-9/885515156996398= sorgusu için yayınlar alaka düzeyine göre sıralanmış olarak gösteriliyor. Tarihe göre sırala Tüm yayınları göster
-9/885515156996398= sorgusu için yayınlar alaka düzeyine göre sıralanmış olarak gösteriliyor. Tarihe göre sırala Tüm yayınları göster

2016-2017 Eğitim-Öğretim Yılı 8. Sınıf Türkçe Dersi 1. Dönem 1. Yazılı Soruları İndir

2016-2017 Eğitim-Öğretim Yılı 8. Sınıf Türkçe Dersi 1. Dönem 1. Yazılı Soruları İndir

2016-2017 Eğitim öğretim yılı 8. sınıf 1. dönem 1. yazılı

Hazırlanan yazılıdaki soruların kazanımlara göre dağılımı şu şekildedir :

- 1. soru metne ilişkin sorulara cevap verme ( 10 puan )

- 2. soru metnin ana fikrini bulma ( 10 puan )

- 3. soru söz gruplarının anlamı ( 6 puan )

- 4. soru sebep-sonuç amaç-sonuç ilişkilerini belirleme ( 4 puan )

- 5. Metnin dil ve anlatım özellikleri ( 5 puan ) 

- 6. soru metnin türünü bulma ( 5 puan ) 

- 7. soru paragrafta düşüncenin akışını bozan cümle ( 5 puan )

- 8. soru zıt anlam ile ilgili ( 5 puan )

- 9. soru eş anlam ile ilgili ( 5 puan ) 

- 10 . 11 . 12. ve 13. sorular fiilimsileri belirleme ( 20 puan ) 

- 14 . soru virgülün kullanımı ile ilgili ( 5 puan )

- 15. soru yazım kuralları ile ilgili ( 5 puan )

- 16 . soru kompozisyon ( 15 puan ) 

Yazılı sorularını indirmek için aşağıdaki " Dosya İndir " linkine tıklayın ...

Dosya İndir 

Tüm yazılılar için tıklayın

Kendinizi Hangi Mevsimde Daha Mutlu Hissediyorsunuz? Neden? Anlatınız

 

Kendinizi Hangi Mevsimde Daha Mutlu Hissediyorsunuz? Neden? Anlatınız


İlkbahar, kış, sonbahar ve yaz mevsimlerinin kendine göre güzellikleri, farklılıkları, hissettirdiği farklı duyguları vardır. Her mevsimin güzel yanları da vardır sıkıcı yanları da vardır ama ben en çok yaz mevsiminde kendimi mutlu hissediyorum. Çünkü yaz mevsimi geldiği zaman güneşli gün sayısı daha çok oluyor ve güneşi vücudumuzda doya doya hissediyoruz.


 Günler yaz mevsiminde daha uzun ve daha eğlenceli oluyor. Sokağa çıkıp mahalledeki arkadaşlarımla doyasıya  farklı oyunlar oynuyoruz ve kış mevsimindeki gibi sürekli kapalı bir ortamda içeride kalmak zorunda kalmıyoruz. Tatile gidip denizde güneş ve kumun tadını çıkarıyorum. Yaz mevsimin birçok meyvesi oluyor. Karpuz, şeftali, erik, kiraz, kavun, vb bunlardan çokça tüketiyorum ve bunları yediğim zaman da kendimi daha dinç hissediyorum. Sabahın güneşli günlerinde evimizin bahçesinde kahvaltımızı yapıyoruz ve dışarıda daha fazla vakit geçiyor. Bu da beni daha çok mutlu ediyor. 


Doğanın bütün güzelliklerinden faydalanmaya çalışıyorum. Salıncakta sallanıyorum, denizde yüzüyorum, akşam yürüyüşlerine katılıyorum, bisiklet sürüyorum vb. Yaz tatili de olduğu için ailemle daha kaliteli vakit geçiriyorum. Sevdiğim kitapları okuyabiliyorum. İstediğim kadar uyuyabiliyorum ve yeni döneme daha iyi hazırlanıyorum. D vitamini alıyorum güneşten. Yeşil alanlarda daha fazla vakit geçiriyorum ve daha birçok güzelliği yaşayabiliyorum. Yaz mevsimi bana güven veriyor, kendimi daha rahat ve daha mutlu hissediyorum. Dışarıda daha fazla vakit heçirdiğim için bu mevsimi çok ama çok seviyorum.

