Küçük Ünlü Uyumuna Uyan ve Uymayan Kelimelere Örnekler Verin

Küçük Ünlü Uyumuna Uyan ve Uymayan Kelimelere Örnekler Verin

Örneklerimize geçmeden önce kısaca küçük ünlü uyumunu hatırlatalım . Küçük ünlü uyumu iki şekilde olmaktadır :
1. Türkçede bir kelimenin ilk hecesindeki ünlü düz ise diğer hecelerdeki ünlülerde düz olmalıdır . Yani "a, e, ı, i " düz ünlülerinden biri ilk hecede olan kelimelerin diğer hecelerinde de bu ünlülerden biri bulunmalıdır .
2. Bir kelimenin ilk ünlüsünde yuvarlak ünlü varsa diğer ünlülerin de ya dar yuvarlak ya da düz geniş olması lazım . Yani İlk hecede " o , ö , u , ü " varsa diğer hecelerde ya " a, e" ya da "u , ü " olabilir .  Bu kurala göre Türkçe bir kelimede ilk heceden sonra " o , ö " bulunmaz .

Küçük Ünlü Uyumu Kuralına Uyan Kelimelere Örnekler :
1. karanlık   2. yoğurt    
3. tüketim    4. yarışma
5. göçebe     6. yaramazlık
7. sorun        8. yuvarlak
9. güreşmek        10. yenilik

Küçük Ünlü Uyumu Kuralına Uymayan Kelimelere Örnekler
1. kabuk        2. kavun
3. yağmur      4. savurmak
5. kavurmak   6. kavuşmak
7. avuç          8. avurt
9. çamur       10. yamulmak

Not : Yabancı dillerden alıntı kelimelerde küçük ünlü uyumu kuralı aranmaz . Bir kelime Türkçe olması için hem büyük ünlü uyumuna hem de küçük ünlü uyumuna uymalıdır . 


Derdini Marko Paşa'ya Anlat Deyiminin Ortaya Çıkış Hikayesi

Derdini Marko Paşa'ya Anlat Deyiminin Ortaya Çıkış Hikayesi

Derdini Marko paşa'ya anlat deyiminin ortaya çıkış hikayesini anlatmadan önce isterseniz bu deyimin ne anlama geldiğinden kısaca bahsedelim . Bu deyimimiz " derdini bana boşuna anlatma , git seni dinleyecek birini bul ona anlat " anlamına gelmektedir . Şimdi kısaca bu deyim nasıl ortaya çıkmış hikayesini anlatalım isterseniz :

Sultan Abdülaziz döneminde ünlü bir Rum hekim yaşarmış ve bu hekimin adı Narko Paşa'ymış . Devletin çeşitli kademelerinde de görev almış olan bu Rum hekimi kısa zamanda halk arasında da çok sevilen ve ünlenmiş birisi haline gelir . Çok sevilmesinin en önemli nedeni ise kendisine gelen hastaları bıkmadan dinlemesi hiç kimseyi başından atmamasıymış . Fakat zamanla artık sadece hastalık dinleyen biri değil , herkesin ne derdi varsa gelip anlattığı biri haline gelmiş .

Gelenleri boş göndermeye gönlü razı olmayan ama alinden de bir şey gelmeyeceğini söyleyemeyen Morko Paşa karşısındakini dinler , dinler " anladım , anladım ama ne ? " dermiş . Karşısındaki baştan her şeyi anlatır yine aynı cevabı alır , bir kez daha anlatır yine aynı cevabı alınca bıkar ve gidermiş . Kısa sürede Marko Paşa artık hiçbir soruna çözüm bulalası ile tanınır olmuş . İşte zamanla insanlar çözüm bulamayacaklarını anladıkları konularla karşılaşınca " git derdini Marko Paşa'ya anlat" diyerek konuyu kapatır olmuşlar .

LGS - Sözel Mantık Soruları İle İlgili Temel Kavramlar-2

3. Yargının Sayısı Bakımından Önermeler :

A. Basit Önerme  : Tek yargılı önermelere denir .
- Yazarın son kitabı yarın çıkacak . ( Bu önerme nitelik bakımından olumlu , nicelik bakımından tekil , yargı sayısı bakımından basit önermedir . )
B. Birleşik Önerme : Çok yargılı önermelerdir . Birleşik önermelerde en az iki yargı bulunmaktadır . Bu önermelerde bazen yargılardan biri gerçekleşirse diğeri gerçekleşir . Ya da biri gerçekleşmezse diğeri de gerçekleşmez .

