Ünsüz Youtuber'ın Günlüğü Kitabı İle İlgili Test Soruları ve Cevapları

 Ünsüz Youtuber’ın Günlüğü Kitabı İle İlgili Test Soruları ve Cevapları


1)  Kitaba göre hangi sözü kullanmayan youtuber yoktur?

A) Hayırlı sabahlar canlar

B) Nasılsınız minik ceylanlar

C) Hepimize merhabalar arkadaşlaaar!

D) Günaydın ülkemin güzel insanları

 

2) Ezgi’nin youtuber olmak istemesinin sebebi nedir?

A) Heyecan arayışı içinde olması

B) Ünlü olmak istemesi

C) Milyonlar kazanmak istemesi

D) Güzelliğini herkese göstermek istemesi

 

3) Ezgi annesinin verdiği ajandanın ilk sayfasına ne yazmıştır?

A) Deli Kızın Yaşam Savaşı

B) Küçük Bir Kızın Maceraları

C) Ezgi’nin Günlüğü

D) Ünsüz Youtuber’in Günlüğü

 

4) Babası doğum gününde Ezgi'ye ne hediye etmişti ve Ezgi de o hediyeyi kolye yaparak boynuna asmıştır?

A) Piyon

B) Şah

C) Vezir

D) Fil

 

 

5) Ezgi’nin kedisinin adı nedir?

A) Çılgın

B) Pamuk

C) Arel

D) Yumoş

 

6)  Ezgi’ye göre dünyanın en yakışıklı çocuğu olan  Pars’ın kanalının adı nedir?

A) Kötü Savaşçı

B) Son Reklam Bükücü

C) Reklam Sever Gencin Anıları

D) Reklam Kokan Hareketler

 

 

7) Ezgi’nin sıra arkadaşı ve sırdaşı olan kimdir?

A) Simli

B) Duru

C) Sarp

D) Yusuf

 

8) Aşağıdakilerden hangisi  Ezgi’nin arkadaşı olan asıl ası Ejder, lakabı Kimera olan çocuğun özelliklerinden biri değildir?

A) Kulakları köpek kulağı gibidir.

B) Kalbi tavşan gibi korkaktır.

C) Boyu hamster gibi çok kısadır.

D) Burnu tilki gibi koku alır.

 

9)  Ezgi’nin annesinin adı nedir?

A) Latife

B) Zübeyde

C) Halime

D) Zekiye

 

 

10)  Ezgi’nin babasının adı nedir?

A) Mehmet

B) Ahmet

C) Nail

D) Hilmi

 

 

11)   Kitaba göre dünyada kaç milyar insan facebook kullanıyormuş?

A) 5 milyar

B) 4 milyar

C) 3 milyar

D) 2milyar

 

12)  Nesneleri, fiziksel bir gücün etkisi olmadan, yani dokunmadan harekete geçirmeye ne denir?

A) Metafizik

B) Telekinezi

C) Ötenazi

D) Manipüle

 

13) Ezgi’nin anne ve babasının gözünde kapıyı çarpmak ne anlama geliyor?

A) Ezgi’nin hasta olduğuna

B) Ezgi’nin ergenlik çağına girdiğine

C) Ezgi’nin sinir krizine girdiğine

D) Ezgi’nin şımardığına

 

14) Ezgi’nin en yakın arkadaşı doğum gününde ona ne he diye etmiştir?

A) Kameralı şapka

B) Akıllı saat

C) Masa üsüt bilgisayar

C) Gümüş kolye

 

15) Ezgi on dördüncü doğum gününde hangi dilekte bulunmuştur?

A) Youtber olmak istemek

B) Sınıfın en ilgi çekeni olmak

C) Anne ve babasının mutlu olmasını istemek

D) Ailesinden ayrı bir yerde kendine kiralık daire tutmak

 

 

16) Ezgi’nin doğum gününden bir gün sonra ne olmuştur?

A) Babası yurt dışına gitmiştir.

B) Annesi yoğun bakıma kaldırılmıştır.

C) Arkadaşını kaybetmiştir.

D) Anne ve babası boşanma kararı almıştır.

 

17) Ezgi neyin reklamında oynamıştır?

A) Ceket

B) Dondurma

C) Cips

D) Çanta

 

 

18) Ezginin oynadığı reklamın marka adı nedir?

A) Mola

B) Marina

C) Masum

D) Kalite

 

 

19) Ezgi reklamda oynadığı için ona en büyük tepkiyi kim göstermiştir?

A) Annesi

B) Babası

C) Pars

D) Duru

 

 

20) Manipüle ne demektir?

A)  Yönlendirme, bilinçaltına mesaj yollama

B) Zorlama

C) Zorbalık

D) Gönüllülük

 

21) Frambuazın türkçesi nedir?

A) Limonlu

B) Nane limonlu

C) Böğürtlenli

D) Ahududu

 

 

22)  Pars’ın annesinin mesleği nedir?

A) Diyetisyen

B) Gıda Mühendisi

C) Beslenme Uzmanı

D)  Çocuk Doktoru

 

23)  Doğala özdeş ne demektir?

A) Organik

B) En iyisi

C) En sağlıklısı

D) Çakması

 

24)  Ezgi ilk reklam çekiminden ne kadar para almıştır?

A) 30 bin

B) 40 bin

C) 50 bin

D) 60 bin

 

25)  Ezgi ikinci reklamdan ne kadar para kazanmıştır?

A) 300 yüz bin

B) 400 yüz bin

C) 500 yüz bin

D) 600 yüz bin

 

26)  Ezgi hangi markanın reklamını yapmıştır?

A) Sütaş

B) Pınar

C) Saklıköy

D) Eti

 

27)  Aşağıdakilerden hangisi reklamların zararlarından biri değildir?

A) İnanma reklama zehir koyar sofrana

B) Reklamlar sağlıksız şeyleri bile sağlıklı gibi göstermeye çalışır.

C) Reklamlarda çok masum gibi gösterilen yiyeceklerin içinde gıda boyası, sanayi boyası yer alır.

D) Reklamlar insan sağlığı için  güzel  şeyler yaparlar.

 

28) Ezgi’ye reklam teklif eden kişinin adı nedir?

A) Ethem

B) Yusuf

C) Pars

D) Okul müdürü

 

29)  Okullar tatile girmeden kutlanan geleneksel kutlamaya ne ad verilir?