Rüzgar Şiirinin Şairi Cahit Külebi’nin Edebi Kişiliği Hakkında Çeşitli Kaynaklardan Araştırma Yapınız. Edindiğiniz Bilgileri Yazınız .


Rüzgar Şiirinin Şairi  Cahit Külebi’nin Edebi Kişiliği  Hakkında Çeşitli Kaynaklardan  Araştırma Yapınız. Edindiğiniz Bilgileri Yazınız .

Cahit Külebi:
* Cahit Külebi 1917 yılında  Zile’de dünyaya gelmiştir.
* Sivas Lisesi’ni bitirdikten sonra , İstanbul Yüksek Öğretmen  Okulu  Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü’nü bitirdi.
* Edebiyat öğretmenliği ve Milli Eğitim   denetçiliği görevini yapmıştır.
* Cahit Külebi eserlerinde hayale yer vermeyen bir sanatçıdır.


* Halk şiii ile beslenen  çağdaş bir şiir ortaya koymuştur
* İlk şiirlerin ’’ Nazmi Cahit’’ adı ile yayımlayan Cahit Külebi’nin  içten ve sade bir  anlatımı vardır.
* Şiirlerinde insan sevgisi, yurt ve doğa sevgisine ağırlık vermiştir.
* Ahenge ve ritme önem vermiştir.


* Cahit Külebi’nin eserlerinde duygulu bir anlatım vardır.
* Cahit Külebi’nin başlıca eserleri şunlardır:
* Romanları:  Sürgün, Nils Holgersson ile  İsveç Gezisi, Eski Ev, Ölümün Arabacısı
* Masal ve öyküleri:  Trollar’ın Dünyası, Masal Üsütne Masal, Görünmez Bağlar.
* Oyun: Eski Ev, Dişi Civciv
* Anı:  İçi Sevda Dolu Yolculuk
* Deneme: Şiir Her zaman
* Şiirleri:  Türk Mavisi,  Süt, Adamın Biri,  Atatürk Kurtuluş Savaşı’nda,  Yeşeren  Otlar, Rüzgar.
* Cahit Külebi 1997 yılında hayatını kaybetmiştir.

İsim Tamlamaları İle İlgili Test-1

1. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde belirtili isim tamlaması kullanılmamıştır ?

A ) Adam çantanın fermuarını açtı.
B) Çocuklar sokağın sonunda oynuyordu.
C) Ev terliği yok mu? diye sordu.
D) Arabanın lastiği patlamıştı.

2. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde zincirleme isim tamlaması vardır ?

A )Çocukların ağlamalarının sesi etraftan duyuluyordu.
B ) Kapıların gıcırtısı kesilmedi.
C) Çiçeklerin kokusu etrafa yayılmıştı.
D) Kapı zillerine basıp kaçmayın.

3. " Çocuğun dersleri çok iyi" cümlesindeki isim tamlamasının türü nedir ?

A) Belirtili İsim T. B) Belirtisiz İsim T.
C)Takısız İsim T. D) Zincirleme İ. T.

4. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde belirtili isim tamlamasında tamlayan ve tamlanan arasına başka sözcükler girmiştir ?

A) Adam bahçenin kapısını boyuyordu.
B) Masanın örtüsü iyice kirlenmişti.
C) Dün evin ardına kadar açık kapısı dikkatimi çekti.
D) Çocuğun gözleri dolmuştu.

5. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde tamlayanı ortak bir isim tamlaması vardır ?

A) Kitapların dünyası bizi bekliyor.
B) İllerin, ilçelerin, mahallelerin yöneticileri geldi.
C) Ağaçların yaprakları, dalları kurumuştu.
D) İnsanların hayalleri, umutları farklı farklıdır.


6. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde belirtisiz isim tamlaması kullanılmamıştır ?

A ) Dere kenarı kurbağa seslerine boğulmuştu.
B ) İstanbul'un sokakları insanı büyülüyor.
C ) Sebze hali eski önemini kaybetti.
D ) Kış mevsimi bu yıl uzun sürdü.

7. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde zincirleme isim tamlaması vardır ?

A) Şarkının sözleri beni eskilere götürdü.
B) Eserlerin tanıtımı uzun zaman aldı.
C) Şarkıların ezgisinin tesiri ortamdakileri etkiledi.
D) Türkiye'nin konumu büyük avantajlar sağlıyor.



8. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde yer alan isim tamlamasında tamlayan ve tamlanan yer değiştirmiştir ?

A ) Tükenip bitmesin hayalleri çocukların.
B ) Zenginlik hırsı kaplamıştı içini.
C ) Müziğin ritmi bizi kendimizden geçirdi.
D ) hayatın anlamı herkese göre farklıdır.

9. "Yıllar sonra kapıma bırakılan mektubun içindekini merak ettim" bu cümledeki isim tamlamasının türü nedir ?

A ) Belirtili İ. T. B) Belirtisiz İ. T.
C )Takısız İ. T. D) Zincirleme İ. T.

10. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde belirtili isim tamlaması vardır ?

A ) Okul servisi bugün gecikti.
B) Pazar keyfi yapmayı özlemişim.
C ) Özgürlük özlemi içinde tutuşuyordu.
D ) Kağıdın rengi istediğim gibi değil.

11. "Babam yıllarca kapı kolu imalatında çalıştı."

Aşağıdaki cümlelerin hangisinde bu cümledeki ile özdeş bir isim tamlaması kullanılmıştır ?

A) Çantamın ipleri iyice gevşemeye başladı.
B) Deniz fenerini uzaktan seyre daldım. 
C) Ormanın derinliklerine kadar ilerledik.
D) Koltuğun rengi iyice bozarmış. 

12. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde altı çizili sözcük isim tamlamasının tamlayanı durumundadır ?

A) İki konu arasında benzerlik ilişkisi var.
B) Onun yeni kalemliği çok renkliydi.
C) Bize çok fazla haksızlık yapıldı.
D) Ayakkabılığı evin girişine koymuşlar.

13. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde farklı bir isim tamlaması kullanılmıştır ?

A) Ay ışığı yüzümüze vuruyordu.
B) Gece yarısı gelen kim diye düşündüm.
C) Gecenin sessizliğini dinlemeyi seviyorum.
D) Merih yıldızı harika görünüyordu.

14. İsim tamlamalarının arasına bazen başka sözcükler girebilir.

Aşağıdaki cümlelerin hangisinde buna benzer bir kullanım vardır ?

A) Gençliğin kıymeti yıllar geçtikçe anlaşılır.
B) Hayatımın en zor sorusu ile karşı karşıyaydım.
C) Ağaçların yaprakları sararmaya yüz tutmuştu.
D) Evin etrafını yabani otlar kaplamıştı.


15. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde isim tamlaması bulunmamaktadır ?

A) Somon balığı çok lezzetli görünüyordu.
B) Köyde bu sene bal kabağı çok fazlaymış.
C) Ankara'dan cumartesi sabahı dönecekler.

Cevap Anahtarı
1
C
2
A
3
A
4
C
5
B
6
B
7
C
8
A
9
A
10
D
11
B
12
A
13
C
14
B
15
 D

Cumhuriyet, Millet, Bağımsızlık, Cihan, Öğrenciler, Aslı, Hayal, Gerçek, Okul, Tören, Başarı, Sınıf, Milli Egemenlik Kelimelerinden Kısa Bir Hikaye Örneği

 

Cumhuriyet,  Millet, Bağımsızlık, Cihan,  Öğrenciler, Aslı, Hayal, Gerçek, Okul, Tören, Başarı, Sınıf, Milli Egemenlik Kelimelerinden Kısa Bir Hikaye Örneği


