İsimden İsim Yapan Ekler İle İlgili Örnekler

İsimden İsim  Yapan Ekler İle İlgili Örnekler

İsimden isim yapan ekler isim kök ya da gövdelerine gelerek onlardan yeni bir isim  türetirler . Aşağıdaki cümlelerde yer alan altı çizili kelimeler isimden isim yapım eki almışlardır .

" lik "
1. Bu çevrede göz alabildiğine geniş zeytinlik alanlar var . ( zeytin+lik )
2. Yeni bir gözlük almak için doktora danışmaya karar verdi . ( göz+lük )
3. Kendisine yeni kışlık elbiseler almış . ( kış+lık )

" lı- / li- / lu- / lü- "
1. Çok sinirli bir insandır .  ( sinir+li )
2. O huzurlu bir aile yaşantısını benimsemiştir . ( huzur+lu )
3. Bu işe gönüllü başladık . ( gönül+lü )
4. Bu aralar çok katlı binalar iyice çoğaldı . ( kat+lı )

"sız- / siz- / suz- / süz-  "
1. Azıcık aşım , kaygısız başım .  ( kaygı+sız )
2. Bu devirde dertsiz insan bulmak mümkün değil . ( dert+siz )
3. Yemekleri tuzsuz yapma alışkanlığımız var .  ( tuz+suz )
4. Uzun zamandır aşırı diyet yaptığı için güçsüz kaldı . ( güç+süz )

"cı-/ci-/cu-/cü-/çı-/çi-/çu-/çü- "
1. Balıkçı Hasan gelecek sepetine atacak . ( balık+çı )
2. Çok şakacı bir insandır . ( şaka+cı )
3. Beni buraya gözcü olarak bıraktılar . ( göz+cü )

"ce-/çe-"
1. Türkçe çok zengin bir dildir . ( Türk+çe )
2. Yarın sınıfça pikniğe gideceğiz . ( sınıf+ça )
3. Bu soğuk havalarda sıkıca giyinmek gerekir . ( sık-ı+ca )

"daş-"
1. İki arkadaş güzel bir gün geçirmişti . ( arka+daş )
2. Her vatandaş bu ülke için değerlidir. ( vatan+daş )

"tı- / ti-"
1. Pencereden bir ışıltı gördük . ( ışıl+tı )
2. Rüzgarın uğultusu duyuldu . ( uğul+tu )


"ar- / er- "
1. Herkese üçer elma düştü . ( üç+er )
2. Beşer gün arayla ikinci maça çıktılar . ( beş+er )

"ıncı- / inci- "
1. Yarışmada üçüncü olduk . ( üç+üncü )
2. Toplantının ikinci gününde söz sırası bize geldi . ( iki+nci )

"kır- / kir- "
1. Boru batlayınca her yere su fışkırdı ( fış+kır-dı )
2. Polis racı göstericilere su püskürttü . ( püs+kür-t-tü )

"(ı)msı- "
1. Yemekten acımsı bir tat geldi . ( acı+msı )
2. Elma ekşimsi bir tat verdi . ( ekşi+msi )

"mtrak-"
1. Sarımtrak bir elbise giymişti . ( sarı+mtrak )

"leyin-"
1. Akşamleyin bizim evde buluşuruz . ( akşam+leyin )

"cil-"
1. İnsancıl özellikleri ile dikkat çekiyordu . ( insan+cıl )

İsimden Fiil Yapan Ekler İle İlgili Örnekler

İsimden Fiil Yapan Ekler İle İlgili Örnekler

İsimden fiil yapım ekleri isim kök ya da gövdelerine gelerek onlardan fiil türetirler . Aşağıdaki kelimelerde yer alan altı çizili kelimeler isimden fiil yapım eki almışlardır .

