Atasözleri ve Deyimler İle İlgili Test Soruları (30 Soru)



 Atasözleri ve Deyimler İle İlgili Test


I. Har vurup harman savurmak
II. Ekmeğini taştan çıkarmak
III. Açık ağız aç kalmaz
IV. Burnunun dikine gitmek
1. Yukarıdaki deyimlerden hangi ikisi aynı anlamda kullanılmaktadır?
A) I-II B) II-III C) III-IV D) I-IV

2. “Çalışan çabalayan elinden geleni yapan insanlar her daim kendini geliştirir ve insan­lar tarafından fark edilir.” anlamına gelen deyim aşağıdakilerden hangisidir?
A) Boş çuval dik durmaz.
B) İş bilenin kılıç kuşananın
C) Çürük tahta çivi tutmaz
D) İşleyen demir ışıldar

3. “Daha önceden bir konu ile ilgili anlaşarak aynı şeyi söylemek” anlamına gelen deyim aşağıdakilerden hangisidir?
A) Ağız birliği etmek
B) Ağzından kaçırmak
C) Ağız değiştirmek
D) Ağız aramak

4. “Çocuğun pencereden sarktığını görünce çok korktu.” cümlesi aşağıdaki deyimler­den hangisi ile tamamlanırsa anlam daha da pekiştirilmiş olur?
A) İçi içini kemirdi
B) Ağzı kulaklarına vardı
C) Yüreği ağzına geldi
D) Yüzünden düşen bin parça oldu

5. “Meteliğe kurşun atmak” deyimini en iyi açıklayan atasözü aşağıdakilerden hangisidir?
A) Paraya ve maddiyata önem vermemek
B) Uzun zaman insanlardan uzak kalmak
C) Parasul pusuz kalmak, hiç parası olma­mak
D) Yüksek bir görevde çalışmak

I. Acele giden ecele gider
II. Keskin sirke küpüne zarardır.
III. Sabır acı ise de meyvesi tatlıdır.
IV. Misafir umduğunu değil bulduğunu yer.
6. Yukarıdaki atasözlerinden hangi ikisi aynı konulu ile ilgili olarak söylenmiş­tir?
A) I-II B) I-III C) II-IV D) III-IV

7. “Can çıkmadan huy çıkmaz.” atasözü ile aşağıdaki sözlerden hangisinin ilgisi yoktur?
A) İnsan yedisinde neyse yetmişinde de odur.
B) Huylu huyundan vazgeçmez.
C) Huy canın altındadır.
D) Bana arkadaşını söyle sana kim oldu­ğunu söyleyeyim.

8. “Atasözleri genel hüküm taşır ve öğüt verme amacı vardır.” Buna göre aşağıdaki­lerden hangisi atasözü değildir?
A) Tencere yuvarlanmış kapağını bulmuş.
B) Alma mazlumun ahını çıkar aheste ahes­te.
C) Kol kırılır yen içinde kalır.
D) El yarası geçer, dil yarası geçmez.

9. “Bir şeyi ne kadar çok seversek sevelim hoşumuza gitmeyen bazı yönleri de olabilir.” anlamına gelen atasözü aşağıdakilerden hangisidir?
A) Kaynayan kazan kapak tutmaz.
B) Gül dikensiz olmaz.
C) Taşıma su ile değirmen dönmez.
D) Bin bilsen de bir dilene danış.

10. Atasözleri ile ilgili olarak aşağıda veri­len bilgilerden hangisi yanlıştır?
A) Kalıplaşmış cümle yapılarıdır.
B) Uzun tecrübeler sonucu ortaya çıkmıştır.
C) Kim tarafından söylendiği belli değildir.
D) Tamamı mecaz anlamlıdır.

11. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde de­yim açıklaması ile birlikte verilmiştir?
A) Kapıyı açtım baktım ki ev bildiğin bal dök yala.
B) Öğretmen kürsüye çıktı, öğrenciler can kulağı ile dinledi.
C) Babasını kaybeden arkadaşımızın yanın­da pot kırdın.
D) Duyduğu lafları saklayamaz, ağzında bakla ıslanmıyor.

12. “Bir şeyi derinlemesine ve ayrıntılarına inmeden okumak, incelemek” anlamına gelen deyim aşağıdakilerden hangisi­dir?
A) Göz doldurmak
B) Göz değmek
C) Göz gezdirmek
D) Göze batmak

13. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde “özen göstermek, emek harcamak” anlamında bir deyim kullanılmıştır?
A) Yazdığı her romanın üzerine titrerdi.
B) Bunca zorlukla artık teş başına müca­dele edemiyordu.
C) Her zorluğun üstesinden gelebilecek biriydi.
D) Küçücük yaşına rağmen her şeye aklı ererdi.

14. “Düşünüp taşınmadan davranan, ol­gun hareketler göstermeyen insanlar” için kullanılan deyim aşağıdaki cümlelerin hangisinde vardır?
A) Aklını başına toplayıp işleri bir an önce düzene sokmalısın.
B) O kadar öğüt verdim ama hala aklı bir karış havada.
C) Derslerine çalışmaz ama ders haricinde her şeye aklı erer.
D) Akıllı geçiniyor ama daha bir işte tutu­namadı.

15. “Deyimler kalıplaşmış sözcük grupları olduğu için hiçbir kelimenin yerine eş ya da yakın anlamlısı getirilemez.”
Yukarıdaki açıklamaya göre aşağıdaki se­çeneklerin hangisinde deyim yanlış kulla­nılmıştır?
A) Bizimle ilgilenmemek için kısa sürede başından savdı.
B) Sürekli tekrar ettiği yanlışlarla ailesinin gözünden düştü.
C) Korktuğu şey en sonunda başına geldi.
D) Kimseyi dinlemiyor, devamlı kafasına buy­ruk hareket ediyor.