Aslı bugün çok heyecanlıydı. Çünkü yarın cumhuriyetin ilan edilişinin 100. yılıydı. Onun için öğretmenleri  100. yıla özgü güzel bir program hazırlamış, ortaokul ikinci sınıf öğrencisi olan Aslı da bu programda  cumhuriyet ile ilgili şiirini okulda okuyacaktı. Onun için hem mutlu hem heyecanlıydı. Akşam olduğunda babası gelmiş, annesi sofrayı kurarak hep birlikte yemeğe oturmuşlardı. Hem yemek yeniyor, hem de televizyonda yarın kutlanacak olan cumhuriyet ile ilgili reklamlar şimdiden yapılmaya başlanmıştı. 


Aslı’nın babası bu reklamları izleyince duygulanmış ve şunları söylemişti: Ne zorluklar çekmiş Mustafa Kemal Paşa, silah arkadaşları ve kahraman vatan evlatları. Bağımsız olmayacaktık. Onlar olmasaydı bu millet de olmayacaktı belki. Köle olacaktık başka milletlerin egemenliği altında. Ama olmadık işte hayalini gerçekleştirmişti Mustafa Kemal. Kimse ona inanmamış, o kendine inanmış, kendi gerçeklerinin peşinden koşmuş ve cumhuriyeti ilan etmişti dedi. 


Aslı, babası ve annesi hem duygulandılar hem de sevinçle yemeklerini yiyip herkes odasına gitti. Aslı erkenden uydu ve sabah erkenden kalktı. Okula vardığında tüm öğrenciler oradaydı. Kutlama birazdan başlayacaktı ve Aslı çok ama çok heyecanlıydı. Beyaz bir gömlek, kırmızı bir pantolon giymiş, saçını özenle taramıştı. Bugüne özel çok güzel olmuştu Aslı. 


Arkadaşı Cihan onu görmüş ve ne kadar güzel olmuşsun Aslı dediğinde Aslı heyecanlanmış ve utanmıştı. Çünkü Cihan da onunla aynı şiiri okuyacaktı. Dört kıtasını Aslı dört kıtasını Cihan okuyacaktı. Cihan da siyah bir takım giyinmiş ve çok yakışıklı olmuştu. Program başlamış ve sıra iki arkadaşa gelmişti. İkisi de heyecanla kürsüye doğru gitti ve çok güzel sesleri ile görü bir şekilde Cumhuriyet şiirini okudular. Şiiri şu şekildeydi:

 

Yaşanmıştı önünde altı asır zorluk,
Yıkıldı bir kavak gibi büyük imparatorluk.
Yankılandı her tarafında vatanın
İşitince sevindi Türkler varlığını "Ata"nın.

Bağırdı kadın, erkek; savaşımız var, savaşımız!
"İndirilemez ay-yıldızlı bayrağımız",
Herkes çareler aradı kendi yolunda
Tek bir çözüm vardı; savaşmak vatan uğruna!

Döndü bulutlar yurtta yağmura,
Can verdi yıkılan kavağım vatan yolunda
Kökü sağlamdı, dallarında yaprak,
Kavağın canlanması, çınlattı; Batı'ya kulak!

Çektiler Mehmetçikler kılıçları kınından
Kahramanca çarpıştılar, Kurtuluş Savaşı'nda
Artık geri dönülmez bir parola;
İstiklâl, cumhuriyet ve hürriyet yolunda!

Köküdür kavağımın cumhuriyet,
Dallarında istiklâl ve hürriyet.
Artık hiç eksik olmaz kavağımda;
Türk genci var oldukça yurdumda!

Güvenmiştir Atatürk Türk gencine;
Yücelt, koru, sahip çık vatanına diye
Asla terk etme cumhuriyeti;
Türk genci korumalı hürriyetini!

Atasını seven gençler
Filizlenmeli yurdumda
İhtilal çıktığı anda,
Koş, hiç düşünmeden vatan yoluna!

