bir arada olmak ister.

Başına gelen bilir: İnsan kötü bir durumu ancak kendisi yaşadığı zaman iyi anlar. Bundan dolayı aynı kötü durumu yaşayan kişiye de ancak o zaman hoşgörülü davranır.

En  kolay iş ekmek yemek, o da çiğnemeden yutulmaz: Her işin bir zorluğu vardır. Her iş için mutlaka bir emek sarf etmek gerekir.


Emanet eşeğin kuskunu yokuşta kopar: Ödünç  alınan araçlarla başlatılan işlerden çoğunlukla güzel sonuçlar alınamaz.

Gelen git denilmez: Çağrılmadığı halde kendiliğinden gelen bir misafir kovulmaz kabul edilir.

Her ziyan bir öğüttür: Kişi gördüğü her kötülükten, uğradığı her zarardan bir ders çıkarmalıdır.

İnsan Ne İle Yaşar Kitabında Geçen Özlü Sözler

 

İnsan Ne İle Yaşar Kitabında Geçen Özlü Sözler

 

Şeytan ve meleği temsil eden karakterleri öykülerinde kullanarak, insanın er ya da geç iyiliğin peşinden gidebileceğini anlatmak ister. Tolstoy 1885'te yayımlanan bu esere adını veren "İnsan Ne İle Yaşar" adlı öyküde, insanların özünde iyilik olduğunu ve durum her ne olursa olsun iyilik yapması gerektiğini anlatır.

İnsan Ne İle Yaşar kitabında geçen anlamlı ve mesaj verici sözler şunlardır:

 

" Dünyada barış, insanda iyi niyet olmalı!"

"İnsan her şeyi öğrenebilir, yeter ki istesin."

“Bütün insanlar kendi esenlikleri için harcadıkları düşünceyle değil, insana verilen sevgiyle yaşarlar.”

“Dünyanın bin türlü hâli var,”

“Adam bir yılın hesabını yapıyor, oysa akşama kalmadan öleceğini bilmiyor.”

“Cahille uğraşmak ne zor iş.”


“Allah beni 3 hakikati öğrenmem için Dünyaya yolladı. Allah'ın bana söylediği ilk soru şuydu. 'İnsanın kalbine ne hükmeder?' ve anladım ki insanın kalbine sevgi hükmeder. ikinci soru ise 'İnsana ne verilmemiştir ? ' İnsana kendi ihtiyaçlarının bilgisi verilmemiştir. ve üçüncü soru ise 'İnsan ne ile yaşar?' ve anladım ki İnsanın elinde hiç bir şey olmasa bile Allah sevgisi olsun yeter. Yani insan Allah'a inanmadan yaşayamaz.”

“Emek ucuz, ekmek pahalıydı.”

“Tüm insanların, kendilerine baktıkları için değil, sevgi sayesinde yaşadıklarını öğrendim.”

“Anladım ki insan içinde sevgiyle yaşar.”

“Bir saatte kaybettiğini bir yılda telafi edemezsin.”

"Hevesin olsun yeter. İnsan her şeyi öğrenebilir."

"Öyle horozlar vardır ki ,öttükleri için, güneşin doğduğunu sanırlar."

“Şunu sakın unutmayın : tek önemli an vardır, o da şu andır. En önemli an şimdidir. En gerekli kişi o an kiminleysek odur çünkü kimse bir daha başka biriyle görüşüp görüşemeyeceğini bilemez. Ve son olarak yapılması gereken en önemli iş iyilik yapmaktır çünkü insanın dünyaya gelişinin tek amacı budur .”

“Kıvılcımı söndürmezsen, ateşi zapt edemezsin...”

"Sadece kitap okumak yetmez insana. Bazen meydan okumalı; kendine, hayata, dünyaya.."

“Herkesten çok güldü. Belli ki acı çekiyor.”

“Kalbine bir sor böyle yaşanır mı hiç?”

“İnsan anne ve babasız yaşayabilir fakat Allah olmadan yaşayamaz.”

“Bir insanın canını almak ciddi bir günah. Bir ruhu yok etmek kolay, peki sonra sizin ruhunuz ne olacak?”


“İnsanlar sadece kendi hayatları için kaygılandıkları, kendilerini kolladıkları için yaşar sanırdım, oysa onları yaşatan tek şey sevgiymiş.”