16. “Hamama giren terler.” atasözünün açık­laması aşağıdaki seçeneklerin hangisinde verilmiştir?
A) İnsan ne kadar bilgili olursa olsun başka­larının düşüncelerini de dinlemelidir.
B) Bir şeye çok ihtiyaç duyduğumuzda onun ne kadar pahalı olduğunun önemi olmaz.
C) Bir işe giren insan onun maddi ya da ma­nevi külfetlerine katlanmak zorundadır.
D) Aynı anda birden çok iş yapmaya çalışan insanların başarısız olması kaçınılmazdır.

17. “Söz gümüşse sükut altındır
Masal okuyor bilmiyor o zırdeli
Rüzgar eken fırtına biçer
Kendi düşen ağlamaz yarim.”
Yukarıdaki şarkı sözünün hangi dizesinde deyim ya da atasözü kullanılmamıştır ?
A) 1 B) 2 C) 3 D) 4

18. “Çivi gibi çivi olmak lazım
Bu gidişe kafa tutmak lazım”
Yukarıdaki dizelerde kullanılan deyimin anlamı aşağıdaki cümlelerin hangisin­de doğru olarak açıklanmıştır?
A) İtiraz etmek, baş kaldırmak
B) Zor bir işin üstesinden gelmek
C) Yerli yersiz sinirlenmek
D) Susması gereken yeri bilmek

19. “Elini veren kolunu kaptırıyor
Uyanık olmalı bu zamanda
Huyuna suyuna gitmeyip
Meydan okumalı alayına”
Yukarıdaki şarkı sözlerinde kullanılan deyimlerden herhangi birinin anlamı aşağıdaki seçeneklerin hangisinde yoktur?
A) Kendine bir iyilik yapıldığında devamını fazlasıyla isteme
B) Bir insanın yapısına göre davranmak, kızdırmamak
C) Çekinmediğini, korkmadığını bildirmek
D) Her gün aynı saatte uyanmak

20. “Bazı atasözleri anlam olarak birbiri­nin zıttıdır.” Aşağıdaki atasözlerinden hangisi “ Dost kara günde belli olur” ata­sözü ile anlam olarak zıttır.
A) Bana arkadaşını söyle sana kim oldu­ğunu söyleyeyim.
B) Büyük lokma ye büyük söz söyleme.
C) Kara haber tez duyulur.
D) Düşenin dostu olmaz.

21. ”Bazı atasözleri gerçek anlamda bazıları ise mecaz anlamda kullanılabilir.” Aşağıdaki atasözlerinden hangisi mecaz anlamda kullanılmıştır?
A) Bin bilsen de bir bilene danış.
B) Dost ile ye, iç; alışveriş etme.
C) Çürük tahta çivi tutmaz.
D) Bana arkadaşını söyle sana kim olduğu­nu söyleyeyim.

22. Aşağıdaki atasözlerinden hangisi “İş­birliği ve yardımlaşma” ile ilgilidir?
A) Komşu komşunun külüne muhtaçtır.
B) Başak büyüdükçe başını öne eğer.
C) Yalnız taş duvar olmaz.
D) El eli yıkar, İki el de yüzü.

23. Aşağıdaki atasözlerinden hangisi “tu­tumluluk” ile ilgili değildir?
A) Bakarsan bağ bakmazsan dağ olur.
B) Sakla samanı gelir zamanı.
C) İşten artmaz dişten artar.
D) Ayağını yorganına göre uzat.

24. Aşağıdaki atasözlerinden hangisi me­caz anlamda kullanılabilir?
A) İşleyen demir pas tutmaz.
B) İnsan yedisinde ne ise yetmişinde de odur.
C) Derdini söylemeyen derman bulamaz.
D) Huylu huyundan vazgeçmez.

25. Aşağıdaki deyimlerden hangisi “sadece kendi düşündüğünü yapmak, başkalarını dinlememek” anlamına gelmektedir?
A) Burnundan kıl aldırmamak
B) Burnu büyümek
C) Burnundan solumak
D) Burnunun dikine gitmek

26. “Ne söyleyeceğini şaşırmak” anlamına gelen deyim aşağıdakilerden hangisidir?
A) Dili dolanmak
B) Dili açılmak
C) Dili çözülmek
D) Dili damağına yapışmak

27. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde deyim anlamına uygun kullanılmamıştır?
A) Bu işten de beklediği karı elde edemedi, yine dört ayağının üzerine düştü.
B) Konuşulanları dikkatle dinledi, kulak kabarttı.
C) Öğretmenin gözüne girmeyi başardı, onun sevgisini kazandı.
D) İşinin hakkını verir, ne gerekiyorsa yapar .

28. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde deyim anlamına uygun kullanılmamıştır?
A) Artık tahammülüm kalmadı, resmen bıçak ke­miğe dayandı.
B) Son günlerde çok sıkıntılı görünüyor, adeta ayakları yere değmiyor.
C) Bu haberden sonra o kadar sevinmişti ki içi içine sığmıyordu.
D) Sınavdan en düşük notu alınca aklı başına geldi.

29. “Her şeyini kaybeden insanın artık kaybetmek­ten korkacağı bir şey kalmaz “ Anlamına gelen atasözü aşağıdakilerden hangisidir?
A) Ölmüş eşek kurttan korkmaz.
B) Bıçak yarası geçer, dil yarası geçmez.
C) Danışan dağı aşmış, danışmayan düz yolda şaşmış.
D) Bedava sirke baldan tatlıdır.

30. “Bir iş eğer sağlam yapıldıysa ya da bir insan sağlam karakterli ise ona kimse önemli bir zarar veremez” anlamına gelen atasö­zü aşağıdakilerden hangisidir?
A) Vücut kocar, gönül kocamaz.
B) Bal olan yerde sinek de olur.
C) Ek tohumun hasını, çekme yiyecek yasını.
D) Yel kayadan ne koparır.