Türk genci şehitlerini anmalı
Gazilerine yardımda bulunmalı
Tarihi hatırlamalı, bundan ders çıkarıp,
Türk istiklâl ve cumhuriyetini sonsuza dek hatırlamalı!  (Canan AYHAN)


Şiirlerini okuyan iki genç alkışlar eşliğinde sınıflarına uğurlandılar. Tören bittikten sonra öğretmen cumhuriyetin nasıl önemli bir erdem olduğunu, cumhuriyetin milli egemenlik olduğunu, kadına verilen değer olduğunu, eğitim olduğunu, akıl ve bilimi temel aldığını anlattı öğrencilere. Başarılı bir şekilde şiirlerini okudukları için Cihan ve Aslı2ya da teşekkür ederek konuşmasını sonlandırdı. Böylece 100 yıllık dev çınar cumhuriyetin d devam etmesi için hep birlikte farklı şiirler, şarkılar okundu ve güzel bir gün geçmiş oldu.

İnfak Kültürünü Yaşatmak Konulu Kompozisyon

İnfak Kültürünü Yaşatmak Konulu Kompozisyon

İnfak Allah’ın rızasını kazanmak için alın terimizle kazandıklarımızdan ihtiyaç sahiplerine karşılık beklemeden vermeye denir . İnfak hem maddi hem de manevi olarak toplumumuza önemli yararlar sağlar . Çünkü “ Cennetin kapısını cömertler açar .” diye bir söz vardır .

Türk milleti olarak infak kültürüne çok önem vermekteyiz . Tarih boyunca milletimiz zayıflara , güçsüzlere , muhtaçlara yardım elini uzatmıştır . Sadaka taşları infak kültürünün toplumumuzdaki yansımalarından biridir . Camilerin avlusunda içleri oyulmuş taşlara kimse görmeden bırakılan paralar infak kültürünün önemli örneklerindendir . Bu sayede infak edenler kibre kapılmamış hem de muhtaç olanlar ezilmeden ihtiyaçlarını karşılamışlardır . Yine günümüzde de yaşayan bir adet olan “askıda ekmek” uygulaması ile insanlar muhtaç olanların sofralarına ekmek götürebilmelerini sağlamaktadırlar . Milletimiz tarihin her döneminde olduğu gibi bugün de hem kendi vatandaşlarımıza hem de ülkemize sığınan mültecilere ellerinden gelen her yardımı yaparak Allah’ın rızasını kazanmak için gayret göstermektedirler .

Maddi olarak refah içerisinde olanlar Allah’ın kendilerine verdiklerini muhtaçlar için harcamalıdır . Bu sayede toplum içerisinde yardımlaşa ve dayanışma bilinci yayılır . Hepimiz elimizden geldiği kadar ihtiyaç sahiplerini gözetelim ki Allah da bizleri gözetsin .

Atatürk’ün En Önemli Mesajı Nedir Konulu Konuşma

 

 

Atatürk’ün Hayatının En Önemli Mesajı Nedir Konulu Konuşma

 

Mustafa Kemal Atatürk 19 Mayıs 1919 yılında Samsun’a çıkarak başlattığı Kurtuluş Savaşı’nın  meşalesini yakmış, Anadolu halkının da büyük özverisi ve fedakarlığı ile başarıya ulaştırmıştır. Onun liderliği, devlet yöneticiliği, ileri görüşlülüğü başarıları da beraberinde getirmiştir. Çünkü o Mustafa Kemal’dir, çünkü o aydın, bilgili, gerçek bir vatanseverdir.

 

Sevgili Öğretmenim, değerli sınıf arkadaşlarım,

 

Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün hayatının en önemli mesajı  bağımsızlık ve cumhuriyettir.  Ya isitiklal ya ölüm parolası ile çıkılmıştır  yolculuğa. Onun için vatanımıza sahip çıkmalıyız ve bağımsızlığın elden gitmemesi için var gücümüzle çalışmalıyız. Gençler olarak cumhuriyete yaşadığımız sürece sahip çıkmak ve onu korumak gerektiğidir. Çünkü vatan kıolay kurtulmamış, cumhuriyet kolay ilan edilmemiştir. Bunun için nice zorlu yollardan geçilmiş ve bugünlere gelinmiştir. Diğer bir şey ise bilim ve fendir. Çünkü bir ülkede bilime önme veriliyorsa o ülke gelişir ve kendine yetebilen bir ülke olur. Her anlamda ülkemizi geliştirmek ve ileri düzeye getirmek gerekir.