- Ders çalışırsa dışarı çıkabilir . (dışarı çıkma işi ve ders çalışma işi olmak üzere iki yargı vardır . )

Bazı önermeler de birden çok özne ya da yüklemden oluşur . Tek bir cümledir ama birden çok önerme çıkarabiliriz . Mesela " Okula Ahmet ve Mehmet gelmedi " cümlesinden " Okula Ahmet gelmedi " ve "Okula Mehmet gelmedi" önermelerini çıkarabiliriz . Bağlaçlarla kurulu önermelerde dikkat edilmesi gereken noktalar şunlardır :


- "Ve" bağlacı her iki önermenin de doğru olduğunu gösterir .
Örnek : Annem ve babam çok gençtir . ( hem annemin hem de babamın genç olduğu anlamı vardır . )
Not : "ne....ne" ve "hem....hem" bağlaçları da "ve" bağlacı ile aynı görevdedir .

- "Veya" bağlacı önermelerden en az birinin doğru olduğunu gösterir .
Örnek : Yoldan geçen taksi veya otobüstü .

- Bazı önermelerde tek yargı varmış gibi durmasına rağmen örtülü olarak birden çok yargı olduğu çıkarılabilir . Bu tür önermelere birleşikliği gizli olan önermeler denir .
Örnek :
- Bugün sadece Ahmet geldi . ( Bu önermeden "Ahmet geldi." "Diğerleri gelmedi" yargıları çıkarılabilir .)
- Macera romanları hariç her türlü kitabı okurum . ( Bu önermeden "her türlü kitabı okurum" , "macera kitaplarını okumam" yargıları çıkarılır .
- Ayşe , Hatice'den daha uzundur . ( Bu önermeden "Hatice uzundur." , "Ayşe daha uzundur" yargıları çıkarılabilir .

- Okullar beş gündür tatil . ( Bu önermeden "okullar tatil", "okullar beş gün önce açıktı" yargıları çıkarılabilir .

LGS - Sözel Mantık Soruları İle İlgili Temel Kavramlar-1

Sözel Mantık Soruları İle İlgili Temel Kavramlar

Önemli Uyarı : ALES, LGS vb. sınavlarda aşağıda anlatılan konuların ezbere bilinmesi önemli değildir . Önemli olan sorularda bu bilgilerden hareketle çıkarımlarda bulunabilmektir . Bu yüzden anlatılan kavramları ezberlemeye çalışmayın , anlamaya gayret edin .
Önerme: Doğru ya da yanlış olduğu kesin olarak ispatlanabilen yargılara denir . Ortaokul Türkçe dersinde nesnel yargı adı ile öğrendiğimiz cümleler önermelere örnek olarak verilebilir .

- Türkiye'nin hem Asya hem de Avrupa Kıtası'nda toprağı bulunmaktadır .
- ‎ İstanbul Türkiye'nin en kalabalık nüfuslu şehridir .

Not : Önermeler doğru ya da yanlış olabilir . " Sivas Karadeniz Bölgesi'ndedir." önermesi yanlış bir önermedir . Doğruluğu ya da yanlışlığı ispatlanamayan cümleler önerme değildir . " Kırmızı en güzel renktir, bir bardak su verir misin ?" gibi cümlelerin doğruluğu ya da yanlışlığı ispat edilemediği İçin bu tür cümleler önerme değildir .


1. Nitelik bakımından önermeler :
Nitelik bakımından önermeler olumlu ve olumsuz olmak üzere ikiye ayrılır. Bir önerme gerçekleşmişse olumlu önerme , gerçekleşmemişse olumsuz önerme olarak adlandırılır . " otobüs tam zamanında geldi" cümlesi olumlu önerme " otobüs saatinde gelmedi" cümlesi ise olumsuz önermedir. Şunu unutmamak gerekir ki önermenin olumlu olması gerçekleşmesi ile ilgilidir . Yani sonucun iyi ya da kötü olması önermenin olumlu ya da olumsuz olmasını etkilemez . Adam dün gece öldü önermesi olumlu bir önermedir . Çünkü yargı gerçekleşmiştir .

