Gerçek Anlam
"Mahallemize yeni bir market
açıldı."
Bu cümlede kullanılan açmak
kelimesi ilk aklımıza gelen manası ile yani "açma işi" anlamıyla
kullanılmıştır. Bu örnekte de olduğu gibi bir sözcüğün duyduğumuzda ya da
okuduğumuzda ilk aklımıza gelen manasına gerçek anlam denir. Gerçek anlam
kaynaklarda ya da sorularda temel anlam ve ya sözlükteki anlam olarak da ifade
edilmektedir.
Aşağıda gerçek anlam ile ilgili
örnekler verilmiştir.
1. Yeni alınan oyuncağı daha ilk
günden kırmıştı.
( Bu cümlede kırmak kelimesi ilk
akla gelen anlamında yani bir şeyi parçalamak anlamında kullanılmıştır. )
2. Maçta aldığı sert darbe burnunun
kırılmasına sebep oldu.
( Burun sözcüğü akla gelen ilk
anlam olan insana ait bir organ olarak kullanılmıştır. )
3. Konuşurken kollarını aşırı
germemelisin.
( Kol sözcüğü akla gelen ilk
anlamıyla kullanılmıştır. )
4. Hava çok sıcak akşam üzeri
çıkalım dışarıya.
5. Bıçak çok keskin eline dikkat
et.
6. Yeni aldığımız koltuk çok sertti.
7. Şekeri fazla galiba bu
limonata çok tatlı olmuş.
8. Çiğ köfte ne kadar da acı
olmuş.
9. Elbiseleri kuruması için
balkona astım.
10. Yemekten sonra ağzını mutlaka
silmelisin.
11. Gözleri insanı etkileyici bir
güzellikteydi.
12. Havalar soğudukça boğazımda
bir ağrı hissediyorum.
Mecaz Anlam
"Acı dolu yılları geride
bırakmak istiyordum artık."
Bir sözcüğün gerçek anlamından
tamamen uzaklaşarak yeni bir anlam kazanmasına mecaz anlam denir. Mecaz anlamlı
kelimeler temel anlamlarından tamamen uzaklaşmış olurlar.
Aşağıda mecaz anlam ile ilgili
örnekler verilmiştir.
1. Senin bu boş sözlerini
dinlemekten sıkıldım.
( Boş sözcüğü gerçek anlamından
tamamen uzaklaşarak "gereksiz" anlamını verecek şekilde
kullanılmıştır. )
2. Bize birkaç gündür çok sert
davranıyor.
( Bu cümlede sert sözcüğü gerçek
anlamının dışına çıkarak "kaba" anlamında kullanılmıştır. )
3. Bu yaşadıklarım artık çok ağır
gelmeye başladı.
4. Nerede nasıl davranması
gerektiğini bilen ince bir insandı.
5. Sıcak kanlı davranışları ile
herkesi etkilemeyi becerebiliyordu.
6. Bize tatlı tatlı gülümsüyordu.
7. Bulunduğu ortama uyum sağlayan
geniş bir adamdı.
8. Etrafındaki insanlarla sıcak
ilişkiler kurabiliyordu.
9. Soğuk tavırları herkesin
kendinden uzak olmasına sebep olmuştu.
10. Acı bir gülümseme yüzünde
belirivermişti.
Not : Hiçbir kelime
tek başına mecaz anlamlı değildir. Kullanıldığı cümledeki anlamına göre mecaz
anlamlı olabilir.
Yan Anlam
"Saatlerdir kapının ağzında
bizi bekliyordu."
Yukarıdaki cümlede ağız kelimesi
ilk aklımıza gelen anlamı olan bir organ adı şeklinde kullanılmamıştır. Ancak dikkat
edersek mecaz anlamda olduğu gibi gerçek anlamından tamamen uzaklaşacak şekilde
de kullanılmamıştır. Bu cümlede ağız kelimesi gerçek anlama benzetilecek
şekilde kullanılmıştır.
Bu örnekte de olduğu gibi
kelimelerin gerçek anlama benzetme yolu ile kazandıkları yeni anlama yan anlam
denir. Yani yan anlam da kelime gerçek anlamından tamamen kopmaz.
Aşağıda yan anlam ile ilgili
örnekler verilmiştir.
1. Masanın ayağını tamir etmesi
için mobilyacıya götürdük.
( Bu cümlede ayak kelimesi
insandakine benzetilerek yeni bir anlam kazanmıştır.)
2. Geminin burnu karaya iyice
yaklaştı.
( Bu cümlede burun kelimesi
insanın bir organına benzetilerek yan anlam kazanmıştır. )
3. Kapının kolunu sert bir
hareketle büktü.
4. Yolun ağzında durma diye
annesi uyardı.
5. Evin tesisatını tamir etmek
için birkaç dirsek almamız lazım.
6. İstanbul boğazında bugün
trafik oldukça fazla.
7. Makinenin kolu uzun zamandır
bozukmuş.
Terim Anlam
"Şiirin kafiyelerini
göstermek için tahtaya yazdık."
Yukarıdaki cümlede kafiye
kelimesi edebiyat ile ilgili, bu alana özgü kullanılan bir kelimedir.
Bu örnekte de olduğu gibi sanat,
spor, edebiyat, siyaset, tarih, coğrafya vb. alanlarda o alana özgü kullanılan
mesleki çağrışım yapan kelimelere terim anlamlı kelimeler denir.
Aşağıda terim anlam ile ilgili
örnekler verilmiştir.
1. Bu metinde kinaye sanatına
başvurulmuş.
( Bu cümlede kinaye kelimesi
edebiyat ile ilgili bir terimdir. )
2. Karenin tüm iç açıları 90 derecedir.
( Kare bu cümlede bir matematik
terimi olarak kullanılmıştır. )
3. Skeç seyirciden büyük alkış
toplamayı başardı.
( Skeç bu cümlede tiyatro terimi
olarak kullanılmıştır. )
4. Bugünkü derste fiilimsi
konusunu işleyeceğiz.
5. Hastanın durumundan şüphelenen
doktor steteskopla kalbini dinledi.
6. Hakim duruşma sonunda müebbet
kararı verdi.
Teşekkürler, güzel olmuş.
YanıtlaSil