“Bugün zengin olduğun hâlde yarın kendini dilenirken buluverirsin.”

“Kötülük kötülükle yok edilebilseydi Tanrı bunun yolunu muhakkak bizlere gösterirdi.”

“İnsan öldürmek kolay, ama kan ruhuna da sıçrar.”

“Kim severse, Tanrıya yaklaşır; Tanrı da ona yaklaşır. Çünkü o, sevgiyi yaratandır.”

"Musibete boyun eğersen, gün gelir musibet de sana boyun eğer."

“İki insan arasındaki kötülük sadece birinden mi çıkar? Kötülük iki taraflıdır. Onun yaptığı kötülüğü görüyorsun ama kendininkine gözlerin kapalı.”

“Belki de hayatımızı değiştirecek insan, yolda yürürken sessiz sedasız geçmiştir yanımızdan.”

“Başkasının bir günahını örtersen, Tanrı senin iki günahını affeder.”

"Biri sana kötü bir şey mi söyledi, aldırmayacak doğrusunu göstereceksin.”

“Kin senin gözünü kör etmiş. Hep başkasının günahını görüyor, kendininkini kulak ardı ediyorsun.”

“Bir erkeğin bir kadına verebileceği en güzel şey; ömrünün geri kalanında bütün kadınlardan vazgeçmiş olup, sadece onun için atan anlamlı bir kalp."

"İnsan annesiz babasız yaşar da Tanrısız yaşayamaz."

Özgürlük Sizin İçin Ne Demektir?

 

Özgürlük Sizin İçin Ne Demektir?

 

Özgürlüğünden vazgeçen kimse, insanlıktan, hak ve görevlerinden vazgeçmiş demektir der  Jean J. Rousseau. Özgürlük benim için bağımsız bir ülkede hiçbir ülkenin manda ve himayesi altında yaşamamak demektir. Özgürlük benim için başka insanların yaşama hakkına saygı duyup, kimseyi rahatsız etmeden dilediğini yapabilmek demektir. Özgürlük insanın gelişmiş bir ülkede mutlu bir şekilde yaşayabilmesi demektir. Özgürlük, hürriyet ya da erkinlik, birinin engellenmeden ya da sınırlandırılmadan istediğini seçebilmesi, yapabilmesi ve hareket edebilmesi durumudur. 

 

Sevgili öğretmenim, değerli arkadaşlarım

İnsan özgür olmadığı zaman kendi kafese kapatılmış gibi tutsak hisseder ve mutlu olamaz. Özgür olmayan bir ülkede bilim ve fen gelişmez, özgür düşünce gelişmez. Onun için de böyle ülkeler geri kalmış olmaya devam eder. Oysa gelişmiş ülke olmak için özgürlük olması gerekir. Çünkü özgürlüğün olduğu yerde bilim ve fen gelişir. Özgür olmak demek istediğin kadar çalışabilmek, istediğin kadar dinlenebilmek, eğlenebilmek ve hayatı yaşayabilmek, anın tadını çıkarabilmek demektir. 


Kendi yurdunda, kendi toprak parçanda kendini güven için de hissederek yaşayabilmen demektir özgürlük. Anlatacaklarım bunlardır. Dinlediğiniz için teşekkür ediyorum.

Ünlü Düşünürlerden Öğretmenlik Hakkında Özlü Sözler

 

Ünlü Düşünürlerden Öğretmenlik  Hakkında Özlü Sözler


Öğretmenler çocuklara yol gösteren, onları en iyi şekilde geleceğe hazırlayan eğitimci kimselerdir. Onların hakkı asla ödenemez. Çünkü öğretmenler fedakar ve  sorumluluk sahibi değerli insanlardır.


Öğretmenlik ile ilgili  ünlü düşünürlerin sözler şunlardır:

“Dünyada her şeye kıymet biçilebilir. Ama öğretmenin eserine kıymet biçilemez.” Arthur Ward.