 

Mustafa Kemal’in en önemli mesajı cumhuriyet ile ilgili şu sözü çok değerlidir: “Cumhuriyet, Türk Milleti'nin refah ve yükselmesi yolunda asırların görmediği başarılara erişti. Asla şüphe yoktur ki Cumhuriyet'in gelecek evlatları, bizden daha çok refaha kavuşmuş ve bahtiyar olacaklardır.”  diyerek cumhuriyetin,d emokrasinin önemine dikkat çekmiştir. Anlatacaklarım bunlardır. Dinlediğiniz için teşekkür ediyorum.

Tess Gerritsen’in Kitabı “Gece Gelen” İle İlgili Test Soruları ve Cevapları

 Tess Gerritsen’in Kitabı “Gece Gelen” İle İlgili Test Soruları

 

1) Ava’nın mesleği nedir?

A) Yemek kitabı yazarı

B) Siyaset kitabı yazarı

C) Polisiye romanı yazarı

D) Deneme yazarı

 

2) Ava nereye geçici süreliğine taşınmıştır?

A) Boston

B) New York

C) Chicago

D)Los Angeles

 

3) Yaz tatili için taşındığı şehirde gece olduğu zaman Ava ne görmüştür?

A) Kocaman bir yılan

B) Kaptan Brodie’nin hayaleti

C) Eski sevgilisi

D)Kedisinin konuştuğunu

 

4) Ava’nın taşındığı evin ilk sahibi evi kaç yılında yaptırmıştır?

A) 1778

B) 1890

C) 1875

D) 1900

 

 

5)  Ava kimin ölümünden kendini sorumlu tutmaktadır?

A) Ablası

B) Babası

C) Erkek kardeşi

D) Ablasının eşi

 

6) Nick’in mesleği nedir?

A) Öğretmen

B) Mühendis

C) Doktor

D) Savcı


 

7) Yeni evde 20 yıl önce ölmül olan genç kızın adı nedir?

A) Jessie

B) Sophia

C) Olivia

D) Mia

 

8) Ava’dan önce oturup acil bir şekilde evden kurtulmaya çalışan genç kadının adı nedir?

A) Sophia

B) Charlotte

C) Emily

D) Abigail


 

 

9) Evdeki kiracıları öldüren kişi aslında kimmiş?

A) Nick

B) Ben

C) Ned

D) Simon

 

10) Ava katil tarafından öldürülmek üzereyken onu kim kurtarmıştır?

A) Ned

B) Ben

C) Nick

D) Simon

 

 Cevaplar:

1. a   2.a  3. b   4. c  5. d  6. c  7. a   8. b   9.b   10.a

Şimdiki Zaman , Gelecek Zaman, Geniş Zaman, Geçmiş Zaman İle İlgili Beşer Tane Cümle Yazınız


Şimdiki Zaman , Gelecek Zaman, Geniş Zaman, Geçmiş Zaman İle İlgili Beşer Tane Cümle Yazınız

1) Şimdiki zaman ile ilgili örnek cümleler:
-  Annem  ceviz getiriyor.
- Babam yolda yürüyor.
- Abim yemek yiyor.
- Öğretmen ders anlatıyor.
- Veli kitap okuyor.

2) Gelecek Zaman İle İlgili Örnek  Cümleler:
- Dayım yarın uçakla İstanbul’dan gelecek .
- Evime on gün sonra yeni bir  kanepe alınacak .
- Bu köhne bina iki hafta içerisinde yıkılacak .
- Bahçedeki elmalar yarın satılacak .
- Annem  yarın uçak ile Almanya’ya gidecek .


