Kompozisyon Örnekleri etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Kompozisyon Örnekleri etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

Merakın Önemi İle İlgili Kısa Bir Metin Yazınız .

Merakın Önemi İle İlgili Kompozisyon

Öğrenmenin ilk adımı merak ile başlar . İnsan doğduğu andan itibaren merak duygusu ile hareket etmeye başlar . Yeni doğan bir bebeğe baktığımızda bebek hemen etrafını keşfetmeye ve tanımaya çalışır . Çünkü merak doğuştan bize verilmiş olan en büyük kazanımdır .  İnsan merak ettikçe  öğrenmeye başlar .

Öğrendikçe de kendini daha çok geliştirir  ve ilerletir . Bugün baktığımızda  birçok keşif ve buluş , merak sayesinde ortaya çıkmıştır . Çünkü merak sayesinde bilim ve teknoloji gelişmiştir ve gelişmeye de devam etmektedir.  Öğrenmek için,  kendimize ve topluma faydalı olmak için merak etmekten asla vazgeçmemeliyiz . Bize faydalı olan  bilgileri, konuları merak etmeliyiz. Daha çok çalışmak için, yaşamdan zevk almak için, yaşama renk katmak için yeni çalışmalar, yeni icatlar gerçekleştirmeliyiz ve hiç durmadan yolumuza devam etmeliyiz. Merak ile ilgili şu sözleri de unutmamalıyız :
* ‘’ Bitmeyen bir merak, yaşlanmamak için en önemli ilaçtır.’’ Thomas Gray.
* ‘’ Bazen merak etmek iyidir insanı ilme doğru götürür, bazen ise kötüdür insanı uçuruma doğru sürükler.’’
* ‘’ Hayata doymak bilmez bir merakla yaklaş ve kesintisiz öğrenmek için sürekli arayış içinde ol.’’ Leonardo Da Vinci

Hayatınız boyunca merak duygunuzu kaybetmeden çalışmalı , hem ülkemiz hem de tüm dünya için elinizden gelen çabayı göstermelisiniz .

İnfak Kültürünü Yaşatmak Konulu Kompozisyon

İnfak Kültürünü Yaşatmak Konulu Kompozisyon

İnfak Allah’ın rızasını kazanmak için alın terimizle kazandıklarımızdan ihtiyaç sahiplerine karşılık beklemeden vermeye denir . İnfak hem maddi hem de manevi olarak toplumumuza önemli yararlar sağlar . Çünkü “ Cennetin kapısını cömertler açar .” diye bir söz vardır .

Türk milleti olarak infak kültürüne çok önem vermekteyiz . Tarih boyunca milletimiz zayıflara , güçsüzlere , muhtaçlara yardım elini uzatmıştır . Sadaka taşları infak kültürünün toplumumuzdaki yansımalarından biridir . Camilerin avlusunda içleri oyulmuş taşlara kimse görmeden bırakılan paralar infak kültürünün önemli örneklerindendir . Bu sayede infak edenler kibre kapılmamış hem de muhtaç olanlar ezilmeden ihtiyaçlarını karşılamışlardır . Yine günümüzde de yaşayan bir adet olan “askıda ekmek” uygulaması ile insanlar muhtaç olanların sofralarına ekmek götürebilmelerini sağlamaktadırlar . Milletimiz tarihin her döneminde olduğu gibi bugün de hem kendi vatandaşlarımıza hem de ülkemize sığınan mültecilere ellerinden gelen her yardımı yaparak Allah’ın rızasını kazanmak için gayret göstermektedirler .

Maddi olarak refah içerisinde olanlar Allah’ın kendilerine verdiklerini muhtaçlar için harcamalıdır . Bu sayede toplum içerisinde yardımlaşa ve dayanışma bilinci yayılır . Hepimiz elimizden geldiği kadar ihtiyaç sahiplerini gözetelim ki Allah da bizleri gözetsin .

Gelecekte Kendini Nerede Görüyorsun ? Konulu Kompozisyon .

Gelecekte Kendini Nerede  Görüyorsun ? Konulu Kompozisyon .

İnsanların gelecek yaşamları ile ilgili   kendine özgü hayalleri ve  umutları vardır .    İnsanlar mutlu bir yaşam için, iyi bir gelecek için  çalışır ve bu hayat ile ilgili üzerine düşen sorumlulukları yerine getirmeye çalışırlar .

Gelecekte benim de kendimi görmek istediğim yer  , vatana , millete faydalı bir doktor olmaktır . İyi bir doktor olmak istiyorum ve insanlığa faydalı olmak istiyorum . Hastalarıma güler yüzlü davranmak  ve onları mutlu etmek istiyorum . İyi bir insan , vatanını ve milletini seven  iyi bir doktor olmak istiyorum .  İnsanlara karşı her zaman sevecen  biri olarak görülmek ve anılmak istiyorum .  Adaletli ,  insan haklarına önem veren, hoşgörülü, iyiliksever bir doktor olarak yaşamıma devam etmek istiyorum .