2. Nicelik bakımından önermeler :

A. Tümel önerme : Bir önermedeki özne o grubun tamamını içine alıyorsa tümel önerme olur . Tümü , hepsi , tamamı gibi kelimeler tümel önerme oluşturur .

Örnek: Olay yerindekilerin hepsi çocuktu.

B. Tikel Önermeler : Grubun bir kısmını içine alan önermelerdir . Bazısı , bir kısmı , birkaçı gibi ifadelerle yapılır .

Örnek: Bazı insanlar çalışmayı sevmez .

C. Tekil önerme : Öznenin tek olduğu önermelerdir. Sadece, yalnızca , bir tek vb. ifadelerle yapılır .


Örnek : Bu yemeklerden yalnızca Ahmet yiyebilecek . 

Deyim Aktarması-4 : Duyular Arası Aktarma Nedir ?

Deyim Aktarması-4 : Duyular Arası Aktarma Nedir ?

Beş duyu organımızdan birisine ait bir durumu ifade eden sözcüğün başka bir duyuyu ifade edecek şekilde kullanılmasına duyular arası aktarma denilmektedir .  Meselaa "tatlı" kelimesi tatma duyusu ilke ilgili bir kelimedir ancak bu kelimeyi " Onu çok uzun süre dinleyebilirdik çünkü çok tatlı bir ses tonu vardı . " cümlesinde işitme duyusu ile ilgili kullanılmıştır . Yani tatma duyusu ile ilgili bir kelime işitme duyusu ile ilgili bir anlam ifade edecek şekilde kullanılmıştır . Aşağıdaki cümlelerde duyular arası aktarım yapılmıştır .

- Eminönü'ne girdiğinizde keskin bir balık kokusu etrafınızı kuşatır . ( dokunma duyusu ile ilgili olan keskin kelimesi koklama duyusu ile ilgili olarak kullanılmıştır . )
- Etrafındaki insanlara tatlı bir tebessüm etmekten hiçbir zaman vazgeçmemiştir . ( tatma duyusu ile ilgili olan tatlı kelimesi görme duyusu ile ilgili kullanılmıştır . )
- Dolabı açınca etrafa ekşi bir koku yayılmaya başladı . ( tatma duyusu ile ilgili olan ekşi kelimesi koklama duyusu ile ilgili kullanılmıştır . )
- Kadife sesiyle dinleyenleri kendine hayran bırakmayı başardı . ( dokunma duyusu ile ilgili olan kadife kelimesi işitme duyusu ile ilgili olarak kullanılmıştır . )
- Acı sözleri ile insanları kendinden uzaklaştırıyordu . ( Tatma duyusu ile ilgili olan acı kelimesi işitme duyusı ile ilgili olarak kullanılmıştır . )

- Onun sıcak gülümsemesi hepimize güven verirdi . ( Dokunma duyusu ile ilgili olan sıcak kelimesi görme duyusu ile ilgili kullanılmıştır . )
Bu Konunun Videolu Anlatımı İçin Tıklayın...

Deyim Aktarması-3 : Doğadan Doğaya Aktarma Nedir ?

Deyim Aktarması-3 : Doğadan Doğaya Aktarma Nedir ?

Doğada bir varlığa ait bir özelliğin yine doğada yer alan bir varlığa aktarılmasına denir . Yani insanlar dışındaki varlıkların özelliklerinin bir birine aktarılmasıdır . Mesela rüzgarın çıkardığı sesin kurdun çıkardığı sese benzetilmesi gibi örneklerde doğadan doğaya aktarma söz konusudur . Aşağıdaki örneklerde doğadan doğaya aktarım söz konusudur .

- Bizim köylerimizde rüzgarlar uluyordu bu karanlık ve ıslak gecelerde . ( kurtlara ait olan ulumak eylemi rüzgara aktarılmıştır . )
- Karlar bu karanlık gecede sokak lambasının önünde uçuşuyordu . ( Kuş vb. hayvanlara ait olan uçmak eylemi kara aktarılmıştır . )
- Büyük bir hayvan sürüyü dağın eteğinden aşağıya doğru akıyordu . ( Sıvı maddelere ait olan akmak eylemi hayvanlara aktarılmıştır . )

- Açık perdenin arasından ay ışığı odama süzülüyordu . ( Sıvı maddelere ait olan süzülmek eylemi ay ışığına aktarılmıştır . )
- Gök yüzü yırtılıyor , şimşekler büyük bir gürültüyle bir yerlere düşüyordu . ( kağıt ve benzeri maddelere ait olan yırtılmak eylemi gök yüzüne aktarılmıştır . )
- Deniz günler boyunca kudurdu . ( köpeğe ait bir özellik olan kudurmak denize aktarılmıştır . )
Bu Konunun Videolu Anlatımı İçin Tıklayın

Deyim Aktarması-2 : Doğadan İnsana Aktarma Nedir ?