" a-/e- "
1. Çocuk yere düşünce dizleri kanadı. ( kan+a-dı)
2. Hakim , karı kocayı tek celsede boşadı . ( boş+a-dı )

" la- / le- "
1. Merakla beklenen mücadele biraz önce başlamış . ( baş+la-mış )
2. Uzun süre sonra sular gelince vakit kaybetmeden bahçeyi sulamıştık . ( su+la-mış-tı-k )
3. Doğum günü için çocuğun odasını süsleyeceğiz . ( süs+le-y-ecek-iz )

"laş- / leş- "
1. Ağır bir sakatlık olmasına rağmen kısa sürede iyileştim . ( iyi+leş-ti-m )
2. Bebek büyüdükçe daha da güzelleşiyor . ( güzel+leş-i-yor )
3. Kapak ne zamandır açılmıyorsa içindeki peynir iyice taşlaşmış . ( taş+laş-mış )


"lan- / len- "
1. Havalar çok soğuk gidince hepimiz hastalandık . ( hasta+lan-dı-k )
2. Bir anda rüzgar başladı ve deniz dalgalandı . ( dalga+lan-dı )

"al-/-el"
1. Barajlardaki su seviyesi iyice azaldı . ( az+al-dı )
2. Bu kalabalık ortamda iyice daraldım . ( dar+al-dı-m )
3. Herkes sesin geldiği tarafa yöneldi . ( yön+el-di )

"l-"
1. Bir anda yerinden doğruldu . ( doğru+l-du )
2. Aşırı sıcak suda yıkanan elbiselerin hepsi kısaldı . ( kısa+l-dı )
3. Ozon tabakası iyice inceldi . ( ince+l-di )

"r- /ar-/er-"
1. Kapıya çarpınca kafası bir anda morardı . ( mor+ar-dı )
2. Hava aniden karardı . ( kara+r-dı )
3. Bir kova su devrilince tüm halılar yaşardı . ( yaş+ar-dı )

"da-/de-"
1. Yanındaki adama sessizce bir şeyler fısıldadı . (fısıl+da-dı )
2. Kuru dallar üzerine basınca haşırdadı . ( haşır+da-dı )

"sa-/se"
1. Herkes onun konuşmalarını önemsemiş . ( önem+se-miş )
2. Sıcakta hepimiz susadık . ( su+sa-dı-k )

"kır- / kir- "
1. Boru batlayınca her yere su fışkırdı ( fış+kır-dı )
2. Polis racı göstericilere su püskürttü . ( püs+kür-t-tü )

"(i)mse-"
1. Bu sözlerini benimsedik . ( ben+imse-di-k )


Ortak Kök ve Sesteş Kök Arasındaki Fark Nedir ?

Ortak Kök ve Sesteş Kök Arasındaki Fark Nedir ?

Ortak kök ve sesteş kök arasındaki farka geçmeden önce kısaca sesteş kök ve ortak kök kavramlarının ne olduğunu açıklayalım :

Sesteş Kök : Yazılışları ve okunuşları aynı ama anlamları tamamen farklı olan köklere sesteş kök denir . Mesela "Öğretmenimizin en sevdiği çiçek güldür ." cümlesinde "gül" bir çiçek adı olarak kullanılmıştır . "Öğretmenimiz bize baktı ve güldü" cümlesinde ise "gül-" kelimesi bir fiil olarak kullanılmıştır . Yani bu iki kelime arasında hiçbir anlam ilişkisi bulunmamaktadır .

Ortak Kök : Hem yazılışları aynı olan hem de aralarında anlam ilişkisi bulunan kelimelere ortak kök denir . Ortak kök genelde bir kelimenin hem bir varlığın adı olduğu hem de o varlıkla yapılan eylemin anlatıldığı kelimelerde olur . Mesela " İki kutu boya aldık." cümlesinde boya isimdir . " Duvarları boyadık. cümlesinde ise "boya-" fiilidir. Yani aralarında anlam ilişkisi vardır .

Ortak Kök ve Sesteş Kök Arasındaki Farklar :
- Ortak kökte kelimeler arasında anlam ilşikisi vardır , sesteş öklerde kelimeler arasında anlam ilişkisi yoktur .
- Ortak kökler aynı kavram alanına giren kelimelerdir, sesteş kökler ise aynı kavram alanı ile ilgili değildir .