Elbette hedeflerimizin olması gerektiğini biliyorum . Ancak gelecekte olmak istediğim yere varmak için ne kadar çalışmam ve çaba göstermem gerektiğinin de farkındayınm. İnşallah elimden geleni yaparım ve olmak istediğim noktaya gelmeyi başarabilirim .

Bu Hayattaki Eksikliklerimiz Nelerdir? Konusu İle İlgili Deneme Yazınız .

Bu Hayattaki Eksikliklerimiz Nelerdir? Konusu İle İlgili Deneme Yazınız .

Hayatta hiçbir insan mükemmel değildir . Elbette hatalarımız da olacak , doğrularımız da . Önemli olan ise bilinçli olarak hata yapmamaya çalışmaktır . Yani önemli olan iyi bir insan olmaktır . Bu hayattaki  eksikliklerimizi şunlardır : Çevremize yeteri kadar önem vermiyoruz . Çevremizi , doğamızı yok yere heba ediyoruz , kirletiyoruz .  

Birbirimizin dedikodusunu yapıyoruz ve daha  sonra ise hiçbir şey olmamış gibi birbirimizin yüzüne gülüyoruz . Samimi değiliz . Olduğumuz gibi görünmüyoruz . Daha bencil bir insan olmaya başladık . Biz düşüncesi ile hareket etmek bize zor gelmeye başladı . Doğamızı günden güne yok ediyoruz . Havayı, suyu, toprağı kirletiyoruz .  Hoşgörüden uzak kalabiliyoruz . Farklılıklarımızın bir bütün olduğunun farkına varamıyoruz . Örneğin  insanlar artık siyasi görüşe göre arkadaşlık kuruyor . Aynı partiyi tutan arkadaş oluyor aynı görüşe sahip olmayanlar dışlanıyor . Bu son derece yanlış bir davranıştır . Bunlar da bizim eksikliklerimiz arasında yer almaktadır .

İnsanlara karşı ön yargılı olmaya devam ediyoruz . Bu ön yargılarımızdan da kurtulmamız gerekir. İnsanlar arasında güven  problemi artıyor . Artık  komşu bile komşuya güvenmemeye başladı . Güven yok olmaya başladı . Akrabalık, aile gibi kavramlar  gün geçtikte değer kaybediyor.

Akraba Ziyaretleri Ve Önemi Hakkında Duygu Ve Düşüncelerinizi İçeren Bir Kompozisyon Yazınız


Akraba Ziyaretleri Ve Önemi Hakkında Duygu Ve Düşüncelerinizi İçeren Bir Kompozisyon Yazınız

 Aile bireylerinden sonra bize en yakın olan kimseler akrabalardır .  Çünkü akrabalarımız bizim her zaman yanımızda olan , kötü günlerimizde bize destek olan yakınlarımızdır .  Akrabalık ilişkileri , komşuluk ilişkileri ne yazık ki günden güne azalmaktadır . Özellikle de şehir yaşamında bunu görmek daha azdır .

Çünkü şehir yaşamı içinde  insan kendi geçim derdine düşebilir . Ama böyle olmamak gerekir . Akrabalarımız ile iletişimimizi hiçbir zaman kesmemeliyiz . Yollar, mesafeler bizlerin onlar ile iletişimine engel olmamalıdır .  Yakınımızda olan akrabalarımıza  her zaman olmasa da ayda bir kere gitmeliyiz ve onların hal, hatırlarını sormalıyız . Onları ihmal etmemeliyiz . Uzakta olan akrabalarımızı telefonla aramalıyız ve  onları mutlu etmeliyiz . Maddi durumu olmayan akrabalarımıza elimizde maddi imkanımız varsa yardım etmeliyiz . Onları  zor durumda bırakmamalıyız . Akrabalık ilişkilerimizin daha sıcak olması için  her zaman onlar ile iletişim halinde bulunmalıyız . Özellikle  yaşlı akrabalarımızı asla ihmal etmemeliyiz .

Onları çok sevmeliyiz . Bayramlarda her yıl mutlaka memlekete gitmeliyiz ve akrabalarımızı görmeliyiz , onlara sarılmalı ,  onlar ile güzel zamanlar geçirmeliyiz . Unutmayın ki akrabalık  bağı bizim milletimizde çok önemlidir . Çünkü akrabalık bizim kültürümüzdür , kültürümüzün bir parçasıdır . Onun için akrabalarımıza değer vermeliyiz ve onları yalnız bırakmamalıyız .

Yeni Yıldan Beklentileriniz Nelerdir ?

Yılbaşından Beklentileriniz Nelerdir ?

Yeni yılın yaklaşması ile içimizi bir sevinç kapladı . Çünkü hepimizin yeni yıldan birtakım beklentileri vardır . Yeni yıl demek , yeni umutlar, yeni hayaller, yeni  düşünceler demektir benim için . Bundan dolayı  da yeni yıldan beklentilerim şunlardır : Öncelikle dünyada barışın hakim olmasını istiyorum . Yeni yıl ile birlikte savaşlar sona ersin , barış  ve huzur daim olsun. Savaşlar olmasın , çocuklar ölmesin . Hiçbir çocuğun burnu bile kanamasın .  Yeni yılda hiçbir çocuk, hiçbir insan aç kalmasın . Dünyada açlık sorunu yok oluversin . Bunun için de dünya ülkeleri bu soruna hemen bir çözüm bulsun .