Atatürk'ün " Beni görmek demek mutlaka yüzümü görmek demek değildir benim fikirlerimi benim duygularımı anlıyorsanız ve hissediyorsanız bu yeterlidir " sözünü açıklayınız

Atatürk'ün " Beni görmek demek mutlaka yüzümü görmek demek değildir benim fikirlerimi benim duygularımı anlıyorsanız ve hissediyorsanız bu yeterlidir " sözünü açıklayınız.

Ulu Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk ülkesinin, milletinin bağımsızlığı ve halkının  egemenliği için her zaman çok çalışmıştır. Mustafa Kemal kendisini görmek isteyenlere şunu söylemek istemiştir. Beni görmek istiyorsanız benim ilkelerime, inkılaplarına sahip çıkın. Ülkenizi koruyun ve ülkeniz için bilim ve fen yolunda ilerleyin. Boş işlerle uğraşmayın. Sürekli çalışın, üretin demek istemiştir.

Onu görmek demek onun bize,  gençlere emanet ettiği Cumhuriyete, demokrasiye sahip çıkmak demektir. Mustafa Kemal tam bir vatan sevdalısıydı. Onun duygularını anlamak, onun gibi  vatana aşk ile bağlanmak onu görmekle eş değerdir. Çünkü bunu Ulu Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk kendi söylemiştir. Ülkemizin değerlerini her şeyin üstünde tutmalıyız. Milli benliğimizi korumalı ve milli değerlerimize sahip çıkmalıyız. Ülkemizin bağımsızlığını her şeyin üstünde tutmalıyız.  Ülkemizin her ferdinin okuma yazma bilmesi için fedakarlık göstermeliyiz. Eğitim ve öğretime çok önem vermeliyiz. İnsan haklarına , kadınlara, çocuklara çok önem vermeliyiz.  Kadınlarımız başımızın tacı yapmalıyız. Eğitime, öğretime, öğretmenlere önem vermeliyiz. Ülkemizi siyasi, sosyal, askeri, ekonomik anlamda gelişmesi için var gücümüzle çalışmalı ve ilerlemeliyiz. Adaletli olmalıyız, insanlara eşit davranmalıyız.  Kimseye torpil yapılmamalıdır. Herkes liyakati ile görevine gelmelidir. Çünkü Mustafa Kemal Atatürk çalışana, emek  edene hakkının verilmesi gerektiğini savunmuştur. Milliyetçilik, devletçilik, cumhuriyetçilik, inkılapçılık, halkçılık, laiklik gibi ilkeleri yaşamımızda uygulamalıyız. Din ve devlet işleri aynı anda yürütülmemelidir. Din ve siyaset birbirinden ayrılmalıdır.

Ülkemizin muasır medeniyetler seviyesine ulaşması, ülkemizin  her ferdinin okuması, ilim yolunda, fen yolunda uğraşması gerekir. Vatan ve milletin  bağımsızlığı tehlikeye girdiği zaman Ya İstiklal, ya ölüm demesini bilmeliyiz. Spora önem vermeliyiz. Gençlerin spor ile uğraşmasını, sanat ile uğraşmasını, edebiyat ile ilgilenmesini sağlamalıyız. Geçmişimizi çok iyi bilmeliyiz ve geçmişte yapılan hatalardan ders çıkarmalıyız. İşte tüm bunları yaptığımız zaman Mustafa Kemal’i görmüş gibi oluruz. Yeter ki onun ilkelerine, inkılaplarına sahip çıkalım ve  bunları her zaman yaşatalım.


Kurtuluş Savaşı’nda Türk Kadınının Rolü İle İlgili Bir Kompozisyon


Kurtuluş Savaşı’nda Türk Kadınının Rolü İle İlgili Bir Kompozisyon Yazınız.

Atalarımız her savaşta olduğu gibi Kurtuluş Savaşı’nda da kadını ile, erkeği ile bir olmuştur. Kurtuluş Savaşı yıllarında asil milletimiz   yoklukla, sefaletle uğraşırken bir yandan da savaşla uğraşmıştır. Düşmanlar Anadolu köylerini yağmalıyor, bebeklere, çocuklara hiç acımadan kıyıyordu. Bu yıllarda çok zorluk çeken milletimiz iman gücü ile  bunların üstesinden gelmeyi bilmiştir.

Türk kadını, kahraman yürekli kadınlarımız savaşta askerlerimize yiyecek götürmüş, cepheye silah taşımış, yeri gelmiş kendileri asker olmuştur. Kimileri yeni doğan bebelerini evde bırakıp gitmiş, kimileri yaşlı anasını evde bırakıp cepheye koşmuştur. Tayyar Rahimeler, Ayşe Çavuşlar, Hatice Kadınlar ve daha niceleri.. .  Kadınlarımız kendi canlarını düşünmemişler, vatan ve milletin bağımsızlığını her şeyden  üstün tutmuşlardır.  Türk kadınları kadar dünyanın hiçbir yerde cefakar, fedakar, vefalı  kadınlar yoktur. Çünkü bizim milletimizin asil kadınları ülkesi tehlikedeyken kendi canlarını hiçe saymışlardır. Bu uğurda kimileri şehit olmuş kimileri gazi olmuştur.

Ulu Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk de kahraman kadınlarımız ile ilgili şu sözleri söylemiştir: ‘’ Dünyada hiç bir milletin kadını: ‘Ben Anadolu Kadınından fazla çalıştım. Milletimi kurtuluşa ve zafere götürmekte Anadolu Kadını kadar emek verdim.’  diyemez!'’