A) Son Sevinç

B) Son Sabır

C) Son Zil

D) Son Mutluluk

 

 

30)  Saklıköy Çiftliğindeki gerçekler neye kaydedilmiştir?

A) Telefona

B) Bilgisayara

C) Kameralı şapkaya

D) Akıllı telefona

 

 

 Cevaplar:

1. c   2.a   3.d   4.a   5. c   6. b    7. b   8. c   9. a   10. c   11. d   12. b   13.b   14.a   15. c   16. d   17. b   18. a   19. c   20. a   21. d   22.  b   23. d   24. d   25. a   26. c   27. d   28. a   29. c   30. c

“İşte Geldi Benim Bayramım 23 Nisan” Konulu Hikaye Yazınız.

 “İşte Geldi Benim Bayramım 23 Nisan”  Konulu Hikaye Yazınız.


Babam tır şoförü olduğu için bu hafta izne çıkmıştı. Bayramda oğlumun yanında olacağım demişti. Çünkü 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramıydı üç gün sonra. Bu bayramda babamın yanımda olmasını istiyordum. Çünkü diğer bayramlarda  arkadaşlarımın babası yanındayken benim babam hep yolda oluyordu. Akşama babama geleceği için annem çok güzel yemekler yapmıştı. Sarma, dolma, kuru fasulye, pilav, yanında da baklava açmıştı.


 Hem babamın gelmesi için bayram olacaktı hem de 23 Nisan’ın gelmesi. Bu bayramı bize Mustafa Kemal Atatürk hediye etmişti. Öğretmenimiz dedi ki: “Mustafa Kemal çocukları çok seviyor, milletinin çocuklarına çok değer verdiği için siz çocuklara bu bayramı hediye etmiştir.” Yani o gün hem millet meclisi açılmış hem de bizim bayramımız olduğu söylenmiş. Bunu duyduğumda çok sevinmiştim. Akşam oldu ve kapı vuruldu. Kapıyı koşarak açtım ve gelen babamdı. Kollarını açarak beni bağrına bastı ve bir çok hediye getirdi. Günler çabucak geçti ve geldi 23 Nisan. Bayramlığımı giymiştim. Babam bana gittiği şehirlerden çok güzel bayramlık almıştı. Beyaz gömlek, siyah ceket, siyah pantolon ve bembeyaz çoraplar… Üzerimi giyindim ve canım babamın o büyük ellerinden tutarak tören alanına vardım. 


Okulumuzu bir gün önceden Türk bayrakları, Ata2nın bayrakları, balonlar ve diğer süs eşyaları ile süslemiştik. Şimdi bayram zamanıydı. Öğretmenlerimiz ve arkadaşlarımız konuşmalar yaptı . Ben de 23 Nisan ile ilgili şiir okudum . Herkes beni alkışladı. Öğretmen bana dönerek: Tebrik ederim Osman çok güzel okudun, babanın gelmesi sana yaramış diyerek başımı okşadı. Törenden sonra babam beni alıp alış veriş merkezine götürdü. Orada dondurma aldı, horoz şekeri aldı, pasta aldı, kuru yemiş alı ve bir de yemek ısmarladı. İki bayramı birden yaşadım o gün. Hem 23 Nisandı hem de babamın yanındaydım. Sen ne güzel bir adammışsın koca Atam. Senin sayende babamla oldum ve hem de 23 Nisan Bayramını doyasıya yaşadım o gün.

 

“Kayıp Rüyanın Peşinde” Kitabı İle İlgili Test Soruları ve Cevapları

 “Kayıp Rüyanın Peşinde” Kitabı İle İlgili Test Soruları ve Cevapları

 

1) Hikayemizin kahramanı Meryem kaç yaşındadır?

 A) 10

B)  11

 C) 12

D) 13

 

2) Aşağıdakilerden hangisi Meryem'in özelliklerinden değildir?

A) Değişik kültürleri incelemeyi sever.

B) Çok meraklıdır.

C) Çok fazla soru sorar.

D) Herkesten üstün olmak ister.

 

3) Anne ve babasının doğum gününde Meryem'e verdiği kutudan ne çıkmıştır?

A) Atlet

 B)Çorap

C) Gömlek

D) Ayakkabı

 

4) Meryem rüyasında kendini nerede görmüştür?

A) Kudüs

B) Medine

C) Mekke

D) Bağdat

 

 

5) Meryem rüyasında kimi görmüştür?

A) Hz. Ali

B) Hz. Ömer

C) Hz. Muhammed

D) Hz. İsa

 

6) "Allah'ı selamı onun üzerine olsun." anlamına gelen kısaltma nedir?

 A) r.a

 B) Hz.

 C) a.s

D)  s.a.v

 

7) Aşağıdakilerden hangisi Fatıma'nın kardeşlerinden değildir?

A)  Ümmü Gülsüm

B)  Rukiye

C)  Zeynep

D) Hatice

 

8) Fatıma mutlu olmanın ilk formülü olarak neyi söylemiştir?

A)  Peygamberin sözlerine uy

B) Allah'ı tanı ve onun sonsuz sev.

C) Zorluklara sabret

D)  Sana verilenlere şükret

 

9) Meryem ve Fatıma Mekke'den sonra nereye gitmiştir?

A) Medine

B) Kudüs

C) Bağdat

D) Şam

 

10) Mutlu olmanın ikinci formülü nedir?

 A) Allah'ı tanı ve onu sonsuz sev

B)  Peygamberi tanı ve onun yolundan git

C)  Başına gelen sıkıntılara sabret

D)  Allah'ı verdiklerine şükret

 

11) Meryem'in okuldaki en yakın arkadaşı aynı zamanda kuzeni olan çocuk kimdir?

A)  Mehmet

B)  Ali

 C) Osman

D)  Faruk

 

12) Meryem'in Din kültürü öğretmeninin adı nedir?

A) Ali

B) Yusuf

C) İhsan

 D)Hasan

 

13) Meryem doğacak kardeşinin adının ne olmasını istemiştir?

A)  Ali

B)  Ömer

C)  Osman

 D) Muhammed

 

14) Meryem'in ikinci kez Fatıma'yı görmesini sağlayan olay nedir?

A)  Ayağının kayıp yere düşmesi

 B) Kafasına top çarpması

 C) Uyuyakalması

 D) İçtiği ilaçların etkilemesi

 

15) Fatıma'nın eline aldığı dal ile yere çizdiği sayı nedir?