İnsanlar arasında kötülük olmasın , dedikodumuz yapılmasın , başkalarının dedikosunu yapmayalım .  İnsanları incitmeyelim . Doğaya zarar vermeyelim .  Yeni yılda insanlar daha merhametli  olur inşallah . Çevremizdeki canlılara daha duyarlı yaklaşılsın .  Yeni yılda çevre temizliğine daha çok önem verilsin , insanlar daha bilinçli ve duyarlı vatandaşlar olsun . Derslerimde başarılı bir öğrenci olmak istiyorum . Yeni yılda daha güzel bir ahlaka sahip olmak istiyorum .  Yani daha anlayışlı , daha sabırlı ve daha disiplinli bir insan olmak istiyorum .  Annemin, babamın ve kardeşlerimin sağlıklı bir şekilde yanımda olmasını diliyorum Yüce Allah’tan . İslam ülkelerinin bilim ve teknolojiye daha çok önem  vermesini ve bunun için de durmadan çalışmalarını istiyorum .  Ailem ile birlikte sıcacık yuvamızda tombala oynamak istiyorum, satranç oynamak istiyorum vb.  Annemin o sıcak etli yemeklerini seviyorum, sıcak helva yapmasını seviyorum .

Ailem  ile birlikte mutlu bir yılbaşı geçirmek istiyorum . Yeni yıl şimdiden herkese bereket ve bolluk getirsin . Herkesin hayalleri , umutları gerçekleşsin ve hiç kimsenin canı yanmasın . Canlı bombalar olmasın, insanlar kandırılmasın,  hiç kimse  haksızlığa uğramasın, adalet, insan hakları daim olsun , ülkemizi tehdit eden her türlü iç ve dış terör örgütleri yok olsun. Ülkemizde birlik, dirlik daim olsun .

İletişim Çatışmaları Konulu Kompozisyon

İletişim Çatışmaları Konulu Kompozisyon

İletişim bireylerin birbirleri ile anlaşmalarını sağlayan bir araçtır . İletişim çok farklı şekillerde olabilir . Yazılı ve sözlü iletişim en çok tercih edilen iletişim türleridir . Ancak tarih boyunca dumanla , çeşitli sesler çıkararak , duvar resimleri gibi farklı şekillerde de iletişim kurulmuştur . İletişim hayatımızın her anında olduğu gibi iletişim çatışmaları da sürekli karşılaştığımız bir sorundur .

İletişim çatışmalarının temelinde insanların düşünce ya da duygu yapısının farklı olması , farklı kültürel özellikler, farklı bakış açıları , farklı inançlar gibi birçok etken bulunmaktadır . İletişim çatışmalarında ön yargılar da önemli bir yer tutmakta . İnsanların başka bir insana ön yargıyla yaklaşma iyi niyetle söylenen sözlerde bile art niyet aranmasına maalesef neden olmakta . İletişim çatışmaları birlikte yaşayan insanların huzursuz , mutsuz olması gibi olumsuzluklara sebep olur . Elbette iletişim çatışmalarını en aza indirmenin de yolları vardır . Empati kurmak , karşımızdaki insanı dinlemek ve elbette en önemlisi konuşmak iletişim çatışmalarını en aza indirecektir . Ne zaman ki karşımızdaki anlama gayreti içerisine girersek o zaman sağlıklı iletişim kurmaya başlamış olacağız .

Atalarımız “İki dinle bir söyle” demiş . Yani sürekli konuşmak yerine dinlemeyi de becerebilirsek iletişim çatışmaları mutlaka en aza inecektir . Sağlıklı bir toplum için sağlıklı iletişimin önemini asla unutmamalıyız .  

İletişim Konulu Kompozisyon

İletişim Konulu Kompozisyon

İnsanların birbirleri ile anlaşmak için kullandıkları yöntemlere iletişim adı verilir . Tarihin en eski devirlerinden itibaren insanlar birbirleri ile anlaşabilmek için çok çeşitli yöntemler kullanmışlardır . Konuşma , dumanla haberleşme , yazma , duvarlara ya da kağıtlara çeşitli şekiller çizme gibi daha birçok yöntem iletişimde kullanılmıştır . Kısacası insanoğlu var olduğundan beri iletişim kurma ihtiyacı içerisinde olmuştur .

İletişim tarihin her çağında olmuştur . Günümüzde de belki de en çeşitli olduğu devirdir . Özellikle İnternet ve telefon teknolojisinin geldiği nokta iletişimin hem çeşitliliğini hem de şeklini önemli ölçüde değiştirmiştir . İletişim şekilleri değişse de iletişim ile ilgili yanlışlar ya da doğrular da devam etmektedir . İletişimin en büyük problemlerinden biri empati kuramama ya da olaylara yalnızca kendi penceresinden bakmak şeklinde ortaya çıkmaktadır . İnsanların tahammülsüzlüğü , yalnız kendi doğrularına odaklanması da iletişimin sağlıklı olması yönündeki en büyük engellerden birisidir . İnsanlar anlayışlı olsa, karşıdakini dinlese , başkalarının duygularına da önem verse iletişim sorunları en aza inecektir .