Deyim Aktarması-2 : Doğadan İnsana Aktarma Nedir ?

Doğaya has biz özelliğin ya da vasfın insanlar için kullanılmasına doğadan insana aktarma denir . Doğadan insana aktarmada daha önce anlatmış olduğumuz insandan doğaya aktarmanın tersi bir durum söz konusudur . Doğadan insana aktarımda genellikle sözcüklerin mecaz anlam kazanması ve deyimleşmesi söz konusudur . Doğadan insana aktarma ile ilgili örnekler şunlardır :

- Son zamanlarda çok pişkin davranışlar sergilemeye başlamıştı .
- Etrafına karşı sıcak davranışları ile dikkat çekiyordu .
- Yaşına rağmen olgun bir kişiliğe sahip olduğunu rahatlıkla söyleyebilirim .
- Yüreğimde fırtınalar kopmaya başladı .
- Gönlümde deli duygular dalgalanıyor .


- Herkesin ortak görüşü onun sert bir mizaca sahip olduğu yönündeydi .
- Kimseyi kıramaz yumuşak yüzlü bir insan olmayı tercih ederdi .
- O tam bir tilkidir .
- Sen benim arım , balım , peteğimsin .
- Bu dünyada ezilmiş insanlar için çalışmaktan daha yüce bir duygu yoktur.
- İşinde tam anlamıyla kurt olmuştu .
- Aslanlarımız bu maçtan da zaferle ayrıldı .
Bu Konunun Videolu Anlatımı İçin Tıklayın...

Deyim Aktarması-1 : İnsandan Doğaya Aktarma Nedir?

Deyim aktarması dört şekilde gerçekleşmektedir .
Deyim Aktarması-1 : İnsandan Doğaya Aktarma Nedir?

İnsanlara ait özelliklerin doğada yer alan varlıklara verilmesine insandan doğaya aktarım denir . İnsandan doğaya aktarım yapılırken insanların duyguları, düşünceleri , giysileri ya da vücutlarından parçaların doğadaki varlıklara aktarımı söz konusu olur . İnsandan doğaya aktarım da kişileştirme , mecaz ve yan anlam ön plandadır . 

Mesela "Güneş çok yorgun gözüküyordu " cümlesinde yorgun olmak insana ait bir özelliktir ve güneşe verilerek insandan doğaya aktarma yapılmıştır . Aşağıdaki cümlelerde insandan doğaya aktarma ile ilgili örnekler altı çizili olarak gösterilmiştir .

-  Bu köyde her yer yorgun evlerle sarılmıştı. ( kişileştirme )
- ‎ Eski ayakkabının burnu çok çabuk yıpranmıştı. ( yan anlam )
- ‎ Dağ başını duman almış . ( yan anlam )
- ‎ Çiçekler baharın gelişini müjdeliyordu. ( kişileştirme )
- ‎ Karşımızdaki büyük ağaç bizi seyrediyordu . ( kişileştirme )
- ‎ Kuşlar neşeyle cıvıldıyordu . ( kişileştirme )
- ‎ Şu dere çok yordun , yavaş akıyor . ( kişileştirme )
-  Yüce dağ başında siyah tül vardır . ( yan anlam )

-  Bu kuşlar çok vefasız çıktı . ( kişileştirme )
Bu Konunun Videolu Anlatımı İçin Tıklayın ...

Fiilden Fiil Yapan Ekler İle İlgili Örnekler

Fiilden  Fiil  Yapan Ekler İle İlgili Örnekler

Fiilden fiil yapan ekler fiil kök ya da gövdelerine gelerek onlardan yeni bir fiil  türetirler . Aşağıdaki cümlelerde yer alan altı çizili kelimeler fiilden fiil yapım eki almışlardır .