Atatürk’ün Öğretmenler İle İlgili Sözleri


Atatürk’ün   Öğretmenler İle İlgili Sözleri

Gazi Mustafa Kemal Atatürk eğitme, öğretmenlere, çocuklar kısacası vatanına çok önem vermiştir. O milletinin her  alanda gelişmesinin eğitim sayesinde olacağını söylemiştir. Bunun için de öğretmenlere, eğitimcilere çok büyük görevler düştüğünü söylemiştir. Öğretenler ile ilgili sözleri şunlardır:

* ‘’  Dünyanın her tarafında öğretmenler insan topluluğunun en özverili ve saygıdeğer unsurlarıdır.’’
* ‘’  Gençliği yetiştiriniz. Onlara ilim ve irfanın (kültürün) müspet fikirlerini veriniz. İstikbalin aydınlığına onlarla kavuşacaksınız. Hür fikirler tatbik (uygulama) mevkiine konduğu vakit Türk milleti yükselecektir.’’

* ‘’  Ulusları kurtaranlar yalnız ve ancak öğretmenlerdir. Öğretmenden, eğiticiden yoksun bir ulus henüz ulus adını almak yeteneğini kazanmamıştır. Ona basit bir kitle denir, ulus denemez. Bir kitle ulus olabilmek için mutlaka eğiticilere, öğretmenlere gereksinim duyar.’’

* ‘’  Öğretmenler!… Cumhuriyet, fikren, ilmen, fennen, bedenen kuvvetli ve yüksek seciyeli muhafızlar ister. Yeni nesli bu nitelik ve kabiliyette yetiştirmek sizin elinizdedir.’’
‘’ Öğretmenler! Erkek ve kız çocuklarımızın, aynı suretle bütün tahsil derecelerindeki talim ve terbiyelerinin pratik olması mühimdir. Memleket evlâdı, her öğrenim aşamasında ekonomik hayatta verimli, etkili ve başarılı olacak surette donatılmalıdır.’’
* ‘’ Milletleri kurtaranlar yalnız ve ancak öğretmenlerdir. Öğretmenden, eğiticiden mahrum bir millet henüz millet namını almak yeteneğini elde edememiştir. Ona basit bir kütle denir, millet denmez.’’
*Öğretmenler her fırsattan istifade ederek halka koşmalı, halk ile beraber olmalı ve halk, öğretmenin çocuğa yalnız alfabe okutur bir varlıktan ibaret olmayacağını anlamalıdır.’’
* ‘’ Ülkemizi gerçek hedefe, gerçek mutluluğa kavuşturmak için iki orduya ihtiyaç vardır: Biri vatanımızı kurtaran asker ordusu, diğeri ulusumuzun geleceğini yoğuran irfan (bilim, kültür) ordusudur.’’

‘’ Ben Öğretmen Olsaydım ‘’ Konulu Kompozisyon Yazınız.


‘’ Ben Öğretmen Olsaydım ‘’ Konulu Kompozisyon Yazınız.

Öğretmenlik  çok zor ve aynı zamanda çok güzel  bir meslektir. Bu mesleğin özelliklerini yerine getirmek için önce iyi bir insan olmak gerekir. Ben öğretmen olsaydım ; öğrencilerime  ilk olarak iyi insan ve ahlaklı insan  olmayı öğretirdim. Kendim de iyi davranışlar sergileyerek onların doğruyu görmesini sağlardım.  Onlara asla yalan söylemezdim.  Doğru, dürüst ve güvenilir bir insan olurdum.  Öğrencilerimin de böyle olması için elimden  gelen fedakarlığı gösterirdim.  Onların  vatanına ve milletine faydalı olması için  her türlü sorumluluğumu yerine getirirdim.

Öğrencilerim arasında asla ayrım yapmazdım. Tüm öğrencilerim benim için  aynı değerde olurdu ve hepsini de aynı oranda severdim. Öğrencilerimi koşulsuz severdim.   Başarılı olan öğrencilerimin  daha da başarılı olması için onlara farklı görevler verirdim. Başarısız olanlar için ise okul çıkışı  kurslar verirdim.  Onların yaptığı yaramazlıkları  bazen de görmezden gelirdim ama yeri geldiği zaman da onların  iyiliği için kızmasını bilirdim.  Öğrencilerime konuyu yaparak, yaşayarak anlatırdım. Onları sadece ezberci bir sistemle yetiştirmezdim.   Dersten zevk almaları için  çeşitli materyaller  hazırlar ve öğrencilerimin  dikkatini  çeker ve onların hem eğlenmesini hem de öğrenmesini sağlardım. Onlara güler yüzlü ve anlayışlı olurdum.  Onları çok severdim. Onların kişiliğini hedef alacak kırıcı sözlerden kaçınırdım ama yaptığı yanlış davranışları da güzel bir şekilde onlara anlatırdım. Onlara ders çalışma alışkanlığı kazandırırdım. Yeri geldiği zaman disiplinli olur, yeri geldiği zaman da esnek olmasını bilirdim. Onlara vatanımızın ve milletimin her alanda gelişmesi için çalışmaları gerektiğini söylerdim.

Elimden geldiği kadar iyi ve başarılı bir öğretmen olmayı çalışırdım. Farklı  yetenekleri olan öğrencilerimi , yeteneklerine uygun alanlara yönlendirirdim. Sınıfımda engelli bir öğrencim varsa ona karşı daha nazik ve  anlayışlı davranılmasını sağlardım. Öğrencilerime  empati kurma becerisini ve eleştirel düşünme becerini kazandırırdım.