Kısacası iletişim bizler için vazgeçilmezdir . Bu sebeple sağlıklı iletişim kurmak ve toplum içerisinde saygın bir yer edinebilmek için iletişim hatalarımızın farkında olmalı ve bunları düzeltmeliyiz .

Çocuk Gelinlere Hayır Konulu Kompozisyon

Çocuk Gelinlere Hayır Konulu Kompozisyon

Belki size garip gelecek belki de inanmayacaksınız ama çocuk gelin deyince aklınıza 15, 16, 17 yaş geliyorsa yanılıyorsunuz . Maalesef dünyanın çeşitli bölgelerinde 6-7 yaşından itibaren evlendirilen kız çocukları var . Bu kız çocukları 25-30 yaşlarındaki insanlarla bile hiç çekinmeden evlendirilebiliyor . Yani kendi çocuk olan kızlar bir adam tarafından alıkonuluyor .

Çocuk gelinler hayatlarının en güzel çağlarında çeşitli psikolojik ve fiziksel sıkıntılarla karşı karşıya kalıyor. Oyun çağındaki çocuklar bir evi idare etmenin sorumluluğu , bir adama eş olma sorumluluğu altına sokulmaya çalışılıyor . Bu çocuklar henüz kendi fiziğini bile tanımamışken kendi vücudundaki değişimlerin bile farkında değilken bir adam ile aynı evde yaşamak zorunda bırakılıyor . Maalesef ülkemizde de bu sorun yaşanmakta . Her ne kadar halkımız bilinçli olsa da bazı bölgelerimizde bu tür evlilikler hala yapılıyor . Töre adı altında ya da başlık parası almak gibi sebeplerle kız çocukları evlendirilebiliyor .

Oyun oynamaları , hayatın zevkini çıkarmaları gereken çocukları evlendirerek hayatlarını karartmayalım . Onlara yaşamdan zevk almaları için mutlu bir çocukluk yaşatalım . Okumalarını ve kendi ayakları üzerinde durabilmeleri fırsatını verelim . Bunları yapabilirsek hem kendisine hem de ülkesine faydalı nesillerin yetişmesini sağlayabiliriz .

‘’Dünya Sultan Süleyman’a Bile Kalmadı ’’ Sözü İle İlgili Uzun Kompozisyon Yazınız.

‘’Dünya Sultan Süleyman’a Bile Kalmadı ’’ Sözü İle İlgili Uzun  Kompozisyon Yazınız.

 Peygamber olan Hz. Süleyman  , ona Yüce Allah tarafından verilmiş olan  çok  büyük vasıflara sahipti .  Hz. Süleyman Peygamber   insan olmayan canlılar ile konuşur , rüzgar ile konuşur, cin ile konuşur vb. Çünkü ona bu özellik  Allah tarafından verilmişti .

 Hz. Süleyman bu özelliklerinin yanı sıra çok zengin bir hükümdardı . Yani istediği mala  mülke, servete sahip bir  insan , bir Peygamberdi . Onun zengin olması ,  çeşitli olağanüstü güçlere sahip olması da yine Allah’ın izni ile gerçekleşmekteydi .  Tüm bunlara rağmen Hz. Süleyman bile ecel gelince bu dünyaya veda etmiştir . Yani ölümden kaçış yoktur . Çünkü bütün insanlar için ölüm haktır ve gerçek olan tek şeydir . Bunun için dünyaya fazla aldanmamak  gerekir . Dünya dertleri için çok da can sıkmamak gerekir .  Çünkü derdi dünya  olanın dünya kadar derdi olur . Dünya  gelip geçici bir kervandır . Bunun için yaşadığımız  şeyler bizim için imtihandır .

 Onun için bu dünyada  imtihan içinde olduğumuz unutmamalıyız . Bunun için de sabırlı olmalıyız ve  asıl hazırlığımızı öbür dünya için yapmalıyız .

Otizm Ve Aile İlgili Kompozisyon Yazınız .

Otizm Ve Aile İlgili Kompozisyon Yazınız .

Otizm;   bireyin dış dünyadaki uyaranları algılamasını , aldığı bilgileri düzenleyip kullanılmasını etkileyen , bireyin yaşamı boyunca süren gelişimsel bozukluğa verilen addır .  Otizmin kaynağı nörolojiktir . Yani beyinde işlev bozukluğunun olmasıdır . Ne yazık ki dünyada otizm hızla yaygınlaşmaktadır . Genel tabloya  baktığımızda dünyadaki  her altmış sekiz çocuktan biri otizm  olmaktadır . Otizm   0- ile 3 yaş arasında olduğu için ilk başlarda aileler bunu anlayamıyorlar .  Çünkü otizm olan çocuklarımıza baktığımızda bu çocuklarımızın  fiziksel anlamda  genel olarak sağlıklı olduğu görülmektedir . Çünkü  gözle görülür bir şey yoktur .