Ortak Köklere Örnekler :
1. Üzerinde eski bir mont vardı . (sıfat)
1. Üzerindeki mont eskidi . ( fiil )
2. Suriye'den ülkemize yeni bir göç dalgası başladı . ( isim )
2. Birçok insan ülkemize göçüyor . ( fiil )

Sesteş Köklere Örnekler :
1. Söylediklerimi yazdı . ( kalem vb. araçla yazma işi. )
1. Bu olay yaşandığında mevsim yazdı . ( mevsim adı )
2. Elindeki bardağı kırdı . ( bir şeyi parçalamak )

2. Burası bir zamanlar yemyeşil bir kırdı . (tabiat , doğa )
Bu Konunun Videolu Anlatımı İçin Tıklayın 

Sınavlar Gereklidir Konulu Münazara Örneği

Sınavlar Gereklidir Konulu Münazara Örneği

Öğrencilik hayatımız başladığından beri hepimiz bir şekilde sınavlarla karşı karşıya kalıyoruz . Bazen bu sınavların varlığı bize can sıkıcı bir durum gibi geliyor . Kendimizi bir yarışın ortasındaymışız gibi hissettiriyor . Hatta gibisi fazla tam da bir yarışın ortasında buluyoruz kendimizi . Evet bazen isyan etsek de , sınavlar yüzünden yıpransak da sınavların gerekli olduğunu düşünüyorum .

Sınavlar gereklidir çünkü çalışan ile çalışmayanı ayırt etmemiz gerekir . Mesela bir grup arkadaş düşünelim . Bu grubun içerisinde bir kişi elinden geleni yapsa , gecesini gündüzüne katıp çalışsa , sonunda da siz hepiniz arkadaşsınız hepinize aynı ödülü veriyoruz dense o kişinin zoruna gitmez mi ? Elbette gider . Sınavların olmadığı bir toplumda insanlar tembelliğe alışır . Hep başkalarının bir şeyler yapmasını bekler . Oysa sınavlar rekabet ortamı oluşturur , rekabette kaliteyi ve başarıyı artırır . Sınavlar bizleri düzenli aralıklarla bilgilerimizi güncellemeye yöneltir . Sınavlar olduğu için kendimizi yenileme ve geliştirme ihtiyacı hissederiz . Hayatta nasıl ki herkes bizim için aynı önemde değilse eğitimde de  herkes aynı başarıda değildir . Bu başarı ve başarısızlığın da mutlaka ayırt edilmesi gerekir ki herkes hakkını alabilsin .

Sınavların olmadığı bir sistemde eşitlik vardır .  Ama şunu unutmamak gerekir ki eşitlik adalet değildir . Adalet hak edene hakkını vermektir . Bu yüzden sınavlar gereklidir .

  

Edilgen Çatılı Fiiller İle İlgili 20 Örnek

Edilgen Çatılı Fiiller İle İlgili 20 Örnek

Edilgen çatılı fiiller ile ilgili örneklere geçmeden önce kısaca edilgen fiilin ne olduğundan başlayalım . Edilgen fiiller sözde özne kullanılan fiillerdir . Yani aslında nesne olan varlığın özneymiş gibi göründüğü cümlelerin fiilleri edilgen çatılıdır . "Ahmet camı kırdı. " cümlesinde camı kıran Ahmet'tir . Bu cümleyi " cam kırıldı " şeklinde söylersek özne "cam"mış gibi durur . Fakat cam kendi kendine kırılamayacağı için edilgen çatı olur .
Edilgen çatılı fiiller ile ilgili örnekler şunlardır :

1. Dün pansiyonda kalındı .
2. Uzun uğraşlardan sonra yaralı sıkıştığı yerden çıkartıldı .
3. Gece geç saatlerde araba olay yerinden kaldırıldı .
4. Küçük bebek saatler sonra uyutuldu .
5. Bu proje uzman mühendislere yaptırıldı .
6. Bahçemizdeki ceviz ağaçları düzenli olarak sulanır .
7. Eskiyen koltuk kılıfları değiştirildi .
8. Duvarın tamamı yeniden boyandı .
9. Son sınavın soruları dün hazırlandı .
10. Bahçe iki saat içerisinde çapalandı .
11. Tüm sınıf defterleri kaplandı .
12. Depremin yaraları birkaç yıl içinde sarıldı .
13. Mahalleye yeni bir spor salonu yapıldı .
14. Hırsızlar büyük bir titizlikle her yerde aranıyor .
15. Dökülen tüm ekmekler toplandı .
16. Törende milli konular üzerinde konuşuldu .
17. Onun çok akıllı biri olduğu söyleniyor .
18. Divriğiye bir kültür gezisi düzenlendi .
19. Otobüs terminalde yarım saat bekletildi .