“Dünyada her şeye değer biçilebilir, ama öğretmenin eserine değer biçilemez. Çünkü, onun eseri her şeydir ve hem de hiçbir şeydir.” (Socrates)

“Heykeltıraş mermere ne ise; öğretmen de çocuğa odur.”(Thomas Addison)
‘Eğitim ve öğretimin amacı makine yapmak değil, insan yetiştirmektir’. M. Kemal Atatürk


“Bir öğretmen için en kötü olay, öğrencilerinin ömür boyu kendisinin yanında kalmasıdır.”. Thomas Ewing

“Vasat öğretmen anlatır, iyi öğretmen açıklar, usta öğretmen gösterir, büyük öğretmen ilham verir.” Arthur Miller

'Yeryüzünde öğretmenlikten daha onurlu bir meslek tanımıyorum'. Diyojen

‘Yeryüzünde barışı sağlayacak sihirli değnek analarla öğretmenlerin elindedir. Eğitim demek, vücutta ve ruhtaki güzelliği ve mükemmelliği son mertebesine kadar geliştirmek demektir'. Eflatun

Bana bir harf öğretenin kırk yıl kölesi olurum. (Hz. Ali)
“İyi bir öğretmen, kendisini yavaş yavaş gereksiz kılabilen insandır.” ( Thomas J. Carrutbers )

“Bir öğretmen ebediyete hükmeden insandır. Tesirlerinin nerede biteceği asla bilinmez.” (Henry Adams)
“Vasat öğretmen anlatır, iyi öğretmen açıklar, usta öğretmen gösterir, büyük öğretmen ilham verir.” Arthur Miller.

“Öğretmenler için kimseye sağlanmayan olanakları yaratmak zorundayız. Bunu da bir an önce yapmalıyız; çünkü halk, her yönden yeterli bir eğitim görmezse, devlet, yeterince pişirilmemiş tuğlalardan örülen bir ev gibi çöküverir. Öğretmen, bir sanatçı gibi, işine büyük bir tutkuyla âşık olmalıdır.” (Anton Çehov)



“Öğrenmenin de maliyeti vardır, önceden öğrenenler indirimli fiyattan öğrenir; otoriteden öğrenenler özgürlük bedeliyle öğrenir; deneyerek öğrenenler etiket fiyatından öğrenir; hayattan öğrenenler gecikme zammıyla öğrenir; hayattan da öğrenemeyenler boşa gitmiş hayatlarıyla öğrenirler”. John Astor.

"Bir millet irfan ordusuna malik olmadıkça, savaş meydanlarında ne kadar parlak zaferler elde ederse etsin, o zaferlerin yaşayacak neticeleri vermesi, ancak irfan ordusuyla kaimdir." Atatürk

Cumhuriyet İle İlgili Özlü Sözler

 

Cumhuriyet İle İlgili Özlü Sözler


Cumhuriyet halkın iradesi, halkın yönetime  ortak olmasıdır. Cumhuriyet ile demokrasinin taşlarını döşemiştir Mustafa Kemal Atatürk.

Cumhuriyet ile ilgili özlü sözler şunlardır:

“Türk milletinin yapısına ve ilkelerine en uygun olan idare, Cumhuriyet idaresidir.” Mustafa Kemal Atatürk.

“Cumhuriyet, fikri hür, vicdanı hür, irfanı hür nesiller ister.” Mustafa Kemal Atatürk

“Cumhuriyet'i kuranların eğitimden anladıkları, bağımsız kafalar yetiştirmekti, bir fikre körü körüne saplanmamış, arayıp soran ve eleştiren kafalar; o güzel deyişle, "fikri hür, irfanı hür, vicdanı hür" kuşaklar!” Server Tanilli.


“Temelinde bağımsızlık harcı yatan Cumhuriyetimiz, İkinci Dünya Savaşı'ndan sonra emperyalistlerin ahtapot kollarında teslim edilmiştir. Öyle bir teslimiyettir ki, yer altı zenginliklerimiz çokuluslu şirketlerin emrindedir; öyle bir teslimiyettir ki, petrol, maden ve yabancı sermaye yasaları yabancı uzmanlarca hazırlanmıştır; öyle bir teslimiyettir ki, ülke topraklarının bir bölümü üs adı altında başka devletin genelkurmayına armağan edilmiştir; öyle bir teslimiyettir ki, ordumuzun silahları, araç ve gereçleri okyanus ötesi ülkelerin buyruklarına bağlanmıştır.” Uğur Mumcu

“Cumhuriyet milli birlik ve beraberliğin tek anahtarı. “ Erol Evgin

“Laiklik Cumhuriyetin aşil topuğudur.”  Bülent Ecevit.