 Çünkü kimi otizmli çocuklar çok hareketli olduğu için, o çocukları adları ile seslenince tepki vermezler . Bu durumda aileler ise çok hareketli olduğu için tepki vermiyor diye düşünürler . Hatta kimi çocuklar ise sakin olduğu için uslu çocuk olarak anlamlandırılır .  Bu hastalığın belirtileri ise şunlardır :  çocuğun gelişiminin ve davranışlarının  akranlarından farklı olması , çocuğa ismi ile seslenince onun cevap vermemesi ,  dil gelişiminde gerileme olması, bazen duymuyor gibi davranması , kimi kelimeleri ve motor davranışları sık sık tekrar etmesi , sürekli hareket halinde olması ve eline geçirdiği , sağlığı için tehlikeli olan şeyleri yemek istemesi gibi belirtiler vardır . Aileler çocuklarda gördükleri bazı eksiklikleri , çocuklarının  yaşıtları ile birlikte olduğunda anlarlar . İşte o zaman kafaya koca bir soru işareti belirir ve artık  o aile için kaygı ve korku  başlamıştır . Çünkü hiçbir aile çocuğunun  böyle olmasını istemez ve böyle durumlarda aileyi zor günler bekler . Çünkü ailede ilk başlarda bu durumu  kabullenemez, endişeli olunur , isyan eder fakat en sonunda kabul etmek zorunda kalır. Çünkü doktora gidildiğinde gerçekler ortaya çıkar . Daha sonra okul, aile ve  doktor iş birliği eder ve aile için çok zor olacak olan kabullenme süreci başlar  . İşte o günlerde aileler  çok dertli olur . Böyle durumlarda yakınları onları yalnız bırakmamalı , onlar için her türlü desteğe hazır olmalıdır . Aile çocuğuna karşı  sabırlı olmalı ve onun özel bir çocuk olduğunu asla unutmamalıdır . Ona tüm sevgilerini vermeli ve çocuğu kendi haline bırakmamalıdır .

Aileler çocuklarına durmadan öğretmeye çalışmalıdır, bıkmamalıdır, usanmamalıdır. Allah’ın izni ile  inşallah tüm otizmli  çocuklarımız sağlığına kavuşur . Yüce Allah tüm   otizmli çocuklarımızın ve aileleri yar ve yardımcısı olsun, güzel günler onlar ile olsun inşallah .

Zorba Olma Kanka Ol Sözü İle İlgili Kompozisyon

Zorba Olma Kanka Ol Sözü İle İlgili Kompozisyon

Bir insanın başka bir insana yaptığı baskı ve zorlamalara zorbalık denir . Özellikle bu baskı öğrenciler arasında yoğun olarak görülebilmekte . Bazı öğrenciler kendi yaşıtlarına ya da kendinden daha küçük olan çocuklara karşı fiziksel ya da psikolojik olarak baskı uygulayabilmektedirler . Bu baskı arkadaşlarını dışlama , alay etme , fiziksel müdahalede bulunma gibi şekillerde ortaya çıkabilmekte .

Zorbalık karşıdaki insanı üzme, ona şiddet uygulamaktır . Bu durumun en iyi ilacı dost olmak , kardeş olmaktır . Gençler arasında moda bir tabir haline gelen “kanka” kavramı bu soruna en güzel çözümdür . Kanka aslında kan kardeş” kelimesinin bir tür kısaltılmasıdır . Samimi dostluğun , candan arkadaşlığın adıdır kankalık . Kanka olanlar birbirlerinin hem güzel anlarında hem de zor zamanlarında birbirlerinin yanından ayrılmazlar . En güzel olanı da bu değil midir ? İnsanları kötü hissettirmek , onları dışlamak yerine güzellikleri paylaşsak kötü mü olur ? Kızmak , öfkelenmek yerine birbirimize kol kanat olmalıyız .

Zorbalık kalp kırmak , insanların kendisini kötü hissetmesine sebep olmaktır . Böyle davranışlar yerine kanka olup mutlu olmanın tadını çıkarmalıyız .

‘’ Yüzü Güzel Olanı Değil , Huyu Güzel Olanı Sevin .’’ Sözü İle İlgili Kompozisyon Yazınız .

‘’ Yüzü Güzel Olanı Değil , Huyu Güzel  Olanı Sevin .’’ Sözü İle İlgili Kompozisyon Yazınız .

İnsanların dış görünümüne göre onlar hakkında ön yargılı olmamalıyız . Yani fiziği çok güzel olan biri   olabilir . Fiziği göze hoş gelmeyen kişi ya da kişiler de olabilir . Önemli ola kişilerin fiziki görünümü değil, kalp görünümüdür . Yani ahlakça en güzel olanı  her zaman insanlara güzel görünmelidir.

Yüz güzelliği geçer, fakat huy güzelliği geçmez . Yüzü güzel olan  kimse ahlaklı değilse ,  iyi bir insan değilse o kişi sevilmez ve o kişi ya da kişilerden insanlar çabuk soğur . Çünkü kişiyi değerli kılan onun güzel ahlakı, onun edepli olmasıdır .  Toplum içinde sevilen insanlara , sayılan insanlara baktığımızda bu kişilerin genellikle iyi ahlaka sahip olan kişiler olduğunu görmekteyiz . Bunun için  insanların dış görünümüne kanılmamalıdır .  İyi huylu olan insanlar ile arkadaşlık kurulmalıdır fakat hem yüzü güzel hem de ahlakı güzel olan insanlar da vardır . Bunu da göz ardı etmemeliyiz .