20. Koliler büroya taşındı .  

Dost Nasıl Olmalıdır ? Düşüncelerinizi Nedenleri İle Yazınız .

Dost Nasıl Olmalıdır ? Düşüncelerinizi Nedenleri İle Yazınız .

Kişi ilk olarak dostum diyebileceği kişileri iyi araştırmalı , iyi tanımalı , daha sonra dost olmalıdır . Çünkü bizim  hayatımızın önemli parçası olacak , bizim iyi ve kötü günlerimizde yanımızda olacak olan kişiler elbette dostlarımız olacaktır . Dostlar sahte olmamalıdır . Gerçekten samimi olmalıdır . Yapmacık davranışlarda bulunmamalıdır . Arkamızdan iş çevirmemelidirler . Bizim zor günlerimizde , acı günlerimizde arkamızı dayadığımız bir dağ olabilmelidir . Sadece kötü günlerimizde değil, bizim mutlu , sevinçli günlerimizde de yanımızda olmalıdır .

Başarılarımıza en az bizim kadar sevinmelidir . İçinden sinsice düşünceler geçirmemelidir .  Dost dediğin iyi insan olmalıdır . Bizim düşmanlarımızla  yakın olmamalıdır . Çünkü dostlar  bizim ailemizden bireylerimiz gibidir . Bunun için dostlarımızın gerçekten çok iyi olması gerekir . Kimi dostluklar çıkar ilişkilerine dayandığı için , çıkarları tehlikeye düştüğü zaman sizi yalnız bırakabilir . Bu durumda hayal kırıklığı yaşarsınız . İşte böyle kurulmuş olan ilişkiler de dostluk olmaz zaten . Bunun için en başından da dediğim gibi dostlarımızı iyi seçmeliyiz , güvendiğimiz insanlar ile hemen dost olmaya ya da dost bulma çabası içine girmemeliyiz . Dostlarımız iyi olmalıdır , çünkü onlar iyi olursa biz kendimizi daha mutlu ve daha güvende hissederiz .


Gerçek dostluklar hiçbir zaman kaybolmaz .  Çünkü gerçek dostlar bir birilerine çok bağlıdırlar , birbirlerine güvenen kimselerdir . Hepimizin hayatta  gerçek dostu olması umudu ile kalın dostla, dostlukla güzel düşünceler ile .

Yaşlılara Yardım İle İlgili Deneme Yazınız .

Yaşlılara Yardım İle İlgili Deneme Yazınız .

Nasıl ki bir toplumun temel yapısını aile oluşturuyorsa  bir toplumun üst aklı olan, bizlere deyimlerini aktaran ve bizi yanlıştan döndüren kişiler de elbette ki değerli yaşlı  insanlarımız olacaktır . Yaşlılar  özellikle de bizim toplumumuzda çok değer verilen , elleri öpülesi , nur yüzlü insanlardır . Yaşlılara her zaman sevgi ile yaklaşmalı ve onlara saygıda kusurda bulunmamalıyız . Yaşlılarda tıpkı küçük bebekler gibi, çocuklar gibi sevdiklerinden ilgi bekler, ait olma duygusu içine girerler . Çünkü yaş ilerledikçe yaşlılar, kendilerini daha güçsüz hissetmeye başlamakta ve kendilerini güvende hissetmek istemektedirler . Onun için tüm yaşlılara bu güveni ve hak ettiği sevgiyi vermeli, saygıyı göstermeliyiz .

Sadece kendi yakınlarımız olan yaşlı kimselere değil,  toplumdaki tüm yaşlılara elimizden gelen her türlü yardımı yapmalıyız . Onların yapamadığı , gücünün yetmediği işlerde onların elinden tutmalı ve sorumluluğu biz gençler almalıyız . Çarşıda gördüğümüz yaşlı bir hanım teyzenin taşıyamadığı poşetlerini evine taşımalıyız, yoldan karşıya geçmek isteyen fakat gözleri net göremeyen bir yaşlı amcanın kolundan tutup gideceği yer yakınsa oraya kadar götürmeliyiz , otobüste onlara yer vermeliyiz ve daha birçok sorumluluğu üzerimize almalıyız . Onları asla kırmamalıyız , incitmemeliyiz . Onlara verdiğimiz sevgiyi her geçen gün daha çok artırmalı ve bu şekilde mutlu olmalıyız . Ne yazık ki son dönemlerde yaşlılara karşı saygısızlık, şiddet uygulayanlar çıksa  da tabi ki bunu toplumun geneline yaymamak gerekir . Kimi gözü doymayan kimseler yaşlıları takip etmekte , onun evine kadar girip onu kandırmakta ve tüm parasını dolandırmaktadır . İşte bu insafsızca yapılan , acımasızca yapılan  şeyler yaşlıları daha çok korkutmakta ve daha çok ürkütmektedir . Lütfen bu olaylara karşı hiçbir zaman susmayalım ve hak edenin cezasını çekmesi için böyle kötü niyetli kimseleri gerekli olan yerlere şikayet edelim.  