A)  2425

B)  4546

 C) 7172

 D) 1453

 

16) Peygamberimizin kedisinin adı nedir?

A) kita

B)  Habib

C)  Müezza

D)  Muhlis

 

17) Meryem rüyasında gördüklerini herkese anlatmak için ne yapmaya karar vermiştir?

A)  Şiir yazmaya

B)  Roman yazmaya

C) Tiyatro yazmaya

D) Şarkı yazmaya

 

 

Cevaplar:

1.a   2. d   3. a   4. c   5.c   6. d   7. d   8. b  9. a   10. b  11.d   12. c   13.d   14.b  15.a   16. c   17. c

Sağlıklı Olmak İçin Neler Yapıyorsunuz? Açıklayınız.

 Sağlıklı Olmak İçin Neler Yapıyorsunuz? Açıklayınız.

 

İnsan için dünyada en değerli olan şey sağlıktır. Sağlığın olmadığı zaman aldığın nefes bile sana haram olur ve acı çekersin. Oysa sağlık olduğu zaman  her güçlük aşılmaya çalışılır. Yeter ki sağlık yerinde olsun. Sağlıklı olmak için şunları yapıyorum. Hepinizin de bildiği gibi sağlıklı bir bedene ve ruha sahip olmak için ilk olarak yeterli bir uyku gerekir.

 

Onun için birey çok geç saatlerde yatmamalıdır. En geç saat akşam on birde yatıyorum ve sabah yedi buçuk, sekiz gibi kalkıyorum. Uykumu güzel bir şekilde aldıktan sonra evden çıkmadan mutlaka kahvaltımı yapmaya çalışıyorum. Kahvaltıda peynir, yumurta, yeşillik, zeytin, ceviz, badem gibi sağlıklı  yiyeceklerden tüketmeye çalışıyorum. Sıcak bir çay bir de yanında birkaç dilim ekmek olursa harika bir kahvaltı sofrası oluyor benim için. Yediklerim sayesinde gün içinde daha dinç oluyorum ve daha sağlıklı oluyorum. İşten kalan günlerde egzersiz yapmaya çalışıyorum. Haftanın dört günde dışarıda yarım saat yürümeyi alışkanlık haline getirdim ve bunu yapmaya çalışıyorum. Yeterli ve dengeli besleniyorum.

 

 Aşırı yağlı, aşırı tuzlu gıdalardan uzak duruyorum ve hazır yiyecekleri evime sokmamaya çalışıyorum. Elimden geldiğince doğal olan gıdalar yemeye çalışıyorum ve paketli ürünlerden uzak duruyorum. Düzenli spor yapıyorum ve spor sayesinde hem bedenimi koruyorum hem de ruhuma spor yapmak çok iyi geliyor ve daha zinde oluyor, daha mutlu oluyorum.

“Deprem Öldürmez, Bina Öldürür.” Sözünden Yola Çıkarak Asıl Suçlunun Çürük Binalar Yapanlar Olduğu İle İlgili Kompozisyon Yazınız.

 “Deprem Öldürmez, Bina Öldürür.” Sözünden Yola Çıkarak Asıl Suçlunun Çürük Binalar Yapanlar Olduğu İle İlgili Kompozisyon Yazınız.


Ülkemizde yakın bir zamanda meydana gelen kayıtlara “Asrın Felaketi” olarak geçmiş olan büyük depremden birçok ilimiz etkilenmiştir. Yaklaşık 7 ve 7’nin üzerinde olan bu şiddetli depremde ne yazık ki elli bini geçkin insanımız hayatını kaybetmiş, yüzbinlerce insanımız da yaralanmıştır. Her birinin hayalleri, umutları, geleceği bu deprem yüzünden yerle yeksan olmuştur. Aslında suç depremin değildir. Çünkü deprem doğal bir felakettir ve ülkemiz de deprem ülkesi olduğu için önceden depreme karşı önlem alınması ve temeli sağlam binalar yapılması gerekirdi.


 Oysa zamanında temeli sağlam binalar yapılmadığı için, iş ehli olanlara verilmediği için yüzbinlerce ev yıkılmış ve insanlarımızı öldüren ise deprem değil enkazlar olmuştur. İş eğer ki ehline verilmiş olsaydı, temeli sağlam binalar yapılmış olsaydı bugün elli bini geçkin insanımız yaşıyor oluyordu ve bu kadar çok acı çekmek zorunda kalmazdık. Acı çekiyoruz çünkü o deprem anında çekilmiş ses kayıtlarındaki küçücük çocukların çığlıklarını, yetişkin insanların korku ve panik dolu bağırışlarını asla unutmayacağız. Onları daima hatırlayacağız. Çünkü hayatını kaybeden her bir insan bizim canımızdı, bizden biriydi. Çünkü her biri bizim gibi insandı. Elbette işini ehli ile yapan ,çok sağlam binalar yapmış olup bir kişinin bile burnu kanamadığı binalar da oldu.  


Bundan yola çıkarak şu örneği verebilirim. Hatay’ın can kaybı olmayan ilçesi Erzin’in belediye başkanı olan Ökkeş Elmasoğlu şunları söylemiştir o günler: “ Kaçak yapıya müsaade etmedim. Bazen de kızdılar bana. ”Memlekette tek doğru adam sen misin” dediler. Bir çok kişiyle kötü oldum. Depremden üç gün önce bir  vatandaş selamımı almadı.” Gördüğünüz gibi işini ehli ile yapan insanlar da olmuştur ama bunun sayısı ne yazık ki çok ama çok azdır. Deprem öldürmez bina öldürür. O binaları yapan, iş ahlakına sahip olmayan sorumsuz mühendisler, müteahhitler onlara onay veren yetkililer ölen her bir insanın canından sorumludurlar ve büyük vebal almışlardır.


 Giden asla gelmeyecektir ama en azından ölen insanların hakkı da yerde kalmamalıdır. İşini hakkı ile yapmayan kimselere en ağız cezalar verilmeli ve daha bilinçli , dürüst insanlar iş yapmalıdır. Bugün Şili’de, Japonya’da da çok büyük depremler oluyor ama kimsenin burnu bile kanamıyor. Çünkü temeli sağlam binalar yapmışlardır ve depreme karşı her türlü önlemi almışlar, işini ehli olanlar adam gibi binalar yapmışlardır. 