Atlarımız bu konu ile ilgili olarak “ güzel yüze kırk günde doyulur , güzel ahlaka kırk yılda doyulmaz.” demişlerdir . Bu nedenle hayatta önemli olan şey güzel ahlak sahibi olabilmektir .

‘’Sevdiğin Kimseyi Ölçülü Sev, Günün Birinde Düşmanın Olur. Düşmanına Karşı Da Aşırı Gitme Belki Günün Birinde Dostun Olur.’’ Sözü İle İlgili Kompozisyon Yazınız.

‘’Sevdiğin Kimseyi Ölçülü Sev, Günün Birinde Düşmanın Olur. Düşmanına Karşı Da Aşırı Gitme Belki Günün Birinde Dostun Olur.’’ Sözü İle İlgili  Kompozisyon Yazınız.

Hayatta sevdiğimiz kimseler de vardır , sevmediğimiz kimseler de . Çünkü herkesi sevmek zorunda değiliz , kendimizi sevdirmek  zorunda da değiliz .  Çevremizdeki sevdiğimiz insanları da abartmadan sevmeliyiz .

Yani sevmenin de bir ölçüsü  olmalıdır . Aşırıya gidilmemelidir . Yani insanlara çok fazla bağlanmamalıyız . Çünkü o bağlandığımız kişiler gün gelir bizim dostumuz olmaktan çıkar ve azılı bir düşmana dönüşebilir . Onun için de çok gizli olan her özelimizi de zorunluluk olmadıkça o sevdiğimiz , dost sandığımız kişilere de hemen söylememeliyiz . Yani ilişkilerimizde her zaman mesafeli olmalıyız , ölçülü olmalıyız . Aradaki saygıyı asla kaybetmemeliyiz . Düşman  olan kişilere karşı da aşırı kötülük etmemeliyiz , Kötü sözler kullanmamalıyız. Yani düşman sandığımız kişilerin üzerine fazla gitmemeliyiz .

 Çünkü gün gelir o düşman dediğimiz kişiler ile dost olabiliriz  ve geçmişte yaşananlardan dolayı pişmanlık duygusu yaşayabiliriz .  Bunun  için her zaman her yerde dengeli ilişkilerimiz olmalıdır . Böylece insanlar da bize güvenir ve toplum içinde de sevilen, sayılan bir insan oluruz .

Kar İle İlgili Kompozisyon Yazınız .

Kar İle İlgili Kompozisyon Yazınız .

Kar insana soğuğu çağrıştırır, aynı zamanda karda çeşitli oyunlar oynarız . Kar yağdığı zaman  suya dönüşeceği için  topraklar suya olan  hasretini gidermiş olur. Kar demek  canlılar için hayat demek, bereket demektir . Bunun için kış mevsiminde , özellikle de bizim ülkemizde kar  çok önemlidir . Kar yağmadığı zaman  salgın hastalıklar çoğalır . Çünkü kar ve soğuk bunların önüne geçer .

Çocuklar için karın yağması ayrı bir eğlencedir . Kızaklarını alıp hemen  kendini dışarıya atan çocuklar mutluluktan  ne yapacağını bilemezler . Çünkü kar onlar için oyundur , eğlencedir , neşedir . Karın tadını  çıkaran çocuklar kardan adam yaparlar , kayarlar , kar topu oynarlar ve çocukluklarını kar sayesinde doyasıya yaşamak isterler . Başka ülkelerden bile sırf karı görmek ve eğlenmek  için çocuklar gelir ülkemize .   Çünkü karı görmek isterler ve nasıl olduğunu bilmek  isterler . Biz  bu durumda ülke olarak şanslıyız . Çünkü ülkemizde  her yıl kar  yağmakta ve bu da insana ayrı bir mutluluk vermektedir .  Çünkü karın  bizim kültürümüzde ayrı bir tadı  vardır .  Çünkü karın yağması bizim kültürümüzde berekettir , bolluktur, mutluluktur .

Annelerimiz kar yağdığı zaman sobada sıcacık patatesler közler , kestane pişirilir , dostlar davet edilir ve karlı akşamlarda müthiş ziyafetler verilir . Böylece karın insanları bir araya getirme yönü de vardır .  Ama kar yağdığı zaman  eğer o gece hava ayaza keserse , sabaha doğru yollar buz tutar . Bunun için yayaların ve sürücülerin bu duruma çok dikkat etmesi gerekir .

Kent Yaşamının Olumsuzlukları Ve Çözümleri Nelerdir?


Kent  Yaşamının  Olumsuzlukları Ve Çözümleri Nelerdir?