“11.11 Çılgınlığı, En Uzun Gece İndirimleri vb.” Hakkında Kompozisyon


“11.11 Çılgınlığı, En Uzun Gece İndirimleri vb.” Hakkında Kompozisyon

Alışveriş insanoğlunun hayatını idame ettirebilmesi için gerekli faaliyetlerdendir. Özellikle 20. yüzyıdan itibaren sanayileşme, seri üretim vb. gelişmeler; hammadelerin işlenmesi ve ürünlerin bollaşmasına neden oldu. Bu bollaşma beraberinde de bu ürünlerin satılması için pazar ihtiyacını beraberinde getirdi.

Günümüzde internet vb. teknolojik gelişmeler, reklam pazarının gittikçe genişlemesine sebep oldu. Cazip indirimler, yılda bir kez yapılıyor algısı, sürekli aynı ürünleri her yerde görmek gibi etkenler insanları alışveriş yapmaya zorlamakta. “Kara Cuma, En Uzun Gece, 11.11, 12.12” gibi özel tarihlerde yapılan bu kampanyalar insanların tabiri caizse “aklını çelmekte.” Hatta çoğu insan aldığı ürünleri birkaç gün sonra neredeyse hiç kullanmamaya başlamakta. Bu yüzden kullanıcılar olarak bilinçli olmalı ve gerçekten ihtiyacımız olan ürünleri iyi belirlemeliyiz. Kendimize gerçekten faydası olacak ve ihtiyaçlarımızı giderecek ürünlere yönelmeliyiz. Tabiri caizse bu “çılgınlıktan” en az zararla kurtulmak için bilinçli davranmamız gerekir.

Unutmamak gerekir ki dünyanın birçok yerinde bir dilim kuru ekmeğe, bir yudum suya muhtaç milyonlarca insan var. Şımarık bir tavırla her şeye sahip olma dürtüsü ile hareket etmek içinde bulunduğumuz zamanın en büyük hastalıklarındandır. Bizler bilinçli tüketiciler olarak bu kampanyalardan en iyi şekilde faydalanmalı ve gerçekten ihtiyacımız olan ürünleri hesaplı fiyatlarla almaya gayret göstermeliyiz.
Peki siz ne düşünüyorsunuz bu konuda?

Komşularımıza Ve Fakir Ailelere Yardım Etmeliyiz Konulu Kompozisyon Yazınız


Komşularımıza Ve Fakir Ailelere Yardım Etmeliyiz Konulu Kompozisyon Yazınız.

Yaşadığımız çevrede herkesin maddi durumu iyi olmayabilir. Çünkü herkesin   iyi bir işi olmayabilir, herkes varlıklı olmayabilir. Bunun için de  maddi durumu olmayan komşularımıza, çevremizde gördüğümüz diğer yoksul insanlara maddi ve manevi olarak yardımcı olmalıyız. İnsanları bu zor durumdan kurtarmalıyız ve düşenin dostu olmalıyız.

Elimizden geldiği kadar yardımsever ve paylaşımcı olmalıyız.  Sadece kendi nefsimizi düşünmemeliyiz. Ben anlayışı ile değil biz anlayışı ile hareket etmeliyiz.  Kendimizi fakir kimselerin yerine koymalıyız ve onların yaşadıkları acıları, maddi ve manevi sıkıntıları anlayabilmeliyiz. Bunu yapmanın yolu da empati kurabilme becerisinden geçer.  Empati kurarak insanları daha iyi anlarız ve daha duyarlı ve daha iyi bir insan oluruz. Çevremizde gördüğümüz, yardıma muhtaç kim olursa olsun ona yardım etmeliyiz ve her zaman yardımsever olmalıyız. Yardım etmenin önemi ile ilgili şu özlü sözleri de unutmamalıyız:
- “Eller çok olunca yük hafifleşir. ‘’ İngiliz Atasözü.
- ‘’ Bir başkasının yaşamasına yardım etmeyen yaşadığını iddia edemez. ‘’ Merry Brown

İşte tüm bu sözlerden de anlaşılacağı gibi her zaman  iyimser ve yardımsever olmalıyız. Düşenin elinden tutup kaldırmasını bilmeliyiz.

Ben Şanslıyım Çünkü… İle İlgili Kompozisyon Yazınız.


Ben Şanslıyım Çünkü…  İle İlgili Kompozisyon Yazınız.

Hayat herkese farklı  alternatifler sunar.  Herkesin yaşamdan zevk  alma düşüncesi farklıdır. Çünkü her  insan tektir ve her insan farklı görüşlere ve özelliklere sahiptir. Ben de kendime göre bir insanım ve kendimin şanslı olduğunu düşünüyorum. Ben şanlıyım çünkü beni yetiştiren annem ve babamı çok seviyorum. Ben şanslıyım çünkü yaşamak için sebebim var. Ben şanslıyım çünkü nefes alıyorum ve sağlıklıyım. Ben şanslıyım çünkü ailem bana sevgiyi hissettirdi. Saygılı olmayı öğretti İnsanlara şefkatli ve merhametli olmam gerektiğini öğretti.

Empati kurma becerisini ve sorgulama becerisini kazandırdı. Ben şanslıyım çünkü çevremde beni anlayan, bana değer veren ve beni olduğu gibi kabul eden ailem, arkadaşlarım var. Ben şanlıyım çünkü yaşamın tadını çıkarmayı biliyorum ve yaşadığım için hala şükredebiliyorum. İnsanlara yardım edebiliyorum.  Her yıl bir ağaç dikebiliyorum. Yoldan geçen sokak hayvanlarına bir kap su ve yemek verebiliyorum ve bu çok güzel bir duygu. Ben şanslıyım çünkü beni çok seven iki tane güzel kız kardeşe sahibim ve onların abisiyim. Onlarla olduğum için çok mutluyum ve çok şanlıyım.  Ben şanslıyım çünkü insanları karşılıksız sevebiliyorum ve kimse ile menfaat için arkadaşlık kurmuyorum. Herkesi karşılıksız seviyorum . Yaşlılara yardım edebiliyorum, yürüyebiliyorum, koşabiliyorum, görebiliyorum, bir çiçeği koklayabiliyorum ve sevdiklerime onları çok sevdiğimi söyleyebiliyorum.