Bizler de o ülkeleri kendimize örnek almalıyız ve güzel ahlaklı , çalışkan ve vatansever insanlar yetiştirmeliyiz. İş işten geçtikten sonra değil iş işten geçmeden önce önlem almalıyız. 1999 depreminden ders alsaydık bu bugünlere gelmezdik ve bir tek insanımız bile hayatını kaybetmemiş olurdu. Bundan sonraki yıllarda daha bilinçli olunur ve daha sorumluluk sahibi olunur inşallah. Hayatını kaybeden her bir canın mekanı cennet olsun.  O canların gitmesine neden olanlara da en ağır cezalar verilerek bir daha bu insanlara asla iş verilmesin.

 

“Buz Çetesi 1” Kitabı İle İlgili Test Soruları ve Cevapları

 “Buz Çetesi 1”  Kitabı İle İlgili Test Soruları ve Cevapları


1) Aşağıdakilerden hangisi İstanbul'un denize yakın bir mahallesinde aynı sokakta oturan dört arkadaştan biri değildir?

A)  Ahmet

B)  Behiç

C) Turgut

D) Başak

 

2) Mahallenin yerinde duramayan köpeğinin adı nedir?

 A) Kömür

B)  Karabaş

C)  Elmas

 D)Kont

 

3) Evinin balkonundan sürekli mandal düşüren teyzenin adı nedir?

A) Hasibe

B) Nesibe

C) Hatice

 D)Zeynep

 

 

4) Ahmet ve ailesi tatil için nereye gitmiştir?

A) Deniz kenarında bir otele

B) Babaannesinin köyüne

C) Yurt dışında bir pansiyona

D) Ağaçlar içerisinde bir çadır kampına

 

5) Ahmet'in ormanda gördüğü ve bir kabile tarafından kaçırıldığını sandığı çocuğun adı nedir?

A) Tekin

B) Efe

C) Selim

 D)Mehmet

 

6) Ahmet'in babasının adı nedir?

A) Kadir

B) Mustafa

 C)Kenan

D) Hüseyin

 

7) Ahmet'in babaannesinin adı nedir?

 A)Elif

B) Zehra

C) Nigar

D) Nazmiye

 

8) Ahmet'in annesinin adı nedir?

 A) Hüsne

B) Leyla

C) Ayşe

D) Fatma

 

9) Nigar ninenin köyündeki en neşeli en hareketli çocuklardan biri olan kızın adı nedir?

A) Mine

B) Muazzez

C) Müge

D) Müjde

 

10) Ninenin anlattığı masala göre farelerin çoğalmasına sebep olan şey hangi hayvanın azalmasıdır?

 A) Tavuk

B) Kedi

C) Gelincik

 D)Kurbağa

 

 

11) Ahmet köylüleri doğanın yok olması konusunda uyarmak için ne yapmıştır?

 A) Köy meydanında konuşma yapmıştır.

B) Bir gazete çıkarmıştır.

 C)Habercileri köye getirmiştir.

 D)Evlerin önüne zarfın içinde not bırakmıştır.

 

12) Hikâyenin kahramanı olan çocuklar yaz tatilinden sonra kaçıncı sınıfa başlayacaktır?

 A) 4

 B) 5

C) 6

D) 7

 

13) Behiç'in annesinin adı nedir?

 A)Feride

B) Fadime

C) Hülya

 D)Leyla

 

Cevaplar:

1.c   2. a   3. b   4. b   5. c   6. a   7. c   8. b   9. a   10. c   11. d   12. b   13. a

"Siber Kahramanlar" Kitabı İle İlgili Test Soruları

 Siber Kahramanlar Kitabı İle İlgili Test Soruları


1) Aşağıdakilerden hangisi aynı evde yaşayan yazılımcılardan değildir değildir?

 A) Turgut

 B) Murat

 C) Hüseyin

 D) Kemal

 

2) Turgut'un yazdığı virüs programının adı nedir?

A) Etkileyici

 B) Çarpıcı

C)  Korkutucu

D)  Ürkütücü

 

3) Siber güvenlik ile ilgili çalışmalar yapan birime ne deniyordu?

 A) Kırmızı pabuçlar

 B) Mor menekşeler

 C) Siyah çoraplılar

D) Beyaz şapkalılar

 

4) Turgut'un patronunun adı nedir?

A)  Kara peçe

 B) Kara kapşon

C)  Siyah eldiven

D) Beyaz şapka

 

5) Siber güvenlik birimindeki amirin adı nedir?

 A) Birol

 B) Alparslan

C)  Demet

D) Akif

 

6) Siber güvenlik ekibinin Turgut'un evine yaptığı operasyonun adı nedir?

A) Antivürüs

B) Mikropsavar

C) Çarpan

D) Büyük temizlik

 

7) Kara kapşon Turgut'un yakalanmasının ardından yeni virüsü yazma görevini kime vermiştir?

A) Murat

B) Kemal

 C)Demet

 D)Akın

 

8) Akın'ın yazdığı virüsün adı nedir?

A) İlk Darbe

B) Yeni Plan

 C)Son Vuruş

D) Son çarpıcı

 

9) Kara Kapşon'un emellerine ulaşması için çeşitli deneyler yapan kimdir?

A) Uğur

B) Sadık

C) Gençay

D) Güray

 

10) Kara Kapşon'un her emrini tereddüt etmeden yerine getiren hizmetçisinin adı nedir?

A) Muhittin

B) Seyfettin

C) Kemalettin

D) Hayrettin

 

11) Kara Kapşon'un gizlendiği yer nerededir?

 A) Akyazı

B) Adapazarı

 C) Sapanca

D)  Geyve

 

12) Kara Kapşon hangi kılığa girerek çiftlikten kaçmıştır?

A) Aşçı

B) Bahçıvan

C)  Şoför

D) Kahya

 

13) Kara Kapşon Yunanistan'a kaçmak için hangi kılığa girmiştir?

A) yaşlı bir kadın

B) Hasta bir adam

C) Emekli bir memur

 D)Eski bir siyasetçi

 

14) Kara Kapşon'un ilk okul arkadaşı olan ve davasına da bakacak olan hakimin adı nedir?

 A) Murat

B)  Hakan

C) Mesut

D) Kadir

 

15) Kara Kapşon'un gitmek istediği yer neredir?