“Benim naciz vücudum elbet bir gün toprak olacaktır ancak; Türkiye Cumhuriyeti ilelebet payidar kalacaktır.”

“Cumhuriyet, yüksek ahlaki değer ve niteliklere dayanan bir idaredir. Cumhuriyet fazilettir. Ey yükselen yeni nesil! İstikbal sizindir. Cumhuriyeti biz kurduk, onu devam ettirecek sizlersiniz.”


“Cumhuriyet, yeni ve sağlam esaslarıyla, Türk Milletini emin ve sağlam istikbâl yoluna koyduğu kadar, asıl fikirlerde ve ruhlarda yarattığı güvenlik itibariyle, büsbütün yeni bir hayatın müjdeleyicisi olmuştur.” Mustafa Kemal Atatürk

“Cumhuriyet rejimi demek, demokrasi sistemi ile devlet şekli demektir. Biz Cumhuriyeti kurduk, o on yaşını doldururken demokrasinin bütün icaplarını sırası geldikçe uygulamaya koymalıdır.” Mustafa Kemal Atatürk

En Sevdiğiniz Etkinlik Hakkında Konuşma Hazırlayınız.

 

En Sevdiğiniz Etkinlik Hakkında Konuşma Hazırlayınız.

 

En sevdiğim etkinlik ülkemin farklı şehirlerini görmek ve şehir şehir gezerek seyahat etmektir. Seyahat sırasında gittiğim yerleri de gün gün not tutarak günlük yazıyorum. Gezdiğim yerleri not almak, tattığım lezzetleri, tarihi ve doğal yerleri günlüğüme yazmak beni çok mutlu ediyor ve kendimi kültürel açıdan daha zengin ve daha bilgili hissediyorum. Sadece yaşadığım şehirde kalmak beni bir zaman sonra sıkmaya başlıyor. Oysa seyahate çıkmak insanın ruhunu açıyor, onu daha aktif kılıyor ve daha mutlu ediyor.

 

Sevgili öğretmenim, değerli arkadaşlarım

 

Seyahat etmenin bana çok faydası oldu. Eskiden insanlarla fazla konuşmazken  şimdi daha sosyal ve daha açık bir  insan oldum. Gittiğim yerler hakkında bilgi  edindim, müzeler   gezdim, doğal ve tarihi yerler gezdim ve oraların ilgi çekici ve yöresel yemeklerini, tatlılarını yedim. Bu sayede hem mutlu oldum, hem de genel kültürüm arttı. Seyahat etmenin  çok faydalı olduğunu düşünüyorum. Seyahat ederek stresimizi atıyoruz ve kendimizi daha neşeli ve daha mutlu hissediyoruz. Hayata dört elle bağlanıyoruz ve farklı yerleri gezmenin mutluluğunu anı anına yaşayabiliyoruz. Daha hareketli oluyoruz, hem yiyor, hem geziyor hem de öğreniyoruz.

 

 Yaratıcılığımız artıyor, daha çalışkan ve daha farklı düşünmeye başlıyoruz. En sevdiğim etkinlik seyahat etmek, şehir şehir gezmektir. Bir gün okuyup maddi durumum iyi olursa da ülke ülke gezeceğim ve hayatın tadını çıkarıp anı yaşayacağım. Anlatacaklarım bunlardır. Dinlediğiniz için çok teşekkür ediyorum.

Dedem Bir Kiraz Ağacı Kitabının Özeti

 

Dedem Bir Kiraz Ağacı Kitabının Özeti


Tonino, annesi, babası, şehirde yaşayan dedesi ve ninesi, köyde yaşayan dedesi  ve ninesi olan bir çocuktur. Dedesi Antonietta ve babaannesi Luigi’ydi. Köyde yaşayan anneannesinin ismi Teodolinda ,dedesinin ismi de Ottaviano’ydu. Şehirde yaşayan ninesi ve dedesini sürekli görmektedir. Onların bir de Floppy adında bir de köpekleri var. Onu her sabah yürüyüşe çıkartırken her zaman Tonino ile karşılaşırlar. Tonino  dedesi ve babaannesini  fazla sevmez. Köyde yaşayan ninesini ve dedesini daha samimi bulur ve daha çok sever.  Her ne kadar ailesi şehirde yaşasa da Tonino köy hayatını daha çok sevmekte ve bunun içinde annesine sürekli köye gitmek istediğini söylemektedir. Çünkü köydeki ninesinin ve dedesinin kümeste kazları, tavukları vardır. Köyde bir de annesinin küçükken üzerine sürekli çıktığı Kiraz Ağacı vardır. 