3) Geniş Zaman İle İlgili Örnek Cümleler:
* Fatma bugün gelir .
* Akşamları on birde yatarım .
* Babam hafta sonları balığa gider .
* Annem hafta sonları yufka açar .
* Dedem   asla yalan söylemez . ( geniş zamanın olumsuzu )

4) Geçmiş Zaman İle İlgili Örnek Cümleler

a. Öğrenilen geçmiş zaman
* Babaannem eskiden çok çalışmış .
* Ayşe sınavda İngilizce sorularını yapamamış .
* Okan her gün  bu yollardan geçmiş .
* Erdem  beden eğitimi dersini hiç sevmemiş .
* Babam akşam eve gelirken et getirmiş .
* Dayım iki yıl önce yurt dışına çalışmaya gitmiş .
* Annem   gençliğinde her gün düzenli olarak yürüyüş  yapmış .

b. Görülen geçmiş zaman
* Koca bir yaz tatili çabucak bitti.
* Arkadaşlar dün maça gitti .
* Kalorifer kazanı büyük bir gürültü ile patladı.
* Suçlu hapishaneden kaçtı .
* Ödevlerimin hepsi bitti .


İletişim İle İlgili Özlü Sözler

 İletişim İle İlgili Özlü Sözler


 Dünyada iletişim kurmak kadar, etkili iletişim yoluyla problemleri çözmek ve ikna kabiliyeti ile insanların gönlünde taht kurmak kadar zeki bir eylem yoktur. Çünkü o kadar güçlü bir unsurdur ki insan dili sayesinde iy işler de yapabilir, başına bin türlü belalar da açabilir. İşte burada ana nokta akıllıca davranmak ve dili etkili kullanmaktır.

* “ İletişimdeki en önemli unsur söylenmeyenleri duymaktır” . Peter Drucker


*İletişim güçtür, iletişimi etkili kullanabilenler, kendilerinin dünya deneyimlerini ve dünyanın onlar üzerindeki deneyimlerini değiştirebilirler. Anthony Robbins


* “Bir dostluğun devamı için az çok aynı çizgide fikir birliği olduğu sürece, ayrı kentlerde ya da ayrı ülkelerde yaşamanız, yıllarca birbirinizi görmemeniz dostluğu hiç zedelemez. Buluşur buluşmaz, iletişim yeniden kuruluverir dakikasında.”  Mina Urgan.

 

* “Baharın geldiğini bir tomurcuğu her gün gözleyerek bir gün patlayıp yeşilini güneşe ve bize gösterdiğini bilemeyeceğiz. Neden? Vaktimiz yok, tomurcuğa bakacak halimiz yok,  tomurcukla aramızda iletişim yok. Tomurcuk, rüzgar, ağaç, kuş, toprak, bulut, yağmur vesaire ile iletişimimiz kesilmiştir. Artık birbirimizin dilinden anlamıyoruz. Korkunç. Çiçek açmış bir şeftali dalına trene bakar gibi yaban yaban bakan bir çocuk insana dehşet veriyor.”  Mustafa Kutlu.


*Yalanla  iletişim kurmak ve yalanı yutturmak bir başarı değildir. Sadece yenilginin ertelenmesidir. Neale Donald Walsch.

* “İnsanın ruhunun sırlarını çözmeye çalışan psikoloji ilminin, en sevdiğim kavramı ”empatidir. İletişim hangi boyutta olursa olsun, empati ile yaklaştığımız zaman anlayışlı olmaya başlarsınız. Sait Çamlıca 

* “İletişimi etkin kullanabilenler, kendilerinin dünya deneyimleri ve dünyanın onlar üzerindeki deneyimlerini değiştirebilir.” George Shinn.


* “İletişim deniz gibidir. Kişilere göre farklı formüller uygulamak zorundasınız. Bir gün iki metrelik suya dalarsınız, bir gün on beş metreye dek tek nefesle inersiniz. “  Ahmet Şerif İzgören.


* “Çocuğunuza güvenin; onda sınırlar ve sorumluluk bilinci geliştirmenin tek yolu, ona güvenmekten geçer. Ona güvenin ve onunla sürekli iletişim içinde olun.”  Doğan Cüceloğlu.