A) Teksas

 B)Filedelfiya

C) Minesota

D) Arizona

 

Cevaplar:

1.c   2.b   3. d   4.b   5.d   6.a   7. d   8.c   9.b    10. a   11.c   12.d   13. a   14. c   15. b

“Her Şey Zamanında Yapılmalı” Sözünü Destekleyici ve Açıklayıcı Örnekler Vererek Anlatınız.

 “Her Şey Zamanında Yapılmalı” Sözünü Destekleyici ve Açıklayıcı Örnekler  Vererek Anlatınız.


İnsanlar doğar, büyür, yaşar ve ölür. Tüm bunlar olurken zaman da çabucak geçer ve bir bakmışsın ki hayat bitmiş ve geride bıraktıklarınla anılmışsın. İyi şeyler yaptıysan iyi anılırsın, kötü şeyler yaptıysan anılmazsın bile. Hayatı yaşıyorken hayatın kıymetini, zamanın kıymetini bileceksin. Öldüğünde zaten zaman senin için durmuş oluyor ve artık bitmiş oluyorsun.

 

Her şey zamanında yapılmalıdır. Yani her şeyin belli kritik dönemleri vardır. O zamanı geçirdiysen geçti borun pazarı sür eşeğini Niğde’ye olur. Her şey zamanında yapılmalıdır çünkü ancak zamanında yapılan işlerin verimi yüksek olur. Örneğin; Kişi aklı eriyorken, üretebiliyorken, çalışabiliyorken bunu gençliğinde, gençliğinin en verimli yaşlarında yapmalıdır. Eğer ki zamanında çalışılmazsa daha sonraları çok pişman olunur fakat iş işten geçmiş olur. Gençken çalışmazsak yaşlılığımız berbat geçer ve herkes el açan, bir kuru ekmek dilenen yaşlı bir kimseye dönüşürüz. Gururumuzu, onurumuzu ayaklar altına alırız ve bizden küçükler bile bizimle dalga geçer ve dilenci diye çağrılırız. İnsan zamanında çalışmalı ve kendine bir meslek edinmeli ve o meslek dalında da en iyisi olmaya çalışmalı ve devamlı çalışmalı, okumalı, araştırmalı ve kendine , insanlığa faydalı işler yapmalıdır. İşte bunların zamanı gençli yıllarıdır.

 

O gençlik trenini kaçırdıysanız geçmiş olsun derim. Her şey zamanında yapılmalı çünkü her yaşın kendine has sorumlulukları vardır. Onu kaçırırsak iş işten geçmiş olur ve pişmanlık dolu bir hata da kişiye asla mutluluk sağlamaz. Zamanında yapılan işler mutluluk getirir ve geri dönüşü olmayan pişmanlık dolu bir hayatımız geçmez.

Dilimize Sahip Çıkmak İle İlgili Bir Hikaye Yazınız.

 Dilimize Sahip Çıkmak İle İlgili Bir Hikaye Yazınız.


Sabahın ilk ışıklarıyla annemin o kibar ve güzel sesi ile uyanmıştım. Annem hadi Elif kalk kızım okul zamanı dediğinde hemen kalktım ve elimi yüzümü yıkadıktan sonra kahvaltıya oturdum. Annem sabahın erken saatlerinde bizden önce kalkmış ve mis gibi börekler yapmıştı. Hemen sofraya oturduk. Kardeşim Buğlem de kahvaltıya gelerek kahvaltımıza başladık. Kardeşim hepimize dönerek good morning family diyerek bizlerin ağzını açık bıraktı. Ne oluyor hayırdır dedim kardeşime dönerek. Söylediğin cümlenin Türkçesi varken neden İngilizce konuşArak sohbeti başlatıyorsun diyerek tepki gösterdim. Kardeşim de gülerek zevk olsun diye yaptım ablacığım kızma dedim. Ben de bunu şimdi zevk olsun diyerek yaparsak ileriki zamanlarda dilimizin kelimelerini, cümlelerini unutmaya başlarız ve hep yabancı kelimeler ile kendimizi kuşatırız dedim.


 Kardeşim bana bakarak  okey diyecek ti kaşlarımı kaldırdığımı gördü ve tamamdır ablacağım dilimizi kullanmada daha dikkatli olacağım diyerek bana söz verdi. Ben de mutlu oldum ve ona sarılarak tebessüm ettim. Daha sonra birlikte okul yoluna koyulduk. Kardeşimin arkadaşları ile birlikte yolda yürürken kızların ağzında sürekli hello, how are you, okey, yes gibi kelimelerin kullanımı sıklaşmış ve hiç kimse günaydın, hayırlı sabahlar, bugün nasılsın gibi cümleler kurmuyordu. Bunu gördüğüm zaman çok üzüldüm ve kardeşimin de ister istemez arkadaşlarından etkilendiğini anladım. Hemen orada durup ses tonumu yükselterek günaydın canım arkadaşlarım, bugün nasılsınız, kendinizi nasıl hissediyorsunuz diye kendi ana dilimde konuşmaya başlayınca hepsi şaşırdı. Kardeşime bakarak ablan neden böyle konuşuyor der gibi şaşırdılar. Oysa şaşırmaları gereken kendileriydi. Çünkü kendi ana dilindeki kelimeleri kullanmıyorlar ve saçma sapan yabancı kelimeler ile ana dilimize zarar veriyorlardı. Oracıkta hemen konuşarak bu yaptıklarının yanlış olduğunu güzel bir şekilde örnekle izah ettim. 


Onlar da hatalarının farkına vardırlar ve  haklısın Elif abla böyle böyle dilimize zarar vereceğiz ve kimliğimizi kaybedeceğiz. Bir daha dikkatli olacağız söz diyerek bana baktılar. Ben de hepinizi çok seviyorum, teşekkür ederim, ana dilimiz konusunda lütfen daha hassas davranalım diyerek onlara gülümsedim. Daha sonra kol kola girerek okul yoluna devam ettik.

“Ramazan Ayında Depremzede Kardeşlerimin Yanındayım.” Kompozisyon

 “Ramazan Ayında Depremzede Kardeşlerimin Yanındayım.” Kompozisyon


Ülkemizde yaşanan asrın felaketinde binlerce vatandaşımız hayatını kaybetti. Binlercesi ise yaralı kaldı ve bu yaralar sarılmaya devam ediyor. Bu Ramazan Ayı milletimiz için diğer ramazan aylarından daha hüzünlü ve daha acı geçmektedir. Çünkü depremde hayatını kaybeden kardeşlerimizden kimisi ailesinin tamamını kaybetti, kimisi en yakın akrabalarını kaybetti, kimisi tüm sınıf arkadaşlarını kaybetti ve daha yazılmadık nice hikayeler ve nice hayaller yarım kaldı. İçimiz yanıyor, yüreğimiz kan ağlıyor.