Bu kiraz ağacının adı Mutlu, annesinin adı ise Mutluluk’tur. Tonino köy hayatını çok sevmektedir çünkü orada özgürlük vardır, istediği gibi gezme vardır, ağaçlara tırmanma vardır. Şehrin baskıcı hayatı ve annesinin gerginliği yoktur.  Köyde hayatına devam eden Tonino anneannesine ve dedesine çok alışmıştır. Anneannesinin de sevdiği bir kazı vardır. Bu kazın adı ise Alfonsina’dır. Hayat  güzel bir şekilde devam ederken Tonino'nun anneannesi kalp rahatsızlığından dolayı hayatını kaybeder. Tonino her ne kadar bu duruma üzülse de anneannesi ile kazı aynı görür ve kaza baktıkça onda anneannesini hatırlar ve kaz artık onun için anneannesini simgeler. Dedesinin yanında kalmaya başlayan Tonino’ya dedesi kremalı yumurta yapar. Kiraz Ağacına tırmanmayı öğretir. Akordeon çalar ve daha birçok şey öğrenir. Böylece hayatı yaparak ve yaşayarak öğrenmeye devam eder. Anneanne öldükten sonra dedesinin akıl sağlığı yavaş yavaş bozulmaya başlar. Aklı sağlığı bozulmadan önce dedenin topraklarında belediyenin gözü vardır ve dede buna izin vermek istemez ve bu olayı kafasına çok takar. 


Daha sonra bir yaşlı bakım evine yerleştirilir ve orada iyice hastalanır ve ölür. Her şeye rağmen Tonino Kiraz Ağacı'nı kestirmez ve gelen ekiplere direnerek  başarılı olur. Köye okuldaki öğretmeni, arkadaşları ve hatta belediye başkanı bile gelir ve olayın yanlış anlaşıldığını, ağacın kesilmeyeceğini söyler. Böylece Tonino başarılı olur ve ağaç kesilmez. Sürekli kavga eden, ayrılan anne ve babası da daha sonra barışırlar, bir araya gelirler ve köyde bir hayat sürdürmeye devam ederler. Bir de kız kardeşi vardır ve onunla birlikte hayat güzel güzel devam eder. Kiraz Ağacı artık dedesini temsil eder ve kiraz ağacını her zaman korur Tonino.

Dedem Bir Kiraz Ağacı Kitabı İle İlgili Test Soruları ve Cevapları

 

Dedem Bir Kiraz Ağacı Kitabı İle İlgili Test Soruları ve Cevapları


1) Kitabın kahramanı olan çocuğun dedesinin köpeğinin adı nedir?

A) Pavlov

B) Floppy

C) Max

D) Bella

 

2) Tonino köyde yaşayan dedesini ve ninesi ayda kaç kez görüyormuş?

A) 2

B) 3

C) 1

D) 4

 

3) Aşağıdakilerden hangisi Tonino’nun köyde yaşayan dedesinin fiziki özelliklerinden biri değildir?

A) Kısa boylu

B) Uzun boylu

C) Seyrek saçlı

D) Dimdik duran biriydi.

 

4) Tonino’nın annesi doğduğu zaman dedesi nineye doğum hediyesi olarak ne almıştır?

A) Altın küpe ve kiraz ağacı

B) Altın bilezik ve çam ağacı

C) Araba ve ev

D) Ev ve çiçek

 

5) Tonino’nun annesinin adı nedir?

A) Sevgi

B) Huzur

C) Merhamet

D) Mutluluk

 

6) Tonino’nun annesi yedi aylıkken kaç dişi varmış?

A) 8

B) 6

C) 4

D) 9

 

7) Kiraz ağacına ne ismi verilmiş?