* “Etkili iletişim iki yönlü bir süreçtir, bir verici ile bir alıcı arasındaki düşünce alışverişidir. Her bir tarafın bu sürece katılımı geçmiş deneyler, değerler, ihtiyaçlar ve duygulardan çıkan kişisel algılamalara dayanır.”  Bingaman.


* “Ürün ve hizmet kalitesinden bahsediyoruz, peki ya ilişkilerimizin kalitesinden, iletişim kalitesinden, birbirimize karşı verdiğimiz sözlerin kalitesinden ne haber. “  Max de Pree.


* “Sözcükler en zayıf iletişim aracıdır. Yanlış yorumlamaya, yanlış anlaşılmaya en açık olandır. Neden mi böyle?  Sözlerin doğasından. Sözler, yalnızca birtakım gürültülerdir; duyguların, düşüncelerin, deneyimlerin yerini alan gürültüler. Semboller, işaretler. Gerçekler değil. ”   Neale Donald Walsch.


* ”Gülümseme iki insan arasında kurulan hem ilkel hem de uygar bir iletişimdi onun için. Birbirine gülümseyen iki insan, saniyenin onda birinde dudaklardan gözlere sirayet eden mutluluk pırıltısıyla birbirlerine saygılarını, sevgilerini iletirler. Hiçbir sahteliği olmayan bu alışverişte mutluluk elle tutulabilen, gözle görülebilen bir şeye dönüşür.”  Kahraman Tazeoğlu.


* “İnsanlar genellikle birbirlerinden nefret ederler çünkü birbirlerinden korkarlar; birbirlerinden korkarlar çünkü birbirlerini tanımazlar; birbirlerini tanımazlar çünkü iletişim kurmazlar; iletişim kurmazlar çünkü sınıflara ayrılmışlardır. “ Martin Luther King.




Şeytanın Bunda Suçu Ne Sözünün Hikayesi

 

Şeytanın Bunda Suçu Ne Sözünün  Hikayesi


 Günlerden bir gün şeytan inek sağmakta olan genç bir gelini takip eder. Bu sırada ineğin yavrusu olan buzağı az ileride bir kazığa bağlı durmaktadır. Şeytan, şeytanlık yapacak ya; buzağının ipini bir parça gevşetir. Buzağı, annesinin sağılmasını aç karnına izlemeye daha fazla dayanamaz. Debelendikçe boynundaki ip biraz daha gevşer ve sonunda bağından kendini kurtarır. Koşarak annesini emmeye başlar ve bu sırada buzağının çarptığı süt kovası yerle bir olmuştur ve genç gelin bu duruma çok öfkelenir ve hıncını küçük buzağıdan çıkarır ve elindeki odunu buzağının kafasına geçirir. 


Yavru buzağı  kan içinde yere yığılır. Bunu gören anası  inek bir tekmede kadını perişan eder ve kadını öldürür. Sesleri duyan gelinin kayınbabası inek tarafından gelinin öldürüldüğünü görür ve elindeki tüfekle ineği öldürür. Silah sesi üzerine genç gelinin eşi de  oraya gelir. Bakar ki,  gencecik eşi  kanlar içinde yerde yatmakta. Babasının elinde de tüfek var. Hemen silahını çekip babasının üzerine boşaltır. Olayın şahitlerinden biri durumu adama anlatır ama iş işten geçmiştir.  Gerçekleri öğrenen adam pişmanlıktan cinnet geçirip kafasına sıkar. Oracıkta can verir.


Şeytan bile şaşmıştır, gördüklerine...

Hemen açar ellerini: "Gördün mü ! Ben sadece bir parça ip gevşettim!"

Bu hikaye ile insanın şeytan kendi içindedir denilmek istenmiştir. Yani şeytanlaşan insanlardan olmamalıyız. Çoğu şeyi kendimiz yapıp suçu şeytana atmak kurnazlıktır. İrademiz ile içimizdeki şeytanı öldürüp daha doğru ve daha güzel bir hayat yaşayabiliriz.