 Yakınlarını kaybedenler, sıcacık yuvalarının yerle bir olmasına şahit olanlar, soğukta tir tir titreyerek enkazın altından çıkacak olan evladını bekleyen babalar, analar ve daha niceleri… Bu anlamlı ayda şimdi onları düşünme zamanı, şimdi kardeşlerimizin yarasını birlikte sarma zamanı. Onun için depremzede kardeşlerimizin maddi ve manevi olarak arkalarında olmalıyız. Onları kaderlerine terk etmemeliyiz. Elimizden gelen her türlü fedakarlığı hiç üşenmeden onlar için yapmalıyız. Özellikle de Ramazan Ayında daha fazla birbirimize kenetlenmeli, daha fazla yardım seferberliği yapmalıyız. Bizlere yakışır hareketler etmeliyiz ve onların ailesi olmalıyız, arkadaşı, dostu olmalıyız. Sadece kendi evimizde, kendi rahat yatağımızda Ramazan Ayı geçirmek Müslüman olana, insan olana yakışmaz.


 Bu ay aynı zamanda empati kurma ayı, zorda olanın elinden tutup kaldırma ayıdır. Zorda kalanlar ise depremzede kardeşlerimizdir. Şimdi bir olma zamanı, can olma, yoldaş olma zamanı. Bu dünya kimseye kalmayacaktır. Ne yaparsan o seninle gidecektir. Onun için bu anlamlı ayı hakkına yaraşır şekilde yaşayalım ve yaşatalım.

“Susan Kurtulur.” Sözü İle İlgili Kompozisyon Yazınız.

 “Susan Kurtulur.”  Sözü İle İlgili Kompozisyon Yazınız.


Sevgili Peygamber Efendimiz Hz Muhammed Mustafa “Susan kurtulur.” diyerek insanın diline hakim olması gerektiğini, başımıza gelen her türlü belanın dilden geldiğini , her türlü hayrın da yine dilimizi tutmaktan olduğunu anlatmak istemiştir. İnsan kullandığı dile çok dikkat etmelidir. Yani dilimiz ya hayır konuşmalı ya da susmalıdır. Gereksiz yere konuşmak kişinin hem kendini yıpratır hem de çevresindeki insanlar tarafından sevilmemesine neden olur.


 Özellikle de diline hakim olamayıp nefret dilini kullanan, insanların arasını bozacak cümleler ifade eden, insanları birbirine kışkırtan, ötekileştiren insanlar dilinin afetlerini yaşar. Yani dil belasına uğramış olur. Oysa sadece gerektiği kadar öz konuşan kimseler dilinin nimetlerini yer ve başına da bir bela gelmez. İnsan konuşması gerektiği yerde konuşmalıdır. Mesela adaletsizlik karşısında susmamalıdır. İnsan hakları konusunda haksızlığa uğrayanın yanında olmalıdır ve konuşmalıdır. Ortada kötülük varsa, zalimlik varsa mazlumun yanında olmalıdır ve zalimi kışkırtan cümleler kullanmaktan kaçınmalıdır. 


İnsan konuştuğu zaman ağzından güzel cümleler dökülmelidir. Bunlar da sevgi olmalıdır, merhamet olmalıdır, yardımlaşma ve dayanışma olmalıdır. İnsanın başına gelen kötü şeyler dili yüzündendir. İnsanın başına gelen iyi şeyler de dilini akıllıca kullanmasından kaynaklanır ve böylece kişi kendini tehlikeye atmamış olur ve toplum tarafından  böyle kimselere saygı duyulur ve hürmet edilir.

"Dilin Afetleri" Adlı Kitapta Geçen Dil İle İlgili Özlü Sözler

 Dilin Afetleri Adlı Kitapta Geçen Dil İle İlgili Özlü Sözler

 

Dilin afetleri adlı kitapta bir Müslümanın diline hakim olması gerektiğini söylemektedir. Olur olmaz her lafa girmemeliyiz. Çok konuşmamalıyız ama çok dinlemeliyiz. En büyük bela kendi dilimizden gelir. Onun için dilimize sahip çıkmalıyız. Konuşmamız gereken yerde az ve öz konuşmalıyız. Bazen de gerekirse hiç konuşmamalıyız.


Bu kitapta dil ille söylenmiş sözler şunlardır:

“Kim sükut ederse, selamet bulur.” Hz. Muhammed

“Susmak, hikmettir; fakat susan azdır.” Hz Muhammed

“Allah’a iman et. Sonra dosdoğru ol.” Hz. Muhammed

“Diline sahip ol; evin sana dar gelmesin, günahlarından dolayı ağla!” Hz. Muhammed

“Kim bana, iki çene ve apış arası konusunda söz verir, kefil olursa, ben de ona cennet için kefil olurum.” Hz. Muhammed.


“Midesinin, ırzının ve dilinin şerrinden kurtulan, bütün şerlerden kurtulmuş olur.” Hz. Muhammed.

“Kulun kalbi dosdoğru olmadıkça imanı dosdoğru olmaz. Dili dosdoğru olmadıkça, kalbi dosdoğru olmaz. Kişi, komşusu kendisinin kötülüğünden emin olmadıkça cennete giremez.” Hz. Muhammed

“Bedende hiçbir aza yok ki, Allah katında dilden şikayetti olmasın.” Hz. Muhammed.

“Muhakkak ki, Ademoğlunun yanlışlıklarının çoğu dilindedir.” Hz. Muhammed.

“Dilini koruyan bir kimsenin avretini Allah Teâlâ örter. Öfkesine hâkim olan bir kimseyi Allah azabından korur. Çünkü kim Allah’a yalvarıp özrünü arz ederse, Allah onun özrünü kabul eder.” Hz. Muhammed.

“Size ibadetin en kolayını ve beden için en rahatını haber vereyim mi? Bu, susmak ve güzel ahlaktır.” Hz. Muhammed.

“Kim Allah’a ve ahiret gününe iman ediyorsa, ya hayır söylesin, yahut sussun.”