A) Tatlı

B) Ekşili

C) Mutlu

D) Sevimli

 

8) Aşağıdakilerden hangisi Tonino’nun annesinin özelliklerinden biridir?

A) Sabırlı

B) Sakin

C) Sinirli

D) Saf

 

9)  Tonino’nun annesinin  küçükken en büyük zevki neymiş?

A) Çam ağacına çıkmak

B) Ceviz ağacından sarkmak

C) Kaysı ağacından atlamak

D) Kiraz ağacına çıkmak

 

10) Tonino’nun anneannesinin en büyük tutkusu nedir?

A) Kümeste hayvanları ile ilgilenmek

B) Çorap örmek

C) Araba kullanmak

D) Arkadaşları ile yürüyüşe çıkmak

 

11) Tonino’nun anneannesinin çok sevdiği kazın adı nedir?

A) Tombiş

B) Alfonsina

C) Kocagöz

D) Tatlı Budala

 

12) Tonino’nun anneannesinin rahatsızlığı nedir?

A) Kalp

B) Beyin

C) Romatizma

C) Şeker hastalığı

 

13) Tonino’nun sınıfına Noel Baba kılığında gelen ve çocuklara sürpriz yapan kişi kimdir?

A) Babası

B) Köydeki dedesi

C) Şehirdeki dedesi

D) Yakın bir komşusu

 

14) Tonino’nun anneannesi öldükten sonra dedesinde ne gibi değişimler görülmüştür?

A) Dedesi kendine yeni bir eş bulmuştur.

B) Dedesi köyünden ayrılıp başka bir ülkeye gitmiştir.

C) Dedesi üzüntüden akıl sağlığını kaybetmeye başlamıştır.

D) Dedesi çok dispilinli bir adam olmuştur.

 

15) Kiraz ağacının kesilmesini önleyen kişi kimdir?

A) Şehirdeki babaanne

B) Köydeki anneanne

C) Tonino

D) Köydeki dede

 

16) Kaz, Tonino için kimi simgeler?

A) Annesini

B) Babasını

C) Köydeki ninesini

D) Şehirdeki ninesini

 

17) Kiraz ağacı Tonino için kimi simgeler?

A) Köydeki dedesi

B) Babası

C) Annesi

D) Kardeşi

 

18) Aşağıdakilerden hangisi Tonino’nun ailesinin özelliklerinden biri değildir?

A) Anne ve babası sık sık kavga ederdi

B) Anne ve babası önce boşanmışlar sonra geri bir araya gelip barışmışlardır.

C) Tonino’yu ailesi hiç sevmemektedir.

D) Tonino’nun annesi genelde telaşlı ve gergindir.

 

19) Aşağıdakilerden hangisi Tonino’nun özelliklerinden biri değildir?

A) Dedesinin emaneti olan kiraz ağacını belediyeden gelen kişilere kestirmemiştir.

B) Kiraz ağacının en tepesine çıkmış ve onu oradan indirmek isteyenleri elinde oynatmıştır.

C) Kiraz ağacından hemen inmiş ve kesilmesini izlemiştir.

D) Zeki, mücadeleci, sadakâtlı bir çocuktur.

 

20) Dedem Bir Kiraz Ağacı adlı eserin yazarı kimdir?

A) Carlo Collodi

B) Elsa Morante

C) Luigi Dal Cin

D) Angela Nanetti

 

Cevaplar:

1. b   2.a  3.a  4.a  5. d  6.c  7.c  8.c  9.d   10.a  11.b  12. a  13.b  14.c  15.c   16.c   17.a  18.c   19 c  20.d


Not: Dedem Bir Kiraz Ağacı adlı kitap sevginin büyülü sarmallarında dolanan bir çocuğun aile büyükleriyle yaşadığı sıcaklığı, taşra yaşamının sevecenliğini yansıtıyor. Ölüm gibi zor bir temayı çocuk gerçekliğine taşıyan roman, insanı doğadan koparıp, kendisine yabancılaştıran kent yaşamı üzerine de düşündürüyor. Küçük Tonino'nun aile büyükleriyle ilgili duygularını onun dilinden şiirsel bir gerçekçilikle aktaran roman, çağdaş çocuk edebiyatının klasiklerinden kabul ediliyor.