Köyde iş imkanları , sağlık hizmetler i, eğitim hizmetleri , kültürel faaliyetler vb. sınırlı olduğu için insanlar da kente göç etmek zorunda kalmışlardır . Kente göçler artınca bu durumda kentlerin de doğal yapısını bozmuş ve kentlerde hızla nüfus artışı olmuştur . Hızlı nüfus artışına karşılık her türlü hizmeti  vermek de güç hale gelmeye başlamıştır . Daha çok insan olunca daha çok bina dikilmeye başlamış ve bu da daha çok ağacın kesilmesine neden olmuştur . Yeşil alanlara apartmanlar yapıldığı için bu durum da doğamıza  olumsuz etki etmeye başlamıştır .

Şehir hayatında gün  çabuk geçmekte ve sıkıcı geçmektedir . Çünkü insanlar işinden  başını kaldıramamakta ,  doğa ile iç içe kalamamaktadır .  Çünkü şehir yaşamında temiz bir hava da yoktur . Sanayiden çıkan , motorlu taşıtlardan çıkan  gazlar havayı da kirletmiş ve bu da insan sağlığını olumsuz etkilemeye başlamıştır .  Şehir yaşamında gecekondulaşma olduğu için bu da şehrin güzel görünümünü olumsuz etkiler . İnsanlar arasındaki ilişki mesafelidir . İnsanlar  arasında güven kavramı fazla yoktur . Herkes ben düşüncesi ile hareket eder . Köy yaşamındaki biz düşüncesi yoktur . Şehir yaşamındaki sorunları çözmek için insanlar önceden bir plan doğrultusunda hareket etmeli ve sorunlarını çözmeye çalışmalıdır . Örneğin; kontrolsüz yapılaşmaya gidilmemelidir . Bunun yerine şu şekilde yapılmalıdır .  Yeni bir göçle gelenler , orada bulunan kent sakinleriyle gelişkin bir sistem içinde kolay uyum sağlamalı diye düşünülüyorsa, bunun altyapısı mutlaka inşa edilmiş olmalıdır. Bunun için gerekli mekanizmalar kurulmalı ve işletilmelidir . Kontrolsüz bir yapıdan asla söz edilmemelidir. Gelenlerin konut edinme ve iş yapma süreçleri incelenmeli , kolaylaştırılmalı ve hatta güvence altına alınmalıdır . Yani  şehri yöneten  liderler ve yöneticiler  bu durumda üzerine düşen sorumlulukları yerine getirmelidir .

Şehir yaşamının daha güzel olması için , insanların mutlu olması için  kalıcı ve kapsamlı çevre planlamaları yapılmalıdır . Hava, toprak, su kirletilmemelidir . Birilerine çıkarına faydalı olmak için şehirlerimiz yok edilmemeli, kirletilmemelidir .

‘’ Kötümserlik Kanserden Daha Tehlikeli Bir Hastalıktır. ‘’ Sözü İle İlgili Kompozisyon Yazınız.

‘’Kötümserlik Kanserden Daha Tehlikeli  Bir Hastalıktır. ‘’ Sözü İle  İlgili  Kompozisyon Yazınız.

İnsan hayatta her zaman neşeli ,  mutlu olamaz .  Elbette yaşamda acılar da vardır,  mutluluklarda .   Çünkü hayatın  doğal akışı böyle devam eder .   Ama bazı insanlar  vardır ki devamlı kötümser düşünürler ,  yakınlarını bile  bu kötümser duyguları ve düşünceleri ile olumsuz etkilerler .  Çünkü böyle insanlar hiçbir şeyden mutlu   olamazlar .  Hep  hayatlarından şikayet ederler .  Olumlu bir duyguya sahip  olmazlar .

 Kötümserlik gerçekten de kanser hastalığından daha kötü bir hastalıktır .  Çünkü kötümser olan insanlar hep bir kaygı halindedirler ve hayatlarını da hep böyle devam ettirirler .  Böyle olduğu zaman da hayattaki güzelliklerin tadına varmazlar ve hastalıklı bir ruh hali içinde hayatlarına devam  ederler .  İşte bu ruh hali içinde olmamamız gerekir .  Bu ruh hali içinde olan insanlar varsa da onların yanında fazla durmamalıyız   ya da onlara bu yaptıklarının kendisine ve çevresine zarar verdiğini belirtmeliyiz . Çünkü böyle insanlar  bize negatif elektrik  verir ve kişiyi hayattan soğutur .  Çünkü kötümserlik çok  kötü biri alışkanlık  ve hastalıktır . 

Hayatta mutlu olmanın yolunu bulmalıyız ve yaşadığımızdan ve sağlıklı olduğumuza şükretmeliyiz .  Hayat ile ilgili mücadelemize devam etmeliyiz ve bu hayattan umudumuzu asla kesmemeliyiz .  Her zaman olamasa bile çoğu zaman iyimser ruh hali içinde olmalıyız ve yaşadığımız anın tadını çıkarmalıyız.

Dünya Ahiretin Tarlasıdır İle İlgili Kompozisyon

Dünya Ahiretin Tarlasıdır İle İlgili Kompozisyon

İslam dininde ölümden sonra ebedi bir hayata olan inanç vardır . Yani insanlar bu dünyada yapmış olduğu amellere göre ebedi alemde cennete ya da cehenneme gideceklerdir . Herkesin yanı başında Münker ve Nekir adı verilen melekler vardır ve herkesin tüm davranışlarını kaydetmektedir .