Yaşlılara her zaman  yardım edelim ve onların arkasında duralım . Biz gençler onların sığınacak limanları olalım . Onları çok ama çok sevelim . Çünkü bu bir insanlık görevidir, aynı zaman da Allah katında yaşlıya gösterilen hizmet, ilgi, sevgi, saygı sevaptır. Bunun için onları her zaman koruyalım ve her işlerine yardım etmeye çalışalım .

Sizin En Hayırlınız Kuran'ı Öğrenen Ve Öğretendir Sözü İle İlgili Kompozisyon Yazınız .

Sizin En Hayırlınız Kuran'ı Öğrenen Ve Öğretendir Sözü İle İlgili Kompozisyon  Yazınız .

Kuran okumak ve Kuran-ı Kerim'i  öğretmek dinimizde  hem bu dünya  için hayırlıdır hem de öteki dünya için hayırlıdır . Çünkü Kuran-ı Kerim'i okuyan ve onu iyi idrak edebilen kimse , onu gerçekten yaşamaya çalışan kimse , kötülüklerden uzak durmaya çalışır, can yakmaz , ifitra atmaz , yalan söylemez vb. Çünkü onu okuyunca Kuran ahlakına sahip olmamız gerekir .

Sevgili Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa da Kuran okumaya ve öğretmeye çok önem vermiş ve Yüce Allah'ın emirlerinin ne olduğunu öğrenmemiz için , bir Müslüman olarak ondan gelen ayetleri yaşama da uygulamak için mutlaka her kişinin Yüce kitabımız Kuran-ı Kerim'i okuması gerekir . Çünkü Kuran'ı okuyan ve onu benimseyen bir insan Kuran ahlakına sahip olur . İnsanlara zarar vermez , kimseye karşı kötülük yapmaz . Kuran öğrenmek  ilim öğrenmektir aynı zamanda . Fakat Kuran'ın içinde neler anlatılmak istendiğini iyi bilmeliyiz . Yani Kuran'ın hem  Arapçasını iyi öğrenmeye çalışmalıyız  hem de Kuran-ı Kerim'in mealini iyi öğrenmeye çalışmalıyız . Kuran'ı öğrenen  ve öğreten kimse Yüce Allah katında büyük bir sevaba girmiş olur . Çünkü başka kimseleri de ilmi ile , bilgisi ile aydınlatmıştır . Mesela Müslüman olmayan fakat Müslüman olmak isteyen bir kimse Kuranı öğrenmek istediğinde , bu kişiye Müslüman  biri tarafından Kuran iyi bir şekilde öğretildiğinde o kişi Allah katında sevap alır . Çünkü Müslümanlığın tanıtılmasına ve yayılmasına katkıda bulunmuştur .


Bunun için her müminin üzerine düşen görevi yapması gerekir . Kuran okumak isteyen çocuklarımıza, gençlerimize Kuran'ı öğretmeli ve onları Kuran''dan faydalanmak için hayatımız boyunca Kuran-ı Kerimi iyi bilen ve iyi öğreten bir kimse haline gelmeliyiz .

Öyküleyici Anlatım ve Betimleyici Anlatım Arasındaki Farklar Nedir ?

Öyküleyici Anlatım ve Betimleyici Anlatım Arasındaki Farklar Nedir ?

Öyküleyici anlatım ve betimleyici anlatım birbiri ile çoğu zaman karıştırılmaktadır . Ancak şimdi anlatacaklarımıza dikkat edildiğinde aslında ayırt etmenin çok da kolay olduğunu göreceksiniz .