“Allah o kula merhamet etsin ki, konuşurken sevap kazanır, susarken selamet bulur.” Hz. Muhammed

“Hayır dışında dilini tutu, şeytanı yenersin.” Hz. Muhammed.



“Çok konuşan bir kimsenin, hatası çok olur. Hatası çok olan kimsenin günahları çoğalır. Günahları çok olan kimse ise  her şeyden daha fazla ateşe müstahaktır.” Hz. Muhammed 

“İnsanları felaketlere sürükleyen onların dilleridir.” Hz. Ebubekir

“Çok konuşmayın, Çünkü çok konuşan yanılır, çok yanılan çok günah kazanır, çok günah kazanan da cehenneme gider.” Hz. Ömer

“Dil kadar uzunca hapsedilmeye muhtaç olan hiçbir şey yoktur.” İbn Mesud

“Dilini tutmayan kimse, dinden bir şey anlamamıştır. Müminin dili düşüncesinin arkasındadır.” Hasan el- Basri

“ Ben sözlerine dikkat eden bir insan gördükçe, onun diğer amellerinin de iyi olduğunu gördüm.” Yunus b. Ubeyd

“ Dili tutmak, altın ve gümüşü tutmaktan daha önemlidir.” Muhammed b. Vasih

“Susan kurtulur.” Hz. Muhammed

“Bir kimsenin lüzumsuz ve boş şeyleri terk etmesi bir bir Müslüman oluşundadır.” Hz. Muhammed

“Ben muhtaç olmadığım bir şeyi sormam ve beni ilgilendirmeyen şeylerle ilgilenmem.” Lokman Hekim.

“İnsanı iki şey helak eder. Bunlar mal ve söz çokluğudur.” İbrahim et- Teymi.

“Bir kişiye dilindeki fazlalıktan daha şerli bir şey verilmiş değildir.” Hz. Muhammed

“Haklı olduğu halde tartışmayı terk edene cennetin en  yüksek yerinde, haksız iken onu terk edene de cennetin ortasında bir köşk verilir.” Hz. Muhammed

Nezaket Hakkında Kompozisyon Yazınız.

 Nezaket Hakkında Kompozisyon Yazınız.

 

Başkalarına karşı incelikli ve saygılı davranmaya nezaket denilir. Nezaketli olan insan girdiği her ortamda kendini belli eder. Bu kendini belli etme şekli edebi sayesinde, güzel ahlakı sayesindedir. Konuşmaları ile, jest ve mimikleri ile, davranışları ile insanların ilgisini çeker ve sevilen, sayılan kimse olur. Kaba konuşmaz. Bir konu hakkında farklı fikirlere sahip olsa bile bunu sert bir şekilde dile getirmez.

 

Nazik bir şekilde konuşur ve asla argo kelimeler kullanmaz, kalp kırmaz, insanları aşağılamaz ve insanlar ile alay etmez. Nezaketli insanlar her zaman aranan ve sevilen insanlardır. Bir ortama girdiğimiz zaman çok sevdiğimiz nezaketli biri orada yoksa onun yokluğu hemen belli olur ve ona karşı içimizde özlem başlar. Nezaket dilini her alanda kullanmalıyız. İnsanları ötekileştirmeden, her insanın değerli olduğunu ve biricik olduğunu her fırsatta dile getirmeliyiz. Kalp kırmamalıyız. Bir hata yaptığımız zaman özür dilemesini bilmeliyiz, görgü kurallarına dikkat etmeliyiz. İnsan ayrımı yapmadan herkese aynı şekilde davranmalıyız ve insan olduğumuzu yine insan kardeşlerimize davranışlarımızla yansıtmalıyız.

 

Bu hususta Sevgili Peygamber Efendimiz Hz Muhammed şunu söylemiştir: “Sizin en hayırlınız ahlakça en güzel olanınızdır.” Yani edepli olandır, nezaketli olandır demek istemiştir. Biler de bu sözde kulak vererek nasıl daha güzel ahlaklı olabiliriz bunun  yollarını araştırmalı ve iyi bir insan olma mücadelesini vermeliyiz.

Kültür İle İlgili Özlü Sözler

 Kültür İle İlgili Özlü Sözler


Bir toplumun maddi ve manevi değerlerinin hepsine birden kültür denir. Kültür seviyesi gelişmiş bir millet çok okuyan, araştıran ve vatanı için görevini en iiyi yapandır.

Kültür ile ilgili özlü sözler şunlardır:

“Kendi kültürü ile ilgisi olmayan insan, ülkesinin yabancısıdır.” Ludwig Tieck

“Bir milletin kültürü, kendine mal edebilmesi için ecnebi diller okuyup, kendi diliyle düşünmesi lâzımdır.” A.Hamdi Tanpınar.

 “"Eğitim, kültür ve bilgi aydınlığa açılmış en büyük penceredir." Atatürk 

“Bilmezliğin tarlasına bir küçük kültür fidanı diktim.”   Fakir Baykurt



"Kültür, okumak, anlamak, görebilmek,  görebildiğinden mana çıkarmak, uyanık davranmak, düşünmek, zekayı terbiye etmektir. "Atatürk 

Dil gönlü yüzdüren gemidir, toplumun da gönlü var;  toplumun  gönlünün  adı da kültürdür.  Oktay SinanoğIu

"Bir kültürü yok etmek için kitapları yakmak zorunda değilsiniz.Sadece insanların kitap okumasını durdurmanız yeterlidir. "Ray Brandbury 

Kültür; mükemmelliğe ulaşmak, çalışmak, fazilet ve idrak nuru pe

Kültürün  ilk basamağı, ana dilini iyi konuşmak ve iyi yazmaktır.” Peyami Safa

“Milli kültürümüzü, çağdaş uygarlık düzeyinin üstüne çıkaracağız.” Mustafa Kemal Atatürk

“Bir millet savaş alanlarında ne kadar zafer elde ederse etsin, o zaferin sürekli sonuçlar vermesi ancak kültür ordusu ile mümkündür.” Atatürk

 “Bir milletin kültür düzeyi üç safhada;  devlet, düşünce ve ekonomideki çalışma ve başarılarının özüyle ölçülür.” Atatürk



“Asıl uğraşmaya mecbur olduğumuz şey, yüksek kültürde ve fazilette dünya birinciliğini tutmaktır.”