Dünya ahiretin tarlasıdır sözü de herkes bu dünyada yaptıklarının karşılığını alacaktır demektir . Nasıl ki bir tarlaya ne ekersek o ürünün kat kat fazlasını alırız , dünyada yaptıklarımızın karşılığını da ahirette aynı şekilde alacağız . Bu gerçeği anlatan Zilzal Suresi 7. Ve 8. Ayetlerinde de rabbimiz mealen “ Kim zerre miktarı hayır işlemişse karşılığını görür kim de zerre miktarı şer işlemişse onun karşılığını görür .” buyurmuştur . Bu sebeple bu dünyadan kazanarak ayrılanlardan olmak istiyorsak devamlı iyi ve güzel işler yapmalıyız . Allah’ın yasakladığı davranışlardan uzak durmalıyız . Bu şekilde yaşamayı başarabilirsek Allah’ın rızasını kazananlardan olmuş oluruz .

Dünya hayatında yaptıklarımız , ahiret alemindeki yerimizi belirleyecektir . Kim iyilik yapar, Allah’ın emir ve yasaklarına uyarsa cennete, kim de kötülük yapar ve Allah’ın rızasından uzaklaşırsa cehenneme gidecektir . Atalarımız da bu konuyu “ Ne ekersen onu biçersin “ atasözü ile veciz bir şekilde özetlemişlerdir .

Tasarruf Etmenin Önemi İle İlgili Kompozisyon

Tasarruf Etmenin Önemi İle İlgili Kompozisyon

Tasarruf ihtiyaçlarımız kadar harcamak, tüketmek ; ihtiyaçlarımızdan fazlasını biriktirmek demektir . Dünyanın nüfusu her geçen gün daha da artıyor ve bu artış karşısında kaynaklarımızın büyük çoğunluğu azalıyor . İşte bu sebeple tasarrufun önemi de gittikçe daha da artmakta .

Su, yer altı kaynakları vb. doğal kaynakların büyük bir kısmı kendisini yenileyememektedir . Bu sebeple gelecek kuşakların da bu imkanlardan faydalanabilmesi için mutlaka tasarruf bilinci ile hareket etmeliyiz . Suların kirlenmemesi , elektriğin gereksiz kullanılmaması , yakıtların hem nitelik hem de nicelik olarak en verimli şekilde kullanılması son derece önemlidir . Dini inançlarımız da zaten bizlere tasarrufu öğütlemektedir . Sevgili peygamberimiz bir ırmak kenarında bile olsa abdest alırken suyun boşa harcanmaması gerektiğini söylemiştir . Bu söz aslında tasarrufun ne kadar önemli olduğunun en veciz ifadesidir . Yine bir Kızılderili atasözü de doğal kaynakların bize ait olmadığını aslında gelecek kuşakların bize emaneti olduğunu dile getirmektedir . 

İşte tüm bu nedenlerden ötürü elimizden geldiği kadar tasarruf etmeliyiz . Gelecek nesillerin de dünyanın nimetlerinden en iyi şekilde yararlanabilmesi bizim bugünlerde bilinçli tüketim yapabilmemizle yakından ilgilidir .

Kitap Okumanın İnsana Kazandırdığı Özellikler Nelerdir ?


Kitap Okumanın İnsana Kazandırdığı Özellikler Nelerdir ?

Kitap okumak insanın ufkunu geliştiren müthiş bir eylemdir .  Çünkü kitap okuyan insana hayata farklı pencereden bakabilir .  Kitap okuyan insanın  boş işlere ayıracak zaman bulamaz . Kötülük düşünmez, başkalarının dedikodularını yapacak zaman bulmaz , ufak sorunları büyütmez . Çünkü kitap okuyan insan aydın insan olur ve cahil kalmaz .

Bunun için insan her zaman çok okumalı ve kendini geliştirmelidir . İnsanlar kitaplar sayesinde  farklı ülkelere gider ve oraları gezmiş ve görmüş gibi olur . Kitap okunduğu zaman hafızamız gelişir ve dolayısı ile fazla unutkan bir insan olmayız , dinç insan oluruz , pozitif insan oluruz .  Kelime dağarcığının gelişmesini isteyen , genel kültürünün yüksek olmasını isteyen kişi mutlaka kitap okumalıdır . Dilimizi güzel konuşmak için , dilimizi etkin konuşmak için , anlamak ve başka insanlar tarafından daha iyi anlaşılmak için kitap okumalıyız . Kitap okumanın bir  diğer faydası ise insana empati kurma becerisi sağlamaktır . Çünkü kitap okuyan insan  yaşanan olaylar karşısında bencil biri olmaz, kendisini başka birinin yerine koyabilir ve böylece ben değil , biz düşüncesi ile hareket etmeye başlar .

Kalıplaşmış, batıl , hurafe bilgilere saplanıp kalmaz . Bunun için okumak, araştırmak şarttır . Bilgi birikimimizin derinleşmesi  için , hayatımızda neyi istediğimizi ya da neyi istemediğimizin farkında olmak için kitap okumalıyız ve hayatın tadını kitap okuyarak çıkartmalıyız .