Ben şanlıyım çünkü okuyabiliyorum, okuyarak, araştırarak farklı dünyaları gezmiş, görmüş gibi olabiliyorum. Ben şanlıyım çünkü ülkemde savaş yok ve çocukluğumu doya  doya yaşayabiliyorum. Ben  şanlıyım çünkü yaşıyorum, özgürüm ve hiçbir ülkenin manda ve himayesi altında yaşamıyorum.

Sizce Yapmak Mı, Yoksa Yıkmak Mı Daha Kolay? Neden? Arkadaşlarınızla Tartışınız.


Sizce Yapmak Mı,  Yoksa Yıkmak Mı Daha Kolay? Neden? Arkadaşlarınızla Tartışınız.

Yapılan her eser, her iş bir emek ve  mücadele ister. Hiçbir iş boş durularak yapılmaz. Her şey çalışma ile gerçekleşir ve her şey emek ile ortaya çıkar. Örneğin; bir evi yapmak çok zordur. Evi yapmak için önce arsa olması gerekir. Arsayı aldıktan sonra evin  temeli atılır, daha sonra ev yapılmaya başlanır ve bir ürü ince işler  yapılır. Bir evin yapımında birçok kişinin emeği  olur. İşte olaya böyle baktığımızda bir işi yapmak zor yıkmak kolaydır.

Yapmak zaman ister, süre ister, sermaye ister, azim ister vb. Oysa  yıkmak çok kolaydır ve çok kısa sürede  bunu yapabiliriz. İnsan ilişkilerinde de bu durum böyledir. Kimi insanlar kötü niyetlidir  iyi olan şeyleri yok etmek yıkmak  isterler. İşte böyle insanlar hep yıkımdan yana olurlar. Kalp kırmayı, kötü olmayı severler ve bunu da hüner sayarlar.  Kalbi kırmak kolaydır fakat o kırılan kalbi  geri kazanmak kolay olmaz. Oysa kalp kazanmak, insanlara kendini sevdirmek, emeğe saygı duymak daha güzeldir ve  insana daha çok mutluluk verir. Bunun için her zaman yapmak zor yıkmak kolaydır.

Bundan dolayı da her zaman yapmaktan yana olmalıyız, yıkmaktan, yok etmekten, kötülükten yana olmamalıyız. Yapıcı  insanlar   ile iç içe olmalıyız, yıkıcı insanlardan uzak durmalıyız.

Ulusal Bağımsızlık İle İlgili İçinde ‘’ Lakin, Fakat, Buna Rağmen, Ancak’’ Kelimeleri Geçen Bilgilendirici Bir Metin Yazınız.


Ulusal Bağımsızlık İle İlgili İçinde  ‘’ Lakin,  Fakat, Buna Rağmen, Ancak’’ Kelimeleri Geçen Bilgilendirici Bir Metin Yazınız.

Kurtuluş Savaşı yıllarında  vatanımız  işgal altındaydı. Düşmanlar el birliği içinde vatan topraklarını yok  etmek için var gücüyle her yerden bizi yok etmeye çalışıyordu lakin Anadolu halkı boş durur muydu hiç? Elbette durmazdı. Çünkü vatanın kurtarılması gerekiyordu. Vatan elden giderse her şeyimiz giderdi fakat vatanımıza sahip çıkmak için de birlik, beraberlik ve dayanışma gerekliydi.

İşte Ulu Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk çıktı ortaya.  Mustafa Kemal halkını, milletini yanına alarak bu zulme son vermek istiyordu. Ya İstiklal Ya ölüm diyordu da başka bir şey demiyordu. Buna rağmen düşman hala gizli planlarına devam ediyor, Anadolu köylerini yağmalıyor, bebekleri, çocukları katlediyordu ancak onların bu hain zulümlerinin bir sonu gelmeliydi artık. Çünkü vatanımız için, asil milletimiz için en önemli şey vatanın birliği ve bütünlüğü, ulusal bağımsızlığıydı. Bunun için milleti ile kol kola olan Atatürk milletinin  iman gücü ile, Türk’ün gücü ile ezdi o düşmanın  hain planlarını. Ulusal bağımsızlığımızdan asla ödün vermedik, vermeyeceğiz de bundan sonra.

Çünkü bu topraklar şehitlerin kanı ile sulanmış ve sulanmaya da devam etmektedir. Onun için bu toprakların kıymetini bilelim ve ülkemizi her alanda geliştirmek için hiç durmadan çalışmaya devam edelim.

‘’Heykeltıraş Mermere Ne İse Öğretmen de Çocuğa Odur.’’ Sözünden Hareketle Aşağıya Bir Yazı Yazınız

‘’Heykeltıraş Mermere Ne İse  Öğretmen de Çocuğa  Odur.’’ Sözünden Hareketle Aşağıya Bir Yazı Yazınız.

Heykeltıraşın görevi  mermere şekil vermek ve ondan çeşitli sanat eserleri ortaya çıkarmaktır. Boş ve şekli olmayan bir mermerin hiç kıymeti yoktur. Çünkü o mermerin  bir kullanım alanı ve amacı olmayacaktır. Heykeltıraşın elinde ise o işe yarayacak ve çeşitli şekiller ortaya çıkacak,  mermerin talibi de çok olacaktır. İşte öğretmen ile öğrenci arasındaki ilişki de böyledir. 