" (i)l- "
1. Uzaktan bir araç yaklaştığı görüldü . ( gör-ül- )
2. Sokaktan bir bağırışma sesi duyuldu . ( duy-ul- )

" (i)n- "
1. Aradığı kalemi bulabilmek için etrafına bakındı . ( bak-ın- )
2. Akşama kadar şehrin dar sokaklarında gezindik . (gez-in-)

" ış- / iş-  "
1. Bir süre sessizce bakıştılar . ( bak-ış- )
2. Uzun zamandır yazışıyorlar . ( yaz-ış- )

" t- "
1. Çok zor şartlarda oğlunu okuttu . ( oku-t- )
2. Annesi ninniler söyleyerek bebeğini uyuttu . ( uyu-t- )  
3. Ona en sevdiği şarkıyı söyletti . ( söyle-t- )



" dır-"
1. Tüm bildiklerini önündeki kağıda yazdırdı . ( yaz-dır- )
2. Evin önündeki bahçede bir çukur kazdırdı . ( kaz-dır- )
3. Arkadaşını çok kızdırdı . ( kız-dır- )

" ir- "
1. Annesi en sevdiği çorbayı pişirdi . ( piş-ir- )
2. Ödevlerinin hepsini kısa sürede bitirdi . ( bit-ir- )

" (a)r- / (e)r- "
1. Cebinden beyaz bir kağıt çıkardı . ( çık-ar- )
2. Tüm sorunlarımızı bir anda giderdi . ( git-er- )

Fiilden İsim Yapan Ekler İle İlgili Örnekler

Fiilden  İsim  Yapan Ekler İle İlgili Örnekler

Fiilden isim yapan ekler fiil kök ya da gövdelerine gelerek onlardan yeni bir isim  türetirler . Aşağıdaki cümlelerde yer alan altı çizili kelimeler fiilden isim yapım eki almışlardır .

"-ma/-me "
1. Vücut için yürüme egzersizleri çok faydalıdır . ( yürü-me )
2. Konuşma becerisi çok okuyarak geliştirilebilir . ( konuş-ma )

"- mak/-mek "
1. Ağlamak insanı rahatlatır . ( ağla-mak )
2. İnsan gülmek için sebep aramamalıdır . ( gül-mek )

"- ış/-iş  "
1. Bir bakış insana çok şey anlatır . ( bak-ış )
2. Yarın görüş günü olduğunu öğrendim . ( gör-üş )

"-um / -üm  "
1. Herkes geçim derdine düşmüş . ( geç-im )
2. En doğru sonucu bulmak için birçok ölçüm yaptık . ( ölç-üm )  
3. Her canlı mutlaka ölüm denen gerçekle tanışacaktır . ( öl-üm )

"-ı/-i"
1. O düzenli olarak yazı yazar . ( yaz-ı )
2. Sivas'ın tarihi mekanlarına gezi düzenlendi . ( gez-i )
3. 1 en küçük sayma sayısıdır . ( say-ı )



"-k"
1. Kendisine yeni bir tarak almış . ( tara-k )
2. Çarşıda açık bir dükkan var mı diye aradık . ( aç-ık )

"-gi"
1. Sevgi hepimizi kuşatan yüce bir duygudur . ( sev-gi , duy-gu )
2. Üzerinde örgü bir kazak vardı . ( ör-gü )

"-ak / -ek "
1. O çok korkak bir adamdır . ( kork-ak )

"-gın "
1. Solgun bir çiçek oluyor dokununca . ( sol-gun )
2. Bu işlere eli çok yatkındır . ( yat-kın )

"-(i)n "
1. Düşman hatlarına yeni bir akın düznlendi . ( ak-ın )

" -gen "
1. Yılan sürüngen bir hayvandır . ( sürün-gen )
2. O çok üşengen bir insandır . ( üşen-gen )

"-geç"
1. Balığın çok güzel yüzgeçleri vardı . ( yüz-geç )
2. Güzel bir çay doldurmak için süzgeç arıyordu . ( süz-geç )

"-inti"
1. Sabahleyin güzel bir esinti vardı . ( es-inti )

"-ici "
1. Dışarıda yakıcı bir güneş vardı . ( yak-ıcı )

"-anak "
1. O geleneklerine bağlı bir insandı . ( gel-enek )

"-(ı)t "