“Kültür; mükemmelliğe ulaşmak, çalışmak, fazilet ve idrak nuru peşinde gitmektir.” Matthew Arnold

Kültürlü bir kafa, bilgi kaynaklarına açık ve tahammül edilebilir bir derecede de yeteneklerini kullanabilmesini öğrenmiş bir kafadır.” John Stuart Mill

“Kültür düşünce faaliyetine, güzellik ve insani hislerle kapıyı açık tutabilmektir.” A. North Whitehead

 

 

 

 

Kuraklık İle İlgili Özlü Sözler

Kuraklık İle İlgili Özlü Sözler


Son yılların felaketlerinden biri de kuraklıktır. Küresel ısınmanın da etkisi ile kuraklık her geçen gün daha çok artmaktadır ve buzullar erimeye başlamaktadır. İnsanın doğaya verdiği zararın bedeli ağır olmaktadır. Doğanın intikamı ise en ağır olanıdır.

Kuraklık ile ilgili özlü sözler şunlardır:

“Kuraklık ve sellere neden olan bu doğa talanının aslında kendi belamızı bulmamız olduğunu çocuklar bile anlamadı mı?” Buket Uzuner.

“Ne kadar çok sera gazı, o kadar sıcak hava. Ne kadar çok sıcak hava, o kadar çok kuraklık, kıtlık, orman yangını, sıcak hava dalgası, tropikal hastalık ve düzensiz yağış.”  Mikdat Kadıoğlu

“Şimdi apaçık görüyorum, Chicão, yeryüzü ölmemiştir, ama senin yüreğin, işte o kurumuş.Kuraklık çeken topraktan kaçtın, ama kuraklık çeken toprakta öleceksin.” José Mauro de Vasconcelos.

“Kuraklık ana! Bir son bulamadık senin için, bir başlangıç da. Bilememe kapanında öyle yönsüzüz ki! Felaketin kıyısını hatırlatan senin tarafsızlığındı, her zaman.” Nilgün Marmara.

“İklim değişikliği aşırı hava olaylarının sıklığını, şiddetini, etkilediği alanı ve süresini artırır, bazen de benzeri görülmemiş aşırı hava ve iklim olaylarına neden olabilir. Kuraklık gibi bazı aşırı iklim olayları bağımsız olarak değerlendirildiğinde tek bir aşırı hava olayındansa aşırı olmayan hava olaylarının birikmesinin bir sonucu olabilir. Bugün birçok aşırı hava ve iklim olayı, doğal iklim değişkenliğinin bir sonucu olarak oluşmaya devam ediyor. İklim değişikllği olmasa da belki bu olaylar gene meydana gelecekti. Ancak insan kaynaklı değişiklikler artık bu doğal değişikliklere ek olarak hayatımızı karıştırmaya başlıyor ve doğal olanla insan etkisiyle oluşanı birbirinden ayırmak güçleşiyor.” Levent Kurnaz

“Kurak ve kıtIık zamanIarında insanIarı açIık değiI aIıştığı tokIuk öIdürür.” İbn-i HaIdun.

“DeniIebiIir ki alışılmıştan biraz daha fazla sürecek bir kuraklık, miiyonIarca insan nesIinin asırlardan beri zahmetle biriktirdiği zeka sermayesini tüketmeye ve bizi bu derece şımartan bir medeniyeti ifIas ettirmeye kâfidir.” Ahmet Haşim.

“Ruhları, hayatları, hikayeleri, kainatın gereklerini, varlığın sebeplerini, dünyanın dilini gün günden kurutuyor insanlık. Sular çekiliyor dünyadan. Kestiğin ağaç, yaktığın orman, saldığın gaz, kazdığın çukur, açtığın taş ocağı. SuIar çekiIiyor dünyadan. Habercisi: Tabiattan önce içinizdeki kurakIık. GözIerinizdeki çorak. SuIar tamamen çekiIdiğinde hiçbir hikayeniz kaImayacak geriye yaşadıklarınızdan. Bunca yıI kendi cehenneminize odun taşıdınız. Söndürmek için bir katre olsun beklemeyin artık ummandan.” Murathan Mungan

Özgür Olmak Sizce Neden Önemlidir?

 Özgür Olmak Sizce Neden Önemlidir?


Özgürlük insanın sahip olduğu en önemli değerdir. Özgürlük hayatın kendisidir. Yaşamın coşkusu, inişleri ve çıkışlarıdır. Vatan toprakları, vatanın içinde yaşayan insan topluluğu özgür olmadığı zaman köle olur. Köle olduğu zaman yabancı bir devletin himayesine girer. Yabancı devletin manda ve egemenliği altında olmak ise insana zaman içinde ana dilini unutturmaya başlar, kültürünü, anılarını, yaşanmışlıklarını unutturmaya başlar.


 Özgür olmak nefes alabildiğimiz için, kendi ülkemizde olduğumuz için, kendi ana dilimizi konuşabildiğimiz için, kendi geleneklerimizi gönlümüzce yaşayabildiğimiz için çok kıymetlidir. Özgür olmak bağımsız olmak demektir yeter ki başka insanların özel alanına müdahale etmeyelim, yeter ki kanunlara uyalım. Özgür olduğumuz zaman rahatça kendi sokaklarımızda arkadaşlarımızla top oynayabiliriz, evden okula, okuldan eve yürüyerek özgürce yürüyebiliriz ve çocukluğumuzu  doyasıya yaşayabiliriz. Özgür olmadığımız zaman ise kurak bir çöle düşmüş gibi oluruz. Yorgun, kaygılı, mutsuz oluruz. Yarınlar ile ilgili umudumuz olmaz. Çünkü ömür boyu tutsak edilmişizdir. Bunların olmaması için özgürlüğümüzün kıymetini bilmek ve ülkemizi her alanda geliştirmek gerekir. Özgürlük insanı insan yapan yegâne değerdir.


 Özgürlük insanların davranışlarının, icatlarının, mutluluklarının, hayat enerjilerinin bitmez tükenmez kaynağıdır. Şu halde, özgürlüğünü kaybetmiş ya da özgürlüğü elinden alınmış insanlar, bu hayat kaynaklarını da kaybetmişlerdir diyebiliriz.  Bu hayat kaynağının kaybolmaması için özgürlüğün değerini bilmeliyiz ve özgürken çok çalışmalıyız ve ülkemizi gelişmiş ülkeler seviyesine çıkarmalıyız.