Öğretmenler insan yetiştirmeyi, insanı eğitmeyi ve onu geleceğe hazırlamayı çok sever. Öğrencilerini aydınlatmayı, toplumu cahil kalmaktan kurtarmayı çok sever. Öğrenci de öğretmenin elinde hayat bulur.  Bunu şu şekilde örneklendirebiliriz:  Okumayı yazmayı bilmeyen öğrenciye öğretmen okuma- yazma öğretir. Ona sadece eğitim vermez, aynı zamanda öğretim verir, güzel  ahlaklı olmayı öğretir, sevgiyi öğretir, saygı duymayı öğretir, şefkatli ve merhametli olmayı öğretir. Yani öğretmenler öğrencilerin yontulmasını sağlar ve geleceğe iyi bir şekilde hazırlar. Yani her şey eğitimle, nitelikli ve değerli öğretmenlerimizin elinde hayat bulur. Öğretmen öğrencilerine yaptığı bunca fedakarlığın karşılığını onların okuduklarını görünce, onların iyi bir insan olduklarını görünce anlar ve bundan hem öğretmen karlı çıkar hem öğrenci karlı çıkar ve hem de toplum karlı çıkar. Böyle olunca da nitelikli ve başarılı öğrenciler ülkesinin  bilim ve fen alanında ilerlemesi için  çalışırlar, üretirler ve güçlü bir toplum ortaya çıkmış olur. Bunda da en büyük pay öğretmenlerimizin, o elleri öpülesi değerlerimizdir.

Bize bunca emeği  geçen, bize şekil veren ve bizi yetiştiren, geliştiren ve bizi aydınlığa götüren tüm öğretmenlerimizin öğretmenler günü kutlu olsun, onlar hep mutlu olsun, toplumlar hep  gelişsin, insanlık var olsun, insanca yaşansın.

‘’ Umudunu Kaybeden İnsanın Başka Kaybedecek Bir Şeyi Yoktur.’’ Sözü İle İlgili Kompozisyon Yazınız.

‘’Umudunu  Kaybeden İnsanın Başka Kaybedecek  Bir Şeyi Yoktur.’’ Sözü İle İlgili Kompozisyon Yazınız.

İnsanı yaşama  bağlayan, insanın yaşamdan zevk almasını sağlayan şey onun hayat ile ilgili planları, amaçlarıdır. Yani insanı yaşama bağlayan şey umuttur.  İnsan umutla yola çıkar ve umutla bir şeyler yapar. Umudu olan insan , çalışarak bir yerlere gelir ve hem kendini mutlu eder, hem de içinde yaşadığı topluma faydalı olur.

Hayatla ilgili umudunu kaybeden, hayattan zevk alamayan, yan gelip yatan insanlar ise umut kavramının hiçbir anlamı olmaz. Çünkü onlar umudunu öldürmüştür. Umudunu kaybeden insanın da kaybedecek bir şeyi kalmamıştır. Çünkü umudunu kaybeden  her şeyini kaybetmiştir. Çünkü umudunu kaybeden emek  harcamaz, çalışmaz, üretmez, yeni bir şeylere girişmek için mücadele etmez . Bunun için  umudunu kaybeden insanlara ne kadar  yol gösterilirse gösterilsin bu işe yaramaz.  insanlara önce umudunu yitirmemeyi öğretmek gerekir. Hayatla ilgili hiçbir zaman umudumuzu kaybetmemeliyiz. Belki hayat bize bazen zorluklar getirmiştir, belki en sevdiğimiz kaybetmişizdir fakat yaşam her şeye rağmen devam ediyor ve  umut her şeye rağmen olması gerekiyor.

Bunun için yaşama umutla bağlanmaya devam edelim. Çalışalım, alın teri dökelim ve umudumuz her ne olursa olsun kaybetmeyelim ve inadına yaşama dört kolla sarılalım.

Mustafa Kemal Atatürk İle İlgili Kendi Kafanızdan Şiir Yazınız.


Mustafa Kemal Atatürk İle İlgili Kendi Kafanızdan Şiir Yazınız.

Sarı saçlı, mavi gözlü bir çocuktu
Yüreği sevgi ile doluydu
Kalbinde vatan aşkı vardı
O doğdu, dünyamıza aydınlık getirdi
O doğdu, Mustafa Kemal’im doğdu.


Seviyordu, okumayı , üretmeyi
Çocukken bile vermiyordu parasını  boş şeylere
Kitap alıyordu, dergi alıyordu
 O geliyordu, yeni bir güneş doğuyordu
Mustafa Kemal’im geldi, dünyam  aydınlık ile doldu.

Vatan işgal altındaydı, ülke perişan
Yoksulluk, sefalet bir yandan
Umut gerekti, cesaret gerekti bu vatana
O verdi milletine umudu, cesareti
Mustafa Kemal doğdu, yeni bir umut doğdu

Birlik diyordu , beraberlik diyordu
Bayrak diyordu,  bağımsızlık diyordu
Önce vatan diyordu, önce vatan
Azimle, alın teri ile vatanı kurtarmaya koşan
O geldi bize  can yoldaşı oldu, o geldi Mustafa Kemal’im geldi


Sen ne büyük bir lidersin
Kalbimizin en  güzel köşesindesin
Ülkesini, askerini her şeyden üstün tutansın
Hoş geldin Mustafa Kemal
Hoş geldin koca yürekli dev adam

Askerim, Mustafa Kemal’im
Vatanını düşmandan temizleyenim
Ülkesini başka düşmanlara teslim etmeyenlerim
Onlar geldi  vatanımın kahraman askerleri, vatanımın   kahraman lideri Mustafa Kemal’im.

Kapılmadı hiç  bir zaman umutsuzluğa
Yılmadı, yenilmedi düşmanın  zorbalığına
Ya İstiklal dedi Ya ölüm
Var mıydı bundan başka bir çözüm
O geldi, ülkesine yenilikler getirdi
O geldi Mustafa Kemal’im geldi.