1. Öyküleyici anlatımda akan bir olay vardır ancak betimleyici anlatımda böyle bir durum yoktur . Kısacası öyküleyici anlatım bir filme benzetilebilir , betimleyici anlatım ise bir fotoğraf karesine benzetilebilir .

2. Öyküleme olaya dayalı olduğu için öyküleyici metinlerde mutlaka kahraman olması gerekir . Ancak betimleyici anlatımda kahraman olması şart değildir .

Kısacası betimleme sözcüklerle resim çizme sanatıdır ve betimleyici anlatımın olduğu metinlerde gözümüzün önünde bir şeyleri canlandırırız . Fakat öykülemede akış halinde olan bir olay vardır . Aşağıdaki örnekleri yukarıda bahsettiğimiz farkları göz önünde bulundurarak dikkatlice okuyalım .
Örnek 1 : Kapının önünde küçük bir kız çocuğu oturuyordu . Eli yüzü kir pas içerisinde , kolları burnunu silmekten katılaşmıştı . Ufak tefek boyunun üzerindeki kıvırcık saçları aylarca yıkanmamış gibi birbirine karışmıştı  .  Üzerindeki kazak en son  ne zaman yıkanmış tahminde bulunmak  bile imkansızdı . Çocuğa bakınca görebildiğim tek renk gözlerindeki o derin mavilikti . ( Betimleyici anlatım )


Örnek 2 : Vaktiyle Maria adında babasıyla birlikte yaşayan bir kız varmış . Babası yaşadıkları mahallede bulunan bir fabrikada çalışmaktadır . Ancak fabrikada işler ters gitmeye başlayınca Maria'nın babası işsiz kalır . Kızı Maria'yı da yanına alan adam başka bir mahalleye taşınmak ve yeni bir iş bulabilmek için çocukluğundan beri yaşadığı mahalleyi terk etmek zorunda kalır . ( Öyküleyici anlatım )

Tasarruf İle İlgili Kompozisyon Yazınız .

Tasarruf İle İlgili Kompozisyon Yazınız .

Sahip olduğumuz her şeyin kıymetini bilmemiz gerekir .  Yani tasarruflu olmalıyız , idareli olmalıyız . Para kazanmak  kolay bir şey değildir . Bir şeylere sahip olmak için çalışıyoruz . Kazandığımız paranın hepsini bir anda harcamamalıyız . İsraftan kaçınmalıyız .  Çünkü israf etmek hem  aile bütçesine zarar verir hem de ülke ekonomisine zarar verir .  Örneğin ; markete gitmeden önce bir  alışveriş listesi hazırlamalıyız .

Gerçekten çok ihtiyacımız olan şeyleri almalıyız . Evde bardağımız ya da tabağımız varsa ve bunlar bize yetiyorsa tekrardan yenisi almamalıyız . Çünkü israfa kaçıyor ve hem de gereksiz bir alışveriş yapılmış oluyor .  Yiyeceğimiz kadar ekmek almalıyız . Yiyebileceğimiz kadar yemek yapmalıyız , çok yapıp da ertesi güne o yemeği yemeyip çöpe atacaksak fazla yemek yapmamalıyız .  Yani her şeyde tasarruflu olmalıyız . Elektrik , su , yemek yeme , yıkanma , zamanı boşa geçirmeme vb. şeylerde de tasarruf etmeliyiz . Mesela çok konuşarak kendimiz tüketmemeliyiz . Çünkü çok konuşmak da insanı yorar ve insan sağlığını olumsuz etkileyebilir . Bunun için her anlamda israftan kaçınmalıyız . Dinimiz de tasarruflu olmanın önemini belirtmiştir , israfın günah olduğu söylenmiştir . Peygamber Efendimiz'in tasarruf ile , israf ile ilgili şu hadisini örnek verebiliriz :
'' Yiyiniz, içiniz, fakat israf etmeyiniz. Çünkü Allah israf edenleri sevmez.''
'' Canının çektiği ve arzu ettiğin her şeyi yemen şüphesiz israftır'' .


Bundan dolayı her zaman tasarruflu olmalıyız .  Mallarımızı israf etmemeliyiz . Elimizdekilerin değerini bilmeli , gelecek zamanlarda zor duruma düşmemek için her zaman tasaaruf sahibi bir insan olmalıyız .