Ülkemizi kurtardı, bağımsızlığımız elden  gitmedi
Askeri ile , vatan evlatları ile kol kola oldu
Cumhuriyet’i, demokrasiyi getirdi
Halkın egemenliğini ön plana çıkardı
O geldi Mustafa Kemal’im geldi
O geldi dünya yüzyılın liderine tanık oldu

Sen hep kalbimizde yaşamaya devam edeceksin
Burda olmasan da ruhumuzda olmaya devam edeceksin
Seni  cumhuriyet bekçileri asla unutmayacak
Sana sarılamasak da , seni göremesek de
Asla unutulmayacaksın, hep kalbimizde yeşereceksin
Nurlar içinde uyu, aydınlık olsun kabrin, seni seviyorum Mustafa Kemal’im.

‘’Türk Dili, Türk Ulusunun Yüreğidir, Beynidir.’’ Sözünden Anladığınız Bir Metin Yazınız.


‘’Türk Dili, Türk Ulusunun  Yüreğidir, Beynidir.’’  Sözünden Anladığınız Bir Metin Yazınız.

Bir  milletin  konuştuğu dil o milletin aynı zamanda  kültürüdür, benliğidir. O milleti millet yapan en  önemli unsurlardan biri de dildir. Çünkü aynı dili konuşan, aynı coğrafyada yaşayan insanlar  dili ile bir olur, birlik olur. Çünkü konuştuğumuz dil bizim her şeyimizdir. Çünkü  bizi anlayan insanlar vardır, bize  derdini anlatan insanlar vardır. İşte tüm bunlar da dil sayesinde  olur.

Dil insanları bir araya getiren, duyguları bir araya getiren, birlik , beraberlik ve dayanışmayı sağlayan en önemli unsurlardan biridir. Dil milletimizin kalbidir, beynidir. Çünkü bizler  Türk dili ile gönlümüzden geçenleri dile getiririz.  Örneğin  dilini bilmediğimiz bir ülkeye gitsek ve orada yaşamak zorunda kalsak ne kadar zorluklar çekeceğimizi tahmin dahi edemiyorum. Tamam zamanda içinde o yabancı ülkenin dilini öğrenebiliriz fakat bu yeterli olabilir mi? Elbette olmaz. Çünkü dil aynı zamanda kültürü yansıtır. Kültürünü bilmediğimiz, kültürünü benimsemediğimiz bir yerde yaşamak ve oranın dilini konuşmak bizi ne kadar mutlu eder  ya da bizi ne kadar hayata bağlar  işte bu tartışılır. Oysa kendi ülkemizde sadece kendi dilimizi konuşmuyoruz. Aynı zamanda dil aracılığı ile kültürümüzü  yaşıyoruz, acılarımızı paylaşıyoruz, dertlerimizi paylaşıyoruz. Bizi anlayan, bize değer veren ailemiz, sevdiklerimiz oluyor yanımızda .  Dil ile geleneklerimizi yaşıyoruz, hatıralarımızı anımsıyoruz ve daha neler neler… İşte tüm bunları sağlayan da dildir. Türk dili de milletimizin kalbi, ruhu, beyni kısacası her şeyidir diyebiliriz.

Dilimizin milletimiz için ne kadar önemli olduğunu Mustafa Kemal Atatürk’de şu şekilde dile getirmiştir: ‘’ Milliyetin çok belirgin niteliklerinden biri de dildir. Türk milletindenim diyen insan, her şeyden evvel mutlaka Türkçe konuşmalıdır. Türkçe konuşmayan bir insan Türk kültürüne, topluluğuna bağlılığını iddia ederse buna inanmak doğru olmaz.’’

Atatürk’ü Anlamak İle İlgili Kompozisyon Yazınız.


Atatürk’ü Anlamak İle İlgili Kompozisyon Yazınız.

 Mustafa Kemal Atatürk Türkiye Cumhuriyeti’nin  büyük lideri ve kahramanıdır.  Mustafa Kemal  ve   vatan evlatlarımız vatanımız işgal altında olduğu zaman , vatanı düşman ele teslim etmemiştir.  Ellerinden gelen her türlü fedakarlığı vatan için yapmışlar ve vatan yolunda çok çalışmaktan asla vazgeçmemişlerdir. Mustafa Kemal’i  anlamak demek onun yaptıklarını bilmek ve uygulamak demektir.

Onun ilke ve inkılaplarına sahip çıkmak demektir. Onun gençlere emanet ettiği cumhuriyete, demokrasiye sahip çıkmak demektir. Mustafa Kemal’i anlamak demek çok çalışmak demek, ilim ve fen yolunda ilerlemek demektir.  İnsan haklarına saygılı olmak, adaletli olmak, eşitliğe önem vermek demektir. Mustafa Kemal’i anlamak demek kahvehanelerde değil laboratuvarlarda  sabahlamak demektir. Onu  gerçekten anlayan kişi vatanı ve milleti için elinden gelen her türlü fedakarlığı yapar ve her türlü zorluğa göğüs gerer.  Onu anlayan kişi vatan sevgisine ve millet sevgisine sahip olur. Onu anlayan kişi vatanına sahip çıkar, bağımsızlığına sahip çıkar, halkın iradesine, halkın egemenliğine önem verir. Onu anlayan kişi  eğitime ve öğretime çok önem verir. Ülkesinin tüm çocuklarının okuması için gerekli çabayı gösterir. Onu anlayan kişi  barışa, kardeşliğe, sevgiye önem verir.

Onu anlayan kişi  sanata, spora, edebiyata ve daha diğer  derslere önem verir. Onu anlamak demek onun  yaptıklarını yaşatmak ve onun  emanetlerine sahip çıkabilmek demektir.